MECMAU ZEVAİD |
NÜBÜVVET ALAMETLERİ |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in Ahlakına Dair Iki Bölüm
****************************** Bu sayfada 46 Hadis
Güzel Ahlakı, Hayası ve
Insanlarla Güzel Geçinmesi
******************************
14188. Ebu Hureyre dedi
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ben ancak
düzgün ahlakı tamamlamak için gönderildim."
*Hadisi Ahmed rivayet etmiştir. Ravileri Sahih ravileridir.
Hadisi Bezzar da rivayet etmiştir. Ancak onun ifadesi şöyledir: "Ben ancak
ahlfikın erdemlerini tamamlamak için gönderildim.
Bunun ravileri de aynı
şekildedir. Ancak Muhammed b. Rızkullah el-Keluzanı hariç. O da güvenilir bir
ravidir.
14189. Safiyye binti
Huyey dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den daha güzel
ahlaklısını görmedim. Devesinin arkasına bindirip gece vakti Hayber'den beni
yola çıkardığında ben uyuklamaya başladım. Başımı eğere vurduğumda eliyle beni
tutuyor ve: "Ey Huyey kızı, sakin oll" diyordu. Sahba'ya geldiğimizde
bana: "Ey Safiyye! Seninkilere (ailene) yaptığımdan dolayı senden özür
dilerim. Onlar bana şöyle şöyle dediler" buyurdu.
*Taberani bunu el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir. Hadisi
Ebu Ya'la da kısaltarak rivayet etmiştir. Her ikisinin ravileri de güvenilir
ravilerdir; ancak Safiyye binti Huyey'in erkek kardeşinin oğlu Rubeyyi'yi
tanımıyorum.
14190. Amr b. el-As
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), yüzüyle ve sözüyle,
topluluk içinde en hayırlı olan kimseye yönelirdi. Bu tavrıyla o, insanla
yakınlık kurmaya çalışırdı. Bana da böyle yüzüyle döner, sözüyle iltifat
ederdi. Hatta ben o topluluk içinde en iyi olduğumu zannettim ve: "Ya
Resulallah! Ben mi daha iyiyim, Ebu Bekir mi?" diye sordum. "Ebu
Bekir!" dedi. Ben yine: "Ya Resulallah! Ben mi daha iyiyim, Ömer
mi?" diye sordum. "Ömer!" dedi. Ben yine: "Ya Resulallah!
Ben mi daha iyiyim, Osman mı?" diye sordum. "Osman!'' buyurdu.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e sordukça benden uzak durdu. Keşke
sormasaydım, diye düşündüm.
*Ben derim ki: Bu ifadeler olmaksızın hadisin bir kısmı
Sahıh'te mevcuttur. Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir,
14191. Ebu Hureyre dedi
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki durum arasında muhayyer
bırakılınca onlardan kolayolanını tercih ederdi.
*Hadisi Bezzar ile el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani rivayet
etmiştir. Senedinde tanımadığım bir ravi vardır.
14192. Ebu Hureyre dedi
ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birisi tokalaştığı zaman,
karşısındaki elini bırakmadıkça o, onun elinden elini çekmezdi. Karşısında
birisi otururken dizlerini o kimsenin dizinden ileriye uzattığı görülmemiştir.
Biri ile karşılaştığında, karşısındaki yüzünü çevirmedikçe Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüzünü çevirmezdi. Sözünü bitirmeden ondan
ayrılmazdı"
*Hadisi Bezzar ile el-Mu'cemu'l-evsana Taberani rivayet
etmiştir. Taberani nin isnadı hasendir.
14193. Ebu Hureyre diyor
ki: Resulullah'a maddi yardım isteyen bir bedevi geldi, Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) de ona az bir şey verdi. Sonra: "Sana iyi mi
yaptım (yeter mi)?" buyurdu. Adam: "Hayır, iyi olmadı" dedi. Bu
arada bazı Müslümanlar öfkelendiler ve adaımın üzerine yürümeye kalktılar. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) işaretle sakin olmalarını istedi. Sonra
kalkıp eve gitti ve bedeviye haber gönderip eve çağırdı ve "Sen geldin
bizden istedin, biz de verdik; ancak sen o sözleri söyledin!" buyurdu.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adama biraz daha verdi ve: "Sana
ihsanda bulunmuş oldum mu?" diye sordu. Bedevi: "Evet" dedi.
"Yüce Allah seni ve aileni iyilikle mükafatlandırsın" dedi. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunun üzerine: "Sen bize gelip
bizden istedin, biz de verdik; ancak sen o sözleri söyledin. Ashabım bu
sözlerinden dolayı sana içerlediler. Uygun görürsen, burada söylediklerini
onlara da söyle ki, gönüllerindeki kırgınlık gidiversin" buyurdu. Bedevi
Mescid'e gelince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu
kardeşiniz bize gelmişti, bizden istedi, biz de ona verdik. O sırada bazı
şeyler söyledi. Biz onu (eve) davet ettik ve yine verdik. Şu anda memnun
olduğunu ileri sürmektedir. Öyle değil mi?'' buyurdu. Bedevi: "Evet, öyle.
Yüce Allah seni ve aileni iyilikle Ô: ödüllendirsin" dedi.
Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Benimle bu bedevinin durumu,
sahip olduğu devesini elinden kaçıran kimsenin durumuna benzer. İnsanlar deveyi
takip etseler de, sadece ürküp uzaklaşmasina neden olurlar. Devenin sahibi:
‘‘Devemle aramdan çekilin, ben onu yumuşaklıkla kolayca yakalarım’‘ diyerek,
önündeki deveye doğru yönelir. Yemesi için yerden bir şeyler alır. Deveyi
çağırır, deve gelir ve çöküverir. Sonra da palanını vurup devesinin üzerine
atlar. Eğer ben, bu adam o sözleri dediği zaman size uysaydım, şimdi o cehennem
girmişti."
*Bezzar rivayet etmiştir. Senedinde ibrahım b. el-Hakem b.
Eban vardır ki metruk bir ravidir.
14194. İbn Ömer dedi ki:
Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir insanla vedalaşırken onun elini
tutar, o bırakana kadar da elini bırakmazdı.
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Senedinde Yezıd b.
Abdirrahman b. Umeyye vardır ki kendisini tanımıyorum.
Bunu Taberani de el-Mu'cemu'l-evsat'ta
rivayet etmiştir. Onun senedinde ibn Ebi Süleym vardır ki müdellis bir ravidir.
Diğer ravileri güvenilir görülmüştür.
14195. Enes dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e dokuz sene hizmet ettim; hoşuna
gitmeyen hiçbir şey için bana "Yaptığın şey ne kadar çirkin!" demedi,
hoşuna giden hiçbir şey için de bana "Yaptığın şey ne kadar güzel!"
demedi.
*Ben derim ki: Bu ifadeler olmaksızın hadisin bir kısmı
Sahih'te mevcuttur.
Bu hadisi, hocası Süfyan
b. Vek( den Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Süfyan, zayıf bir ravidir.
14196. Enes b. Malik
anlatıyor ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e on sene hizmet ettim;
kendi görüşüne uygun olsun, olmasın vaki olan şeylerde Allah'tan razı olduğunu
gördüm. Hanımlarından birisi ''şöyle şöyle yapsan ya!" diye söyleyecek
olsa: "Bunu bırakın; şu muhakkak ki Yüce Allah'ın murad ettiğinden başkası
olmaz!" derdi. Allah'ın yasakları çiğnenmediği sürece Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şahsı adına hiç bir şey'den dolayı intikam aldığını görmedim.
Allah'ın yasakları çiğnendiğinde ise o, insanlar arasında Allah adına en
şiddetli gazabı gösteren kimse olurdu. İki şeyden birini yapma konusunda
serbest bırakıldığı zaman o, içinde Allah'ın gazabı olmadığı takdirde mutlaka
onların en kolayını seçerdi. Yapılacak şeyde Allah'ın öfkesi var ise, insanlar
arasında ondan en uzak duran kimse o olurdu.
*Ben derim ki: Bu hadisin bir bölümü Sahıh'te vardır.
Taberani bunu
el-Mu'cemu'l-evsat'ta ve M. es-Sağır'de rivayet etmiştir. Senedinde tanımadığım
raviler vardır.
14197. Ümmü Seleme'nin
azatlısı Muhacir dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e senelerce
hizmet ettim; yaptığım bir şey için "Niçin bunu yaptın?", yapmadığım
şey için de "Niçin bunu bıraktın?" demedi.
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde tanımadığım bir ravi
vardır.
14198. Muhammed b.
Mesleme dedi ki: Bir yolculuktan gelmiştim; Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) elimi tuttu, ben onun elini bırakıncaya kadar o benim elimi bırakmadı.
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde (eld b. Eyyub vardır ki
zayıf bir ravidir.
14199. Harice b. Zeyd b.
Sabit anlatıyor: Bir topluluk Zeyd b. Sabit'in yanına gelip: "Bize
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bazı hatıralarından bahset!"
dediler. Şu karşılığı verdi: "Ben size ne anlatayım?! Ben Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e komşuydum. Vahiy indiği zaman adam gönderip
beni çağırtırdı; ben de vahyi yazardım. Bizler ahiretten konuşursak o da
bizimle ahiretten konuşur; dünyadan konuşursak, o da bizimle dünyadan
konuşurdu; yemeklerden söz edersek, o da bizimle aynı şeyden söz ederdi. Size
bahsedeceğim şeyler işte bunlar."
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14200. Ebu Umame dedi
ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), insanlar arasında en güler
yüzlü ve en hoş olan kimseydi."
*Hadisi M. el-Kebır ile el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani
rivayet etmiştir. Senedinde Ali b. Yezıd el-Elhani vardır ki zayıf bir ravidir.
14201. Ebu Hureyre, Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu naklediyor:
"Ben şaka yaparım; fakat ben, (şaka yaparken bile) sadece hakikati
söylerim."
Nebi (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'e: "Ya Resulallah! Sen bizimle şakalaşıyorsun!" dediler;
Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Doğrusu ben gerçeklerden
başka bir şey söylemem" buyurdu.
*Taberani bunu el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir. isnadı
hasendir.
14202. Cabir dedi ki:
Kendisine vahiy geldiği veya vaaz ettiği zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'i öyle bir hal alırdı ki, ben kendi kendime: "O, kendilerine azap
gelen bir kavmi uyaran kimseye benziyor!'' derdim. Bu hal gidince de insanların
en güler yüzlüsü, en çok güleni ve en neşelisi olurdu.
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14203. Abdullah b.
el-Haris dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Abdullah,
Ubeydullah ve Abbas'ın çocuklarından bir çoğunu sıraya dizip: "Kim koşuda
beni geçerse onun için şöyle şöyle ödül var!" buyurdu. Onunla bu şekilde
yarışırlardı. Çocuklar, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sırtına
ve göğsüne otururlar, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de onları öpüp
kucaklardı.
*Hadisi Ahmed rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14204. Cabir b. Abdillah
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yürüdüğü sırada etrafa
bakmazdı. Hatta bazen gömleği ağaca veya bir şeye takılır, ashabı onu
kaldırıncaya kadar dönüp ona bakmazdı. Çünkü ashabı ona şaka yapar, gülerdi.
Onun (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iltifat edeceğinden emindiler.
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14205. İmran b. Husayn
dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), çadırında bulunan bakire
kızdan daha utangaçtı. Bir şey hoşuna gitmediği zaman biz bunu onun yüzünden
anlardık.
*Taberani bunu iki isnadla rivayet etmiştir. Onlardan birinin
ravileri Sahih ravileridir.
14206. Enes dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), çadırında bulunan bakire kızdan daha
utangaçtI. Bir şey hoşuna gitmediği zaman biz bunu onun yüzünden anlardık. Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurmuştu ki: "Hayanın
(utanmanın) hepsi (her türlüsü) hayırdır."
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Güvenilir bir ravi olan Ömer
el-Mukaddemı hariiç ravileri, Sahıh ravileridir.
14207. İbn Abbas dedi
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) odaların ta arkasında yıkanırdı.
Onun edeb yeri asla görülmemiştir.
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Ravileri güvenilir
kimselerdir.
*****************
Bir Başka Bölüm
*****************
14208. Harb b. Süreye, Beladeviyye'ye
mensup birinden naklediyor:
Dedem bana şunu anlattı:
Medine'ye gittim ve vadinin yanında konakladım. Orada iki adama rastladım.
Aralarında pazarlık yaptıkları bir keçi vardı. Müşteri satıcıya: "Benimle
olan alışverişinde ikram et!" dedi. Ben kendi kendime: "Bu, insanları
saptıran Haşimı olsa gerek! Tabii ki bu, odur!" dedim ve ona iyice baktım.
Güzel yapılı, alnı geniş, burnu ince, kaşları ince idi. Boğaz çukurundan
göbeğine kadar siyah bir ip gibi siyah tüyler vardı. Üzerinde iki parça eski
elbise vardı. Bize doğru yaklaştı ve: "es-Selamu aleykum" dedi. Biz
de ona mukabelede bulunduk. Çok geçmeden müşteri birisini çağırarak ona:
"Ya Resulallah! Şu adama söyle, benimle olan alışverişinde ikram
etsin!" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini uzatarak:
"Mal kendi malınızdır. Kıyamet günü kimse malı, kanı ve iffeti hakkındaki
zulmümden dolayı benden bir şey isteyecek durumda olmasın. Allah; satışı kolay,
alışı kolay, alması kolay, vermesi kolay, hükmetmesi kolay ve davacı oluşu
kolay kişiye merhamet etsin!" dedi. Sonra da geçip gitti. Çok geçmeden
ben: "Allah'a yemin olsun ki onu izleyeceğim; çünkü o güzel sözlü
birisidir" dedim ve onu izlemeye devam ettim. Sonra: "Ey
Muhammed!" dedim. Bana tüm vücuduyla dönüp: "Ne istiyorsun?"
diye sordu. Ben: "İnsanları saptıran, onları mahveden ve babalarının
taptıklarından onları döndüren sen misin?" dedim. O: "Allah
karşılığını versin" dedi. Ben: "Neye çağırıyorsun?" dedim. O:
"Allah'ın kullarını Allah'a çağınyorum" dedi. Ben: "Ne
diyorsun?" dedim. O:
"Allah'tan başka
hiçbir ilah olmadığına ve ben Muhammed'in onun elçisi olduğuma şehadet etmeni,
bana indirdiğine inanmanı, Lat ve Uzza'yı inkar etmeni, namazı dosdoğru kılmanı
ve zekat vermeni söylüyorum" dedi. Ben: "Zekat nedir?" diye
sordum. O: "Zenginimizin fakirimize verdiği şeydir" dedi. Ben:
"Bu çağırdığın şeyler ne güzelmiş!" dedim. O ana kadar yeryüzünde en
çok nefret ettiğim kimse o idi; fakat bu konuşmadan sonra bana yeryüzünde
çocuklarımdan, ana-babamdan ve bütün insanlardan en sevimli kişi o oldu.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İşte artık öğrendin!"
buyurdu. Ben: ''Evet" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Allah'tan başka ilah olmadığına ve ben Muhammed'in onun elçisi olduğuma
şehadet edip bana indirilene inanıyor musun?" dedi. Ben: "Evet, ya
Resulallah" diye tasdik ettim ve: "Ben insanların uğrak yeri olan ve
su aldıkları bir kuyuya gidiyorum. Beni çağırdığın şeylere onları da
çağıracağım; sana tabi olmalarını umuyorum" dedim. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Olur git, onları Allah'a davet et!" dedi. Ben o
kuyu ahalisinin yanına gittim; bütün erkekleri ve kadınları müslüman oldu.
Daha sonraları
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eliyle onun başını okşadı.
*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Senedinde adını vermediği
bir ravi vardır. Diğer ravileri güvenilir görülmüştür.
******************************
Resalullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in Tevazuu
******************************
14209. Ebu Hureyre dedi
ki: Cebrail, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına oturdu, o
sırada göğe baklı ki bir melek iniyor. Cebrail dedi ki: "Doğrusu bu melek,
yaratıldığı andan bu saate kadar yere inmemiştir!" Melek indiğinde dedi
ki: "Ey Muhammed! Rabbin beni sana gönderdi. Seni hükümdar peygamber mi,
kul peygamber mi yapayım?" O sırada Cebrall: "Rabbin için mütevazı
ol, ey Muhammed!" dedi; Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de:
"Bilakis, kul peygamber olmayı isterim" buyurdu.
*Bu hadisi Ahmed, Bezzar ve Ebu Ya'la rivayet etmiştir. ilk
ikisinin ravileri Sahih ravileridir.
14210. Hz. Aişe
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ey
Aişe! Eğer isteseydim, dağlar yanımda altın olup yürürdü. Bana bir melek geldi.
Giysisi Kabe'ye denkti. Şöyle dedi: ‘‘Rabbin sana selam söylüyor. Seni kul
peygamber veya hükümdar peygamber olman konusunda muhayyer bırakmamı emretti’‘.
Görüşünü almak için Cebrail'e baktım. Cebrail bana eliyle alçak gönüllülüğü
(tevazuyu) işaret etti ve ben, kul peygamber olmayı istedim."
Ravi dedi ki: Ondan
sonraki zamanlarda Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaslanarak yemek
yemezdi. Derdi ki: "Ben kölenin yediği gibi yer kölenin oturduğu gibi
otururum."
*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14211. İbn Ömer anlatıyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim:
"Bana bir melek indi ki; benden önce hiç bir peygambere inmemişti, benden
sonra da hiç bir kemseye de inmeyecektir. Bir melek İsrafil'dir. Yanında da
Cebrail vardı. (İsraftl) şöyle dedi: ‘‘Allah'ın selam üzerine olsun ey
Muhammed! Ben Rabbinin sana olan elçisiyim. Seni kul peygamber veya hükümdar
peygamber olman konusunda muhayyer bırakmamı emretti’‘. Görüşünü almak için
Cebrail'e baktım. Cebrail bana alçak gönüllülüğü (tevazuyu) işaret etti."
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ekledi: "Eğer hükümdar
peygamber deseydim, dağlar altın olup yanımda yürürdü."
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Yahya b. Abdullah
el-Babellütı vardır ki zayıf bir ravidir.
14212. İbn Abbas
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bir ara Cebrail ile
münacat ederken göğün ufku yarıldı, Cebrail de yere doğru salınarak yaklaşıp
geldi. O inen melek Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in karşısına
gelerek şöyle dedi: "Ey Muhammed! Yüce Allah, kul peygamber veya hükümdar
peygamber olmak arasında seni muhayyer kıldı. Ya kul peygamber ya da hükümdar
peygamber olmaktan birini seç!"
Bundan sonrasını Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle anlatıyor: "Cebrail, eli ile
bana işaret ederek mütevazı olmamı işaret etti, ben de onun bana öğüt verdiğini
anladım ve: ‘‘Kul peygamber olmak istiyorum’‘ diye cevap verdim. Derken o melek
semaya yükseldi. Cebrail'e dedim ki: ‘‘Bu durumu senden sormak istedim; ancak
meşgulolduğum için soramadım. Ey Cebrail! Bu gelen kimdi?’‘ Cebrail dedi ki:
"Bu, İsrafil idi. Yüce Allah'ın kendisini yarattığı günden beri o,
Allah'ın huzurunda esas duruş vaziyetinde beklemektedir. Gözlerini kaldırıp
bakmaz. Onunla Rabbi arasında yetmiş nur vardır. O nurdan birine her kim
yaklaşırsa mutlaka yanar. Onun önünde bir levha vardır. Allah, gök veya yer
işlerinden birinin yapılmasına izin verdiği zaman o levha kalkıp İsrafil'in
gözü önüne getirilir. Levhaya bakar. Eğer benimle ilgili bir işin yapılması
emredilmekte ise emri bana iletir, eğer Mikail'in yapması gereken bir iş
emredilmekte ise emri Mikail'e iletir, eğer ölüm meleğinin yapması gereken bir
iş emredilmekte ise emri ona iletir.’‘ Ben: ‘‘Ey Cebrail! Sen hangi işle
görevlisin?’‘ diye sordum; ‘‘Rüzgar ve ordularla görevliyim’‘ dedi. ‘‘Mikail
hangi işle görevlidir?’‘ diye sordum; ‘‘Yağmur ve nebatat işiyle görevlidir’‘
dedi. ‘‘Ölüm meleği hangi işle görevlidir?’‘ diye sordum; şöyle cevap verdi:
‘‘Ruhları teslim almakla görevlidir. Ben, onun ancak kıyamet kopması vaktinde
ineceğini sanıyordum. Ayrıca senin bende gördüğün hal, kıyamet saatinin
gelmesinden korkmamdır.’‘ ''
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Muhammed b. Ebi Leyla
vardır ki bir topluluk onu güvenilir görmüştür; ancak hafızası kötü bir
ravidir. Diğer ravileri güvenilir ravilerdir.
14213. İbn Abbas
anlatıyor: Yüce Allah, Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cebrail'in
yanında meleklerden bir melek gönderdi; melek dedi ki: ''Ey Muhammed! Allah
seni kul peygamber veya hükümdar peygamber olma hususunda muhayyer bırakıyor.''
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu sırada danışırcasına Cebrail'e
baktı; Cebrail ona alçak gönüllülüğü (tevazuyu) işaret etti. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: ''Bilakis kul peygamber olmayı tercih ediyorum!"
dedi.
Bundan sonra, Rabbine
kavuşuncaya kadar Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yaslanarak yemek
yediği görülmedi.
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Bakiyye b. el-Velid
vardır ki müdellis bir ravidir.
14214. İbn Ömer dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dünya ile ahiret (hükümdarlığı)
arasında tercih yapmak durumunda bırakıldı; o da ahireti tercih etti.
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14215. Cabir dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bana, üzerinde
ipek brokardan (sündüsten) bir kadife olan alaca bir at üzerinde dünyanın
anahtarları verildi."
*Hadisi Ahmed rivayet etmiştir. Ravileri Sahlh ravileridir.
14216. Ebu Galib dedi
ki: Ebu Umame'ye: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den duyduğun
bir sözü anlat bize!" dedim; şöyle dedi: "Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in sözü Kur'an idi. O, zikri çok yapar, hutbeyi kısa tutar,
usandırmadan namazı uzatır, kendini büyük görmez, işini görünceye kadar yoksul
ve güçsüz kimsenin yanında giderdi."
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14217. Ali b. Ebi Talib
der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), adı Ufeyr olan bir merkebe
binerdi.
*Hadisi Ahmed rivayet etmiştir. Senedinde ibn ishak vardır ki
müdellis bir ravidir.
14218. Abdullah -yani
İbn Mes'ud- dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in adı Ufeyr olan
bir merkebi vardı.
*Bu hadisi M, el-Kebir'de ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani
rivayet etmiştir. isnaadı hasendir.
14219. Ebu Musa dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) merkebe biner, yün giyer, koyun
bağlar, zayıf kimseyi 'gözeterek ona yardıma giderdi.
*Taberani rivayet etmiştir. Ravileri Sahih ravileridir. Hadisi
Bezzar da kısaltarak rivayet etmiştir.
14220. Cerir bildiriyor:
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzuruna bir adam geldi; onun
önünde durunca kendisini bir titreme aldı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) de ona dedi ki: "Kendine gel! Ben kral değilim! Ben sadece
kurutulmuş et yemiş Kureyşli bir kadının oğluyum!"
*Taberani bunu el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir.
Senedinde tanımadığım raviler vardır.
14221. İbn Abbas dedi
ki: Eğer fakir kimselerden biri, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i
gece yarısı arpa ekmeği yemeğe çağıracak olsa, ona icabet ederdi.
*Bu hadisi M. es-Sağir ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani
rivayet etmiştir, Ravileri güvenilir kimselerdir. Taberani, bu hadisi M,
el-Kebır'de de kısaltarak rivayet etmiştir.
14222. İbn Abbas dedi
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yere oturur, yerde yemek yer,
koyun bağlar, kölenin arpa ekmeği için yaptığı davete icabet ederdi.
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14223. Cabir bildiriyor:
"Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kölenin davetine icabet
ederdi."
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
14224. Ömer b. el-Hattab
bildiriyor: Bir adam Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e üç kere seslendi;
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her seferinde adama "Buyur!
Buyur!" diyordu.
*Bu hadisi, hocası (übara b. el-Muğallis'den
el-Mu'cemu'l-kebir'de Ebu Ya'la rivayet etmiştir. ibn Nümeyr, Cübara'yı
güvenilir görürken çoğunluk zayıf addetmiştir. Kalen ravileri, güvenilir
ravilerdir, Sahih ravileridir.
14225. Abdullah b.
Cübeyr el-Huzaİ bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından
birtakım kimselerle yürürken üzerine bir örtü çekildi. Ancak o, örtünün
gölgesini görünce başını kaldırıp örtüyü gördü ve "Şunu bırakın!"
dedi. Örtüyü alıp yerine koydu ve: "Ben de sadece sizin gibi bir
beşerim" buyurdu.
*Taberani rivayet etmiştir. Ravileri Sahih ravileridir.
14226. İbn Ömer
bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Ben ancak bir kulum; kulun (kölenin) yediği gibi yerim."
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Senedinde Hafs b. Umare
et-Talhı vardır ki onu tanımıyorum. Diğer ravileri güvenilir görülmüştür.
14227. Ebu Umame
anlatıyor: Erkeklere karşı açık seçik konuşan bir kadın vardı. Dili bozuktu. Bu
kadın bir gün sofrada tirit yerken Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e rastIadı ve: "O'na bakın; kölenin oturduğu gibi oturuyor ve
kölenin yediği gibi yiyor!" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hangi köle benden daha iyi bir
köledir?!" Kadın: "Kendisi yiyor; ama yedirmiyor!" deyince
Efendimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sen de ye!" buyurdu. Kadın:
"Elindekini bana
ver!" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elindekini ona
verince bu sefer: "Bana ağzındakinden yedir!" dedi. Peygamberimiz
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) de verdi; o da yedi. Bu sayede ona utunma duygusu
galip oldu, ölünceye kadar kimseye müstehcen bir şey söylemedi.
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı zayıftır.
14228. Hüseyin b. Ali
dedi ki: Bizi İslam sevgisinden dolayı sevin; zira Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Beni hakkımın üstüne yükseltmeyin! Çünkü
Yüce Allah beni daha peygamber edinmemişken kul edindi."
*Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir .
14229. İbn Abbas
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Paça
yemeğine davet edilsem bile icabet ederim."
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Abdullah b. el-Müemmil
vardır ki İbn Hibban onu güvenilir görmüş, "Ancak hata eden biridir"
demiştir. ibn Main'in onun hakındaki görüşü ise ihtilaflıdır. Diğer ravileri
Sahih ravileridir.
14230. Hanzale dedi ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gitmiştim; onu bağdaş
kurmuş bir halde otururken gördüm."
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Muhammed b. Osman
el-Kuraşı vardır ki zayıf bir ravidir.
14231. Enes bildiriyor:
"Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yol arkadaşını bindirip
kendisi yürüdü."
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Ravileri Sahih ravileridir.
14232. Amir b. Rebla
dedi ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile Mescid'e çıkmıştım;
ayakkabısının kayışı koptu, ben hemen tamir etmek için ayakkabısını aldım;
şöyle buyurdu: "Doğrusu o bencilliktir; ben bencilliği sevmem."
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Senedinde tanımadığım bir
ravi vardır.
14233. İbn Abbas der ki:
Hz. Abbas bir gün: "Vallahi, ben Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) içimizde ne zamana kadar sağ kalacağını öğreneceğim!" dedi ve ona
"Ya Resulallah! Seni koruyacak bir çardak edinsen olmaz mı?" diye
sordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ise: "Onlar benim,
ökçeme basacaklar, sırtımdan ridamı çekecekler ... Allah beni onlardan rahata
erdirinceye kadar ben bu halde onların arasında kalmaya devam edeceğim"
buyurdu.
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Ravileri Sahih ravileridir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e Hizmet Edenler