MECMAU

ZEVAİD

TEFSİR

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Maide Suresi 64 - 67 - 82 - 83 - 91 - 105 - 117 Ayetler

 

*****************************

Yüce Allah'ın" ... Bu Dediklerinden Ötürü Kendi Elleri Bağlansını Lanet Olsun Onlara ... " Ayeti [Maide, 64]

*****************************

 

10979. İbn Abbas anlatıyor: Yahudilerden Nebbaş b. Kays isminde bir adam: "Senin Rabbin çok cimri, hiç infakta bulunmuyor" dedi. Bunun üzerine Yüce Allah şu ayeti indirdi:

"Yahudiler, ‘‘Allah'ın eli sıkıdır’‘ dediler. Bu dediklerinden ötürü kendi elleri bağlansın, lanet olsun onlara. Bilakis O'nun iki eli de açıktır, dilediği gibi infakta bulunur."

 

*Bunu Taberanı, rivayet etmiş olup ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

*****************************

Yüce Allah'ın "Allah Seni Insanlardan Korur" Ayeti [Maide, 67]

*****************************

 

10980. Ebu Said el-Hudri anlatıyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) amcası Abbas onun korumasını yapanlardandı. "Allah seni insanlardan korur" ayeti inince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine yönelik korumayı kaldırdı.

 

*Bunu Taberani, el-Mu'cemu's-sağır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravilerinden Atiyye el-Avfi zayıftır.

 

 

 

10981. İbn Abbas anlatıyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) korunurdu. Amcası Ebu Talib her gün onun yanına, kendisini korumaları için Haşim oğullarından bazı adamlar gönderirdi. Sonra "Ey Peygamber! Rabbinden sana indirileni tebliğ et, eğer bunu yapmazsan O'nun elçiliğini yapmaliliş olursun. Allah seni insanlardan korur"[Maide, 67] ayeti indi. Bu ayet indikten sonra amcası yine onun yanında kendisini koruyacak adamlar göndermek isteyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Amca, artık Yüce Allah beni cinlerden ve insanlardan korumaktadır" deyip (insanlar tarafından) korunmayı reddetti.

 

*Bunu Taberanı, rivayet etmiş olup ravilerinden Nadr b. Abdirrahman zayıftır.

 

 

 

*****************************

Yüce Allah'ın "Çünkü Onların Arasında Keşişler ve Rahipler Vardır ve Onlar Büyüklük Taslamazlar" Ayeti [Maide, 82]

*****************************

 

10982. Selman'a Yüce Allah'ın "Çünkü onların arasında keşişler ve rahipler vardır ve onlar büyüklük taslamazlar" ayeti sorulunca "Rahipler, manastırlarda yaşayanlardır" dedi.

Yine Selman der ki: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) "Çünkü onların arasında keşişler ve rahipler vardır ve onlar büyüklük taslamazlar"[Maide, 82] ayeti nazil oldu.

 

*Bunu Taberani, rivayet etmiş olup ravilerinden Yahya el-Himmani ve Nusayr b. Ziyad zayıftırlar.

 

 

 

*****************************

Yüce Allah'ın "Resul'e indirileni Duydukları Zaman ... "[Maide 83] Ayeti

*****************************

 

10983. İbn Abbas, Yüce Allah'ın "Resule indirileni duydukları zaman daha önceden bildikleri hakikat sebebiyle gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün" ayeti ile ilgili olarak şu açıklamayı yapmıştır: Bunlar (geçimlerini balıkçılıkla sağlayan) denizciler olup Cafer b. Ebi Talib ile birlikte Habeşistan'dan gelmişlerdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendilerine Kur'an okuyunca iman ettiler ve gözlerinden yaşlar boşandı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Belki kendi topraklarınıza döndüğünüzde dininizden çıkarsınız" deyince, "Biz dinimizden asla dönmeyeceğiz" dediler. İşte Allah, ayeti onların bu sözleri üzerine indirmiştir.

 

*Hadisi Taberanı el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup ravilerinden Abbas b. el-Fadl el-Ensarı zayıftır.

Ben derim ki: Gıyabi Cenaze namazı ve Necaşi'nin Menkıbeleri bahislerinde hadisin benzer ifadelerle yer alan başka varyantları da vardır.

 

 

 

*****************************

Yüce Allah'ın "Rabbimiz! inandık, Bizi de Şahitlerden Yaz" Ayeti [Maide, 83]

*****************************

 

10984. İbn Abbas, Yüce Allah'ın "Rabbimiz! Inandık, bizi de şahitlerden yaz" ayetini şöyle açıklamıştır: Yani bizi de Muhammed ve ümmeti ile birlikte yaz. Çünkü onlar, Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tebliğ vazifesini yerine getirdiğine, üstelik diğer peygamberlerin de tebliğ görevlerini ifa ettiklerine şahitlik etmişlerdir.

 

*Bunu Taberanı. zayıf biri olan hocası Abdullah b. Muhammed b. Said b. Ebi Meryem'den rivayet etmiştir.

 

 

 

*****************************

Yüce Allah'ın "Içki, Kumar, Putlar ve Fal Okları Şüphesiz Şeytan Işi Pisliklerdir" Ayeti [Maide, 90, 91]

*****************************

 

10985. İbn Abbas der ki: İçki yasağı, Ensar kabilelerinden iki kabile hakkında nazil olmuştur. Bunlar içki içip akılları başlarından gidince birbirleriyle eğlenmeye başladılar. Ayıldıkları zaman kimileri yüzleri, başları ve sakallarında bazı yara izleri gördüler ve "Bunu kardeşim falan kimse yaptı. Vallahi eğer o bana acıyıp şefkat gösterseydi bunu bana yapmazdı" demeye başladılar. Bunlar kardeştiler ve (daha önce) kalplerinde birbirlerine karşı en ufak bir kin yoktu. Böylece kalplerine kin tohumları düşmüş oldu. Bunun üzerine Yüce Allah şu ayetleri indirdi:

"Ey inananlar! Içki, kumar, putlar ve fal 'okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir, bunlardan kaçının ki saadete eresiniz. Şeytan, şüphesiz içki ve kumar yoluyla aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah'ı anmaktan, namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçersiniz değil mi?"[Maide, 90,91] Ayeti zorlama yorumla aşırı bir şekilde yorumlayan bazı kimseler şöyle dediler: "Bu bir pisliktir ve bu pislik daha önce Bedir savaşında öldürülen falan kimsenin, Uhud savaşında öldürülen falan kimsenin midelerine girmiştir." Bunun üzerine Yüce Allah şu ayeti indirdi:

"Iman edip salih ameller işleyenlere; Allah'a karşı gelmekten sakındıkları, iman ettikleri ve salih amel işledikleri, sonra Allah'a karşı gelmekten sakındıkları ve iman ettikleri, sonra yine Allah'a karşı gelmekten sakındıkları ve iyilik ettikleri takdirde, daha önce tatmış olduklarından dolayı bir günah yoktur. Allah, iyilik edenleri sever."[Maide, 93]

 

*Bunu Taberanl, rivayet etmiş olup ravileri, Sahıh'in ravileridir.

içecekler bölümünde içki Yasağına dair bahiste bunun benzeri rivayetler geçmişti.

 

 

 

10986. Abdullah (b. Mes'ud) der ki: İçki yasağı inince Yahudiler "Daha evvel ölen kardeşleriniz de içki içmiyorlar mıydı?" dediler. Bunun üzerine Yüce Allah: "Iman edip salih amel işleyenlere daha önceleri tatmış olduklarından dolayı bir sorumluluk yoktur''[Maide, 93] ayetini indirdi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Bana ‘‘Sen de onlardansın’‘ denildi. ''

 

*Ben derim ki: Hadisin bir kısmı, Sahıh'de geçmiştir.

Bu şekliyle ise onu Taberani rivayet etmiş olup ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

10987. Abdullah b. Amr der ki: Kur'an'da geçen "Ey inananlar! Içki, kumar, putlar ve falokları, şüphesiz şeytan işi pisliklerdir, bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz"[Maide, 90,91] ayeti, Tevrat'ta da geçmiştir: "Yüce Allah, batılı yok etmek için hakkı indirdi. Bu hak ile oyunu (kumarı), tamburu (ud), defleri, raksı (dans), çalgı aletlerini, (oyun) değneklerini ve şiiri kaldırdı. Rabbim şuna yemin etti ki: Ben içkiyi haram kıldıktan sonra bir kulonu içerse, kıyamet günü kesinlikle onu susuz bırakırım. Yine ben yasakladıktan sonra bir kul içki içmekten vazgeçerse, ona da Kudüs haziresinden (su) içiririm."

 

*Bunu Taberanı, "Şüphesiz biz seni şahit olarak gönderdik"[Ahzab, 45; Fetih, 8]  ayeti ile ilgili sahih bir hadisin sonunda rivayet etmiş olup ravileri, Sahih'in ravileridir.

 

 

 

*****************************

Yüce Allah'ın "Siz Doğru Yolda Olunca Sapan Kimse Size Zarar Veremez" Ayeti [Maide, 105]

*****************************

 

10988. Ebu Amir el-Eş'arinin anlattığına göre Evtas'da onlardan biri öldürülünce Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisine: "Ey Ebu Amir! (Yanlış geleneklerinizi) değiştirsene!" buyurmuş. O da: "Ey iman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda olunca sapan kimse size zarar veremez" ayetini okumuş. Buna öfkelenen Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuş: "Siz ayeti nasıl anlamışsınız öyle! Ayetin asıl manası: Siz doğru yolda olunca kafirlerden sapıtmış olan size zarar veremez"[Maide, 105] demektir.

 

'Bunu Taberanı. şu ifadelerle rivayet etmiştir: Ebu Amir'in bildirdiğine göre onlarda bir olay yaşanmış ve bu yüzden bir müddet Peygamber'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uzak kalmış. Sonra gelince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Neden görünmüyordun?" diye sormuş. Ebu Amir der ki: Ben de "Ey iman edenler! Siz kendinize bakın. Siz doğru yolda olunca sapan kimse size zarar veremez"[Maide, 105] ayetini okudum. Bunun üzerine Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bundan asıl maksat: ‘‘Siz doğru yolda olunca (kafirlerden) sapıtmış olan size zarar veremez’‘ demektir" buyurdu.

 

*Her iki rivayetin de ravileri, güvenilir kimselerdir. Fakat Ali b. Müdrik'in sahabeden herhangi birinden hadis işittiği bilgisine ulaşamadım.

 

 

 

10989. Abdullah b. Mes'ud, Yüce Allah'ın "Siz kendinize bakın" ayeti ile ilgili der ki: Henüz bu ayetin zamanı gelmedi. Dolayısıyla sizler tebliğ yapmaya devam edin / iyiliği emir kötülükten men görevine devam edin. Eğer davetiniz reddedilirse, o zaman kendinize bakın; bu durumda yoldan sapmış olan size zarar veremez.

 

*Bunu Taberanl. rivayet etmiş olup ravileri, Sahih'in ravileridir. Ancak Hasan elBasri', ibn Mes'Od'dan hadis işitmemiştir. Doğrusunu Allah bilir.

 

 

 

*****************************

Yüce Allah'ın "Ben Aralarında Bulunduğum Sürece Onlara Şahittim" Ayeti [Maide, 117]

*****************************

 

10990. İbn Mes'ud'un bildirdiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben aralarında bulunduğum sürece onlara şahittim" ayetini "Yani, içlerinde bulunduğum sürece" diye açıklamıştır.

 

*Bunu Taberani, rivayet etmiş olup ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

En'am Süresi