باب: ما
ذكر في
الأسواق.
49- Çarşı – Pazarlar
وقال عبد
الرحمن بن
عوف: لما
قدمنا إلى
المدينة، قلت:
هل من سوق فيه
تجارة؟. قال:
سوق قينقاع. [ر:
1943]. وقال أنس:
قال عبد
الرحمن: دلوني
على السوق. [ر: 1944].
وقال عمر:
ألهاني الصفق
بالأسواق.
Abdurrahman İbn Avf şöyle demiştir: Medine'ye geldiğimizde ben
(ensardan kardeş kılındığım Sa'd İbn Rebî'e):
"Burada ticaret yapılan bir pazar var mı?" diye
sordum. O da bana: "Kaynuka
(Yahudilerinin) pazarı var" dedi. Ben "bana onun yerini
gösterin" dedim. Ömer r.a. "..
..çarşı-pazarlarda alım satımla uğraşmak, beni Nebi s.a.v.'in meclislerinden
alıkoydu" dedi.
حدثنا
محمد بن
الصباح: حدثنا
إسماعيل بن
زكرياء، عن
محمد بن سوقة،
عن نافع بن
جبير بن مطعم قال:
حدثتني عائشة
رضي الله عنها
قالت:
قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (يغزو
جيش الكعبة،
فإذا كانوا
ببيداء من
الأرض يخسف
بأولهم
وآخرهم). قالت:
قلت: يا رسول
الله، كيف
يخسف بأولهم
وآخرهم،
وفيهم
أسواقهم، ومن
ليس منهم؟.
قال: (يخسف
بأولهم
وآخرهم ثم
يبعثون على نياتهم).
[-2118-] Aişe r.anha, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den şunu rivayet
etmiştir: "Bir ordu savaşmak üzere Kabe'ye doğru yola çıkar. Beyda'ya
gelince başından sonuna kadar herkes yerin dibine batırılır."
Aişe dedi ki; Ey Allah'ın Resulü! İçlerinde pazara gitmek için
yola çıkanlar ve ordudan olmayanlar olduğu halde ordudakilerin tümü nasıl yerin
dibine batırılır? diye sordum.
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Onların
başından sonuna kadar hepsi yerin dibine batırılır. Sonra (kıyamet gününde)
niyetlerine göre diriltilirler."
حدثنا
قتيبة: حدثنا
جرير، عن
الأعمش، عن
أبي صالح، عن
أبي هريرة رضي
الله عنه قال: قال
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم: (صلاة
أحدكم في
جماعة، تزيد
على صلاته في
سوقه وبيته
بضعا وعشرين
درجة، وذلك
بأنه توضأ
فأحسن الوضوء،
ثم أتى المسجد
لا يريد إلا
الصلاة، لا
ينهزه إلا
الصلاة، لم
يخط خطوة إلا
رفع بها درجة،
أو حطت عنه
بها خطيئة،
والملائكة
تصلي على
أحدكم ما دام
في مصلاه الذي
يصلي فيه:
اللهم صل
عليه، اللهم
ارحمه، ما لم
يحدث فيه، ما
لم يؤذ فيه،
وقال: أحدكم في
صلاة ما كانت
الصلاة تحبسه).
[-2119-] Ebu Hureyre r.a. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle
buyurduğunu rivayet etti: "Birinizin cemaatle kıldığı bir namaz,
çarşısında veya evinde kıldığı namaz'dan yirmi küsur derece daha üstündür. Bu
da şöyle olur: Kişi güzelce abdest alır, yalnızca namaz kılmak amacıyla mescide
gider, onu harekete geçiren yalnızca namaz olur. İşte bu durumda attığı her bir
adım için bir derece yükseltilir veya ondan bir günah düşer. Siz'den biri,
namaz kıldığı yerde bulunduğu sürece, abdestini bozmadıkça ve namaz kıldığı
yerde başkasına eziyet ve zarar vermediği müddetçe melekler onun için şöyle dua
ederler: Allah'ım onun günahlarını bağışla, Allah'ım ona merhamet et."
Yine Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Sizden
biriniz namazını beklediği müddetçe o kişi namazda imiş gibi sevap alır."