DEVAM: 7. SİZDEN BİRİSİNİN "AMİN" DEMESİ İLE
MELEKLERİN GÖKTEKİ "AMİN" DEYİŞLERİ AYNI ANDA OLURSA O KİŞİ'NİN
GEÇMİŞ GÜNAHLARI BAĞIŞLANIR
حدثنا
عبد الله بن
يوسف: أخبرنا
ابن وهب قال: أخبرني
يونس، عن ابن
شهاب قال:
حدثني عروة:
أن عائشة رضي
الله عنها زوج
النبي صلى
الله عليه
وسلم حدثته: أنها
قالت للنبي
صلى الله عليه
وسلم: هل أتى عليك
يوم أشد من
يوم أحد؟ قال:
(لقد لقيت من
قومك ما لقيت،
وكان أشد ما
لقيت منهم يوم
العقبة، إذ
عرضت نفسي على
ابن عبد ياليل
بن عبد كلال،
فلم يجبني إلى
ما أردت،
فانطلقت وأنا
مهموم على
وجهي، فلم أستفق
إلا وأنا بقرن
الثعالب،
فرفعت رأسي،
فإذا أنا
بسحابة قد
أظلتني،
فنظرت فإذا
فيها جبريل،
فناداني فقال:
إن الله قد
سمع قول قومك
لك، وما ردوا
عليك، وقد بعث
الله إليك ملك
الجبال،
لتأمره بما
شئت فيهم،
فناداني ملك
الجبال، فسلم
علي، ثم قال:
يا محمد،
فقال: ذلك
فيما شئت، إن
شئت أن أطبق
عليهم
الأخشبين؟
فقال النبي
صلى الله عليه
وسلم: بل أرجو
أن يخرج الله
من أصلابهم من
يعبد الله
وحده، لا يشرك
به شيئا).
[-3231-] Aişe radiyallahu anha naklediyor: "Bir gün Resulullah
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e: 'Uhud savaşında yaşadıklarından daha kötü ve
sıkıntılı günlerin oldu mu hiç?' diye sorduğumda bana şunları anlattı: "Ne
çile çektiysem senin bu kavminden çektim! Onlardan gördüğüm en büyük çile ise
Akabe biatında oldu. Ben de sığınma talebiyle (Taif liderlerinden) İbn Abdi
Yaleyl İbn Abdi Külal'e gittim. Fakat beni geri çevirdi, isteğimi kabul etmedi.
Ben de bütün ümitlerim sönmüş bir şekilde geri döndüm. Karnü's-sealib'e varana
kadar da kendime gelemedim. Bu sırada başımı göğe kaldırdığımda beni gölgeleyen
bir bulut gördüm. Buluta baktığımda içinde Cebrail'in olduğunu fark ettim. Bana
seslenerek şöyle dedi: 'Allah, senin kavminden olanların sana ne söylediklerini
ve seni nasıl reddettiklerini işitti. İşte Rabbin sana dağlarla sorumlu meleği
gönderdi. Kavmine ne yapılmasını istiyorsan bu meleğe emredebilirsin!'
Bu sırada dağlarla sorumlu olan melek bana selam verdikten sonra
şöyle dedi: 'Ey Muhammed, bu senin istemene bağlı. İstersen şu iki dağı
birleştirip onları arada sıkıştırarak ezebilirim!' Ben ise: 'Hayır, ben
Allah'ın onların nesillerinden sadece Allah'a kulluk eden ve O'na hiçbir şeyi
ortak koşmayan insanlar çıkarmasını dilerim!' diye karşılık verdim."