MECMAU

ZEVAİD

TEFSİR

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

A'raf Süresi 32 - 46 - 40 - 54 - 138-140 - 143 - 155-156 - 172 - 175 - 199

 

********************************

Yüce Allah'ın "De ki: Allah'ın Kulları için Yarattığı Süsü , .. Kim Haram Kıldı?" Ayeti [A'raf, 32]

********************************

 

11011. İbn Abbas der ki: Kureyşliler Beyt'i (Kabe'yi) çıplak olarak tavaf ederlerken aynı zamanda ıslık çalıp el çırparlardı. Bunun üzerine Yüce Allah: "De ki: Allah'ın kulları için yarattığı süsü ve temiz rızıkları kim haram kıldı? De ki: ‘‘Onlar, dünya hayatında, özellikle kıyamet gününde müminlerindir.’‘ Işte bilen bir topluluk için ayetleri böyle açıklıyoruz" ayetini indirdi. Böylece onlara elbise giymeleri emredilmiş oldu.

 

*Bunu Taberani, rivayet etmiş olup ravilerinden Yahya el-Himmani zayıftır.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "Onlar Deve (Cemel) Iğne Deliğinden Geçinceye Kadar Cennete Giremeyecekler" Ayeti [A'raf, 46]

********************************

 

11012. İbn Mes'ud, "Onlar deve (cemel) iğne deliğinden geçinceye kadar cennete giremeyecekler"[A'raf, 46] ayetini okur, ".... (cemel)" kelimesi ile "erkek deve"nin kastedildiğini söylerdi.

 

*Bunu Taberanı, iki ayrı tarikle rivayet etmiş olup birinin ravileri, Sahih'in ravileridir. Ne var ki ibrahım, ibn Mes'ud'a yetişmemiştir. Diğer kanalı ise zayıftır.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "ve A'raf Üzerinde de Herkesi Simalarından Tanıyan Adamlar Vardır" Ayeti [A'raf, 40]

********************************

 

11013. Ebu Said el-Hudri'nin bildirdiğine göre Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) A'rM'takilerin kimler olduğu soruldu. Buyurdu ki: "Onlar, babalarına karşı gelen ve fakat Allah yolunda öldürülen kimselerdir. Şehitlik onların cehenneme girmelerine mani olduğu gibi günahları da cennete girmelerine mani olmuştur. Bu yüzden cennet ile cehennem arasında bir sur üzerinde bulunurlar. Allah bütün yaratılanların hesabını tamamlayıncaya kadar orada etleri ve yağları solar. Allah yarattıklarının hesap lan nı tamamlayıp bunlardan başkası kalmayınca, onlara rahmetiyle muamele eder ve hepsini rahmetiyle cennetine sokar. "

 

*Bunu Taberanl, el-Mu'cemu's-sağir ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravilerinden Muhammed b. Mahled er-Ruaynl zayıftır.

 

 

 

11014. Ömer b. Abdirrahman el-Medeni, babasından nakletmiştir:

Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Araftakilerin kimler olduğu soruldu. Buyurdu ki: "Babalarına isyan ettikleri halde Allah yolunda öldürülen kimselerdir. Babalarına asi olmaları onların cennete girmelerine mani olurken, Yüce Allah yolunda öldürülmüş olmaları cehenneme girmelerine mani olmuştur."

 

*Bunu Taberanl, rivayet etmiş olup ravilerinden Ebu Ma'şer Necih zayıftır.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "Şüphesiz Sizin Rabbiniz Gökleri ve Yeri Yaratan ... Allah'tır" Ayeti [A'raf, 54]

********************************

 

11015. Abdullah b. Busr anlatıyor: Bir gün Humus'tan yola çıktım.

Gece karanlığı çökünce ağaçlığa sığındım. Bölge halklarından yanıma gelenler oldu. Onlara A'raf suresinin: "Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde yaratan ve sonra Arş'a hükmeden, gündüzü durmadan kovalayan gece ile bürüyen; Güneş'i, Ay'ı, yıldızları, hepsini buyruğuna baş eğdirerek var eden Allah'tır. Bilin ki yaratma da, emir de O'nun hakkıdır.

 

Alemlerin Rabbi olan Allah Yüceldir" ayetini okudum. Birbirlerine "Bu kişiyi sabaha kadar koruyun" dediler. Sabah olunca bineğime binip yoluma devam ettim.

 

*Bunu Taberanı. rivayet etmiş olup ravilerinden Müseyyeb b. Vadih zayıf olmakla beraber güvenilir olarak kabul edilmiştir.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "Sen de Bizim Için Bir Tanrı Yap!" Ayeti [A'raf, 138-140]

********************************

 

11016. Amr b. Avf anlatıyor: Fetih yılı Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber savaşa çıktık. Sayımız 1000 küsurdu. Allah, Mekke ve Huneyn'in fethini müyesser kıldı. Huneyn ile Taif arasına geldiğimizde Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üzerine silah asılan bir ağaç gördü. Nitekim bu yüzden ağaç "Zat-ı envat (dilek ağacı)" diye isimlendirilmişti. Fakat Yüce Allah'ın dışında bu ağaca da tapınılıyordu. Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu öğrenince, sıcak bir yaz gününde oradan kalkıp yakınındaki bir gölgeye çekildi. Bu sırada bir adam: "Ya Resülallah! Bunlarda olduğu gibi sen de bize ‘‘dilek ağacı’‘ yapıver" dedi. Bunun üzerine Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Bunlar, eski geleneklerdir. Canım kudret elinde bulunana yemin ederim ki, siz de aynen İsrailoğullarının Musa'ya dediklerini dediniz. İsrailoğulları: "Ey Musa! Onların tanrıları olduğu gibi sen de bizim için bir tanrı yap! dediler. .... Musa dedi ki: Allah sizi alemlere üstün kılmışken ben size Allah'tan başka bir tanrı mı arayayım?"

 

*Bunu Taberanı, rivayet etmiş olup ravilerinden Kesır b. Abdullah', çoğunluk zayıf değerlendirirken Tirmizı hadisini hasen derecesinde görmüştür.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "Rabbi O Dağa Tecelli Edince Onu Paramparça Etti" Ayeti [A'raf, 143]

********************************

 

11017. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Allah, Musa b. İmran'a tecelli edince, yedi dağ havada uçuşarak sağa sola dağıldılar. Bunlardan beşi Hicaz'a, ikisi de Yemen'e kondu. Hicaz'daki dağlar şunlardır: Uhud, Sebir, Hirtl, Sevr ve Verkan. Yemen'deki dağlar ise Hasur ile Sabır'dir. "

 

*Bunu Taberanı, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravilerinden Talha b. Amr el-Mekkı metruktur.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "Musa, Tayin Ettiğimiz Vakitte Kavminden Yetmiş Adam Seçti" Ayeti [A'raf, 155-156]

********************************

 

11018. İbn Abbas bu ayetle ilgili olarak der ki: Hz. Müsa bir şey istedi; ama o şey Muhammed'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) verildi. Kastım şu ayettir: "Musa, kavminden, belirlediğimiz yere gitmek için yetmiş adam seçti. Onları sarsıntı yakalayınca (bayıldılar). Musa, ‘‘Ey Rabbim! Dileseydin onları da, beni de bundan önce helak ederdin. Şimdi içimizden birtakım beyinsizlerin işledikleri günah sebebiyle bizi helak mı edeceksin? Bu, sırf senin bir imtihanındır. Onunla dilediğin kimseyi saptırırsın, dilediğini de doğruya iletirsin. Sen, bizim velimizsin. Artık bizi bağışla ve bize acı. Sen, bağışlayanların en hayırlısısın’‘ dedi."

 

*Bunu Bezzar rivayet etmiş olup ravilerinden Ata b. es-Saib (ahir ömründe) ihtilat'a düşmüştür. Diğer ravileri ise Sahih'in ravileridir.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "Rabbin Adem Oğullarının Sulbünden Züriyyetlerini Çıkarmıştı ... " Ayeti [A'raf, 172]

********************************

 

11019. Ubey b. Ka'b, Yüce Allah'ın "Rabbin Ademoğullarınm sulbünden züriyyetlerini çıkarmıştı ... " ayeti ile ilgili olarak şunları söylemiştir: Onları topladı, çifter çifter ayırdı, onlara şekil verdi. Sonra onları konuşturdu, onlar da konuştular. Sonra onlardan söz ve ahit aldı. "Ben sizin Rabbiniz değil miyim? (Onlar da) Evet, sen bizim Rabbimizsin. Biz buna şahit olduk" sözleriyle onları kendilerine şahit tuttu. Buyurdu ki: Ben yedi kat semayı ve yedi kat yeri size şahit tutuyorum. Size atanız Adem'i de şahit tutuyorum. Ki kıyamet günü "Biz bunu bilmezdik" demeyesiniz. Bilin ki: Benden başka tanrı yoktur. Benden başka Rab yoktur. Bana hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ben sizlere elçilerimi göndereceğim. Onlar size bu sözünüzü ve ahdinizi hatırlatacaklardır. Size kitaplarımı indireceğim.

Onlar da şöyle karşılık verdiler: "Biz şahitlik ederiz ki sen bizim Rabbimiz ve tanrımızsın. Bizim senden başka Rabbimiz yoktur. Senden başka tanrımız yoktur." Böylece (Allah'ın rububiyetini) ikrar ettiler. Hz. Adem onlara bakması için yüksekçe bir yere çıkarıldı. Adem, onların aralarında zengin, fakir, yakışıklı ve başka suret ve özellikte kimseler görünce "YaRabbi, kulların arasında eşitlik sağlasan ya!" dedi. Allah:

"Ben bana şükredilmesini istedim" buyurdu. Sonra tepelerinde kandiller gibi duran peygamberleri gördü. Ki peygamberlerden peygamberlik ve nübüvvet konusunda "Hani biz peygamberlerden söz almıştık; senden, Nuh'tan .... Meryem oğlu İsa'dan da''[Ahzab, 7] ayetinde işaret edildiği gibi başka bir söz alınmıştı. İsa'nın ruhu da o ruhlar arasında idi ve Allah onu Meryem'e gönderdi.

 

Ubey'in bildirdiğine göre bu ruh, Meryem'in vücuduna onun ağzından girmiştir.

 

*Bunu Abdullah b. Ahmed, durumu bilinmeyen (mestur) biri olan hocası Muhammed b. Ya'kub er-Ribilli'den nakletmiştir. Diğer ravileri ise Sahih'in ravileridir. 

 

 

 

11020. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Hz, Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur, "Yüce Allah, Adem'in belinden Na'man'da -yani Arafat'ta- söz aldı, Onun sulbülden yarattığı her bir züriyyeti çıkararak karıncalar gibi onun önüne yaydı, Sonra onlarla yüz yüze konuşarak: "Ben sizin Rabbiniz değil miyim? (Onlar da) ‘‘Evet, sen bizim Rabbimizsin. Biz buna şahit olduk’‘ dediler, Bunu, kıyamet günü, ‘‘Bizim bundan haberimiz yoktu’‘ dememeniz veya ‘‘Daha önce babalarımız Allah'a ortak koşmuşlardı, biz de onlardan sonra gelen bir nesildik (onların izinden gittik). Batıl peşinden gidenlerin yaptıkları yüzünden bizi helak edecek misin?’‘ dememeniz için yaptık."[A'raf, 172, 173]

 

*Bunu Ahmed b. Hanbel rivayet etmiş olup ravileri, Sahıh'in ravileridir. 

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "Onlara (Yahudilere) Kendisine Ayetlerimizden Verdiğimiz Kişinin Haberini Oku" Ayeti [A'raf, 175]

********************************

 

11021. Abdullah b. Mes'ud, "Onlara (Yahudilere) kendisine ayetlerimizden verdiğimiz kişinin haberini oku" ayeti ile Bel'am veya Bel'am b, Balira'nın kastedildiğini belirtmiştir,

 

*Bunu Taberani, rivayet etmiş olup ravileri, Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

11022. Abdullah b. Amr der ki: "Onlara (Yahudilere) kendisine ayetlerimizden verdiğimiz ve fakat onlardan sıyrılıp çıkan kişinin haberini oku"[A'raf, 175] ayeti Umeyye b. Ebi's-Selt hakkında nazil oldu.

 

*Bunu Taberani, rivayet etmiş olup ravileri, Sahih'in ravileridir.

 

 

 

********************************

Yüce Allah'ın "(Resulüm!) Sen Af Yolunu Tut" Ayeti [A'raf, 199]

********************************

 

11023. İbn Ömer, "(Resulüm!) Sen af yolunu tut" ayetini şöyle açıklamıştır: Bu ayetle Yüce Allah, Peygamber'ine (Sallallahu aleyhi ve Sellem) insanların hatalı davranışlarını affetmesini emir buyurmuştur.

 

*Bunu Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravileri. güvenilir kimselerdir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Enfal Suresi