MECMAU

ZEVAİD

BİRR VE SILA

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Müslümanın Müslüman Üzerindeki Hakkı

 

13658. İbn Ömer bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle derdi: "Müslüman müslümanın kardeşidir; ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz.'' Ve yine o şöyle derdi: "Canım elinde olan Zat'a and olsun ki iki kişi birbirini sevdiğinde, onların arası ancak birinin işlediği günahla ayrılır.'' Yine o şöyle derdi: "Müslümanın kardeşi üzerinde iyilik olarak altı hakkı vardır: Aksırdığında ona teşmit eder (yerhamükallah der), hastalandığında onu ziyaret ederı olmadığı zaman ona sadakat gösterir, ona şahitlik ederı karşılaştığında ona selam verir, davet ettiğinde ona icabet eder, öldüğünde cenazesini takip (teşyi) eder.'' O, müslümanın kardeşiyle üç günden fazla dargın durmasını da yasakladı.

 

*Ahmed rivayet etmiştir. isnadı hasendir .

 

 

 

13659. Selit oğullarından biri anlatıyor: Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gittim. O, insanlardan bir grupla beraberdi. O'nun: "Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz. Takva buradadır" dediğini işittim. (Ravi) Hammad dedi ki: "Bunu söylerken elini göğsüne götürdü."

 

*Bunu birtakım isnadlarla Ahmed rivayet etmiştir. isnadı hasendir. Ebu Ya'la da benzer metinle rivayet etmiştir.

 

 

 

13660. Abdurrahman b. Ziyad b. En'um bildiriyor: Babamın şöyle dediğini işittim: -O, onları limanda ve Ebu Eyyub el-Ensari'nin gemisinde toplamı ştı- Öğle yemeği vakti gelince Ebu Eyyub'a ve onun gemisindekilere adam gönderdik ve davet ettik Ebu Eyyub da geldi. (Ebu Eyyub) dedi ki: "Ben oruçlu olduğum halde beni davet ettiniz. Size icabet etmem benim üzerimde bir haktır. Zira ben Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Müslümanın Müslüman kardeşi üzerinde vacip olan altı haslet vardır. Kim bunlardan bir hasleti terk ederse vacip olan bir hakkı terk etmiştir. Bunlar: Davet ettiğinde ona icabet etmesi, karşılaştığında ona selam vermesi, aksırdığında teşmit etmesi (yerhamükallah demesi), hastalandığında onu ziyaret etmesi, öldüğünde cenazesini teşyi' etmesi, nasihat istediğinde nasihat etmesi’‘ buyurduğunu işittim."

Ravi diyor ki: Aramızda şakacı bir kişi ile yemeğimize bakan bir adam vardı. Şakacı olan, yemeğe bakana dedi ki: "Allah senin hayrını ve iyiliğini versin!" Bu sözü ona çokça söyleyince kızmaya ve sövmeye başladı. Bunun üzerine şakacı dedi ki: "Ey Ebu Eyyub! Ben kendisine ‘‘Allah senin hayrını ve iyiliğini versin’‘ dediğimde öfkelenip bana söven biri hakkında ne dersin?" Ebu Eyyub da: "Biz derdik ki: Hayrın ıslah edemediği kimseyi şer ıslah eder. Onun için sen bu sözü tersine çevir!" dedi. Nihayet o adam gelince bu şakacı ona: "Allah sana kötülük ve zorluk versin!" dedi. Bu söz üzerine adam güldü, bundan memnun oldu ve dedi ki: "Şu bir gerçek ki sen her daim yiğitliğini elden bırakmıyorsun." Şakacı da: "Allah, Ebu Eyyub'un hayrını ve iyiliğini versin! Bunu bana o söyledi" dedi.

 

*Bunu Taberani rivayet etmiştir. Abdurrahman'ı Yahya el-Kattan ile başkaları güvenilir görmüş, çoğunluk ise zayıf addetmiştir. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

13661. Ebu Hureyre bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Müminin mümin üzerindeki hakkı altı haslettir: Karşılaştığında ona selam verir, aksırdığında onu teşmit eder (yerhamükallah der), davet ettiğinde ona icabet eder, hastalandığında onu ziyaret eder, öldüğünde ona şehadet eder, yokluğunda ona sadakat gösterir" buyurdu.

 

 

 

13662. Diğer rivayette ibare şöyledir: "Onu paça yemeğine bile davet etse davetine icabet eder. "

 

*Bu hadisi el-Mu'cemu'l-evsat'ta iki isnadla Taberani rivayet etmiştir. Bunlardan birinin rica li güvenilir kimselerdir.

 

 

 

13663. Vasıla b. el-Eska' dedi ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Her müslümanın müslümanlar üzerine kanı, ırzı ve malı haramdır. Müslüman müslümanın kardeşidir. Ona zulmetmez, onu yardımsız bırakmaz. Takva buradadır. -Bunu söylerken eliyle kalbine işaret etti-o Bir kimseye müslüman kardeşini hakir görmesi şer olarak yeter."

 

*Ben derim ki: Bunu Mizzı el-Etraf'da, muhtasar olarak irad edip Ebu Davud'un Lülül rivayetinden başka bir versiyonuna dayandırmıştır.

Bu hadisi Ahmed ve Taberani rivayet etmiştir. Ravileri güvenilir ravilerdir.

 

 

 

13664. Ubeyd b. Ziyad el-Hadrami anlatıyor: (Meşhur zahid) Malik b.

Dinar, kulakları aşağı düşmüş, eğeri ve örtüsü eskimiş bir merkebe binmiş halde iken Ömer b. el-Hattab'ın oğlu Abdullah'ın oğlu Salim ile karşılaştı. Salim ona: "Kimlerdensin?" diye sordu. O da: "Sendenim, sana aidim ve senin bazı azatlılarındamm" diye cevap verdi. Bunun üzerine şu karşılığı verdi: "Babam, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu hadisi nakletti: "MÜslÜman mÜslümanın kardeşidir. Onu yardımsız bırakmazı ona ihanet etmez, başına gelen musibette onu yalnız bırakmaz. Birbirini seven Arapların ve mevalinin iyileri göçüp gitse de bundan başka çareleri yoktur. Yine iki grubun birbirinden nefret eden şerlileri göçüp gitse de bundan başka çareleri yoktur. "

 

*Taberani rivayet etmiştir. isnadı ceyyiddir.

 

 

 

13665. Abdullah (b. Mes'ud) dedi ki: "Müslümanın Müslüman üzerinde meşru ölçülerde altı hakkı vardır: Karşılaştığında ona selam verir, davet ettiğinde ona icabet eder, aksırdığında ona teşmitte bulunur, öldüğünde ona şahitlik eder, yokluğunda ona sadık olur, kendisi için istediğini onun için de ister."

 

*Taberani rivayet etmiş ve şöyle demiştir: "Ebu Cafer el-Ferra bunu Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dayandırmamıştır, Ebu ishak es-Sebı'ı ise rivayeti Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dayandırmıştır. O, bunun ravi zincirini Ebu ishak'a sevk etmemiştir." Ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

13666. İbn Ömer dedi ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adamı sorarak: "Onu kim tanıyor?" dedi. İçlerinden biri: "Ben" diye cevap verdi. "Onun adı nedir?" diye sordu; adam: "Bilmiyorum" dedi. "Babasının adı nedir?" diye sordu; adam: "Bilmiyorum" dedi. Bunun üzerine: "Bu tanıma değildir. Ta onun adını, babasının adını ve kabilesini bilinceye, hastalandığında onu ziyaret edip ölÜnce cenazesini teşyi edinceye kadar onu tanımış sayılmazsın" buyurdu.

 

*Taberani rivayet etmiştir. Senedinde Zübeyir ailesinin kahramanı Amr b. Dinar vardır ki metruk bir ravidir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Kendin için Istediğini insanlar için de iste!