باب: قول
النبي صلى
الله عليه
وسلم: (لا
يمنعنكم من
سحوركم أذان
بلال).
17- Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in: Bilal'in Ezan'ı Sizin Sahur Yapmanıza Son
Vermesin!' Hadisi
حدثنا
عبيد الله بن
إسماعيل، عن
أبي أسامة، عن
عبيد الله، عن
نافع، عن ابن
عمر والقاسم
بن محمد، عن
عائشة رضي
الله عنها:
أن
بلالا كان
يؤذن بليل،
فقال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم:
(كلوا واشربوا
حتى يؤذن ابن
أم مكتوم،
فإنه لا يؤذن
حتى يطلع
الفجر).
قال
القاسم: ولم
يكن بين
أذانهما إلا
أن يرقى ذا
وينزل ذا.
[-1918 - 1919-] Aişe r.anha'nın şöyle dediği nakledilmiştir: "Bilal, ezanı
gece vakti okurdu. Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem (insanların
zihinlerindeki soru işaretlerine son vermek İçin) şöyle buyurdu: "Abdullah
İbn Ümmi Mektum ezan okuyuncaya kadar yiyin ve için!"
Hadisin ravilerinden Kasım İbn Muhammed şöyle demiştir:
"Bilal ile İbn Ümmi Mektum'un ezanları arasında biri çıkıp diğeri inecek
kadar bir süre vardı."
باب: تأخير
السحور.
18- Sahurda Acele Etmek
حدثنا
محمد بن عبيد
الله: حدثنا
عبد العزيز بن
أبي حازم، عن
أبي حازم، عن
سهل بن سعد
رضي الله عنه
قال:
كنت
أتسحر في
أهلي، ثم تكون
سرعتي أن أدرك
السجود مع
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم.
[-1920-] Sehl İbn Sa'd'ın şöyle dediği nakledilmiştir:
"Ben ailemle birlikte sahur ederdim ve sonra Resulullah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem ile beraber sabah namazını kılabilmek için hızla mescide
giderdim."
AÇIKLAMA: Sahurda acele
etmek, sahur vaktinde yemeği hızla yemek anlamına gelir. Bu da sahur vaktinin,
ikinci şafağın doğmasından az bîr süre önce olduğunu gösterir. İmam Malik,
Abdullah İbn Ebu Bekir - Ebu Bekir senediyle şöyle bir rivayet nakletmiştir:
"Biz gece namazını kıldıktan sonra şafağın doğmak üzere olduğu endişesiyle
yemeğimizi aceleyle yerdik."
باب: قدر كم
بين السحور
وصلاة الفجر.
19- Sahur İle Sabah Namazı Arasındaki Süre Ne Kadardır?
حدثنا
مسلم بن
إبراهيم:
حدثنا هشام:
حدثنا قتادة،
عن أنس، عن
زيد بن ثابت
رضي الله عنه
قال:
تسحرنا
مع النبي صلى
الله عليه
وسلم، ثم قام
إلى الصلاة،
قلت: كم كان
بين الأذان والسحور؟.
قال: قدر
خمسين آية.
[-1921-] Zeyd bin Sabit'in şöyle dediği nakledilmiştir:
"Biz Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem İle birlikte sahur yaptık. Sahur
bittikten sonra Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem namaza kalktı."
Hadisin ravilerinden Enes: "Peki ezan ile sahur arasında ne
kadar süre geçti?" diye sorunca Zeyd İbn Sabit şu cevabı verdi: "Elli
ayet okunabilecek kadar bir süre!"
AÇIKLAMA: Burada sahur
vaktinin bitişi ile sabah namazının girişi arasındaki süre ele alınmıştır.
Zeyd İbn Sabit'in "elli ayet okunabilecek kadar bir
süre" şeklindeki cevabını şöyle açıklamak gerekir: Bu okuyuş ne çok hızlı
ne de çok yavaştır. Ayrıca okunacak ayetler uzun değil orta uzunluktadır.
Hadisten Çıkarılan Sonuçlar
İbn Ebu Cemre şöyle demiştir: "Bu hadisten şu sonuçlar
çıkarılabilir:
1- Ashab-ı kiram vakitlerini ibadetle dolu dolu geçirirdi.
2- Sahur vaktini geciktirmek daha iyidir. Çünkü bu şekilde
hareket edilirse oruç daha rahat tutulur. Zaten Hz. Nebi (s.a.v) ümmeti için en
rahat uygulanabilecek, onları sıkıntıya sokmayacak yolları tercih eder ve
kendisi de bunları yapardı. Çünkü O (s.a.v) sahur yapmayacak olsa ümmeti de ona
uyardı. Bu ise onların bir kısmı için büyük sıkıntılara ve zorluklara yol
açardı. Hatta Hz. Nebi (s.a.v) gece yarısı sahur yapacak olsa ümmetinin bir
kısmı yine sıkıntıya düşebilirdi. Zira böyle bir durumda uykuya yenik düşmeleri
ve hatta sabah namazını kaçırmaları bile söz konusu olabilirdi.
3- Sahur yapmak, vücut direncini ve gün boyunca çekilecek olan
açlığa ve susuzluğa karşı dayanıklılığı artırır. Sahur terkedilecek olursa
özellikle bedence zayıf olan ve açlığa fazla katlanamayan kimseler çok
zorlanırlar. Hatta bu kişilerin bayılmaları ve sonuçta Ramazan orucunu
tutamamaları bile söz konusu olabilir.
4- Fazilet sahibi kimselerin dostları ve yaranı ile birlikte
yemek yiyerek daha sıcak ilişkiler kurmaları iyi bir davranıştır. Gerek olduğu
zaman hatta bir yemek için geceleyin bir yerden bir yere gitmek caiz ve
mümkündür. Çünkü Zeyd İbn Sabit Hz. Nebi ile aynı evde gecelemiyordu.
5- Sahur için bir araya gelmek mümkündür.
6- Kullanacağımız söz ve ifadeleri çok dikkatli seçmemiz
gerekir. Nitekim burada Zeyd İbn Sabit: "Biz ve Resulullah (s.a.v) sahur
yaptık" ifadesi yerine "Biz Hz. Nebi {s.a.v) ile birlikte sahur yaptık"
cümlesini kullanmıştır. Zeyd İbn Sabitin kullandığı ifade güzel ahlakın ve
edebin de bir göstergesidir. Çünkü burada beraberlik, tabi olmayı ve bağlılığı
anlatır. Halbuki diğer ifade şekli aynı statüde olma anlamını da
çağrıştırabilir.