MECMAU

ZEVAİD

ZÜHD

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Allah Için Birbirini Sevenler

 

17996- Ebu Malik el-Eş'ari, kabilesini toplayıp onlara anlattı: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını bitirince yüzünü bize doğru dönüp şöyle dedi: "Ey insanlar! Beni dinleyiniz ve aklediniz. Bilin ki; Allah'ın, ne peygamber ne de şehit olmayan öyle kulları vardır ki; onların makamından ve Allah'a olan yakınlıklarından dolayı, peygamberler ve şehitler kendilerine gıpta eder," Cemaatten ayrı oturan bir bedevi gelip eliyle işaret ederek: "Ya Resulallah! İnsanlardan, peygamber ve şehit olmayan, ama makamlarından ve Allah'a olan yakınlıklarından dolayı, peygamberlerin ve şehitlerin kendilerine gıp ta ettiği kişiler mi! Onların şeklini ve şemalini bize tarif et" dedi. Bedevinin sorusu sebebiyle, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) memnuniyeti yüzünden belli oldu ve şöyle dedi:

"Kimlerden ve hangi kabileden olduğu bilinmeyen, aralarında akrabalık bağı olmadan, birbirlerini Allah için sevip arkadaş olan kişilerdir, Allah, kıyamet günü onlar için nurdan tahtlar koyup, onları o tahtlara oturtur. Yüzlerini ve giysilerini nur yapar. Kıyamet günü insanlar korkarken, onlar korkmaz. Onlar, kendileri için korku ve üzüntü olmayan Allah'ın veli kullarıdır."

 

 

 

17997- Bir rivayette ise ifade şöyledir: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanındayken ve kendisine bazı şeyler sorarken, şu ayet nazil oldu: "Ey inananlar! Size açıklanınca hoşunuza gitmeyecek şeyleri sormayın." (Maide, 101) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize şöyle buyurdu: "Allah'ın, ne peygamber, ne de şehit olmayan öyle kulları vardır ki; onların makamından ve Allah'a olan yakınlıklarından dolayı, peygamberler ve şehitler kendilerine gıpta eder." - Hadis aslında devam ediyor-

 

*Ahmed tümünü ve yakın metinle ve şu ilave ile Taberani rivayette bulundu:

"Rahman'ın önünde, inciden olan nurdan tahtlarda otururlar." Ravileri güvenilir bulunmuştur.

 

 

 

17998- Şehr b. Havşeb bildiriyor: Aramızda Eş'arilerden, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dostu olan ve birçok güzel şeyde onunla beraber bulunan Malik veya İbn Malik -ravi Avf, isimden emin değil- adında birisi vardı. Birgün yanımıza gelip: "Size, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize kıldırdığı gibi namaz kılmak ve bunu size öğretmek için geldim" dedi. Büyük bir çanak istedi ve içine biraz su koydu. Sonra küçük bir kap isteyerek, küçük kapla elimize su dökmeye başladı ve: "Şimdi abdest alınız" dedi. Sonra kalkarak bize tam ve kısa bir namaz kıldırdı. Namazı bitirince dedi ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize şöyle buyurdu: "Peygamber ve şehit olmayan; ancak Allah'a olan yakınlıklarından dolayı, peygamberler ve şehitlerin kendilerine gıpta ettiği topluluklar olduğunu öğrendim."

Topluluğun bir köşesinde bulunan bir bedevi -ki aramızda bir bedevinin olması hoşumuza giderdi. Çünkü bizim sormaya çekindiğimiz şeyleri onlar sormaya cesaret ederlerdi- kalkıp şöyle dedi:

"Ya Resulallah! Onları bize tarif et." (Bedevinin isteği üzerine) Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) memnuniyeti yüzünden belli oldu ve şöyle buyurdu: "Onlar değişik kabilelerden, birbirlerini Allah için seven kişilerdir. Onların yüzü nurludur. Üstelik onlar nur üzerindedirler ve (kıyamet günü) insanlar korktuğunda, onlar korkmayacak, üzüldüğünde ise onlar üzülmeyecektir. "

 

*Ebu Ya'la rivayet etti. Şehr b. Havşeb dışındaki ravileri Sahih'in ravileridir. Onu da birden çok kişi güvenilir bulmuştur.

 

 

 

17999- İbn Abbas, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Kıyamet günü, Arş'ın sağında, Allah'ın (Allah için birbiriyle) arkadaş olan kullan vardır. Haddı zatında Allah'ın iki eli de sağdır. O kişiler, nurdan tahtlarda otururlar ve yüzleri de nurdur. Onlar ne peygamberdir, ne şehit, ne de sıddiktir." Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ya Resulallah! Onlar kimlerdir?" diye sorulunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Onlar, Allah'ın Celali ile birbirini seven kişilerdir" buyurdu.

 

*Taberani rivayet etti. Ravileri güvenilir bulunmuştur.

 

 

 

18000- Ebu Hureyre, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Allah'ın, peygamber ya da şehit olmayan, ama kıyamet günü peygamber ve şehitlerin kendilerine gıp ta ettiği kulları vardır,"

 

*Bezzar rivayet etti. Ravilerden tanımadıklarım vardır.

 

 

 

18001- Ebu'd-Derda, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Allah için birbirini sevenler, kıyamet günü gölgesinden başka gölgenin olmadığı günde, nurdan tahtlarda, Allah'ın gölgesinde gölgeleneceklerdir. İnsanlar korkarken onlar korkmayacaktır. Allah, yeryüzü halkına azab etmek istediğinde, birbirini sevenleri anar ve anmasıyla onlardan azabı kaldırır. "

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravilerden tanımadıklarım vardır.

 

 

 

18002- Ebu Umame, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Kıyamet günü, Allah'ın, nurdan tahtlara oturttuğu kulları vardır. Yaratılmışların hesaba çekilmesi bitinceye kadar onların yüzlerini nur kaplar."

 

*Taberani rivayet etti. isnadı ceyyiddir.

 

 

 

18003- Ebu Eyyub, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Allah için birbirini sevenlerı Arş'ın etrafında yakuttan koltuklara otururlar."

 

*Taberani rivayet etti. Ravilerden Abdullah b. Abdilazız el-leysı çok zayıf olmasına rağmen güvenilir bulunmuştur.

 

 

 

18004- Ebu Ubeyde b. el-Cerrahı Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Allahı birbirini Allah için seven iki kişiye iki koltuk koyar ve kullarını hesaba çekme işini bitirinceye kadar onları o koltuklara oturtur."

 

*Muaz b. Cebel de, Ebu Ubeyde'nin doğru söylediğini bildirdi. *Taberani rivayet etti. Ravilerden Ebu Davud el-A'ma hadis uydurmakta suçlanmıştır.

 

 

 

18005- Müminlerin annesi Aişe, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Allah için birbirini sevenler, yakutlarla süslenmiş bir çadırı olan bir sütunun üzerindedir. Çadırın yüksekliği altmış mildir, Her köşesinde birinin diğerinden haberi olmayan hanımları vardır. Eğer bunlardan biri Cennet ehline görünse, Cennet ehli nurla dolar ve: ‘‘Ne oldu?’‘ deyip, birbirlerine: ‘‘Bize vuran bu ışık nedir?’‘ diye sorarlar. Bazıları da: ‘‘Birbirini sevenlerden bir kişi size göründü’‘ karşılığını verir."

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravilerden tanımadıklarım vardır,

 

 

 

18006- Bureyde, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Cennette, dışı içinden, içi de dışından görünen odalar vardır. Allah onları, birbirlerini Allah için seven, ziyaret eden ve yardımda bulunan kişiler için hazırlamıştır." 

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti, Ravilerden ismail b, Seyf zayıftır.

 

 

 

18007- Ebu Hureyre, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Cennette, yakuttan sütunlar üzerinde, zebercedden yapılmış odalar vardır. Odaların, açık olan ve yanıp parlayan yıldızlar gibi ışık saçan kapıları vardır." Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ya Resulallah! O odalarda kim ikamet edecek?" dediğimizde, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah için birbirini seven, birbirine yardım eden ve Allah için bir araya gelen kişilerdir" buyurdu.

 

*Bezzar rivayet etti. Ravilerden Muhammed b. Ebi Humeyd zayıftır.

 

 

 

18008- Ebu Müslim el-Havlanı anlatıyor: Humus mescidine girdiğimde, orada Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından otuz iki kişilik bir halka gördüm. Aralarında, gözleri sürmeli, dişleri parlak bir genç vardı. Bir şeyde ihtilafa düştüklerinde ona soruyorlar ve onun söylediğini kabul ediyorlardı. Ben: "Bu kimdir?" diye sorunca, "Muaz b. Cebel" dediler. Namaza kalktığımda bazılarıyla görüşmek istedim, ama hiçbiriyle görüşemeden dağıldılar. İkinci gün mescide geldiğimde Muaz b. Cebel'i bir direğe doğru namaz kılarken gördüm. Namazı bitirince oturdum. Aramızda direk vardı. Sonra bir süre oturdum ve ne ben onu ne de o beni konuşturdu. Sonra: "Vallahi, seni seviyorum ama ne bir dünya menfaati bekliyorum, ne de aramızda bir akrabalık var" dedim. Muaz: "(O zaman) neden beni seviyorsun?" diye sorunca, "Allah için" karşılığını verdim. Bunun üzerine Muaz yakamdan tutup şöyle dedi:

"Eğer doğru söylüyorsan ne mutlu sana. Çünkü Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle dediğini duydum: "Allah için birbirini sevenler, kıyamette, gölgesinden başka gölgenin bulunmadığı gün, Arş'ın gölgesinde gölgelenecektir. Peygamberler ve şehitler de onlara gıp ta edecektir. "

Sonra çıkıp, Ubade b. es-Samit ile karşılaştım ve Muaz'ın bana söylediğini anlattım. Ubade: ''Allah Muaz'a rahmet etsin; Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Rabbinden şöyle rivayet ettiğini duydum: "Benim için birbirini sevenlere sevgim haktır. Benim için birbirine nasihat edenlere sevgim haktır. Benim için birbirini ziyaret edenlere sevgim haktır. Benim için birbirine yardım edenlere sevgim ve onları nurdan tahtlara oturtmam haktır. Hak ettikleri makamdan dolayı peygamberler ve sıddıklar onlara gıpta ederler. "

Tirmizı, Muaz'ın hadisinin bir bölümünü nakletti.

 

*Abdullah b. Ahmed b. Hanbel, kısa metinle Taberani rivayet etti. Bezzar ise Ubade'nin hadisinin bir bölümünü rivayet etti. Abdullah ve Taberani'nin ravileri, güvenilir bulunmuştur.

 

 

 

18009- Ahmed, Ebu İdris el-Abdi veya el-Havlani'den rivayet etti:

"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından yirmi kişinin bulunduğu bir mecliste oturdum. Aralarında yaşı küçük, güzel yüzlü olan bir delikanlı vardı..." - Hadis aslında devam ediyor-

 

*Ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

18010- Ahmed'deki bir rivayette ifade: "Benim için bir arada oturanlar" şeklindedir.

 

 

 

18011- Muaz b. Cebel, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Kıyamet günü, ne peygamber, ne de şehit olan; ancak kendilerine nurdan tahtlar kurulacak kişiler vardır. Onların yüzü nurdur ve büyük korkudan emindirler. " Bir kişi: "Ya Resulallah! Onlar kimlerdir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Dünya mertebesi yönünden düşük kabilelerden olmaları yanısıra Allah için birbirini seven kişilerdir."

 

*Taberani rivayet etti. Ravilerden tanımadıklarım vardır.

 

 

 

18012- İrbad b. Sariye, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Allah şöyle buyurur: "Celalim için birbirini sevenler; gölgemden başka gölgenin olmadığı günde, Arş'ımın gölgesinde gölgeleneceklerdir. "

 

*Ahmed rivayet etti. isnadı ceyyiddir.

 

 

 

18013- ŞurahbIl b. es-Simt, Amr b. Abese'ye: "Bana, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) duyduğun, unutmadığın ve içinde yalan olmayan bir hadis anlatır mısm?" deyince, Amr: "Olur (anlatayım); Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle dediğini işittim: "Yüce Allah buyurdu ki: "Benim için birbirini sevenlere muhabbetim vacip oldu. Benim için birbirini ziyaret edenlere muhabbetim vacip oldu. Benim için birbirine yardım edenlere muhabbetim vacip oldu. Benim için birbirleriyle dost olanlara muhabbetim vacip oldu. Allah'a, kendi sulbünden günah karışmamış üç çocukla gelen hiç bir mümin veya mümine yoktur ki; Allah onlara olan rahmetinden dolayı onları Cennete sokmasın".

 

 

 

18014- Bir rivayette ifade şöyledir: "Benim için birbiriyle dost olan kişilere muhabbetim vacip oldu. Yine, benim için birbirine yardım edenlere muhabbetim vacip oldu."

 

*Taberan'ı', el-Mu'cemu'l-evsat, el-Mu'cemu'l-kebır ve M. es-Sağır'inde rivayet etti.

Ahmed buna benzer bir rivayette bulundu. Ahmed'in ravileri güvenilirdir,

 

 

 

18015- Abdullah b. Amr, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Kim bir kişiyi, Allah için severse, Allah'ı sevmiş olur ve ikisi birden Cennete girer. Ancak, Allah için seven cennette daha yüksek bir dereceye nail olur. "

 

 

*Taberani ve şu ifadelerle Bezzar rivayet etti: "Kim bir kişiyi sevip: ‘‘Seni seviyorum’‘ derse, ikisi de Cennete girer. Ancak, Allah için seven Cennette daha yÜksek bir dereceye nail olur."

Senedi hasendir.

 

 

 

18016- Ebu Umame, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Cennet ehli, üzerlerinde minderler bulunan develerle birbirlerini ziyaret ederler. İlliyyun ahalisi, kendilerinden daha düşük mertebede olanları ziyaret ederler. Cennette, İlliyyun ahalisinden düşük derecede olanlardan, sadece birbirlerini Allah için sevenler, İlliyyun ahalisini ziyaret edebilirler. Onlar Cennette diledikleri gibi ziyarette bulunurlar."

 

*Taberani rivayet etti. Ravilerden Bişr b. Numeyr metruktur.

 

 

 

18017- Aynı ravi zinciriyle Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğu nakledilir: "Şu üç kişi, kıyamet günü Allah'ın gölgesinden başka gölgenin olmadığı günde gölgededirler. Nereye yönelse, Allah'ın kendisiyle olduğunu bilen kişi, kendisini bir kadın beraber olmak için davet ettiğinde Allah korkusundan dolayı onu terk eden ve Allah'ın celtili için birini seven kişi."

 

*Taberani bundan önceki hadisin senediyle rivayet etti.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Sevgi Irsıdir