MECMAU ZEVAİD |
NÜBÜVVET ALAMETLERİ |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Cin Heyetinin Gelişi
ve Onların Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e itaatleri
14143. Abdullah b.
Mes'ud anlatıyor: Biz, bir grup ashabıyla Mekke'de Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile birlikteyken buyurdu ki: "Benim yanımda sizden biri
gelsin. Kalbinde zerre ağırlığınca dalavere ve sadakatsizlik bulunan kimse
gelmesin!" Bunun üzerine ben hemen kalktım, su kabını aldım, içinde sadece
su olduğunu zannediyordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında
yola çıktım. Mekke'nin üst tarafında iken bir araya gelmiş karaltılar gördüm.
Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana bir çizgi çizdi ve: "Ben
gelinceye kadar burada ayakta dur!" dedi. Ben de orada durdum. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara doğru gitti. Baktım ki, Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e doğru hareket ediyorlar. Nihayet Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların yanında uzun bir gece geçirdi. Sonunda
yanıma geldi ve bana: "Ey İbn Mes'ud! Halil ayakta mısın!" diye
sordu. Ben de ona: "Ya Resulallah! Sen bana, ben gelinceye kadar burada
ayakta dur demedin mi?" karşılığını verdim. Sonra bana: "Yanında
abdest suyu var mı?" diye sordu. Ben: "Evet!" dedim. Su kabını
açtığımda içinde şıra (hoşaf) olduğunu farkettim. Dedim ki: "Ya
Resulallah! Ben kabı alırken içinde sadece su olduğunu zannediyordum; şimdi
baktım ki içinde şıra varmış." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Temiz hurma ve
temiz su!" buyurduktan sonra onunla abdest aldı. Namaz kılmaya kalkınca
onlardan iki şahıs hemen ona yetişerek şöyle dediler:
"Ya Resulallah!
Namazımızda senin bize imam olmanı istiyoruz!" Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) de o ikisini arkasındaki safa aldı ve bize namaz kıldırdı. Namaz
bitince ben: "Ya Resulallah! Bunlar kim?" diye sordum; "Bunlar
Nusaybin cinleridir. Aralarındaki bir çekişmeden dolayı bana gelmişler. Ayrıca
benden azık istediler; ben de verdim" buyurdu. Ben de: "Ya
Resulallah! Senin yanında onlara verecek azık mı var ki?!" diye sordum.
Şöyle buyurdu: "Ben onlara azık olarak hayvan tersini verdim.
Rastladıkları her hayvan tersini onlar arpa olarak bulacaklar; gördükleri her
kemiği de soyulmuş olarak bulacaklar." İbn Mes'ud ekledi: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), o vakit kemik ve hayvan tersi ile temizlenmekten
men etti."
*Ben derim ki: Bunu Ebu Davud ve ondan başkaları da
kısaltarak rivayet etmişlerdir. Buradaki hadisi Ahmed rivayet etmiştir. Senedinde
Amr b. Hureys'in azatlısı Ebu Zeyd vardır ki meçhul biridir.
14144. Yine Abdullah b.
Mes'ud bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize gelip şöyle
dedi: ''Bana, cin kardeşlerinize okumam emrolundu. Benimle beraber biriniz
gelsin. Kalbinde tane ağırlığınca olsa bile kibir bulunan kimse gelmesin!"
Bunun üzerine ben hemen kalktım, içinde şıra olan kabı aldım ve onunla beraber
yola çıktım. Bir yere varınca bana bir çizgi çizdi ve: "Buradan çıkma!
Eğer buradan çıkarsan beni kıyamete kadar göremezsin. Ben de seni
göremem!" buyurdu. Abdullah anlatmaya devam ediyor: Derken Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) oradan ayrıldı ve gözden kayboldu. Ta şafak
sökünce geldi ve bana: "Seni hala ayakta görüyorum!" dedi. Ben: "Oturmadım!"
dedim. Bana: "Neyin var ki böyle yaptın!" dedi.
Ben: "O hattan
dışarı çıkarım diye korktum!" dedim. şöyle dedi: ''Eğer oradan çıksaydın
sen beni, ben de seni kıyamete kadar göremezdik. Yanında abdest suyu var
mı?" Ben: "Hayır!" dedim. "Bu kap nedir?" diye sordu.
"İçinde (hurma) hoşafı var" dedim. "Temiz hurma ve temiz
su!" dedi, onunla abdest aldı ve namaz kıldı. Namazı bitirince cinlerden
iki kişi kalkıp ondan yiyecek istedi. O da: "Ben size ve kavminize uygun
şeyleri emretmedim mi?" diye sordu. Cinler: "Evet ancak bir
kısınımızın senin yanında namaza şahit olmasını istedik" dediler.
"Siz kimlerdensiniz?'' diye sordu. "Biz Nusaybin ahalisindeniz"
karşılığını verdiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şüphesiz
bu ikisi ve bunların kavmi kurtuldu!" dedi ve onlara yiyecek ve et olarak
hayvan tersi ile kemikleri tavsiye etti.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) kemik ve tezekle taharetlenmeyi (bu olaydan sonra)
yasaklamıştır.
*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Ebu Zeyd ile Kays b. er-Rebı
vardır ki bir grup (cemaat) onu zayıf görmüştür.
14145. Yine Abdullah b.
Mes'ud anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cin gecesi beni
yanına aldı; O'nunla beraber yola çıktım. Mekke'nin üst tarafına vardığımızda
bana bir çizgi çizip: "Buradan ayrılma!'' buyurdu. Sonra cin dağlarına
doğru yöneldi. Bu sırada dağların tepelerinden aşağı doğru adamların aktığını
gördüm. Gelip benimle onun arasına girdiler. Ben hemen kılıcı sıyırıp kendi
kendime:
"Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i kurtarana kadar vuruşacağım!" dedim. Ancak
onun "Ben yanına gelinceye kadar buradan ayrılma!'' sözünü hatırladım. Tan
yeri ağarana kadar böylece kaldım. Ben böyle ayakta iken Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) çıkageldi. "Hillil aynı vaziyette duruyorsun?!'' dedi.
Ben de: "Bir ay dahi kalsaydın, sen gelinceye kadar yerimden
ayrılmazdım!" dedim ve ona yapmayı düşündüğüm şeyi anlattım. Buyurdu ki:
"Eğer buradan çıksaydın, kıyamet gününe kadar seninle buluşamazdık!"
Sonra parmaklarını benim parmaklarıma geçirdi ve şöyle dedi: "Muhakkak ki
bana insanların ve cinlerin iman edeceği vaad edildi. İnsanlar bana iman etti;
cinleri de gördüm." Yine buyurdu ki:
"Ecelimin
yaklaştığını zannediyorum.'' Ben: "Ya Resulallah! Ebu Bekir'i halife
yapmayacak mısın?" diye sordum. Benden yüz çevirdi. Buna muvafakat
etmediğini düşündüm. "Ya Resulallah! Ömer'i halife yapmayacak mısın?"
diye sordum. Benden yüz çevirdi. Buna da muvafakat etmediğini düşündüm. Yine:
"Ya Resulallah! Ali'yi halife yapmayacak mısın?" dedim; şöyle
buyurdu: "O var ya! Kendisinden başka ilah olmayan Zat'a and olsun ki eğer
ona biat edip itaat ederseniz, sizi hep beraber cennete sokar.''
*Taberani rivayet rivayet. Senedinde Yahya b. Ya'la el-Eslemı
vardır ki zayıf bir ravidir.
Sonraki sayfa için aşağıdaki
link’i kullan:
Cinlerin
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e Itaatleri