MECMAU ZEVAİD |
MENKIBELER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Osman b. Maz'un'un
Fazileti - Hatıb b. Ebi Beltea'nın Fazileti - Ukkaşe b. Mihsan'ın Fazileti
***********************
Osman b. Maz'un'un
Fazileti
***********************
15653- Zeyd b. Sabit
anlatıyor: Osman b. Maz'un defnedildiği zaman, Ümmü'l-Ala: "Rahat ol ey
Ebu's-Saib! Sen cennettesin" dedi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem), onu duyunca: "Bu kimdir?" dedi. Ümmü'l-Ala: "Benim ya
Resulallah!" deyince Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Cennetlik olduğunu nereden biliyorsun?" diye sordu. Ümmü'l-Ala:
"Ya Resulullah! Bu, Osman b. Maz'un'dur" dedi. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet, ondan, hayırdan başka bir şey
görmedik. (Ama) ben, Allah'ın ResUlü olduğum halde bana ne olacağını
bilmiyorum" dedi.
*Taberani rivayet etti. Ravileri güvenilirdir. Bazılarında
ihtilaf vardır.
15654- İbn Abbas
bildiriyor: Osman b. Maz'un vefat ettiği zaman, bir kadın: "Cennetle sana
müjdeler olsun" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona
sinirli bir şekilde bakarak: "Nereden biliyorsun?" buyurdu. Kadın:
"Senin süvarin ve sahabindir" diye cevap verince, Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Vallahi! Bana ne yapılacağını dahi bilmiyorum"
dedi. Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Osman en faziletlileri
olduğu halde hakkında böyle söylemesi sahabenin zoruna gitti. Hz. Peygamber'in
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızı Rukiye vefat ettiği zaman, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Selefimiz, Osman b. Maz'un'un yanına
kavuş" buyurdu.
*Taberani rivayet etti. Ravileri güvenilirdir. Bazılarında
ihtilaf vardır.
15655- Esved b. Seri'
der ki: Osman b. Maz'un vefat ettiği zaman, Müslümanlar ona acıdılar. Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) oğlu İbrahim vefat ettiği zaman, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hayırlı selefimiz, Osman b. Maz'un'un
yanına kavuş" buyurdu.
*Taberani rivayet etti. Ravileri güvenilirdir.
15656- İbn Ömer bildiriyor:
Bir cenaze olduğunda, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onu,
bizden önce giden ve Ümmetimin önde gidenlerinin en iyisi Osman b. Maz'un'un
yanına koyun" derdi.
*Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır ve yakın metinle M. el-evsat'ta
rivayette bulundu. M. el-Kebır'in isnadı ise zayıftır. M. el-evsat'ın isnadında
tanımadıklarım vardır.
15657- Enes b. Malik
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kızı Rukiyye vefat ettiği
zaman: "Selefimiz olan Osman b. Maz'un'un yanına kavuş" buyurdu.
*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ında rivayet etti. Ravilerden
Salih el-Murri zayıftır.
15658- Aişe binti Kudame
b. Maz'un dedi ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Osman b.
Maz'un'u vefatından sonra yanağından öptü. Başkasını öptüğünü bilmiyoruz."
*Taberani rivayet etti. Ravilerden Abdurrahman b. Affan
el-Hatibı zayıftır.
15659- İbn Abbas
bildiriyor: Osman b. Maz'un'un vefat ettiği gün, Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) yanına gelerek, ona eğildi. Sanki ona vasiyet ediyordu. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) başını kaldırdığında gözleri ağlamaklıydı. Sonra
ikinci defa eğildi. Başını kaldırdığında yine ağlıyordu. Sonra üçüncü defa
eğildi. Başını kaldırdığında hıçkırıyordu.
Halk, o zaman Osman'ın vefat
ettiğini anladı ve onlar da ağlamaya başladılar. Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Böyle yapmayınız. Bu (yaptığınız) şeytandandır.
Allah'a istiğfar ediniz" buyurduktan sonra ekledi: "Ey Ebu's-Saib!
Allah sana rahmet etsin! Dünyaya iltifat etmeden çekip gittin. "
*Taberani, Ömer b. Abdilazız b. Miklas'tan, o da babasından
rivayet etti. Onları tanımıyorum. Diğer ravileri güvenilirdir.
Derim ki; Nahl suresinin
tefsirinde Müslüman olmasının sebebi geçmişti.
**********************
Hatıb b. Ebi Beltea'nın
Fazileti
**********************
15660- Cabir b. Abdillah
bildiriyor: Hatib b. Ebi Beltea, Mekke halkına mektup yazarak, Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) üzerlerine gazve yapacağını bildirdi. Hz.
Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mektubu Mekke'ye götürecek kadın
(vahiyle) bildirildi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadının peşinden
adam gönderip, kadının başında saklamış olduğu mektubu aldı.
(Daha sonra) Hatıb'e:
"Ey Hatıb! Neden böyle yaptın?" diye sorunca Hatıb şöyle cevap verdi:
"Evet yaptım. Ama Vallahi ben kesinlikle ne Allah'ın Resulü'nü kandırmak,
ne de münafık olduğum için yapmadım. Allah'ın Resulü'nü zafere eriştireceğini
ve İslam'ı tamamlayacağını biliyorum. Ancak benim Kureyş arasında hala ailem ve
annem var. Ailemi böyle davranarak koruyayım dedim."
Hz. Ömer, Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunun boynunu vurayım mı?" diye
sorunca, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bedir ehlinden bir
adamı mı öldÜreceksin! Nereden biliyorsun; belki Allah Bedir ehline bakıp:
‘‘Dilediğinizi yapınız (sizi affettim)’‘ demiştir" karşılığını verdi.
*Ebu Ya'la rivayet etti. Ahmed bundan daha detaylı rivayette
bulundu ve: "Ben onlar arasında hatırı sayılan biri değildim"
ibaresiyle verdi. Ahmed'in ravileri, Sahih'in ravileridir.
15661- Abdullah b. Ömer
bildiriyor: Hatıb b. Ebi Belta, Resulullah'a Sallallahu aleyhi ve Sellem)
getirilince, Resulullah ona: "Bu mektubu sen mi yazdın?" diye
sorunca, Hatıb dedi ki: "Evet ya Resulallah! Ama Vallahi kalbimdeki imanda
bir değişiklik yoktur. Ama Kureyş'lilerin hepsinin Mekke'de ailelerini
koruyacak kişiler vardır. (benim ise ailemi koruyacak kimse yoktur) bu mektub
sebebiyle belki Allah ailemi korur dedim." Ömer: "Ya Resulallah! Bana
izin ver boynunu vurayım" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Onu öldürecek misin?" diye sordu. Ömer: "Eğer izin
verirsen, evet" diye cevap verdi. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): Nereden biliyorsun; belki Allah Bedir savaşına katılanlara bakıp: ‘‘Dilediğinizi
yapın (sizi affettim)'' demiştir" buyurdu.
*Ahmed ve yakın metinle Ebu Ya'la rivayette bulnudu. Ahmed'in
ravileri, Sahih'in ravileridir.
15662- Ömer b. el-Hatblb
bildiriyor: Hatıb b. Ebi Beltea, Mekke halkına bir mektup yazdı. Yüce Allah,
durumu Resülü'ne bildirdi. Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ali ve
Zübeyr'i mektubu getirmeleri için gönderdi. Ali ve Zübeyr, kadına bir devenin
üzerinde giderken yetiştiler ve mektubu saç örgülerinin içinden çıkardılar.
Mektubu Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) getirip okudular.
Resülullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), Hatıb'ı çağırıp: "Ey Hatıb! Bu mektubu sen mi
yazdın?" diye sorunca Hatıb: "Evet" diye cevap verdi.
Resülullah:
"Neden bunu
yaptın?" diye sorunca, Hatıb dedi ki: "Ya Resülallah! Ben Allah'a ve
Resül'üne samimiyetle bağlıyım. Ama Mekke halkı arasında (aileme sahip çıkacak)
kimsem yoktur. Ailem de onların arasındadır. Onlara bir zarar vermelerinden
korktuğum için, Allah'a ve Resül'üne zarar vermeyecek bir mektup yazarak aileme
faydası dokunur düşüncesiyle yolladım."
Ömer b. el-Hattab dedi
ki: Kılıcımı çekip "Ya Resülallah! Hatıb'ın boynunu vurmam için izin ver.
O küfre girdi" dedim. Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey
Hattab'ın oğlu! Nereden biliyorsun; belki Allah Bedir ehline bakıp:
‘‘Dilediğinizi yapın, sizi affettim’‘ demiştir" buyurdu.
*Ebu Ya'la el-MÜsnedÜ'I-kebir'inde, Bezzar ve Taberani
el-Mu'cemu'l-evsat'ta kısa metinle rivayet ettiler. Ravileri Sahih'in
ravileridir.
15663- Abdurrahman b.
Hatib b. Ebi Beltea bildiriyor: (Abdurrahman'ın) babası, Resulullah'la
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bedir'e katılmasına rağmen, Kureyş müşriklerine
mektup yazdı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ali ve Zübeyr'i
çağırarak: "Gidin kendisinde mektup olan o kadından mektubu alarak bana
getirin" buyurdu. Gidip kadını bularak: "Sendeki mektubu bize
ver" dediler ve eğer mektubu vermezse, üzerindeki bütün elbiseleri
çıkarmadan gitmeyeceklerini söylediler. Kadın: "Siz Müslüman değil misiniz?"
deyince, onlar: "Evet müslümanız, ama Resulullah bize, sende mektup
olduğunu bize bildirdi" dediler. Kadın, onlardan kurtulamayacağını
anlayınca, başına saklamış olduğu mektubu çıkarıp onlara verdi.
Hz. Peygamber,
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hatıb'ı çağırıp, mektubu ona okudu ve: "Bu
mektubu biliyor musun?" diye sordu. Hatıb: "Evet" deyince,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Neden böyle yaptın?" dedi.
Hatıb: "Orada oğlum ve akrabalarım var. Benim, Kureyş arasında sizİn gibi
(bana arka çıkacak) akrabalarım yoktur" karşılığını verdi.
Hz. Ömer, Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hatıb'ı öldürmem için bana izin ver"
deyince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hatib, Bedir
savaşına katılmıştır. Nereden biliyorsun; belki Yüce Allah, Bedir ahalisine
bakıp: ‘‘Dilediğinizi yapın, sizi affettim’‘ demiştir" buyurdu.
*Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir ve el-Mu'cemu'l-evsat'ında
rivayet etti. ikisinin de ravileri, Sahih'in ravileridir.
15664- Ümmü Mübeşşir
dedi ki: Hatıb'ın hizmetçisi Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
gelip: "Vallahi Hatıb, cennete girmeyecek" dedi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yalan söyledin. Hatıb, Bedir ve
Hudeybiye'de bulunmuştur" dedi.
*Derim ki: Ümmü Mübeşşir'in, Sahlh'te bundan başka bir hadisi
vardır.
*Ahmed ve Taberani
rivayet ettiler, ikisinin de ravileri Sahih'in ravileridir.
*****************
Ukkaşe b. Mihsan'ın
Fazileti
*****************
15665- İbn Mes'ud,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor:
"Ümmetlerı topluluklar halinde önümden geçti. Ümmetim önümden geçerken
bana gösterildiler. Ben onların ovaları ve dağları dolduracak kadar çok
olmasını beğendim. Rabbim: ‘‘Razı oldun mu, ey Muhammed?’‘ deyince ‘‘Evet’‘
dedim. Allah şöyle buyurdu: ‘‘Bunlarla beraberı yetmiş bin kişi hesaba
çekilmeksizin Cennet'e girecektir. Cennet'e hesapsız girecek müminlerı büyü
yapmayanları uğursuzluk falında bulunmayanları tedavi amacıyla vücutlarını
dağlamayanlar ve her hususta Allah'a tevekkül edenlerdir" buyurdu.
Bunun üzerine Ukkaşe b.
Mihsan: "Ya Resulallah! Benim de onlardan olmam için Allah'a dua et''
dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona dua etti. Bir başkası
kalkarak: "Benim için de dua et!'' deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Ukkaşe bu konuda senden önce davrandı.'' buyurdu.
*Ahmed ve Ebu Ya'la hem uzun, hem de kısa metinle rivayet
ettiler. ikisinin de uzun metinle rivayet ettiklerinin ravileri, Sahih'in
ravileridir.
Uzun metinle olan
rivayet, Cennet'in özellikleri ve ona hesapsız girecekler kısmında geçecektir,
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Eymen - Suheyb ve
Başkalarının Fazileti - Mikdad'ın Fazileti - Utbe b. Gazvan'ın Fazileti