باب: رقية
النبي صلى
الله عليه
وسلم.
38. NEBİ S.A.V.'IN YAPTIĞI RUKYE
حدثنا
مسدَّد: حدثنا
عبد الوارث،
عن عبد العزيز
قال:
دخلت
أنا وثابت على
أنس بن مالك،
فقال ثابت: يا
أبا حمزة،
اشتكيتُ،
فقال أنس: ألا
أرقيك برقية
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم؟ قال:
بلى، قال:
(اللهم رب الناس،
مذهب الباس،
اشف أنت
الشافي، لا
شافي إلا أنت،
شفاء لا يغادر
سقماً).
[-5742-] Abdulaziz'den, dedi ki: Ben ve Sabit, Enes b.
Malik'in huzuruna girdik. Sabit:
Ey Ebu Hamza ben hastalandım, dedi. Enes: Sana Rasulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in yaptığı rukye ile rukye yapayım mı, dedi. Sabit:
Yap deyince, Enes:
Ey insanların Rabbi, ey hastalığı gideren Allah'ım, şifa ver, şifa
veren sensin, senden başka şifa verecek yoktur. Geriye hastalıktan eser bırakmayan
bir şifa ver."
حدثنا عمرو
بن علي: حدثنا
يحيى: حدثنا
سفيان: حدثني
سليمان، عن
مسلم، عن
مسروق، عن
عائشة رضي
الله عنها:
أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم كان
يعوِّذ بعض أهله،
يمسح بيده
اليمنى ويقول:
(اللهم رب
الناس أذهب
الباس، اشفه
وأنت الشافي،
لا شفاء إلا
شفاؤك، شفاء
لا يغادر
سقماً).
قال سفيان:
حدثت به
منصوراً
فحدثني، عن
إبراهيم، عن
مسروق، عن
عائشة نحوه.
[-5743-] Aişe r.anha'dan rivayete göre, "Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem aile halkından birisine Allah'a sığındırma duasını
yapar ve sağ elini onun bedenine sürerek: İnsanların Rabbi Allah'lm, hastalığı
gider, ona şifa ver. Şifa veren sensin. Senin şifandan başka şifa yoktur.
Geriye hastalıktan eser bırakmayan bir şifa ver, diye dua ederdi."
حدثني أحمد
بن أبي رجاء:
حدثنا النضر،
عن هشام بن
عروة قال:
أخبرني أبي،
عن عائشة:
أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم كان يرقي
يقول: (امسح
الباس رب
الناس، بيدك
الشفاء، لا
كاشف له إلا
أنت).
[-5744-] Aişe'den rivayete göre; "Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem rukye yaparak:
Hastalığı sil ey insanların Rabbi! Şifa yalnız senin elindedir.
Bunu senden başka açıp giderecek yoktur, derdi."
حدثنا علي بن
عبد الله:
حدثنا سفيان
قال: حدثني
عبد ربه بن
سعيد، عن
عمرة، عن
عائشة رضي الله
عنها:
أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم كان يقول
للمريض: (بسم
الله، تربة
أرضنا،
بِرِيقَة بعضنا،
يُشفى
سقيمنا، بإذن
ربنا).
[-5745-] Aışe r.anha'dan rivayete göre; "Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem hasta olan kimseye:
Allah'ın adıyla, bu bizim arzımızın toprağıdır. Boğazımızın
tükürüğü ile karışmıştır. Hastamız Rabbimizin izniyle şifa bulsun, derdi."
Bu Hadis 5746 numara ile de geçer.
حدثني صدقة
بن الفضل:
أخبرنا ابن
عُيَينة، عن عبد
ربه بن سعيد،
عن عَمْرة، عن
عائشة قالت:
كان
النبي صلى
الله عليه
وسلم يقول في
الرقية: (تربة
أرضنا، وريقة
بعضنا، يُشفى
سقيمنا، بإذن
ربنا).
[-5746-] Aişe'den, dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi
ve Sellem rukye yaparken: Allah'ın adıyla, bu arzımızın toprağıdır, boğazımızın
da tükürüğüdür. Rabbimizin izniyle hastamız şifa bulur, derdi."
Fethu'l-Bari Açıklaması:
"Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in rukyesi", yani
rukye yaparken okuduğu sözler.
"Şifa veren sensin." Bu ibareden şanı yüce Allah'a
Kur'an-ı Kerim'de bulunmayan isimleri vermenin şu iki şarta bağlı olarak caiz
olduğu anlaşılmaktadır:
Bu şartlardan birincisi bu isimlerde bir eksiklik ve kusur vehmi
veren bir anlam bulunmamalıdır. İkincisi de bunun Kur'an-ı Kerim'de bir aslının
olması gerekir. Burada da (şifa veren: eş-Şafi) böyledir. Çünkü Kur'an-ı
Kerim'de: "Hastalandığım zaman bana şifa veren Odur."(Şuara, 80) diye
buyurulmuştur.
"Senden başka şifa veren yoktur." Bu da ilacın ve
tedavinin, yüce Allah'ın takdirine denk düşmemesi halinde herhangi bir
faydasının olmayacağırm, ancak ona bağlı olarak fayda verebileceğine işaret
etmektedir.
"Bu arzımızın toprağıdır.". Nevevi der ki: Hadisin
anlamı şudur: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem bizzat kendi tükürüğünü şehadet
parmağı üzerine koyduktan sonra parmağını toprağın üzerine koydu. Ona az bir
şey bulaştı. Sonra da bununla hasta olan yere ya da yaraya sürdü ve sün'ne esnasında
sözü geçen sözleri söyledi.
Kurtubi dedi ki: Hadisten bütün hastalıklar dolayısıyla rukye
yapmanın caiz olduğu ve bunun, aralarında yaygın ve görülen bir şeyolduğu
anlaşılmaktadır.
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in serçe parmağını yere koyduktan
sonra, hasta yerin üzerine koyması da rukye yaparken böyle hareket etmenin
müstehap oluşuna delildir.