MECMAU

ZEVAİD

NİKAH

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Kocanın Eşi Üzerindeki Hakları

 

7634. Abdurrahman b. Avf'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kadın beş vakit namazını kılıp, orucunu tuttuğunda, namusunu muhafaza edip, kocasına itaat ettiğinde (kıyamet günü) ona şöyle denilir: Cennete dilediğin kapıdan gir.''

 

*Hadisi Ahmed ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden ibn Lehia'nın hadisi hasendir. Diğer ravileri, Sahih'in ravileridir. Enes'in "Kadın beş vakit namazını kılıp ... " hadisi buna benzer lafızlarla bir önceki bölümde geçmişti.

 

 

 

7635. Abdurrahman b. Hasene diyor ki: Ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "Kadın orucunu tutup namazını kıldığında, kocasına itaat edip namusunu muhafaza ettiğinde, cennetin dilediği kapısından girsin.''

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden ibn Lehia'nın hadisi hasendir. Said b. Ufeyr'i ise tanımıyorum. Diğer ravileri, Sahih'in ravileridir.

 

 

 

7636. Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem,) şöyle buyurmuştur: "Rabbinden korkan, namusunu muhafaza eden ve kocasına itaat eden kadına, cennetin sekiz kapısı açılır ve ona ‘‘Dilediğin yerden gir’‘ deniZir."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravilerden ıbn Lehia'nın hadisi hasendir. Said b. Ufeyr'i ise tanımıyorum. Diğer ravileri, Sahih'in ravileridir.

 

 

 

7637. Husayn b. Mihsan'dan rivayet edildiğine göre halası, bir ihtiyacı için Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi. İhtiyacını giderdikten sonra Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona: ''Senin kocan var mı?" diye sordu. Kadın: "Evet" dedi. "Sen onun neresindesin?" diye sordu. Kadın: "Gücümün yetmediği şeyler hariç onu asla ihmal etmem" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ona karşı konumuna (tutumuna) dikkat et! Çünkü o, senin hem cennetin, hem de cehennemindir. "

 

*Hadisi Ahmed, şu ibarelerle el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebir'de Taberani rivayet etmiştir: ''Sen ona karşı nasıl davrandığma bak." Hadisin ravileri Sahih'in ravileridir. Husayn müstesna. Bununla beraber kendisi güvenilir biridir.

 

 

 

7638. İbn Abbas'tan rivayet edildiğine göre Haslamidan bir kadın, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)le gelerek şöyle dedi: "Ya Resülallah! Bana kocanın eşi üzerindeki haklarını bildir. Çünkü ben, dul bir kadınım. (Diyeceğin şeylere) gücüm yeterse (ne ala), yoksa dulolarak oturacağım." Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kadına şöyle cevap verdi:

 

"Kocanın eş(üzerindeki hakkı, onun ilişki kurmak istediğinde deve sırtında bile olsa, kendisini ona vermekten alıkoymamasıdır. Kocanın eşi üzerindeki haklarından biri de kocasının izni olmadan nafile oruç tutmamasıdır. Eğer kadın (izinsiz) bunu yaparsa (sadece) aç ve susuz kalmış olur, orucu ondan kabul edilmez. Evinden kocasının izni olmadan çıkamaz. Eğer bunu yaparsa, evine geri dönünceye kadar gökyüzündeki melekler, rahmet melekleri ile azap melekleri dahi ona lanet ederler." Kadın şöyle dedi: "Gerçekten de asla evlenmeyeceğim."

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, ravilerden Bahneş diye bilinen Hüseyn b. Kays zayıftır. Husayn b. Numeyr bu zatı güvenilir kabul etmiştir. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7639. Ebü Said el-Hudri anlatıyor: Bir adam kızıyla beraber, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)le gelerek: "Benim şu kızım evlenmeye yanaşmıyor" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kıza: "Babana itaat et" buyurdu. Kız: "Seni hak olarak gönderene yemin olsun ki kocanın, karısı üzerindeki haklarını bildirmedikçe asla evlenmem" deyince, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

 

"Kocanın karısı üzerindeki hakkı şöyledir: Şayet kocasında bir yara olsa, karısı da yarayı yalasa; ya da burnundan irin ya da kan akıp çıkarsa ve karısı da o irini ya da kanı yutarsa, yine de kocasının hakkını ödemiş olamaz." Kadın dedi ki: "Seni hak olarak gönderene yemin olsun ki, asla evlenmeyeceğim." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kadınları, izinleri olmadıkça evlendirmeyin" buyurdu.

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, Nehar el-Abdı müstesna ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

7640. Ebu Hureyre anlatıyor: Bir kadın, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)le giderek: "Ya Resulallah! Ben falan kızı falanım" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İhtiyacını bildir" buyurdu. Kadın şöyle anlatlı: "İhtiyacım şudur: Falan adam bana talip oldu. O halde bana kocanın, karısı üzerindeki hakkını bildir. Eğer güç yetirebileceğim bir şeyse, onunla evlenirim. Eğer güç yetiremezsem evlenmem."

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kadına şu cevabı verdi: "Kocanın karısı üzerindeki haklarından biri şudur: Şayet kocanın burnundan kan ya da irin aksa da, karısı onu yalasa, yine de hakkını ödemiş olamaz. Şayet bir beşerin, başka bir beşere secde etmesi gerekseydi, hiç şüphesiz yanına girdiğinde kadına, kocasına secde etmesini emrederdim."

Kadın bunları duyunca: "Seni hak olarak gönderene yemin olsun ki, dünyada kaldığım sürece asla evlenmeyeceğim" dedi.

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, ravilerden Süleyman b. Davud el-Yemamı zayıftır.

 

 

 

7641. Ebu Umame anlatıyor: Bir adam, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) le: "Kocanın karısı üzerindeki hakkı nedir?'' diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle cevap verdi: "Şayet bir kadın evinden dışarı çıkar sonra da geri döndüğünde kocasından parçalarının koptuğunu ve burnunun aktığını görüp de diliyle, burnunu yalasa kocasının hakkını ödemiş olamaz. Kadın için, kocasının izni olmadan, kocasının evinden çıkması ve kocasının evinden bir şeyler vermesi caiz değildir.''

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden AbdunnOr b. Abdillah hadis uyduran biridir,

 

 

 

7642. Aizullah b. Abdillah Ebu İdris el-Havlani anlatıyor: Muaz, Yemen'e gidince Havlan'lı bir kadın onunla karşılaştı. Yanında on iki çocuğu. vardı. Babalarını evinde bırakınıştı. Çocukların en küçüğünün sakalları yüzünde toplanmıştı. Kadın kalkıp, Muaz'a selam verdi. Evinden olan iki adam, onun koltuk altlarından tutmuşlardı. Kadın: "Ey adam seni kim gönderdi?" diye sordu. Muaz ona: "Beni Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gönderdi" cevabını verdi. Kadın: "Seni Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gönderdi ha! Sen öyleyse Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in elçisisin. Ey Resulullah'ın elçisi! Bize (bazı konularda) haber vermez misin?" deyince, Muaz: "Dilediğin konuda bana soru sor" dedi.

Kadın bunun üzerine Muaz'a: "Bana kişinin, hanımı üzerindeki hakkı nedir haber ver?" dedi. Muaz kadına: "Gücü yettiğince Allah'tan korkar, onu dinler ve itaat eder" cevabını verdi. Kadın tekrar: "Senin üzerine Allah'a yemin ederim ki, bana adamın karısı üzerindeki hakkının ne olduğunu bildireceksin" dedi. Muaz kadına: "Allah'a itaat etmek, ondan korkmak ve onu dinlemek hoşuna gitmedi mi?" dedi. Kadın: "Evet, ama bana kişinin karısı üzerindeki hakkının ne olduğunu bildireceksin. Çünkü ben, şu çocukların babasını çok yaşlı olduğu halde evde bıraktım" deyince, Muaz kadına şöyle dedi: "Muaz'ın canı elinde olan Allah'a yemin ederim ki, sen kocanın yanına döndüğünde cüzzam hastalığının onun etini ve burnunu yırttığını ve de burnunun irin ve kan akıttığını görsen, onun hakkını ödemek için o irin ve kanı ağzınla lokma lokma yutsan, asla onun hakkını ödemiş olamazsın."

 

*Hadisi Ahmed ve Taberani', Abdülhamid b. Behram kanalıyla Şehr'den rivayet etmişlerdir. Her ikisinde de zayıflık bulunmaktadır. Güvenilir kabul edenler de olmuştur.

 

 

 

7643. Zeyd b. Erkam'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kadın, kocasının hakkını ödemedikçe Allah'ın, üzerindeki hakkını ödemiş olmaz. Hatta o kadar ki, şayet kocası deve semeri üzerinde olduğu halde onunla ilişkiye girmek istese bile kendisini ona (teslim etmekten) alıkoymamalıdır. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır ve buna benzer metinle el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir. Ravileri Sahıh'in ravileridir. Ancak Muğire b. Müslim, Sahıh'in ravisi olmamakla beraber güvenilir biridir.

 

 

 

7644. Meymune'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kadınlarla erkeklerin arasındaki safta durmuş ve şöyle buyurmuştur: "Ey kadınlar topluluğu! Şu Habeşlinin (Bilal'in) ezanını ve kametini işittiğinizde onun söylediği gibi söyleyin. Çünkü ezanın her harfine karşılık sizin için bir milyon derece vardır." Bunun üzerine Ömer: "Bu (sevap) kadınlar için; peki erkekler için ne var?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cevaben: "İki kat ey Ömer!" buyurdu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), daha sonra kadınlara yönelerek şöyle dedi: "Kocasına itaat eden, onun hakkını ödeyen, kocasının güzelliğini anan, ona kendi nefsinde ve onun malında hainlik etmeyen kadın ile şehitler arasında cennette sadece bir derece vardır. Eğer kocası mümin ve güzel ahlaklı ise o kadın cennette karısı olur. Kocası öyle değilse, Allah onu şehitlerden biriyle evlendirir. "

 

*Hadisi Taberani iki senedle rivayet etmiştir. senedlerden birinde Abdullah el-Cezeri', Meymune'den rivayet etmiştir. Ravilerden Mansur b. Sa 'd 'ı tanımıyorum. Abbad b. Kesır ise oldukça zayıf biridir. Bir grup alim kendisini zayıf görmüştür. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir. Diğer senedinde tanımadığım raviler bulunmaktadır.

 

 

 

7645. Hz. Aişe anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Hangi insanların, kadın üzerinde hakkı daha çoktur?" diye sordum. "Kocası" cevabını verdi. Ben: "Peki insanların hangisinin, erkeğin üzerindeki hakkı daha çoktur?" diye sordum. "Annesi" cevabını verdi.

 

*Ravilerden olan Ebu Utbe'den, Mis'ar'dan başkası rivayette bulunmamıştır. Diğer ravileri, Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

7646. Hz. Ali'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ey kadınlar topluluğu! Allah'tan korkun, kocalarınızın rızasını talep edin. Çünkü kadın, kocasının kendi üzerindeki hakkını bilseydi, kocasının sabah ve akşam yemeği hazır olduğu sürece yanında dikilmeye devam ederdi."

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, ravilerden Hakem b. Ya'la b. Ata el-Muharibı metruktur.

 

 

 

7647. Muaz b. Cebel'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şayet kadın kocasının hakkını bilmiş olsa, kocasının sabah ve akşam yemeği hazır olduğu sürece yemekten kalkmadıkça asla oturınazdı. "

 

*Hadisi Bezzar ve Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Ubeyd b. Süleyman elEğar'ı tanımıyorum. Babasının, Muaz'dan hadis işittiğini de bilmiyorum. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7648. Abdullah b. Amr'dan rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Yüce Allah, kocasına ihtiyacı olduğu halde, ona teşekkür etmeyen kadına rahmet nazarıyla bakmaz. "

 

*Hadisi iki isnadla beraber Bezzar ve Taberani rivayet etmiştir. Bezzar'ın iki isnadından birinin ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

7649. Muaz b. Cebel'den rivayet edildiğine göre kendisi, Şam'a gittiğinde Hristiyanların rahip, piskopos ve patriklerine; Yahudilerin de haham, bilgin ve fakihlerine secde ettiklerini gördü. "Bunu niçin yapıyorsunuz?" diye sorduğunda, "Bu, peygamberleri selamlamadır" dediler. Bunun üzerine biz: "Bunu kendi Peygamberimize (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yapmaya sizden daha layıkız" dedik.

Muaz, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gelince, ona secde etti. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu nedir ey Muaz?" diye sordu. Muaz şöyle anlattı: "Şam'a gittiğimde Hristiyanlarm piskopos, rahip ve patriklerine secde ettiklerini gördüm. Yahudilerin de hamam, bilgin ve fakihlerine secde ettiklerini gördüm. ‘‘Bunu niçin yapıyorsunuz?’‘ diye sorduğumda onlar: "Bu, peygamberleri selamlamadır" dediler. Ben de dedim ki: ‘‘Biz bunu Peygamberimize yapmaya daha layıkız’‘."

Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Onlar peygamberlerine yalan isnad ediyorlar. Nitekim kitaplarını da böyle tahrif etmişlerdi. Birinin birine secde etmesini emretseydim, hiç şüphesiz kadının, kocasına, kendisi üzerindeki hakkı çok olduğundan dolayı secde etmesini emrederdim. Hiç bir kadın kocasının hakkını ödemedikçe, imanın tadını bulamaz. Hatta deve sırtında olduğu halde, kocası onun nefsini arzulasa bile (kadının kocasına itaat etmesi gerekir)."

 

*Hadisi tamamıyla Bezzar ve ihtisar ederek Ahmed rivayet etmiştir. Bezzar'ın ravileri Sahıh'in ravileridir. Ahmed'in tariklerinden biri de böyledir. Taberani de bu hadisin bir bölümünü rivayet etmiştir.

 

 

 

7650. Suheyb'den rivayet edildiğine göre Muaz b. Cebel, Şam'a gidince Yahudilerin alime ve hamamlarına secde ettiklerini gördü. Hristiyanların da piskopos, rahip ve bilginlerine secde ettiklerini gördü. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gelince O'na secde etti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona: "Bu nedir ey Muaz?" diye sordu. Muaz şöyle anlattı: "Şam'a gittiğimde Yahudilerin alim ve hahamlarına secde ettiklerini gördüm. Hristiyanların da piskopos, fakih ve rahiplerine secde ettiklerini gördüm. ‘‘Bu nedir?’‘ diye sordum. Dediler ki: ‘‘Bu, peygamberleri selamlamadır.’‘"

Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Onlar peygamberlerine yalan isnad ediyorlar. Nitekim kitaplarını da böyle tahrif etmişlerdir. Birinin, birine secde etmesini emretseydim, hiç şüphesiz kadının, kocasına secde etmesini emrederdim. "

 

*Hadisi Bezzar ve Taberani rivayet etmişlerdir. Ravilerden Nehhas b. Kahm zayıftır.

 

 

 

7651. Zeyd b. Erkam anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Muaz b. Cebel'i Şam'a gönderdi. Şam'dan dönünce: "Ya Resulallah! Ehl-i kitabın piskapas ve patriklerine secde ettiklerini gördüm. Sana da secde etsek, olmaz mı?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hayır, birine secde etmesini emretseydim, hiç şüphesiz kadının kocasına secde etmesini emrederdim. "

 

*Hadisi Bezzar ve el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiş olup, Taberani'nin isnadından birinin ravileri Sahıh'in ravileridir. Sadaka b. Abdillah es-Semin, Sahıh'in ravisi olamamakla birlikte Ebu Hatım ve bir grup alim kendisini güvenilir görmüş, Buhari ve başka bir grup alim ise zayıf kabul etmiştir.

 

 

 

7652. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Birinin, birine secde etmesini emretseydim, hiç şüphesiz kadının, kocasına secde etmesini emrederdim. "

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, ravilerden Hakem b. Tahman Ebu izze edDebbağ zayıftır.

 

 

 

7653. Süraka b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Birinin, birine secde etmesini emredecek olsaydım, hiç şüphesiz kadının kocasına secde etmesini emrederdim. "

 

*Hadisi Taberani, Vehb b. Ali kanalıyla babasından rivayet etmiştir. ikisini de tanımıyorum. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7654. Hz. Aişe'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ensar ve Muhacirlerden bir grupla beraberdi. Bir deve gelip Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e secde etti. Bunu gören ashabı: "Ya Resulullah! Hayvan ve ağaçlar sana secde ediyor. Biz sana secde etmeye daha layıkız" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Rabbinize kulluk edin, (din) kardeşinize ikramda bulunun. Birinin, birine secde etmesini emredecek olsaydım, hiç şüphesiz kadının kocasına secde etmesini emrederdim. Kocası, kansına san dağdan siyah dağa, siyah dağdan da beyaz dağa taşınmasını emretse, bunu onun için yapması gerekir. "

 

*Ben derim ki: ibn Mace farklı bir metinle bu hadisin bir kısmını rivayet etmiştir, Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup, ravilerden Ali b. Zeyd'in hadisi hasendir, Zayıf kabul edenler de olmuştur. Peygamber Mucizeleri kitabında bunun dışında bu türden hadisler bulunmaktadır.

 

 

 

7655. İsmet anlatıyor: Ensar'dan bir yetime ait olan bir deve yanımızdan kaçtı. Onu yakalayamadık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gidip durumu anlattık. Bizimle beraber kalkıp, devenin bulunduğu bahçeye kadar geldi. Deve, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i görünce ona doğru yürüdü ve secde etti. Dedik ki: "Ya Resulallah! Emretsen de, kırallara secde edildiği gibi sana da secde etsek?" Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Bu (davranış) benim ümmetimde yoktur. Bunu yapacak olsaydım, hiç şüphesiz kadınların kocalarına secde etmesini emrederdim.''

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Fadl b. el-Muhtar zayıftır.

 

 

 

7656. Gaylan b. Seleme anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ile beraber bir yolculukta idik. Şöyle buyurdu: "Birinin, birine secde etmesini emredecek olsaydım, hiç şüphesiz kadının kocasına secde etmesini emrederdim. "

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Şebıb b. Şeybe'nin zayıf kabul edilmesi hususunda görüş birliği bulunmaktadır. Salih Cezere ve başkaları kendisini güvenilir kabul etmiştir.

 

 

 

7657. Esma binti Yezid el-Ensariyye haber veriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bir gün Mescid'den geçti. Kadınlardan bir topluluk orada oturuyordu. Kadınlara eliyle işaret ederek selam verdi ve şöyle buyurdu: "Nimet verenlere nankörlük etmekten sakının." Aralarından birisi: "Ey Allah'ın Peygamberi! Allah'ın nimetlerine karşı nankörlük etmekten Allah'a sığınırım." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), şöyle buyurdu:

"Evet, onlardan birinin dulluğu uzar, kız olanın da evlenme çağı gecikip evde kalır da sonra yüce Allah ona koca ihsan eder, çocuk verir ve gözünün aydın olacağı şeyler ihsan eder. Sonra öfkelenir, Allah'a yemin ederek kocasından bir an bile hiçbir hayır görmediğini söyler. İşte bu, Allah'ın nimetlerine karşı nankörlük etmek demektir. İşte bu, nimet verenlere nankörlük etmek demektir. "

 

*Ben derim ki: Ebu Davud bu hadisten kadınlara selam verme kısmını rivayet etmiştir. *Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup, ravilerden Şehr b. Havşeb zayıftır. Güvenilir kabul edenler de vardır.

 

 

 

7658. Esma binti Yezid'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Mescid'in bir tarafında bulunan kadınların yanına çıktı. O esnada ben de kadınlarla beraberdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kadınların sesini duydu ve şöyle buyurdu: "Ey kadınlar topluluğu! Sizler cehennem odununun en çoğusunuz," Bu konuşması üzerine cüret ederek Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e seslenerek dedim ki: "Ya Resulallah! Neden peki?" Şöyle buyurdu:

"Sizlere, bir şeyler verildiğinde şükretmezsiniz, sıkıntıya maruz kaldığınızda sabretmezsiniz ve size verilenler bol bol verilmediğinde şikayet edersiniz. O halde size nimet verenlere karşı nankörlük etmekten sakının." Bunun üzerine ben: "Ya Resulallah! Nimet verenlere nankörlük etmek ne demektir?" diye sordum. Şöyle buyurdu: "Kadın kocasının yanında bulunur, kocası için iki, üç çocuk doğurur da nihayet şöyle der: ‘‘Ben senden hiç hayır görmedim ki!''

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Şehr b. Havşeb zayıftır. Güvenilir kabul edenler de vardır. Diğer ravileri, Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

7659. Selma binti Kays anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ensar'dan bir grup kadınla biat etmişti. Bizden aldığı sözlerden biri de şuydu: "Kocalarınızı aldatmayın." Geri döneceğimiz zaman dedik ki: "Vallahi keşke Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e kocalanınızı aldatmanın ne demek olduğunu sorsaydık." Hemen geri döndük ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e bunu sorduk. Şöyle buyurdu: "Onun malıyla başkasına yardım etmeniz ya da hediye vermenizdir."

 

*Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup, ravilerden birinin ismi belirtilmemiştir. ibn ishak tedlis yapan biridir.

 

 

 

7660. Zeyd b. Erkam'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kişi karısını yatağına çağırdığı zaman, deve sırtında (ilişki) olsa bile karısı ona icabet etsin. "

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup, ravileri Muhammed b. Sa'lebe b. Seva hariç Sahıh'in ravileridir. Muhammed'den bir grup alim rivayette bulunmuştur. Zayıf kabul eden hiç kimse olmamıştır. Taberani, buna benzer lafızlarla hadisi el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir. Ravileri Muğıre b. Müslim hariç Sahıh'in ravileridir. Muğıre ise güvenilir biridir. Daha önce geçmişti.

 

 

 

7661. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kadının ikı örtüsü vardır." Denildi ki: "Onlar nedir?" Şöyle buyurdu: "Koca ve mezar." Denildi ki: "Hangisi daha iyi örter?" Buyurdu ki: "Mezar."

 

*Hadisi Taberani üç Mu'cem'inde de rivayet etmiştir. Ravilerden Halid b. Yezıd el, Kasrı hakkında Ebu Hatim "Kavı değildir" değerlendirmesinde bulunmuştur.

 

 

 

7662. Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Size cennet erkeklerinizi haber vereyim mi?" Biz: "Olur, ya Resulallah!" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Peygamber cennettedir, sıddik cennettedir, şehit cennettedir, doğan bebek cennettedir, şehrin bir yakasında oturan (din) kardeşini sadece Allah için ziyaret eden adam cennettedir. Size cennetteki kadınlarınızı haber vereyim mi?" Biz yine: "Olur, ya Resulallah!" deyince, şöyle buyurdu: "Kocasını seven her kadın, doğurgan kadın ve bir kadın ki kızdığında, ya da kocası kötülük ettiğinde ya da ona kızdığında: ‘‘Bu elim, senin elindedir, benden hoşnut olmadıkça gözüme uykuyu sürme çekmem (uyumam)'' der. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu's-sağır'de rivayet etmiş olup, ravilerden ibrahım b. Ziyad el-Kuraşı hakkında Buhari: "Hadisi sahih değildir" demektedir. Eğer bununla onu zayıf gördüğünü ifade etmek istiyorsa, hiçbir söz bunun üzerine söylenemez. Eğer özel bir hadisi kastediyorsa, onu zikretmemiştir. Diğer ravileri, Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

7663. Ka'b b. Dere'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Size cennet ahalisinin erkeklerini haber vereyim mi?" diye sorup ta sahabe: "Olur, ya Resulallah!" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Peygamber cennettedir, şehid cennettedir, sıddik cennettedir, doğan bebek cennettedir, şehrin bir yakasında oturan (din) kardeşini sadece Allah için ziyaret eden adam cennettedir. Size cennet ahalisinin kadınlarını haber vereyim mi?" Sahabe bunun üzerine: "Olur, ya Resulallah!" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kocasını seven kadın, doğurgan kadın ve bir kadın ki zulmettiğinde ya da zulme uğradığında şöyle der: ‘‘İşte bu alnım, senin elindedir. Benden hoşnut olmadıkça hiçbir uyku tatmam.’‘"

 

*Hadisi Taberanl, el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup, ravilerden Serı b. İsmail metruk biridir. 

 

 

 

7664. İbn Abbas'tan rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Size cennetteki dünya ahalisinin erkeklerini bildireyim mi?" sorunca sahabe: "Olur, ya Resulallah!" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Peygamber cennettedir, sıddik cennettedir, şehid cennettedir, İslam fıtratı üzere doğan cennettedir, şehrin bir yakasında oturan (din) kardeşini sırf Allah için ziyaret eden adam cennettedir. Size cennet ahalisinin kadınlarını bildireyim mi?" Biz: "Olur, ya Resulallah!" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kocasını seven kadın, doğurgan kadın, kızdığında ya da kızdırıldığında şöyle diyen kadın: "Benim elim senin elindedir. Gözüme uykuyu sürme çekmem (uyumam)."

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Amr b. Halid el-Vasitı hadis uyduran biridir.

 

 

 

7665. Muaz b. Cebel'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hiçbir kadın için, kocası istemediği halde kocasının evinde (başka birine) izin vermesi helal değildir. Kocası istemediği halde (evden) dışarı çıkmasın. Kocasının evinde (onun hilafına olarak) başkasına itaat etmesin, onun kalbini gücendirmesin, onun yatağından uzak durmasın ve onu (kocasını) dövmesin. Kocasından zulüm görmüş olsa bile onu hoşnut etmeye çalışsın. Şayet kocası ondan razı olursa, bu güzel bir şeyolur. Allah da kadının özrünü kabul eder ve böylece kadın (isyana düşmekten) kurtulmuş olduğundan kadın üzerinde hiçbir günah da terettüp etmez. Eğer adam, kadından hoşnut olmaz ve bunu kabul etmezse (haklı olduğu halde kadın) özrünü ifa etmiş (yani yapması gerekeni yapmış) olur. "

 

*Hadisi Taberani iki isnadla rivayet etmiştir. Birinin ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7666. Enes b. Malik'ten rivayet edildiğine göre bir adam evden çıkmış, karısına da evden çıkmamasını emretmişti. Babası evin aşağı tarafında, kadın ise evin üst tarafında idi. Babası hastalandi. Kadın, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e birini gönderip, durumu ona anlatınca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kocana itaat et" buyurdu. Kadının babası öldü. Kadın, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e yine birini gönderdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Allah, kocana itaat etmen sebebiyle babam bağışladı."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravilerden ismet b. elMütevekkil zayıftır.

 

 

 

7667. Cabir b. Abdillah'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Üç kişi vardır ki, ne namazları kabul edilir, ne de kendileri için Allah'a bir hasene yükselir: Ayılıncaya kadar sarhoş, kocasının kendisine kızgın olduğu kadın, geri dönünceye ve elini efendilerinin eline koyuncaya kadar kaçak köle. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravilerden Abdullah b.

Muhammed b. Akil'in hadisi hasendir. Kendisinde zayıflık bulunmaktadır. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7668. İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "İki kişi vardır ki namazları başlarından öteye geçmez. Onlara geri dönünceye kadar efendilerinden kaçan köle ve ta ki (tekrar itaate) dönünceye kadar kocasına isyan eden kadın. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu's-sağır'de rivayet etmiş olup, ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7669. İbn Ömer diyor ki: Ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "Kadın, kocası istemediği halde evden çıktığı zaman semadaki bütün melekler, cinler ve insanlardan başka yanından geçtiği her şeyevine dönünceye kadar o kadına lanet eder. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravilerden Süveyd b.

Abdilazız metruk biridir. Duhaym ve başkaları bu zatı güvenilir kabul etmiştir. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7670. Ümmü Seleme'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hiç şüphesiz ben eteğini sürüyüp kocasına şikayetlenerek evden çıkan kadından nefret ederim. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup, ravilerden Yahya b. Ya'la zayıftır.

 

 

 

7671. İbn Ömer'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kadın avrettir. Kadın evden çıktığında şeytan ona dikkat kesilir. Kadın evinin içinde olduğu zaman, Allah'a en yakın olduğu zamandır."

 

*Hadisi Taberani', el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravileri Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

7672. Abdurrahman b. Şibl'in bildirdiğine göre kendisi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işitti: "Kur'an okuyun. Onu okuduğunuz zaman onu vesile ederek mal ve servet edinmeye kalkışmayın ve Kur'an'da aşırı gitmeyin, Kur'an'dan uzaklaşmayın, Kur'an'ı vasıta kılarak yemek yemeyin." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devamla şöyle buyurdu: "Kadınlar cehennemliktir." Bir adam: "Ya Resulallah! Onlar bizim annelerimiz, bacılarımız ve kızlarımız değiller mi?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), (cehennemlik olmalarının sebebi olarak) kocalarının haklarına karşı nankörlük etmeleri ve onların hakkını zayi etmelerini zikretti.

 

*Hadisi Taberanl, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, hadisi Ahmed ve diğerlerinin rivayet etmiş olduğu farklı tarikleri bulunmaktadır. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7673. Ebu Umame'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Cehennem sehifler için yaratıldı. Sehifler de, kocalarına itaat edenleri müstesna kadınlardır."

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Ali b. Yezıd el-Elhani metruk biridir.

Bu zatın salih bir zat olduğu da söylenmiştir. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7674. Temim ed-Dari'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kocanın karısı üzerindeki hakları, yatağını terk etmemesi, kocasının (yeminini bozmak zorunda bırakmayarak) yeminine bağlı kalmasına (yardımcı olması), emrine itaat etmesi, kocasından izin almadan dışarı çıkmaması ve kocasının istemediği kişileri evine sokmamasıdır. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup, ravilerden Dırar ibn Amr zayıftır.

 

 

 

7675. Hakim b. Hizam anlatıyor: Bir gün Resuhillah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kadınlara hitap veriyordu. Onlara vaaz etti. Allah'tan korkmalarım ve kocalarına itaat etmelerini ve tasaddukta bulunmalarını emrettikten sonra parmaklarını bir araya getirerek şöyle buyurdu: "Sizden cennete girecek olan kadınlar (şu kadardır)." sonra "Pek çoğunuz ise cehennem odunusunuz." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), parmaklarını ayırdı. Bunun üzerine bir kadın: "Niçin ya Resulallah!" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle cevap verdi: "Çünkü sizler, çok lanet okuyorsunuz, kocalarınıza nankörlük ediyorsunuzve hayrı da erteliyorsunuz. "

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Zeyd b. Rufey' zayıftır.

 

 

 

7676. Esma binti Ebi Bekr'den rivayet edildiğine göre o, bir gün kızkardeşi Hz. Aişe'yi ziyarete gitmişti. Kocası Zübeyr de yoktu (şehir dışında idi). O esnada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), içeri girdi ve hoş bir koku sezerek şöyle buyurdu: "Kadının kocası yokken, koku sürünmesi onun için caiz değildir."

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Musa b. Ubeyde zayıftır.

 

 

 

7677. Ebu Ümame'den rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), iki parmağını birleştirerek şöyle buyurdu: "çocuğunun bakımını yaparak efendisine (kocasına) itaat edip namusunu muhafaza etmek için çalışıp ta (bu uğraşı içinde) yanakları kararan kadınla ben, cennette mutlaka şu ikisi gibi olacağız."

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Ali b. Yezid el-Elhani metruk biridir.

Güvenilir kabul edenler de olmuştur.

 

 

 

7678. İbn Abbas anlatıyor: Bir kadın: ''Ya Resulallah! Kadının (kocasının cefasına karşı) sabrının karşılığı (ödülü) nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Kocasına itaat etmiş olmak ve onun hakkını itiraf etmek. "

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup, ravilerden Kasım b. Feyyad zayıftır. Güvenilir kabul edenler de olmuştur. Senedinde tanımadığım bir ravi bulunmaktadır. 

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Kocasının İzni Olmaksızın Kadının Tasarrufta Bulunması