MECMAU ZEVAİD |
MENKIBELER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Temim ed-Dari - Ka'b
b. Züheyr b. Ebi Sulma el-Müzeni - Ebu Sa'lebe - Rabia el-Ansi - Ebu Kirsafe ve
Ailesi - Ebu Şureyh - Ebu Burde (Hani)
*******************
Temim ed-Dari
*******************
16067- Taberani dedi ki:
Temim b. Evs ed-Dari'ye, İbn Kays denir. Künyesi, Ebu Rukayye'dir. Temim b. Evs
b. Harice b. Sevad b. Cuzeyme b. Dira' b. Adiyy b. ed-Dar b. Lahm b. Habib b.
Numare b. Lahm'ın amcasıdır.
16068- Ebü Hureyre der
ki: "Mescid'e ilk kandil asan kişi, Temim ed-Dari'dir."
*Taberanı rivayet etti. Ravilerden Halid b. ilyas metruktur,
******************
Ka'b b. Züheyr b. Ebi
Sulma el-Müzeni
******************
16069- Muhammed b. Selam
el-Beykindi der ki: "Ebü Sulma'nın ismi; Rabia b. Riyah b. Kurz b.
el-Haris b. Mazin b. Sa'lebe b. Sevr b. Hedme b. Latib. Osman b.
Muzeyne'dir."
*Taberanı rivayet etti.
16070- Muhammed b. İshak
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Taif'ten dönüp Medine'ye
gelince, Buceyr b. Zuheyı; b. Ebi Sulma, kardeşi Ka'b b. Zuheyr b. Ebi Sulma'ya
şöyle yazdı: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mekke'de kendisini
hicveden ve eziyet eden bir şairi öldürttü. Kureyş şairlerinden sadece
İbnu'z-Zuba'ra ve Hubeyre b. Ebi Vehb (sağ) kaldı. Onların da her biri bir yere
kaçtı. Eğer canını seviyorsan sen de Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) yanına kaç. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), yanına tövbe
ederek gelen kimseyi öldürmez. Eğer bunu yapmazsan canını kurtar. Senin için
(dediğim yoldan başka) kurtuluş yoktur." Ka'b, daha önce Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) aleyhinde beyi tler söylemişti.
Mektup Ka'b'ın eline
geçince, yeryüzü ona dar gelmeye başladı ve kendi adına korktu. Düşmanları onun
için: "O artık öldü" deyince, hiçbir şeyin kendisi için kurtuluş
olmayacağını anladı ve korkusunu anlatan, Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) metheden şiirini söyledi. Sonra yola çıkıp Medine'ye geldi. Cüheyne
kabilesinden bir tanıdığının evine gizlice gidip misafir oldu. Ertesi gün dostu
onu sabah namazında Mescid'e götürdü. Namazdan sonra kendisine Hz. Peygamber'i
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) işaret ederek: "Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) budur. Kalkıp ondan eman dile" dedi.
Ka'b, kalkıp
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gitti ve elini O'nun
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) elinin üzerine koydu. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onu tanımıyordu. Ka'b: "Ya Resulallah! Ka'b, Müslüman
olmuş ve tövbe etmiş olarak gelip senden eman dilemek istiyor. Eğer onu sana
getirirsem eman verir misin?" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem):
"Evet"
karşılığını verince, Ka'b: "Ya Resulallah! Ben Ka'b b. Zuheyr'im"
dedi.
İbn İshak der ki: Asım
b. Ömer b. Katade bana bildirdi: Ensar'dan bir kişi: "Ya Resulallah! Beni
bu Allah'ın düşmanıyla baş başa bırak, boynunu vurayım" diyerek Ka'b'a
yönelince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu bırak! O, içinde
bulunduğu halden pişman ve Hakka dönmüş olarak gelmiştir" buyurdu. Ka'b,
kendisi hakkında böyle diyen Ensar'a kızdı. Muhacirler ise onun hakkında
hayırdan başka bir şey söylemediler. Ka'b, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) gelmeden önce yazmış olduğu kasideyi okudu. Bir kısmı şöyledir:
Dedikoducular salınarak
derler ki;
Ey Ebu Sulma 'nın oğlu,
sen öleceksin.
Güvendiğim her arkadaşım
dedi ki
Seninle uğraşamam, benim
işim var
Dedim ki: Beni rahat
bırakın sizinle işim yok
Rahman'ın takdir ettiği
her şey yerine gelir
Her anadan doğan uzun
yaşasa da
Bir gün uzun bir tahta
üzerinde taşınır
Duydum ki Resulullah
beni tehdit etmiş
Resulullah'ın affından
ümit kesilmez
Ayrıntılı nasihatler
içeren Furkan'ı hediye eden
Sana sükuneti de hediye
etti
Dedikoducuların sözüyle
muamele etme bana
Hakkımda söylentiler çok
olsa da günah işlemedim
Peygamber bir nurdur,
aydınlık saçar
Allah'ın parlayan asil
kılıçlarındandır
Kureyş'in içinden bir
grubun sözcüsü
Mekke ovasında Müslüman
olunca "yok olun!" dedi
Yok oldular, ama ne kel
ne hayırsız
Ne de karışıklık yok
oldu karşılaşma anında
Güzeller gibi yürürler
çiçekler onları korur
Siyahlar şarkı
söylediğinde güzelliklere çarpar
Burunlar kıyafetlerinin
kahramanlığını kokladı
Savaştaki zırh örtüleri
Davudi kumaştandır
Okları insanlara isabet
etse de şımarmazlar.
İsabet alsalar da hemen
dağılmazlar
Onlar şehid olmadan
savaş tükenmez.
Ölüm kanamasından
belleri hiç bükülmez.
İbn İshak bildiriyor:
Asım b. Ömer b. Katade bana dedi ki: "Burunlar, kıyafetlerinin
kahramanlığını kokladı" beytinde kastedilen kişiler, Ensar'dır. Bunun
sebebi ise arkadaşlarının Ka'b'ı öldürmek istemesi nedeniyle şiirinde
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından sadece Kureyşlilerden
bahsetmesi idi. Bu sebeple Ensar ona kızdı. Ka'b Müslüman olduktan sonra Ensar'ı
da metheden, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber çektikleri
sıkıntıyı dile getiren ve O'nun (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanındaki
değerlerini anlatan bir şiir söyledi.
Peygamberleri için
canlarını feda edenler
Heyecan ve sıcak sınav
günlerinde
İnsanların kanlarını
alanlar
Tehlikeli kırık
kılıçlarla karşıdan gelenleri
Kızarmış gözlerle
bakanları
Gözleri kör eden kor
gibi
Kendilerine farz gibi
temizlenirler
Öldürdükleri kafirlerin
kanlarıyla
İnsanlar bilselerdi bildiğimin
hepsini
Kuşkulandıklarım beni
tasdik ederdi.
*Taberanı rivayet etti. ibn ishak'a kadar olan ravileri,
Sahih'in ravileridir ve güvenilirdir.
**********
Ebu Sa'lebe
**********
16071- Taberani der ki:
"Laşume b. Cursum Ebu Sa'lebe el-Huşenl'nin isminde ihtilaf vardır.
İsminin Lasir b. Himyer olduğunu söyledikleri gibi; Laşir b. Cahim, Curhum ve
Amuk b. Yasir olduğunu söyleyenler de vardır. Naşib b. Amr ve Hureym. b. Naşib
olduğunu da söylemişlerdir."
16072- Ebu Sa'lebe
el-Huşeni der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ya
Resulallah! Benim için helal ve haram olan şeyleri bana söyle" dedim.
Resulullah: "Bakışlarını keskinleştirip bana yönelterek: "Yeni bir
nesil (gelecek)" buyurdu. Ben: "Ya Resulallah! Bu nesiL, bizim için
hayır mı, yoksa şer midir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Hayırlı olacak" buyurdu.
*Ahmed ve Taberanı, el-Mu'cemu'l-kebır ve
el-Mu'cemu'l-evsat'ında değişik isnadlarla rivayet ettiler. Ahmed'in
isnadlarından birinin güvenilir bir ravi olan Müslim b. Mişkem dışındaki
ravileri, Sahih'in ravileridir.
16073- Harun b. Abdillah
el-Hammal: "Ebu Sa'lebe el-Huşenı 75 yılında vefat etti" dedi.
*Taberani rivayet etti.
***********
Rabia el-Ansi
***********
16074- Ebu Bekr b. Muhammedb.
Amr b. Hazm bildiriyor: Rabia b.
Rava el-Ansı, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) akşam yemeği yerken yanına geldi. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu yemeğe davet etti, o da yaklaşıp yedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah'tan başka ilah olmadığına
ve Muhammed'in Allah'ın kulu ve Resulü olduğuna şahadet eder misin?" dedi.
Rabia: "Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in, Allah'ın kulu ve
Resulü olduğuna şahadet ederim" diye cevap verince, Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "İsteyerek mi, yoksa korkundan mı böyle diyorsun?"
diye sordu. Rabia: "İsteyerek Müslüman olmama gelince: Vallahi senin
elinde değildir. Korkmaya gelince; Vallahi! Senin ordularının ve atlılarının
yetişemeyeceği bir memleketteyiz. Ama beni korkuttular, ben de korktum. Bana
iman et dendi; ben de iman ettim" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Ans kabilesinde ne hatipler varmış!" buyurdu.
Rabia, bir müddet
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gidip geldi. Sonra gelip
Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vedalaştı. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona: "Eğer, bir şey (fitne) hissedersen
yakın bir köye gidip sığın" dedi. Rabia, fitne (siyasi kargaşa) anında bir
köye sığındı ve orada vefat etti.
*Taberanı mürselolarak rivayet etti. Ravilerden Muhammed b.
ismail b. Ayyaş zayıftır ve babasından bir şey dinlememiştir.
****************
Ebu Kirsafe ve Ailesi
****************
16075- Taberani der ki:
"Ceydera b. Hayşene Ebu Kirsafe el-Leysi, Beni Leys b. Bekr b. Abdimenat
b. Kinane'nin azatlısıdır."
16076- Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) sahabisi Ebu Kırsafe bildiriyor. İslam'a girişim
şöyle oldu: Benı annem ve teyzem arasında gidip gelen bir yetimdim. Teyzeme
daha yakındım ve onun keçilerini güderdim. Teyzem çoğu zaman bana:
"Eyoğlum! Sakın şu adama -yani Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
- uğrama, yoksa seni saphrır ve yoldan çıkarır" derdi. Ben keçileri alıp
meraya çıkar ve onları meraya bıraktıktan sonra Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yanına giderek onu dinlerdim. Akşam da sürüyü eve zayıf ve
memeleri kuru (sütsüz) bir şekilde getirirdim.
Bir günı teyzem:
"Keçilerinin memeleri neden sütsüz?" diye sorunca, ben:
"Bilmiyorum" dedim. İkinci gün Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) yanına gittiğimde, önceki gün söylediği şeyleri söyledi ve şunu ekledi:
"Ey insanlar! Hicret ediniz ve İslam'a tutununuz. Cihad olduğu müddetçe
hicret bitmez." Ben önceki gün yaptığım gibi sürümü alıp eve götürdüm,
Üçüncü gün Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gelipı Müslüman olup biat ederek onunla
musafaha edene kadar onu dinledim. Sonra teyzemle olan durumumu ve sürünün
sütsüz eve döndüğünü ona bildirdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bana: "Onları bana getir" buyurdu. Sürüyü Resulullah'a (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) getirince, onların sırtmı ve memelerini sıvazladı ve bereket
için dua etti. Ondan sonra sürüdeki keçiler semizlenip çok süt vermeye
başladılar. Sürüyü alıp teyzemin yanına götürdüğümde bana: "İşte bunları
böyle güt" dedi. Ben: "Teyzeciğim! Bunları her gün güttüğüm gibi
güttüm. Sana olanları anlatayım" diyerek teyzeme, olanları anlattım ve
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) davetini ve söylediklerini
aktardım.
Annem ve teyzem:
"Bizi ona götür" dediler. Ben, annemi ve teyzemi alarak Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) götürdüm ve Müslüman olarak ona biat ettiler, ama
tokalaşmadılar.
Ebu Kırsafe'nin Müslüman
olması ve Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına hicreti böyle
olmuştur. Ebu Kırsafe, Tihame'de ikamet etmek tey di.
*Taberanı rivayet etti. Ravileri güvenilirdir.
16077- Azze binti İyad
b. Ebi Kırsafe der ki: Bizanslılar, Ebu Kirsafe'nin oğullarından birini esir aldı.
Ebu Kırsafe, her namaz vakti, Askalan'daki surlara tırmanır ve şöyle bağırırdı:
"Ey Falan! Namaza!" Oğlu, Bizans diyarından babasının sesini duyardı.
*Taberanı rivayet etti. Ravileri güvenilirdir.
****************
Ebu Şureyh
****************
16078- Harun b. Abdillah
el-Hammal bildiriyor: "Ebu Şureyh elHuzai, Ka'b b. Amr'dır. İsminin
Huveylid b. Amr ve Amr b. Huveylid olduğu da söylenir."
16079- Said el-Makburi,
Ebu Şureyh'in şöyle dediğini bildiriyor: Kızkardeşimi, bir başkasının kız kardeşiyle
evlenmek için onunla evlendirmeye zorladığımı görürseniz; ben o zaman deliyim
demektir. Hemen başımı dağlayın. Kim Ebu Şureyh'e ait oğlak veya süt
satıldığını görürse, o çalınmış demektir. Kim bir tuğla için komşularımdan
biriyle münakaşa ettiğimi görürse, ben delirmişim demektir. Hemen başımı
dağlayın."
Ravi dedi ki: Urfuce
isimli komşusu onu denemek için evinden on zira aldı. Kendisine: "Komşun,
evinden on zira mesafeyi aldı" denince: "O, daha iyi bilir"
dedi. Sonra komşusu duvarını geri çekip Ebu Şureyh'e hakkını geri verdi.
*Taberanı rivayet etti. Senedi hasendir.
16080- Yahya b. Bukeyr
bildiriyor: Ebu Şureyh, 68 yılında Medine'de vefat etti. İsmi Huveylid idi. Kaç
yaşında vefat ettiği konusunda ihtilaf vardır.
*Taberanı rivayet etti. isnadında kopukluk vardır.
16081- Muhammed b.
Abdillah b. Numeyr bildiriyor: "Ebu Şureyh el-Huzai Ka'b b. Amr 58 yılında
vefat etti."
*Taberanı rivayet etti. isnadında kopukluk vardır.
*****************
Ebu Burde (Hani)
*****************
16082- Taberanı dedi ki:
"Hani b. Niyar b. Amr b. Ubeyd b. Kilab b. Duhman b. Ğanm b. Zubyan b.
Humeym b. Kahil b. Duhl b. Beliyy b. Amr b. el-Hat b. Kuda'a' Ebu Burde
el-Beleviy, Benu Harise b. el-Hazrec'in anlaşmalısıdır. Akabe ve Bedir'de
bulunmuştur." (Bera b. Azib'in dayısıdır)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: