SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

SALAT BAHSİ

<< 568 >>

DEVAM: 52. Kadınların Mescide (Gitmek Üzere) Çıkmaları İle İlgili Hadisler

 

حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ وَأَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ الْأَعْمَشِ عَنْ مُجَاهِدٍ قَالَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ قَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ائْذَنُوا لِلنِّسَاءِ إِلَى الْمَسَاجِدِ بِاللَّيْلِ فَقَالَ ابْنٌ لَهُ وَاللَّهِ لَا نَأْذَنُ لَهُنَّ فَيَتَّخِذْنَهُ دَغَلًا وَاللَّهِ لَا نَأْذَنُ لَهُنَّ قَالَ فَسَبَّهُ وَغَضِبَ وَقَالَ أَقُولُ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ائْذَنُوا لَهُنَّ وَتَقُولُ لَا نَأْذَنُ لَهُنَّ

 

Abdullah b. Ömer (r.a.) dedi ki; "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), "Kadınlara geceleyin mescidlere gitmek için izin veriniz" buyurdular.

 

Bu rivayeti duyan İbn Ömer'in oğlu (Bilal veya Vakid), "Vallahi onlara izin vermeyiz. Çünkü onlar bunu bir fitne ve fesad vesilesi yaparlar. Vallahi onlara izin vermeyiz" dedi. (Mücahid) dedi ki; (İbn Ömer) oğluna kızıp azarladı ve "Ben Resulullah, "onlara izin veriniz" buyurdu, diyorum, sen "Onlara izin vermeyiz" deyip duruyorsun" dedi.

 

 

Diğer tahric: Müslim, salat; Tirmizî, cum'a; Ahmed b. Hanbel, II, 49, 127, 143, 145.

 

AÇIKLAMA:     Hadis’te geçen "  سَبَّ/ küfretti" sözü, azarladı şeklinde terceme edilmiştir. Abdullah İbn Hubeyre, Taberanî'deki ri­vayette geçen سَبَّ sözünü, üç defa "lanet etti" diye açıklamıştır.

 

Görüldüğü üzere Abdullah b. Ömer, oğlu kadınların fitneye düşeceğin­den korktuğu için, kendi içtihadı ile yemin ederek "biz onlara izin vermeyiz" dediği için onu azarlamış ve "ben kesin nassı haber veriyorum, sen kendi görüşünü söylüyorsun" demiştir. Şüphesiz İbn Ömer'in oğlu Bilal'in bu sözü, hadise karşı çıkmak maksadıyla değil, fitne kapısını kapamak gaye­siyle söylenmiştir.

 

Yalnız sözü söyleme şekli hoş olmamış, bu yüzden babası onu azarlamıştır. Böyle değil de "zaman değişti, insanlar arasında fasıklar çoğaldı, onun için bu devirde kadınları mescide salmayız" gibi ifadeler kullansaydı her­halde babasının gazabına maruz kalmazdı. Nitekim bundan sonraki hadiste Hz. Aişe buna benzer ifadeler kullanarak kadınların mescide çıkmasını tasvib etmemiştir.

 

Buna benzer bir olay da Ebu Yusuf'un başına gelmiştir. Şöyle ki; Ebu Yusuf, Resulullah (s.a.v.)'ın kabağı sevdiğini rivayet etmiş, oradaki bir adam da "ben onu sevmem" demiş. Bunun üzerine Ebu Yusuf kılıcını sıyırmış ve "imanını tazele, yoksa seni öldürürüm" demiştir.

 

İbn Hacer, bu hadisten hareketle sünnete kendi görüşü ile karşı çıkanın te'dib edilmesinin ve babanın büyük de olsa oğlunun suçunu bulduğunda azarlamasının caiz olduğunu söylemiştir.

 

 

SONRAKİ