MECMAU

ZEVAİD

NEBİLER

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Beşerin Atası Babamız Adem Aleyhisselam Bahsi

 

13747. Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Muhakkak ki Allah, Adem'i topraktan yarattı. Sonra onu çamur haline getirdi. Sonra onu kara balçık oluncaya kadar öyle bıraktı. Sonra onu yaratıp şekil verdi. Sonra pişmiş çamur gibi kurumuş balçık oluncaya dek öylece bıraktı. İblis onun yanına uğrar, ‘‘Sen büyük bir iş için yaratıldın’‘ derdi. Sonra Allah ona ruhundan üfledi. Ruhun ilk canlandırdığı bölgesi gözü ve genizleri oldu. Hemen hapşırdı. Allah ona, Rabbine hamdi telkin etti. Rab de: ‘‘Rabbin seni esirgesin’‘ buyurdu. Sonra: ‘‘Ey AdemI Şu topluluğa git ve onlara şöyle de. Sonra bak bakalım, nasıl karşılık verecekler’‘ buyurdu. Adem gidip topluluğa selam verdi. Onlar da: ‘‘Allah'ın selam ve rahmeti senin de üzerine olsun’‘ diye karşılık verdiler. Sonra Rabbine geldi,

 

Rabbi: ‘‘Sana ne dediler?’‘ diye sordu. -Ona ne dediklerini en iyi bildiği halde yine bunu sordu-o Adem: ‘‘Ya Rabbi! Onlara selam verdiğimde "Allah'ın selam ve rahmeti senin de üzerine olsun" diye karşılık verdiler’‘ dedi. Buyurdu ki: ‘‘Ey Adem! Bu, senin ve senin zürriyetinin selamıdır’‘ Adem: ‘‘Ya Rabbi! Benim zürriyetim de nedir?’‘ diye sorunca Allah: ‘‘Ey Adem! Ellerimden birini seç’‘ buyurdu. O da: ‘‘Rabbimin sağ elini seçiyorum. Bununla beraber Rabbimin her iki eli de sağdır’‘ dedi. Sonra Allah avucunu açtı ve Adem'in zürriyetinden gelecek olan herkes aziz ve celil olan Rahman'ın avucunda belirdi." Ravi bundan sonra hadisin devamını anlatmıştır.

 

*Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Senedinde ismail b. Rafi' vardır ki Buhari onun hakkında "Güvenilir ve hadisi mukarib olan biridir" demiştir, çoğunluk ise onu zayıf görmüştür. Diğer ravileri Sahih ricalidir.

 

 

 

13748. Ebu Musa'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah, Adem'i cennetten çıkarttığı zaman, ona cennet meyvelerinden azık verdi ve ona her şeyin sanatını öğretti. Bu (yediğiniz) meyveleriniz cennet meyvelerindendir, ne var ki değişmiştir, o (cennet meyvesi) ise değişmez" buyurdu.

 

*Bezzar ve Taberani rivayet etmiştir. Ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

13749. Bureyde'nin bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer Davud (a.s.) ve tüm yeryüzündekilerin ağlamaları ile Adem'in ağlaması karşılaştırılsaydı Adem'inkine denk gelmezdi" buyurdu.

 

*Bu hadisi el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani rivayet etmiştir. Ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

13750. Ebu Zer dedi ki: "Ya Resulallah! Adem bir peygamber miydi?" diye sordum: "Evet o peygamber ve resUl idi. Daha önce Allah onunla konuşup şöyle demişti: ‘‘Ey Ademı sen ve eşin cennete yerleşin’‘ (Bakara, 35)" buyurdu.

 

*Bu hadisi el-Mu'cemu'l-Evsat'ta Taberani rivayet etmiştir. Ahmed de benzer şekilde uzunca bir hadiste rivayet etmiştir. Senedinde el-Mes'udı vardır ki ahir ömründe ez beri bozulmuştur.

 

 

 

13751. İbn Abbas bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Size meleklerin en üstününü bildireyim mi? O, Cibril'dir. Peygamberlerin en üstünü Adem'dir. Günlerin en üstünü Cuma günüdür. Ayların en üstünü Ramazan ayıdır. Gecelerin en üstünü Kadir gecesidir. Kadınların en üstünü İmran kızı Meryem'dir" buyurdu.

 

*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Nafi' b. Hürmüz vardır ki metruk bir ravidir.

 

 

 

13752. Abdurrahman b. Katade es-Sülemi dedi ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah Adem'i yarattı ... " dediğini işittim. (Ravi hadisin devamını anlatmıştır.)

 

*Taberani rivayet etmiştir. isnadı hasendir.

 

 

 

13753. Ebu Berze anlatıyor: Hz. Adem meleklerin konuşmalarından alıkonulunca -ki onların konuşmalarına alış ıktı- cennetin kapısında yüz sene ağladı. Bunun üzerine Yüce Allah: "Ey Ademı seni üzen nedir?" diye sordu. O da: "Nasıl üzülmeyeyim! Beni cennetten indirdinı oraya dönüp dönemeyeceğimi de bilmiyorum" dedi. Yüce Allah da buyurdu ki: "Ey Adem, şöyle dua et: ‘‘Ey Allahım! Senden başka ilah yoktur, sen teksin, senin ortağın yoktur. Allahım! Seni tesbih eder, sana hamd ederim. Ben kötülük işledim ve kendime zulmettim. Beni bağışla. Çünkü sen, merhametlilerin en merhametlisisin.’‘"

 

İkinci dua şöyledir: "Allahım! Senden başka ilah yoktur, sen teksin, senin ortağın yoktur. Seni tesbih ederim. Şüphesiz ben kendime zulmettim, beni bağışla. Çünkü sen, merhametlilerin en merhametlisisin."

 

Üçüncü dua şöyledir: " Allahım! Senden başka ilah yoktur. Seni tesbih eder ve sana hamd ederim. Senin ortağın yoktur. Rabbim, ben kötülük işledim ve kendime zulmettim. Beni bağışla. Çünkü sen tövbeleri çok kabul eden ve rahmeti çok olansın."

 

İşte Allah'ın Muhammed'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) indirdiği bu sözlerden şu ayette bahsedilir: "Bu durum devam ederken Ademı Rabbinden bir takım ilhamlar aldı ve derhal tövbe etti. Çünkü Allah tövbeleri kabul eden ve merhameti bololandır." (Bakara, 37) -Ravi dedi ki: Bu dualar kendinden sonraki nesli içindir.- Adem, Hibetullah adındaki oğluna -ki Tevrat ehli ile İncil ehli ona ŞIt derler-: "Rabbine ibadet et ve ona sor bakalım; beni cennete döndürecek mi, döndürmeyecek mi?" dedi. Oğlu da ibadet edip sordu, Allah ona şöyle ilham etti: "Doğrusu ben onu cennete döndüreceğim." O da dedi ki: "Ey Rabbim! Ben babamı inandıramam, zannedersem o benden bir alamet isteyecek." Bunun üzerine Allah ona cennet bileziklerinden bir bilezik attı. Babasının yanına gelince babası: "Ne var ne yok?" diye sordu. O da: "Müjde! Seni cennete döndüreceğini bana haber verdi" dedi. Adem: "Alamet olarak ondan ne istedin?" diye sordu. O da bileziği çıkardı. Adem onu tanıyıp secdeye kapandı ve öyle ağladı ki gözyaşlarından bir nehir oluştu ve aktı. Bunun izleri Hindistan'da bilinmektedir. Yine söylendiğine göre Hindistan'daki altın hazinesi bu bilezikten meydana gelmiştir. Sonra

 

*Adem şöyle dedi: "Rabbinden bana Cennet meyvelerinden yiyecek vermesini iste." Nihayet oğlu onun yanından ayrılıp dışarı çıkınca Adem öldü. Bu sırada Cibril (a.s.) geldi ve oğluna "Nereye?" diye sordu. O da: "Babam, Rabbimden kendisine cennet meyvelerinden yedirmesini istemek üzere beni gönderdi" dedi. Cibril ise: "Muhakkak ki onun Rabbi, oraya dönünceye kadar ondan hiç bir şey yiyemeyeceğine hükmetti. Şüphesiz ki o öldü. Dön de onu göm!" dedi. Çibril (a.s.) onu alıp yıkadı, kefenledi, koku sürdü ve cenaze natrazını kıldı. Sonra Cibril: "İşte sizler de ölülerinize böyle yapın!" dedi.

 

 

 

13754. Ubey b. Ka'b dedi ki: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Adem (a.s.) öldüğünde melekler onu su ve sidir (bir nevi köpüren ot) ile yıkadılar. Onu kefenlediler, lahit yapıp onu gömdüler ve ‘‘İşte ey Ademoğulları! Ölülerinize uygulayacağınız adetiniz bu olacaktır’‘ dediler" buyurdu.

 

*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Sevvar b. Mus'ab vardır ki metruk bir ravidir.

 

 

 

13755. Bir rivayet ise şöyledir: "Adem vefat ettiğinde melekler onu bir defa su ile yıkadılar, ona lahit yapıp şöyle dediler: Bu, Adem'in ve çocuklarının sünneti (adeti) olacaktır."

 

*Bunların hepsini el-Mu'cemu'l-evsat'ta iki isnadla Taberani rivayet etmiştir.

Bunların birinde Hüseyn b. Ebi's-Seriy vardır ki ibn Hibban onu güvenilir addetmiş, çoğunluk ise zayıf görmüştür. Diğer seneddeki Ravh b. Eslem'i de aynı şekilde ibn Hibban güvenilir, çoğunluk ise zayıf görmüştür.

 

 

 

13756. Utey anlatıyor: Medine'de bir ihtiyar gördüm, konuşuyordu. Kim olduğunu sordum. Onun Ubey b. Ka'b olduğunu söylediler. Şunları anlatıyordu: Hz. Adem'in ölüm anı geldiğinde oğullarına: "Oğullarım! Cennet meyvelerini arzuluyorum" dedi. Oğulları da Cennet meyvesi aramaya koyuldular. Yolda meleklerle karşılaştılar. Ellerinde kefen, koku, kazma, kürek ve zembil bulunan melekler onlara: "Ey Ademoğulları! Ne istiyorsunuz ve nereye gidiyorsunuz?" diye sordular. Oğulları: "Babamız hastadır. Cennet meyvelerini arzuluyor" dediler. Melekler de: "Geri dönün, babanız vefat etti" dediler. Melekler geldiler. Havva onları görünce tanıdı ve Adem'e sarıldı. Adem: "Beni bırak. Bana senden önce ruh verildi. Benimle Aziz ve Celil olan Rabbimin melekleri arasından çık" dedi. Sonunda melekler Adem'in ruhunu teslim aldılar. Yıkayıp kefenlediler ve koku sürdüler. Mezarını kazıp hazırladılar. Cenaze namazını kılıp kabrine girdiler ve onu mezarına koydular. Üzerine kerpiç yerleştirdiler. Sonra kabirden çıkarak üzerine toprak saçtılar. Sonra dediler ki: "Ey Ademoğulları! Ölüleriniz için uygulayacağınız adetiniz işte bu olsun."

 

*Bunu Abdullah b. Ahmed rivayet etmiştir. Ricali, Utey b. Damra hariç -ki o da güvenilirdir-, Sahih ricalidir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

İdris Aleyhisselam Bahsi