|
MECMAU ZEVAİD |
MENKIBELER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Ebu Bekr es-Sıddık
Hakkında
14288- Urve b. ez-Zübeyr
onun nesebini vermiştir: "Ebu Bekr esSıddik'in ismi Abdullah b. Osman b.
Amir b. Amr b. Ka'b b. Sa'd b. Teym b. Murre b. Lüeyy'dir. Resulullah'la
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) beraber Bedir savaşına katıldı. Ebu Bekr'in
annesi Ümmü'l-Hayr Selma binti Sahr b. Amir b. Amr b. Ka'b b. Sa'd b. Teym b.
Murre b. Lüeyy b. Galib b. Fihr b. Malik'tir. Ümmü'l-Hayr'ın annesi de yiğit
biriydi ve adı da Ümeyme binti Ubeyd b. Nakid el-Huzai'dir. Ebu Bekr'in ninesi,
Ebu Kuhafe'nin annesi Emine binti Abdu'l-Uzza b. Hursan b. Avf b. Ubeyd b Uveyc
b. Adiyy b. Ka'b'dır."
*Taberani rivayet etmiş ve isnadı hakkında "hasen"
hükmünü vermiştir.
14289- Abdullah b.
ez-Zübeyr bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Bekr'e
bakıp: "Bu, Yüce Allah'ın cehennemden azad ettiği kişidir" buyurdu. O
günden sonra da Atık (ateşten azad edilmiş) diye adlandırıldı. Daha önce ismi
Abdullah b. Osman'dı.
*Bezzar rivayet etti. Taberani buna benzer bir rivayette
bulundu. Ravileri güvenilirdir.
14290- Hz. Aişe der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabıyla evin avlusunda oturuyordu ve
benimle onların arasında bir örtü vardı. O sırada Ebu Bekr geldi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Cehennemden azad edilmiş birine
bakmak kendisini sevindirecek kimse Ebu Bekr'e baksın." (Bundan dolayı)
Atık lakabı, ailesinin kendisine koyduğu Abdullah b. Osman adının önüne
geçti."
*Derim ki: Tirmizı bunun bir kısmını rivayet etmiştir.
*Ebu Ya'la rivayet
etmiştir. isnadında bulunan Salih b. Musa et-Talhı zayıftır.
14291- İbn Abbas der ki:
"Ebu Bekr'in annesi, Osman'ın annesi, Talha'nın annesi, Zübeyr'in annesi,
Abdurrahman b. Avf'ın annesi ve Ammar b. Yasir'in annesi Müslüman oldular. (Ebu
Bekr'e) Yüzünün güzelliğinden dolayı Atık ismi verildi."
*Taberani rivayet etmiştir. Ravilerden Abdullah b. Şebib
zayıftır.
14292- Leys b. Sa'd der
ki: "Ebu Bekr'e yüzünün güzelliğinden dolayı Atık ismi verildi. Asıl adı
Abdullah b. Osman'dı."
*Taberani rivayet etmiştir. Ravileri güvenilirdir.
14293- Kasım b. Muhammed
der ki: Aişe'ye, Ebu Bekr'in ismini sorduğumda: "Abdullah" dedi.
"Ona neden Atık diyorlar?" diye sorduğumda ise şöyle cevap verdi:
"Ebu Kuhafe'nin üç oğlu vardı. Birisinin adını Atık, diğerlerini ise
Mu'aytik ve Mu'tak koydu.''
*Taberani rivayet etmiştir. Ravileri içinde bulunan Kays b.
Ebi Kays el-Buharı güvenilir ise de isnadı hasendir.
14294- Ebu Hafs Amr b.
Ali şöyle derdi: ''Ebu Bekr zayıf yüzlü biriydi. Yüzünün güzelliğinden dolayı
kendisine Atik ismi verilmiştir. Asıl ismi Abdullah b. Osman'dır. Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisini ''Cehennemden azad edilen (=
Atik)" diye adlandırdığı da rivayet edilir.''
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı ceyyid hasendir.
14295- Hakim b. Sa'd
dedi ki: Hz. Ali'nin, ''Ebu Bekr'in ismini gökyüzünden Sıddik olarak indiren Yüce
Allah'a and olsun ki!'' şeklinde yemin ettiğini işittim.
*Taberani rivayet etmiştir. Ravileri güvenilirdir.
14296- Ebu Hureyre,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurduğunu bildiriyor: ''Dünya semasına yükseltildiğimde, (Miraç'ta) hangi
semaya uğradıysam orada adımın ‘‘Muhammed ResUlullah’‘ şeklinde yazılmış
olduğunu, benim adımdan sonra da ‘‘Ebu Bekr es-Sıddik’‘ isminin yazıldığını
gördüm.''
*Ebu Ya'la ve Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet
etmiştir. Ravilerden Abdullah b. ibrahım el-Gifarı zayıftır.
14297- İbn Ömer,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu bildiriyor:
"(İsra ya da Miraç gecesi) gökyüzüne çıkarıldığım zaman, hangi (kat)
semaya uğradıysam orada ‘‘Muhammed Allah'ın ResUlü’‘ ve ‘‘Ebu Bekri's-Sıddik’‘
yazıldığını gördüm. "
*Bezzar rivayet etmiştir. Ravilerden Abdullah b. ibrahım
el-Gifarı zayıftır.
14298- Ebu Hureyre dedi
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) İsra gecesi: "Kavmim bana
inanmıyor!" buyurunca Cibril ona: "Ebu Bekr sana inanıyor ve o
Sıddik'tır" karşılığmı verdi.
*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir.
14299- Bir rivayette
ise: "Kavmim beni yalancılıkla itham ediyor" ibaresi geçmektedir.
*iki isnadın birinde bulunan ve Ebu Hureyre'den nakleden Ebu
Vehbi tanımıyorum, diğerleri güvenilirdir.
14300- Ümmü Hani'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) İsra (Miraç) gecesi
döndüğü zaman buyurdu ki: "Kureyş'e çıkıp (İsni olayını) haber vermek istiyorum.
''(Kureyş'e olayı anlattığında ise) herkes onu yalanladı, sadece Ebu Bekr
tasdik etti. O gün kendisine Sıddik ismi verildi.
*Taberani rivayet etmiştir. isnadında bulunan Abdula'la b.
Ebi'I-Musavir "metruk'' birisidir.
14301- Muaviye der ki:
"Babamla birlikte Ebu Bekr es-Sıddik'in yanına girdik. Esma'yı, babasının
başucunda dururken gördüm. (Esma) beyaz tenliydi ancak Ebu Bekr daha beyazdı.
Bana ve babama (binmemiz için) iki at verdi. Kendisine ücretini teklif
ettiğimizde bizden ücret almadi.''
*Taberani rivayet etmiştir. Ravileri Sahıh'in ravileridir.
14302- Beni Esed'den bir
adam bildiriyor: "Ebu Bekr'i, ZM'us-Selasil gazvesinde devesinin üzerinde
gördüm. Sakalı, geven bitkisinin kırmızı (çiçeği) gibiydi. Güzel yüzlü, beyaz
tenli ve ince yapılıydı."
*Taberani rivayet etti. Benı Esed'den olan kişiyi
tanımıyorum. Diğer ravileri Sahih'in ravileridir.
14303- Hz. Aişe,
hevdecinin içindeyken yanından geçen bir adam gördü ve: "Ebu Bekr'e bu
adamdan daha fazla benzeyen birini görmedim" dedi. Kendisine: "Bize
Ebu Bekr'i vasfet" dediklerinde: "Beyaz tenli, zayıf, omuzları dardı.
Beli (hafif) bükük, bunun için de izarı böğrünün üzerinde sarkardı. Zayıf
yüzlüydü. Gözleri çukurdu. Yüzü dışarıya doğru çıkıntılı ve kel kafalı birisiydi"
karşılığını verdi.
*Taberani rivayet etmiştir. Rivayet zincirinde Vakidi
zayıftır. Daha önce kına (kınanın kullanılması) ile ilgili hadisler geçmiştir.
14304- Rafi' b. Amr
bildiriyor: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabı bir gazve
veya hac yolculuğu esnasında bana uğradılar. Dikkat ettim, içlerinde görünüş
olarak Ebu Bekr'den daha güzelini göremedim. Üzerinde kendisini sıcaktan ve
soğuktan koruyan bir elbise vardı." Hadis devam ediyor ...
*Derim ki: ilgili hadis, Hilafet kitabında emır olmanın mekruhluğu
kısmında zikredilmiştir.
Taberani rivayet
etmiştir. Ravileri güvenilirdir.
14305- İbn Abbas,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Ebu Bekr dostum ve mağara arkadaşımdır. Ebu Bekr'in kapısı dışında Mescid'e
açılan bütün kapıları kapatın!"
*Abdullah b. Ahmed b. Hanbel rivayet etmiştir. Ravileri
güvenilirdir,
14306- Muaviye b. Ebi
Süfyan bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki:
"Bana değişik kuyulardan doldurulmuş yedi kırba su dökün ki (bedenimde bir
hafiflik hissedip) çıkıp insanlara vasiyet edeyim. "
Nihayet Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) başını sarmış bir vaziyette (Mescid'e) çıkıp
minbere oturdu. Yüce Allah'a hamdü sena ettikten sonra buyurdu ki: "Yüce
Allah kullarından bir kulu dünyayla kendi katındaki nimetler arasında muhayyer
bıraktı. O kul da Yüce Allah katında olanı tercih etti." Bu sözü Ebu
Bekr'den başkası anlamadı. Ebu Bekr ağlayarak:
"Babalarımız,
annelerimiz ve çocuklarımız sana feda olsun" deyince Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ağlama! Arkadaşlığı ve cömertliğiyle benim
için insanların en faziletlisi İbn Ebi Kuhafe'dir. Ebu Bekr'in kapısı hariç
Mescid'e açılan bütün kapıları kapatın. Çünkü ben o kapının üzerinde bir nur
görüyorum" buyurdu.
*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat ile kısa metinle ve şu
eklemeyle el-Mu'cemu'l-kebır'inde rivayet etmiştir: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Uhud'da öldürülenleri andı ve onlara çokça hayır
dua etti." isnadı hasendir.
14307- Hz. Aişe bildiriyor:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Bekr'in kapısı haricinde
Mescid'e açılan bütün kapıların kapanmasını emretti."
*Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir. isnadında
bulunan Mualla b. Abdirrahman hadis uyduran birisidir.
14308- Enes,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu nakletmiştir:
"Ebu Bekr'in kapısı haricinde (Mescid'e açılan) bütün kapıları kapatın.
Eğer (Rabbimden başkasını) dost edinecek olsaydım, Ebu Bekr'i dost edinirdim.
"
*Bezzar, isnadı hasendir.
14309- Hz. Aişe
anlatıyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Baki mezarlığından
döndü ... " Devamla hastalığından bahseden hadisi aktardı. ..
Aişe dedi ki: ''Yeter
artık dökmeyin!" buyurana kadar üzerine su döktük.'' Muhammed yani İbn
İshak dedi ki: ''Sonra Ebu Eyyub b. Beşır'in dediği gibi başını sarmış bir
vaziyette (Mescid'e) çıktı ve minbere oturdu. İlksöylediği şey Uhud ashabına
çokça dua etmek oldu. Sonra buyurdu ki: ''Yüce Allah, kullarından bir kulu
dünyayla kendi katındaki nimetler arasında muhayyer bıraktı. O kul da Yüce
Allah'ın katında olanı tercih etti." ''Bunu Ebu Bekr anladı ve ağladı.
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendini kastettiğini bildi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: ''Yavaş ol (ağlama) ey Ebu
Bekr! Mescid'e açılan bütün kapılan kapatın, yalnız Ebu Bekr'in evinden açılan
kapı açık kalsın. Muhakkak ki benim için ondan daha iyi arkadaş yoktur."
*Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Ravileri güvenilirdir.
*Derim ki: "Ebu Bekr'in
kapısının dışında Mescid'e açılan bütün kapıların kapanması hakkındaki
hadisler, ilgili konularda gelecektir."
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: