باب: ما لقي
النبي صلى
الله عليه
وسلم وأصحابه
من المشركين
بمكة.
29. NEBİ S.A.V.'İN VE ASHABININ MEKKE'DE MÜŞRİKLERDEN ÇEKTİKLERİ
حدثنا
الحميدي:
حدثنا سفيان:
حدثنا بيان
وإسماعيل
قالا: سمعنا
قيسا يقول:
سمعت خبابا
يقول:
أتيت
النبي صلى
الله عليه
وسلم وهو
متوسد بردة
وهو في ظل
الكعبة، وقد
لقينا من
المشركين شدة،
فقلت: يا رسول
الله، ألا
تدعو الله،
فقعد وهو محمر
وجهه، فقال:
(لقد كان من
قبلكم ليمشط بمشاط
الحديد، ما
دون عظامه من
لحم أو عصب،
ما يصرفه ذلك
عن دينه،
ويوضع
المنشار على
مفرق رأسه،
فيشق باثنين
ما يصرفه ذلك
عن دينه،
وليتمن الله
هذا الأمر حتى
يسير الركاب
من صنعاء إلى
حضرموت ما
يخاف إلا الله).
زاد بيان:
(والذئب على
غنمه).
[-3852-] Habbab dedi ki: "Nebi Sallallahu Aleyhi ve
Sellem Ka'be'nin gölgesinde bulunuyorken bir burdeyi yastık edinip ona
yaslanmışken yanına vardım. Ey Allah'ın Resulü dedim. Bizim için Allah'a dua
etmez misin?
Yüzü kızarmış olduğu halde oturdu ve dedi ki: Sizden öncekiler
andolsun demir taraklarla taranarak eti ya da damarları kemiklerinden ayrılırdı
da bu dahi onu dininden geri döndürmezdi. Testere başının ortasına konulur,
ikiye ayrılırdı. Bu da onu dininden geri çevirmezdi. Andolsun Allah bu dini
tamamlayacaktır. Öyle ki bir suvari San'a'dan, Hadramevt'e kadar yol alacak da
Allah'tan başkasından korkmayacaktır."
(Ravilerden) Beyan: "Ve koyunları için kurttan ... "
ibaresini eklemiştir.
حدثنا
سليمان بن
حرب: حدثنا
شعبة، عن أبي
إسحاق، عن
الأسود، عن
عبد الله رضي
الله عنه قال:
قرأ
النبي صلى
الله عليه
وسلم النجم
فسجد، فما بقي
أحد إلا سجد،
إلا رجل رأيته
أخذ كفا من
حصا فرفعه
فسجد عليه،
وقال: هذا
يكفيني، فلقد
رأيته بعد قتل
كافرا بالله.
[-3853-] Abdullah r.a. dedi ki: "Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem Necm (suresin)i okudu ve secde etti. Bir adam dışında, secde
etmedik kimse kalmadı. Onun da bir avuç çakıl alarak (alnına doğru)
kaldırdığını ve onun üzerine secde ettiğini gördü ve, bu kadarı bana yeter,
dedi. Andolsun daha sonra onun Allah'ı inkar eden bir kafir olarak öldürülmüş
gördüm."
حدثنا محمد
بن بشار:
حدثنا غندر:
حدثنا شعبة، عن
أبي إسحاق، عن
عمرو بن
ميمون، عن عبد
الله رضي الله
عنه قال:
بينا
النبي صلى
الله عليه
وسلم ساجد،
وحوله ناس من
قريش، جاء
عقبة ابن أبي
معيط بسلى
جزور، فقذفه
على ظهر النبي
صلى الله عليه
وسلم، فلم
يرفع رأسه،
فجاءت فاطمة
عليها السلام
فأخذته من
ظهره ودعت على
من صنع، فقال
النبي صلى
الله عليه
وسلم: (اللهم
عليك الملأ من
قريش، أبا جهل
بن هشام،
وعتبة بن
ربيعة، وشيبة
بن ربيعة،
وأمية بن خلف،
أو أبي بن خلف). -
شعبة الشاك -
فرأيتهم
قتلوا يوم
بدر، فألقوا
في بئر غير
أمية أو أبي،
تقطعت
أوصاله، فلم
يلق في البئر.
[-3854-] Abdullah r.a. dedi ki: "Nebi Sallallahu
Aleyhi ve Sellem etrafında Kureyş'ten bir takım kimseler bulunuyorken, secde
halindeyken Ukbe b. Ebi Muayt doğum yapmış bir devenin eşini getirerek onu Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in sırtına bıraktı. Allah Resulü başını kaldırmadı.
Fatıma (aleyhesselam) gelip onu sırtından aldı ve bunu yapana beddua etti.
Bunun üzerine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle dedi:
Allah'ım, Kureyş'in ileri gelenlerini, Ebu Cehil b. Hişam'ı, Utbe
b. Rabia'yı, Şeybe b. Rabia'yı ve Umeyye b. Halefi -yahut da Ubeyy b. Halefi
şüphe eden ravilerden Şu'be'dir- sana havale ediyorum.
Bedir günü onların öldürülmüş olduğunu gördüm. Umeyye b. Halef
yahut Ubeyy (b. Halef) dışında hepsi bir kuyuya atılmışlardı. Umeyye -yahut
Ubeyyise organları dağılmış olduğundan dolayı kuyuya atılmadı."
حدثنا عثمان
بن أبي شيبة:
حدثنا جرير،
عن منصور:
حدثني سعيد بن
جبير، أو قال:
حدثني الحكم،
عن سعيد بن
جبير قال:
أمرني
عبد الرحمن بن
أبزى قال: سل
ابن عباس عن هاتين
الآيتين ما
أمرهما: {ولا
تقتلوا النفس
التي حرم الله
إلا بالحق}.
{ومن يقتل
مؤمنا
متعمدا}.
فسألت ابن
عباس فقال:
لما أنزلت
التي في
الفرقان، قال
مشركوا أهل
مكة: فقد
قتلنا النفس
التي حرم
الله، ودعونا
مع الله إلها
آخر، وقد
أتينا
الفواحش،
فأنزل الله:
{إلا من تاب
وآمن}. فهذه
لأولئك، وأما
التي في
النساء: الرجل
إذا عرف الإسلام
وشرائعه، ثم
قتل فجزاؤه
جهنم. فذكرته
لمجاهد فقال:
إلا من ندم.
[-3855-] Said b. Cubeyr dedi ki: "Abdurrahman b.
Ebza bana dedi ki: Abdullah b. Abbas'a şu iki ayetin durumunu bir sor:
"Allah'ın haram kıldığı canı öldürmeyin . " [En'am, 151; İsra, 33]
ayeti ile: "Kim kasten bir mu'mini öldürürse ... " [Nisa, 93]
ayetini. Ben de İbn Abbas'a sordum.
Dedi ki: Furkan suresindeki (68. ayet) nazil olunca Mekke
müşrikleri, biz Allah'ın haram kıldığı canı öldürdük. Allah ile birlikte başka
bir ilaha dua (ve ibadet) ettik, üstelik fuhşiyatı da işledik. Bunun üzerine
Yüce Allah: "Tövbe eden ve iman eden müstesna ... " [Furkan, 70]
buyruğunu indirdi. İşte bu ayet onlar içindir. Nisa suresindeki (93.) ayet ise
İslamı ve şer'i hükümlerini bildikten sonra öldüren kimse hakkındadır. İşte
onun cezası cehennemdir.
Ben bunu Mücahid'e naklettim de o: pişman olan müstesna
dedi."
Tekrar: 4590, 4762, 4763, 4764, 4765, 4766
حدثنا عياش
بن الوليد:
حدثنا الوليد
بن مسلم: حدثني
الأوزاعي:
حدثني يحيى بن
أبي كثير، عن
محمد بن
إبراهيم
التيمي قال:
حدثني عروة
ابن الزبير
قال:
سألت
ابن عمرو بن
العاص: أخبرني
بأشد شيء صنعه
المشركون
بالنبي صلى
الله عليه
وسلم، قال: بينا
النبي صلى
الله عليه
وسلم يصلي في
حجر الكعبة،
إذ أقبل عقبة
بن ابي معيط،
فوضع ثوبه في
عنقه، فخنقه
خنقا شديدا،
فأقبل أبو بكر
حتى أخذ
بمنكبه، ودفعه
عن النبي صلى
الله عليه
وسلم قال:
{أتقتلون رجلا
يقول ربي
الله}. الآية.
تابعه ابن
إسحاق: حدثني
يحيى بن عروة،
عن عروة: قلت
لعبد الله بن
عمرو. وقال
عبدة، عن
هشام، عن
أبيه: قيل
لعمرو بن
العاص. وقال
محمد ابن عمرو،
عن أبي سلمة:
حدثني عمرو بن
العاص.
[-3856-] Urve b. Zubeyr'den dedi ki: Ben (Abdullah) b.
Amr b. el-As'a sordum: Bana müşriklerin Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e
yaptıkları en ağır işkencenin ne olduğunu haber ver, dedim.
Dedi ki: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem Ka'be'nin Hicr'inde
namaz kılmakta iken Ukbe b. Ebi Muayt geldi ve elbisesini onun boynuna dolayıp,
boğazını alabildiğine sıkt!. Ebu Bekir gelip, onu omzundan tutarak Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in üzerinden geri itti ve: Sizler bir adamı Rabbim
Allah'tır diye öldürür müsünüz?" [Mu'min, 28] dedi.
AÇIKLAMA: "Yüzü"
uykunun etkisinden dolayı "kızarmış olduğu halde oturdu."
Kızgınlığından ötürü kızarmış olma ihtimali de vardır. İbnu't-Tin bunu kesin
olarak ifade etmiştir.
"Testere ... konulurdu." İbnu't-TIn der ki:
Kendilerine bu işkencenin yapıldığı kimseler enbiya ya da onlara tabi olan
kimseler idi. Ashab-ı kiram arasında da kendisine bu işkence yapıldığı takdirde
sabredecek kimseler vardı. Daha sonra şunları söyler: Ashab-ı kiram'dan olsun,
onların peşinden gidenler arasından ve onlardan sonra gelenlerden olsun Allah
yolunda eziyet görüp de ruhsat olanı yapacak olsalar da kendileri için uygun
bir iş olacak kimseler hala var olagelmiştir.
"Andolsun Allah bu işi tamamlayacaktır." İş (emr)den
kasıt, İslam'dır.
3855 numaralı İbn Abbas'tan gelen katilin tövbesi ile ilgili
hadisin açıklaması ileride Yüce Allah'ın izniyle en-Nisa suresinin tefsirinde
gelecektir. Burada bundan maksat, müşriklerin Müslümanlara yaptıkları öldürme,
işkence ve buna benzer işlerin (günahlarının) Müslüman olmaları halinde
üzerlerinden kalkmış olacağına işaret etmektir.
"Muhammed b. Amr, Ebu Seleme dedi ki: Bana Amr b. el-As
anlattı." Ebu Ya'la ve el-Bezzar sahih bir senedle Enes'in şöyle dediğini
rivayet etmektedirler:
"Bir keresinde Resulullah (s.a.v.)'i baygın düşünceye kadar
dövdüler. Ebu Bekir ayağa kalkarak şöyle seslendi: Veyl olsun sizlere! Siz
Rabbim Allah'tır dedi diye birisini öldürecek misiniz? Bunun üzerine onu
bırakarak Ebu Bekir'in üzerine yürüdüler."
Bu, sahabe mürsellerinden bir rivayettir. Bunu Ebu Ya'la hasen
bir senedle uzunca, Ebu Bekir'in kızı Esma yoluyla gelen bir hadis olarak
rivayet etmektedir:
"Ona: Müşriklerin Resulullah (s.a.v.)'e yaptıklarını
gördüğün en aşırı ve ağır işkence nedir?" diye sordular. Bundan sonra da
az önce kaydettiğimiz İbn İshak'ın anlattığına yakın olarak hadisi
zikretmektedir. Bu rivayette şu ifadeler de vardır: "Haberi Ebu Bekir'e
ulaştıran kişi gelip dedi ki: Arkadaşına yetiş! (Esma) dedi ki: Ebu Bekir
yanımızdan -ki dört küçük örüğü de vardı-: Veyl size! Rabbim Allah'tır dedi
diye bir adamı öldürür müsünüz diyerek çıktı. Nebii bırakıp, Ebu Bekir'in
üzerine yürüdüler. Ebu Bekir yanımıza geri döndüğünde elini örüklerinden
hangisine dokundurduysa (saçları) elinde kalıyordu." Ebu Bekir'in başından geçen bu olayın Ali
yoluyla gelen bir şahidi de vardır.
Bunu el-Bezzar, Muhammed b. Ali yoluyla rivayet etmiştir. O da
babasından naklettiğine göre Ali irad ettiği hutbesinde dedi ki:
"İnsanların en kahramanı kimdir? Sensin dediler. O dedi ki: Evet, kim
benimle teke tek çarpıştıysa mutlaka ben ondan intikamımı almışımdır, fakat en
kahraman kişi Ebu Bekir'dir. Andolsun Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'i
Kureyş'in yakalamış olduğunu gördüm. Birisi onu tekmeliyor, diğeri ona karşı
dikiliyor ve ona: Sen bunca ilahı tek bir ilah kabul ediyorsun öyle mi,
diyorlardı. Allah'a yemin ederim aramızdan Ebu Bekir dışında kimse (oraya)
yaklaşamadı. Kimisine vuruyor, kimisini itiyor ve şöyle diyordu: Veyl olsun
size! Rabbim Allah'tır dedi diye bir adamı öldürecek misiniz? Daha sonra Ali
ağladı, sonra şöyle devam etti: Allah adına size soruyorum. Firavun
hanedanından iman eden kişi mi daha faziletlidir yoksa Ebu Bekir mi? Herkes
sustu, sonra Ali dedi ki: Allah'a yemin ederim Ebu Bekir'in bir anı dahi ondan
daha hayırlıdır. Çünkü o imanını gizleyen bir adamdı, bu (Ebu Bekir) ise
imanını açıkça ilan ediyordu."