MECMAU

ZEVAİD

ZÜHD

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Fakirlerin Fazileti

 

17881- Ebu Zer anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Ey Ebu Zer! Mescid'deki en seçkin adama bak" dedi. Baktığımda üzerinde bir kaftan olan birini gördüm ve "İşte budur" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mescid'deki en sıradan olan adama bak" buyurdu. Baktığımda, üzerinde eski elbiseler olan birini gördüm ve "İşte budur" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bu (sıradan olan), kıyamet günü Allah katında, diğerinden yeryüzü dolusu kadar insandan daha üstündür."

 

*Ahmed değişik isnadlarla rivayet etti.

 

 

 

17882- Ebu Hureyre anlatıyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elinden tutup beraber dışarıya çıktık. Üstü başı perişan biriyle karşılaşınca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey falanın babası! Bu gördüğüm halin nedir?" diye sordu. Adam: "Hastalık ve sıkıntıdan bu duruma düştüm" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sana, Allah'ın sayesinde hastalığını ve sıkıntını gidereceği kelimeler öğreteyim mi?" diye sordu. Adam: "Hayır. Seninle, Bedir ve Uhud'da bulunduktan sonra onları istemem" cevabını verdi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) güldü ve: "Bedir ve Uhud ahalisi, kanaatkar olan fakirin yetiştiği dereceye yetişecek mi?" diye sordu.

- Ravi dedi ki: - Ebu Hureyre: "Bana öğret" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ey Ebu Hureyre! ‘‘Ölmeyen Hayy'a (diri) tevekkül ettim. Çocuk edinmeyen ve mülkünde ortağı olmayan ve düşkünlükten dolayı yardımcıya da ihtiyacı bulunmayan Allah'a hamd ederim’‘ de ve Allah'ı tekbir et."

Ebu Hureyre ekledi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) durumumun iyi olduğu bir zamanda yanıma gelip: "Nasılsın?" diye sorduğunda: "Ya Resulallah! Bana öğrettiğin kelimeleri hala söylüyorum" dedim.

 

*Ebu Ya'la rivayet etti. Ravilerden aynı zamanda gevşek ve güvenilir de görülen Musa b. Ubeyde er-Rebezı zayıftır. Fakat Harb b. Meymun ile diğer ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17883- Hz. Aişe, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Kim beni sorar veya bana bakmak isterse, saçı başı darmadağınık, rengi solmuş, (ölüm sonrası için) hazırlanıp gayret gösteren ve tuğla üzerine tuğla, kamış üzerine kamış koymayan, kendisi için bayrak kaldırıldığında (yarış için) hazırlanan kişiye baksın. Bugün hazırlık, yarın ise yarış günüdür. Hedef ise Cennet veya Cehennemdir."

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'lnda rivayet etti. Ravilerden Süleyman b. Ebi Kerıme zayıftır.

 

 

 

17884- Abdullah b. Amr der ki: Bir gün Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanındayken güneş doğdu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kıyamet günü nurları güneşin ışığı gibi olan bir topluluk gelir." Ebu Bekr: "Ya Resulallah! O topluluk biz miyiz?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayır, ama sizin için çok hayırlar vardır. Ama onlar yeryüzünün değişik yerinden haşrolunan Muhacirlerin fakirleridir" buyurdu." - Hadis aslında devam ediyor -.

 

*Ahmed ile Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'lnda ve şu ilaveyle el-Mu'cemu'l-kebır'inde rivayet etti: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sonra: "Gariplere ne mutlu. Gariplere ne mutlu!" buyurdu. Sahabe: "Garipler kimlerdir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Çok kötü olan insanlar içerisinde azınlıkta olan salih kişilerdir. Onlara karşı gelenler itaat edenlerden daha çoktur" buyurdu.

 

 

 

17885- Bir rivayette ise: Ebu Bekr ve Ömer: "Biz onlardan mıyız?" diye sordular.

 

*M. el-Kebir'de değişik isnadları vardır. Birinin ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

17886- Abdullah b. Amr b. el-As, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Allah'ın yarattıklarından, Cennete ilk girecek olanların kim olduğunu biliyor musunuz?" Sahabe: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Allah'ın yarattıklarından, Cennete ilk girecek olanlar, kendileri vasıtasıyla sınır şehirlerin korunduğu, onlar sebebiyle hoş olmayan şeylerden korunulan ve onlardan birisi öldüğünde ihtiyacını içinde gizlemiş ve onu gerçekleştirememiş (fakir) olarak ölen kişilerdir. Allah, meleklerinden dilediğine: ‘‘Gidip onları selamlayınız’‘ buyurur. Melekler: ‘‘Biz gökyüzünün sakinleri ve yarattıklarının hayırlılarıyız; bizim gidip bunları selamlamamızı mı emrediyorsun?’‘ diye sorduklarında, Allah: ‘‘Bunlar, bana ibadet edip bana hiçbir şeyi ortak koşmayan, kendileri vasıtasıyla sınır şehirlerin korunduğu, onlar sebebiyle hoş olmayan şeylerden korunulan ve onlardan birisi öldüğünde ihtiyacını içinde gizlemiş ve onu gerçekleştirememiş olarak ölen kişilerdir’‘ buyurur. Melekler bunlara gelir, her kapıdan onların yanına girip: ‘‘$abrettiğiniz şeylere karşılık selam sizlere, yurdun ne güzel sonucudur bu!’‘ (Ra'd, 24) derler."

 

*ibn Amr'ın Sahih'te bundan başka bir hadisi vardır.

Ahmed ve Bezzar rivayet ettiler. Taberani rivayet etti ve meleklerin: "Biz gökyüzünün sakinleriyiz" sözünden sonra şunu ekledi: "Onları bizden önce Cennete sokma." Ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17887- Abdullah b. Amr, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Cennete girecek ilk grup, onlar sebebiyle hoş olmayan şeylerden korunulan, kendilerine bir şeyemredildiğinde itaat eden, idarecinin yanında bir ihtiyacı olduğunda, ölene kadar bu ihtiyacı içinde gizli kalır ve giderilmez. Allah, Kıyamet günü Cenneti çağırır; Cennet süsleriyle ve güzelliğiyle gelir. Allah: ‘‘Benim yolumda savaşıp ölen, benim yolumda eziyet çeken, cihad eden kullanm! Cennete giriniz’‘ buyurur ve bunlar hesaba çekilmeden Cennete girerler. "

 

*Ahmed ve şu ilave ile Taberani rivayet etti: "Cennete azabsız ve hesapsız bir şekilde giriniz (denir) Bunun üzerine melekler gelerek secdeye kapanır ve: "Rabbimiz! Biz seni gece gündüz tesbih ve takdis ediyoruz. Bize tercih ettiğin kişiler kimlerdir?" diye sorarlar. Allah şöyle buyurur: "Benim yolumda savaşıp, eziyet çekenlerdir." Melekler bunlara gelir, her kapıdan onların yanına girip: ‘‘Sabrettiğiniz şeylere karşılık selam sizlere, yurdun ne güzel sonucudur bu!’‘ (Ra'd, 24) derler."

*Taberani'nin, güvenilir bir ravi olan Ebu Uşşane dışındaki ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

17888- Ebu Said el-Hudri, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Müslümanların fakirleri, zenginlerinden beş yüz yıl önce Cennete girerler." Dedik ki: "Ya Resulallah! Onlar kimlerdir?" Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Tehlike olduğunda gönderilen, ganimet olduğunda ise başkalarının gönderildiği ve sultanın kapısından geri çevrilen kişilerdir" buyurdu.

 

*Ebu Davud bir kısmını rivayet etmiştir. Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravilerden Ebu Ubeyde b. el-Fudayl b. iyaz'ı tanımıyorum. Zeyd el-Ammiyy'i ise çoğunluk zayıf bulmuş, güvenilir olduğunu söyleyen de vardır. Diğer ravileri güvenilirdir. 

 

 

 

17889- Sevban, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Havz'ımın büyüklüğü, Aden ile Umman arası kadardır ve bardakları da yıldızların sayısıncadır. Suyu kardan daha beyaz, baldan daha tatlıdır. Havz'ıma ilk varacak olanlar, Muhacirlerin fakirleridir."

 

Dedik ki: "Ya Resulallah! Onları bize tarif et." Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Saçları darmadağın, eski püskü elbiseli, varlıklı kişilerden kız alamayan, sultanın kapısına varamayan, hakları olan şey verilmeyen; ama üzerlerine düşeni de eda eden kişilerdir" buyurdu.

 

*Sevban'ın, Sahih'te Havz bölümünde, bununla ilgili muhtasar bir hadisi vardır. Taberani rivayet etti.

 

 

 

17890- Başka bir rivayette "İlk varacaklar" yerine: "Havz'a varacaklardan en fazlası, Muhacirlerin fakirleridir" ibaresi vardır.

 

*ikinci rivayetin ravileri Sahlh'in ravileridir. 

 

 

 

17891- Ebu's-Sıddik, sahabe kanalıyla Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Müminlerin fakirleri, zenginlerden dört yüz yıl önce Cennete girerler. "

Ravi dedi ki: (Ebu's-Sıddik'a): "Hasan, kırk yıl önce" olduğunu söylüyor deyince, Ebu's-Sıddik, sahabeden, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu söyledi: "Dört yüz yıl önce girecekler. Hatta zengin: ‘‘Keşke fakir olsaydım’‘ diyecek."

Sahabiler dedi ki: "Ya Resulallah! Bize onların isimlerini ver."

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlar, istenmeyen bir şey olduğunda, kendilerinin gönderildiği, menfaat olduğunda ise başkalarının gönderildiğı ve (sultanların) kapısından geri çevrilen kişilerdir" buyurdu.

 

*Ahmed rivayet etti. Zeyd b. Ebi'I-Havarl dışındaki ravileri, Sahih'in ravileridir. O da zayıf olmasına rağmen güvenilir bulunmuştur.

 

 

 

17892- Abdullah b. Ömer, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Ümmetimin fakirleri, zenginlerinden kırk bahar (yıl) önce Cennete girecekler." Sahabe: "Bize onları tarif et" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Elbiseleri eski püskü, saçları darmadağın, sultanın kapısına yaklaşmalarına izin verilmeyen, seçkin kişilerden kendisine kız verilmeyen, yeryüzünün doğusu ve batısı onlarla fethedilen, üzerlerine düşen her şeyi veren (yerine getiren); ama onların hakkı olan şeyin kendilerine verilmediği kişilerdir."

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravileri güvenilirdir. 

 

 

 

17893- Ebu'd-Derda, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Ümmetimin fakirleri, zenginlerinden kırk bahar veya kırk yıl önce (Cennete) girerler."

 

*Taberani rivayet etti. Ravilerden Muhammed b. Ebi Kamil el-Mevsılı'yi tanımıyorum. Diğer ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17894- Ebu Hureyre, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Müslümanların fakirleri, zenginlerinden yarım gün önce (Cennete) girerler." Ben: "Yarım gün nedir?" diye sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Rabbinin katında bir gün, saydıklarınızdan bin yıl gibidir" (Hac, 47) ayetini okuyup şöyle buyurdu: "Hepsi Adem'in suretine girerler." Ben: "Adem'in sureti nasıldı?" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Adem'in boyu on iki, eni ise altı zira idi" dedi. Ben: "Bir zira ne kadardır?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sizden uzun boylu bir adamın boyu kadardır" karşılığını verdi.

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravilerden, Teym kabilesinin azatlısı Adiy b. el-Fadl et-Teymi zayıftır.

 

 

 

17895- İrbad b. Sariye der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Suffe'ye, yanımıza başında sarıkla çıkar ve şöyle derdi: "Sizin için saklanan şeyi bilseydiniz, sizden uzaklaştırılan şeye üzülmezdiniz. Faris (İran) ve Rum (Bizans) toprakları sizin tarafınızdan fethedilecektir."

 

*Ahmed rivayet etti. Ravileri güvenilir bulunmuştur.

 

 

 

17896- Said b. Amir der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle dediğini duyduktan sonra, ben o ilk gruptan geri kalmam: "Kıyamet günü, Müslümanların fakirleri, yükleriyle beraber gelirler. Onlara: ‘‘Hesaba çekilmek için durunuz’‘ dendiğinde, onlar: ''Bize, kendisinden hesaba çekeceğiniz bir şey vermediniz,'' derler ve insanlardan kırk yıl önce Cennete girerler. "

 

*Taberani rivayet etti.

 

 

 

17897- Abdurrahman b. Sabıt bildiriyor: Ömer b. el-Hattab, Said b.

Amir'e haber göndererek: "Seni şunların başında, düşman topraklarına gitmen ve onlarla cihad etmen için görevlendiriyorum" dedi. - Ravi uzun bir hadis zikretti ve içinde şöyle dedi: -

Said dedi ki: Ben, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle dediğini duyduktan sonra ilk gruptan geriye duracak değilim: "Müslümanların fakirleri, güvercinlerin uçuşu gibi (Cennete doğru) uçarlar. Onlara: ‘‘Hesap için durunuz’‘ dendiğinde: ‘‘Vallahi! (Dünyada geriye) hesaba çekilecek bir şey bırakmadık’‘ karşılığını verirler. Bunun üzerine Allah: ‘‘Kullarım doğru söylediler’‘ buyurur ve insanlardan yetmiş yıl önce Cennete girerler."

 

*Taberani rivayet etti. 

 

 

 

17898- Başka bir kanalla Said b. Amir, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu hadisin aynısını aktarmıştır.

 

*ikisinin de isnadında yer alan Yezıd b. Ebi Ziyad, kendisinde zayıflık olmasına rağmen güvenilir bulunmuştur. Diğer ravileri güvenilirdir.

Bezzar Said b. Amir'den yakın metinle bir rivayette bulundu.

 

 

 

17899- Vasile b. el-Eska' anlatıyor: Ben, Suffe ashabındandım. Gördüğün gibi içimizdeki hiçbir kişinin tam elbisesi yoktu. Ter ve tozdan derimizde kir, bir tabaka oluşturdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanımıza çıkıp: "Muhacirlerin fakirlerini müjdele" dedi. Bu sırada, yanımıza güzel görünüşlü birisi geldi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ne söylerse, kendisi Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) daha güzel şeyler söylemek için çalıştı. Adam gidince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah, bunu ve sesini (konuşma şeklini) sevmez. Tıpkı ineğin otlakta (otu kavramak için) dilini büktüğü gibi bükerler. Allah ta böyle yüzlerini ve dillerini cehennemde büker.''

 

*Taberani değişik isnadlarla rivayet etti. Birinin ravileri Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

17900- Abdullah b. Amr, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: ''Cennete baktığımda, oradakilerin çoğunun fakirler olduğunu gördüm. Ateşe baktığımda ise, çoğunun zenginler ve kadınlar olduğunu gördüm.''

 

*Ahmed rivayet etti. isnadı ceyyiddir.

 

 

 

17901- İmran b. Husayn, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: ''Cennete baktığımda, oradakilerin çoğunun zayıflar ve fakirler olduğunu gördüm. Cehenneme baktığımda ise, çoğunun kadınlar olduğunu gördüm.''

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Dahhak b. Yesar dışındaki ravileri Sahıh'in ravileridir. Onu da ibn Hibban güvenilir bulmuştur.

 

 

 

17902- Ebu Umame, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildirmiştir: ''Cennete girdim, önümde (yürüyen) ayak sesleri duydum. ‘‘Bu nedir?’‘ diye sorduğumda: ‘‘Bu, Bilaz'dir’‘ dediler. Yürümeye devam ettim, Cennet ehlinin çoğunun Muhacirlerin fakirleri, Müslümanların garibanlarının olduğunu gördüm. Orada zengin kadınlardan daha az kimseyi görmedim. Bana dendi ki: ‘‘Zenginler burada hesaba çekilirler ve temizlenirler.’‘ Kadınlara gelince altın ve ipek olan iki kırmızı onları oyaladı. Sonra Cennetin sekiz kapısından birinden girdik. Kapının yanına geldiğimde, bana bir terazi getirildi. Ben bir kefeye kondum, ümmetim öbür kefeye kondu. Benim olduğum kefe ağır bastı. Sonra Ebu Bekr getirildi. Bir kefeye kondu, bütün ümmetim getirilip öbür kefeye kondu. Ebu Bekr'in olduğu kefe ağır bastı. Sonra Ömer getirildi. Bir kefeye kondu, bütün ümmetim getirilip öbür kefeye kondu. Ömer'in olduğu kefe ağır bastı. Ümmetim bana arz edildi, teker teker önümden geçtiler. Abdurrahman b. Avfı çok gerilerde gördüm. Ümidimi kestiğim bir anda geldi. ‘‘Abdurrahman (nerede kaldın)?’‘ diye sorduğumda dedi ki: ‘‘Annem babam sana feda olsun ey ya Resulallah! Seni hak olarak gönderene yemin ederim ki Sana yetişene kadar, insanın saçlarını ağartan şeyleri görmeden sana yetişemeyeceğimi zannettim.’‘ Ben: ‘‘Onlar nedir?’‘ diye sorunca Abdurrahman dedi ki: ‘‘Malımın çokluğundan hesaba çekiliyor ve temizleniyorum’‘.''

 

*Ahmed ve yakın bir metinle Taberani rivayette bulundu. Raviler arasında Muttarih b, Yezıd ve Ali b, Yezıd yer almıştır ve ikisinin de zayıf olduğunda icma vardır, (Zayıf olduklarına işaret eden şey de) Abdurrahman b, Avf'ın Bedir ve Hudeybiye ehlinden olması, Aşere-i mübeşşere'den ve sahabenin en faziletlilerinden olmasıdır, Allah'a hamd

olsun.

 

 

 

17903- Abdurrahman b. Ğanm bildiriyor: Ömer b. el-Hattab, Muaz b. Cebel'i Şam'a görevlendirip ona şöyle yazdı: "Halka, maaşlarım ver ve onlarla beraber öylece savaşa çık." Muaz, akşama doğru halka maaşlarım dağıtırken Resatık halkından bir kişi gelerek: "Ey Muaz! Ben falan yerden, Resatık halkındanım, maaşımı hemen ver, belki gece olmadan ailemin yanına dönebilirim" dedi. Muaz şöyle dedi: "Vallahi şehir halkının maaşını vermeden seninkileri vermem. (Çünkü) Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle dediğini duydum: ‘‘Bütün peygamberler, Davud ve Süleyman'dan bin yıl önce Cennete girerler. Müslümanların fakirleri de, zenginlerinden kırk yıl önce Cennete girerler. Şehir halkı, Resatık halkından kırk yıl önce Cennete girerler. Kimsenin maruz kalmadığı belalara maruz kalsalar da; şehirler, Cuma (namazı), cemaat ve zikir halkalarıyla üstün kılınmıştır.’‘"

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti ve şöyle dedi: "Bu hadis, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem), sadece bu isnadla rivayet edilmiştir." Ravilerden Ali b. Said b. Beşır hakkında Darakutnı: "Kuvvetli değildir. Bazı şeyleri rivayette tek kaldı" demiştir. ibn Yunus ise: "Hadisleri kavrayıp ezberinde tutardı" demiştir. Zehebı: "Hadis toplamak için çok dolaşan biriydi" der. Diğer ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17904- Ümeyye b. Halid b. Abdillah b. Useyd der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) duasında ilk önce Müslümanların garibanlarını zikrederdi."

 

 

 

17905- Bir rivayette ise ifade şöyledir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Müslümanların garibanlarıyla (onların duasıyla) yardım dilerdi."

 

*Taberani rivayet etti. Birinci rivayetin ravileri Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

17906- Ubade b. es-Samit, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Allahım! Beni miskin olarak yaşat, miskin olarak öldür ve miskinler arasında haşret."

 

*Taberani rivayet etti. Ravilerden Bakiyye b. el-Velid zayıf olmasına rağmen güvenilir bulunmuştur. Taberani'nin hocasını ve Ubeydullah b. Ziyad el-Evza'l'yi tanımıyorum. Diğer ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17907- Ebü Zer der ki: Dostum (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana yedi şeyi emretti: Miskinleri (yoksulları) sevmeyi ve onlara yakın olmayı, (dünyalık işlerde) benden daha yukarıda değil, daha aşağıda olanlara bakmamı, onlar bana sırtını dönse bile akrabayla alakayı kesmememi, kimseden bir şey istemememi, acı da olsa gerçeği söylememi, Allah yolunda kınayanın kınamasından korkmamamı ve ''La havle ve la kuvvete illa billah" sözünü çokça söylememi emretti ve bu sözün, Arş'ın altındaki hazinlerden biri olduğunu bildirdi.

 

 

 

17908- Bir rivayette: ''Bana, miskinlere merhamet etmemi ve onlarla beraber oturmamı emretti" şeklindedir.

 

*Ahmed ve yakın metinle Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayette bulundu.

Ahmed'in isnadlarından birinin ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17909- Ebu Said, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor: "Size beş şeyi öğreteyim: Miskinleri sevip onlara yakın olunuz, (dünyalık şeylerde) sizden yüksek te olana değil, aşağıda olana bakınız, onlar sırtını dönse bile siz akrabayla ilişkinizi sürdürünüz, acı da olsa gerçeği söyleyiniz ve La havle ve la kuvvete illd billah sözünü çokça söyleyiniz."

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravilerden (erır b. Eyyub el-Beceli çok zayıftır.

 

 

 

17910- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ehl-i beyt'in geçimi zorlaşacak; ama evleri nurIanacaktır" buyurdu.

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravilerden Abdulmuttalib el-İcli'yi, Ukayli zayıf bulmuştur. Diğer ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17911- Ebu'd-Derda, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Önünüzde, sarp bir yokuş vardır. Ondan sadece yükü hafif olanlar kurtulur."

 

*Bezzar rivayet etti. Esed b. Musa ve Musa b. Müslim es-Sağır dışındaki ravileri Sahıh'in ravileridir. Bunlar da güvenilirdir.

Bundan önceki bölümde Ebu Zer'in hadisi geçmişti. Ravileri Sahlh'in ravileridir. 

 

 

 

17912- Enes der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Zer'in elini tutmuş bir şekilde yanımıza gelerek şöyle dedi: "Ey Ebu Zer! Önünüzde, sarp bir yokuş olduğunu ve onu sadece yükü hafif olanların aşacağını öğrendin mi?" Bir kişi: "Ya Resulallah! Ben, yükü hafif olanlardan mı, çok olanlardan mıyım?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Yanında bir günlük yiyecek var mı?" diye sordu. Adam: "Evet" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yarın için de yiyeceğin var mı?" dedi. Adam yine: "Evet" cevabını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Öbür günün yiyeceği var mı?" sorusunu sordu. Adam: "Hayır" karşılığını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yanında üç günlük yiyeceğin olsaydı, yükü ağır olanlardan olurdun" buyurdu.

 

*Taberani. el-Mu'cemu'l-evsat'ı nda rivayet etti. Ravilerden Cünade b. Mervan hakkında, Ebu Hatim: "Kuvvetli değildir" demiştir. Diğer ravileri güvenilirdir.

 

 

 

17913- İbn Abbas, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakleder: "Dünyada da beraber olan, biri zengin, diğeri fakir olan iki mümin, Cennetin kapısında karşılaştılar. Fakir cennete konuldu, zengin ise Allah'ın dilediği bir süre bekletildikten sonra Cennete sokuldu. Fakir, onunla karşılaşıp: ‘‘Ey kardeşim! Seni (Cennete girmeni engelleyip) bekleten şey neydi? Vallahi! O kadar bekletildin ki; senin için korktum’‘ dedi. Zengin: ‘‘Kardeşim! Senden sonra, korkunç ve çok kötü bir şekilde bekletildim. Senin yanına yetişene kadar benden akan teri, (tuzlu olup hayvanların daha çok susamasına sebep olan) hamz (denilen bir bitkiyi) yiyen bin deve içseydi susuzluğunu giderirdi’‘ dedi."

 

*Ahmed rivayet etti. Ravilerden Duveyd, nisbet edilmeyip sadece bu isimle anılmıştır. Eğer, Süfyan'dan rivayette bulunan kendisiyse, İcli; Sikat adlı kitabında ondan bahsetmiştir. Eğer başkasıysa, onu tanımıyorum. Selm b. Beşir dışındaki diğer ravileri Sahih'in ravileridir. O da güvenilirdir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Eblehler