MECMAU

ZEVAİD

HİLAFET

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Ihtiyaç Sahibinden Gizlenen Hakkında

 

9065. Muaz b. Cebel'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim, insanların başına görevli olarak getirilir de, ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarına kapısını kapatırsa, Allah da kıyamet gününde onun ihtiyaçlarına kapıyı kapatır."

 

*Hadisi imam Ahmed ve Taberani rivayet etmiş olup, Ahmed'in ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

9066. Ebu'ş-Şemmah el-Ezdi, Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından olan amcaoğlundan naklediyor: Bu kişi, Muaviye'ye gelip yanına girdikten şu hadisi nakletmiştir: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Kim, insanların bir işinin başına getirilir de, sonra kapısını miskine, mazluma ve ihtiyaç sahibine kapatırsa yüce Allah ta rahmet kapılarını en muhtaç olduğu zamanda onun ihtiyaçlarına kapatır."

 

*Hadisi imam Ahmed ve Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Ravilerden Ebu'ş-Şemmilh'ı tanımıyorum. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

9067, Avn b. Ebi Cuhayfe, babasından naklediyor: Muaviye b. Ebi Süfyan, insanların üzerine bir heyet gönderdi. Heyettekiler yola çıktıktan sonra Ebu'd-Dahdah geri döndü. Muaviye ona: "Sen, insanlarla beraber çıkmamış mıydın?" diye sorunca şu karşılığı verdi:

Evet ama ben, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir hadis işittim. Bu hadisi yanında bırakmak istiyorum. Çünkü benimle bir daha karşılaşmamandan korkuyorum. Peygamber Efendimizin (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Ey insanlar! Her kim, bir işin başına getirilir de, kapısını Müslümanların muhtaçlarına kapatırsa, Allah ta onun cennet kapısından içeriye girmesini yasaklar, Allah, kaygısı dünya olana, bana komşu olmayı haram kılmıştır. Çünkü ben, dünyanın harab olması için gönderildim. Dünyanın imar edilmesi için gönderilmedim, "

 

*Hadisi Taberani, hocası Cebrun b, isa kanalıyla Yahya b. Süleyman el-Cefri'den rivayet etmiştir. ikisini de tanımıyorum, Diğer ravileri, Sahih'in ravileridir,'

 

 

 

****************

Tebaanın Hakkı ve Onlara Nasihat Etmek

*****************

 

9068. Ebu Finls anlatıyor: Ömer b. el-Hattab insanlara bir konuşma yapmak üzere şöyle dedi: "Ey insanlar! Dikkat edin! Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aramızda bulunuyorken, vahiy iniyorken ve Allah bize sizin haberinizi bildiriyorken sizleri tanıyorduk. İyi bilin ki, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gitti ve vahiy kesildi. Artık sizi, sizin dediklerinizle tanıyoruz. Sizden hayır izhar edenin hakkında hayır düşünürüz ve ona hayrı sevdiririz. Sizden, bize karşı kötülük izhar edenin hakkında da şer düşünürüz ve onu bu şerre buğz ettiririz. Sırlarınız sizinle Rabbiniz arasındadır. Dikkat edin! Benim öyle bir anım oldu ki, Kur'an okuyan kişinin Allah'ı ve katındaki (sevabı) talep ettiğini zannediyorum. Bana ahiret göründü. Dikkat edin! Bir takım adamlar, Kur'an (vasıtası) ile insanların sahip oldukları (mal-mülk-makam türünden) şeyleri istiyorlar. Kur'an okuyuşunuzIa sadece Allah'ı isteyin. Amellerinizle onu isteyin. Dikkat edin! Vallahi ben valilerimi sizin ciltlerinize vursun diye göndermiyorum. Mallarınızı alsınlar diye de göndermiyorum. Ancak onları, dininizi öğretsin diye size gönderiyorum. Sünnetinizi size öğretsin diye size gönderiyorum. Kime bunlardan başka bir şey yapılırsa hemen onu bana iletsin. Canım elinde olan Allah'a yemin olsun ki o takdirde ona hemen kısas uygulanm."

Amr b. el-As öne atılarak: "Ey Müminlerin emiri! Söyle bakalım, Müslümanlardan bir adam, tebaasından olan birini terbiye amacıyla döverse, yine sen ona kısas uygular mısın?" diye sorunca, Ömer şu karşılığı verdi: "Evet, Ömer'in canı elinde olan Allah'a yemin olsun ki, ona kısas uygularım, mutlaka ona kısas uygularım. Ben, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kendisine bile kısas uyguladığını gördüm. Dikkat edin! Müslümanlara vurup ta onları zillet içerisine sokmayın. Onları düşman arazisinde tutarak yurtlarına göndermemezlik edip de onları fitneye düşürmeyin. Onların hakkını engelleyip te onları küfre girmeye mecbur etmeyin. Onları ormanlara yerleştirip te zayi etmeyin."

 

*Ben derim ki: Sahih'te bu hadisten bir bölüm yer almıştır.

Hadisi imam Ahmed uzun bir hadiste rivayet etmiştir. Ravilerden Ebu Firas'ı ne tenkit edeni ne de güvenilir kabul edeni görmedim. Diğer ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

9069. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Müslümanların bir işiyle görevlendirilip te kendisini ve ailesini koruduğu şekilde onları korumayan ümmetimden hiç kimse, cennetin kokusunu duyamaz."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu's-sağır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravilerden ismail b. Şeybe et-Taifi zayıftır.

 

 

 

9070. İbn Ömer'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "MüslÜmanların bir işine tevdi edilen bir kimse, insanların ihtiyaçlarına bakmadığı mÜddetçe, Allah da o kimsenin ihtiyacına bakmaz,"

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Hüseyn b. Kays metruk biridir. Ebu Muhsan bu zatın doğru sözlü bir ravi olduğunu ileri sürmüştür. Diğer ravileri, Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

9071. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kim, hakkı geçersiz kılmak için batıla yardımcı olursa, Allah'ın ve Resulü'nün korumasından uzak olur. Kim, Allah'ın yeryüzündeki sultanın yanına onu zelil kılmak için giderse Allah ta onu zelil kılar. Kıyamet gününe biriktirdiği rezil ve rüsvaylık ta cabası. Allah'ın yeryüzündeki sultanı, kendisinin Kitabı ve Peygamberinin sünnetidir. Müslümanların bir işini üstlenip, o da Müslümanlara bir adamı memur kılsa, üstelik müslümanlar içerisinde bu işe o adamdan daha ehil, Allah'ın Kitabını ve peygamberinin sünnetini daha iyi bilen biri bulunduğunu bilse, o kimse Allah'a, Resulü'ne ve bütün Müslümanlara hainlik yapmış olur. Kim, insanların ihtiyaçlarını yerine getirmezse, insanların ihtiyaçlarına bakıncaya ve haklarını onlara verinceye kadar, Allah da onun ihtiyacına bakmaz. Kim, faizden bir dirhem yerse bu, otuz üç zinaya eş değerdir. Eti haramdan beslenene ateş daha layıktır."

 

*Hadisi Taberanl rivayet etmiş olup, ravilerden Ebu Muhammed el-Cezerl'yi tanımıyorum. Diğer ravileri, Sahih'in ravileridir.

 

 

 

9072. Hasan anlatıyor: Yanımıza Ubeydullah b. Ziyad vali olarak geldi. Muaviye onu başımıza vali yapmıştı. Başımıza getirilen bu alçak çocuk çok kanlar döktü. Aramızda, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından olan Abdullah b. Muğaffel de vardı. Bu sahabi, Ömer b. elHattab'ın Basra halkına fıkıh öğretmenliği için gönderdiği yedi kişiden birisiydi. Bir gün, Ubeydullah'ın yanına varıp ona: "Yapm9-kta olduğunu gördüğüm şeyden (kan dökmekten) vazgeç. Çünkü çobanların en kötüsü kaba ve merhametsiz deve çobanıdır" dedi. Ubeydullah ta ona: "Olan bitten hakkında ne biliyorsun ki? Sen sadece Muhammed'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabının adilerinden bir adisin" karşılığını verdi. Abdullah, onun bu sözüne: "Sahabilerin içerisinde adi biri olur mu ey anasız kalasıca? Bilakis onlar şeref sahibi insanlardır. Şahadet ederim ki ben, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: ‘‘Kara gecede geceleyip halkını aldatan hiçbir önder ya da hiçbir idareci yoktur ki Allah ona cenneti haram kılmış olmasın’‘ " cevabını verdi.

Daha sonra yanından çıktı. Nihayet mescide varıp oturdu. Biz de yanına oturduk. Nelerle karşılaştığını yüzünden anlayabiliyorduk. Ona:

"Allah seni bağışlasın ey Ebu Ziyad! İnsanların gözü önünde bu akılsız adamla (vali ile) bu konuşmayı yapmayacaktın" deyince, şu karşılığı verdi: "Bende, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelen gizli bir bilgi var. Bu sözü aleni olarak insanların gözü önünde söylemeden ölmeyeyim istedim. Onun evinin bu şehri kaplamış olması hoşuma gitti. Böylelikle hem benim sözümü, hem de onun sözünü duymuşlardır." Daha sonra bize şu hadisi bildirmeye başladı: Ben, Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beraberdim. O bir ağacın gölgesinde konaklamıştı. Ben ona eziyet vermesinden korktuğum için ağacın dallarını tutuyordum. O esnada şöyle buyurdu: "Köpekler ümmetlerden bir ümmet olmasaydı ve onları yok etmekten hoşlansaydım elbette (tümünün) öldürmelerini emrederdim. Onlardan her siyah olanları öldürün. Çünkü siyah olanlar şeytandır. Deve ağıllarında namaz kılmayın. Zira bu yerlerden cinler yaratılmıştır. Baktıklarında gözlerini ve hallerini görmez misiniz? Koyun ağıllarında namaz kılın. Çünkü aralar rahmete daha yakındır. "

Sonra bu ihtiyar (sahabi) kalktı, biz de onunla beraber kalktık. Vefat edeceği hastalığa yakalanması uzun sürmedi. Ubeydullah b. Zıyad onu ziyarete geldiğinde ona: "Bize vasiyet edeceğin, yapılmasını arzuladığın bir şey var mı, hemen yerine getirelim?" diye sorunca, Abdullah:

"Yapacak mısın peki?" dedi. Ubeydullah ta: "Evet" cevabını verdi.

 

*Ben derim ki: Sahih'te ve diğer kitaplarda köpeklerle ve diğer meselelerle ilgili hadisten bir bölüm geçmiştir.

 

 

 

9073. Hasan( -ı Basri) anlatıyor: Ubeydullah b. Ziyad, vefat edeceği hastalığa yakalanan Ma'kil b. Yesar'ı ziyaret etti. Ma'kil ona (hasta haliyle): "Ben size, Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) duyduğum bir hadisi bildireceğim. Bilsem ki bundan sonra bir hayatım daha olacak (ölmeyeceğimi bilsem) sana bu hadisi bildirmezdim. Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Tebaasını aldatarak geceleyen hiçbir kuİ yoktur ki Allah ona cenneti haram kılmış olmasın. Halbuki cennetin kokusu kıyamet gününde yetmiş senelik mesafeden bile duyulur."

 

*Hadislerin tamamını Taberani, hocası Sabit b. Nuaym el-Hud'den rivayet etmiştir.

Bu zatı tanımıyorum. Birinci tarikin ravileri güvenilir kimselerdir. ikinci tarikte geçen Muhammed b. Abdillah b. Muğaffel'i tanımıyorum.

 

 

 

9074. Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Müslümanların bir işine (idareci) yapılmış iken onları aldatan kişi, cehennemdedir."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu's-sağır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravilerden Abdullah Meysere Ebu Leyla çoğunluk alimler nezdinde zayıftır. ibn Hibban bu zatı güvenilir kabul etmiştir. Diğer ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

9075. Ma'kil b. Yesar'dan rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Ümmetimden az olsun çok olsun bir topluluğa idareci kılınıp ta aralarında adaletli davranmayan idareciyi Allah, yüz üstü cehenneme atar."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravilerden Abdülazız b. el-Husayn zayıftır.

 

 

 

9076. Abdurrahman b. Ma'kil b. Yesar, babasından bildiriyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Müslümanların bir işine idareci kılınıp o da kendisine samimi davrandığı ve kendisi için çalışıp çabaladığı gibi tebaası için çalışıp çabalamayan ve onlara karşı samimi davranmayan idareciyi Allah, yüz üstü cehenneme atar. "

 

 

 

9077. Ebu Bekre ile Ebu Hureyre anlatıyor: Hz. Ömer, Sa'd b. Ebi Vakkas'ı Küfe'ye vali olarak atadı. Ona, halk için oturmasını ve onlardan saklanmamasını emretti. Sa'd'ın insanlardan gizlendiği ve onlara kapıyı kapattığı haberi Ömer'e ulaşınca, Ammar b. Yasir'i gönderdi. Gittiğinde eğer kapı kapalıysa kapıyı yakmasını emretti. Vakit sabah ise akşam vakti onunla gelmesini, vakit akşam ise onunla sabah vakti gelmesini emretti. Ammar, Kufe'ye geldiğinde (kapının kapalı olduğunu görünce) Sa'd'ın kapısını yakıp yerinden söktü.

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Ata b. es-Saib ahir ömründe ihtilat'a düşmüştür.

 

 

 

9078. Kays b. Ebi Hlzım anlatıyor: Bilal, Hz. Ömer Şam'da iken onun yanına vardı. (Halifeni) etrafında ordu komutanları oturuyorlardı. Bilal:

"Ey Ömer!" diye seslendi. Ömer: "Ben buradayım" dedi. Bilal ona:

"Kuşkusuz sen, (bu konumun ve taşıdığın sorumluluğunla) Allah ile şunlar arasındasın; üstelik seninle Allah arasında de hiç kimse yok. Sağına, soluna, önüne ve arkana bak; şu etrafındakiler sadece kuş eti yiyorlar" deyince, Ömer ona şu karşılığı verdi: "Doğru söyledin. Vallahi siz (ey komutanlar), Müslüman halktan her birinin yiyeceği olarak zeytinyağı ile sirke payını üstlenmediğiniz sürece şu oturduğum yerimden kalkmam." Bunun üzerine oradakiler: "Karar senin ey Müminlerin emiri! Hiç şüphesiz Allah, rızkı bize bol bol verdi ve hayrı çoğalttı" dediler.

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravileri Sahih'in ravileridir. Abdullah b. Ahmed, Sahih ravisi olmamakla birlikte güvenilir ve sağlam biridir,'

 

 

 

9079. Ebu Musa diyor ki: "Emiru'l-müminin (Ömer) beni size Rabbinizin Kitabı ını ve Peygamberinizin sünnetini öğretmem için, bir de yollarınızı temizlemem için gönderdi."

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravileri Sahih'in ravileridir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Devlet Başkanının Hediyesi ve Tebaasının Hakkını Bilmesi