MECMAU

ZEVAİD

FERAİZ

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Bazı Paylar

 

**************

Dede Hakkında

***************

 

7159. Hz. Ömer'den rivayet edildiğine göre kendisi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e "Dedeye (mirasta) payolarak ne verdiniz?" diye sorunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Niçin bunu soruyorsun ey Ömer? Sanıyorum sen bunu öğrenmeden öleceksin." (Gerçekten de) Hz. Ömer bunu öğrenmeden önce öldü.

 

*Hadisi Taberanl, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir.

Ancak Said b. el-Müseyyib'in, Ömer'den hadis işittiği tartışmalıdır.

 

 

 

7160. Ebu Said diyor ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında dedeyi varislerden kabul ederdik."

 

*Hadisi Ebu Ya'la ve Bezzar rivayet etmiş olup Ebu Ya'la'nın ravileri Sahih'in ravileridir. 

 

 

 

7161. Ubade b. es-Samit diyor ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in verdiği hükümlerden biri de; babaanne ve anneanneye aralarında altıda bir olarak almasına hükmetmesiydi."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de, Ahmed ise uzun bir hadiste rivayet etmiştir. İkisinin de isnadı munkatıdır. Ravilerinden ishak b. Yahya ise Ubade'den Hadis işitmemiştir.

 

 

 

*******************

Kelale (Babası ve Çocuğu Olmayan) Hakkında

*******************

 

7162. İbn Abbas, Basra'da anlatıyor: Hz. Ömer (suikastte) darbe aldığında yanına gelen ilk kişi bendim. Şöyle demişti: "Benden üç şeyi aklınızda tutun: İnsanların (tümünün) bana yetişememesinden korkuyorum: Ben, kelale hakkında hüküm vermedim. İnsanlara bir halife bırakmadım. Bana ait olan her köle, hürdür."

 

*Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

7163. Bera b. Azib bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e kelale hakkında sorulduğunda: "Yaz ayeti (Nisa, 9) sana yeterlidir'' cevabını verdi.[Nisa, 176]

 

*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiş olup ravilerinden Haccac b. Ertat tedlis yapan biridir.

 

 

 

7164. Semure b. Cündüb'den rivayet edildiğine göre: Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e Ensar'dan bir adam gelerek kelale hakkında fetva istemek üzere şöyle sordu: "Ya Resülallah! Bana adamın kelalesinin kim olduğunu bildir? Baba ve anne bir kardeşi midir?" Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adama hiçbir cevap vermedi. Sadece Nisa suresindeki kelale ayetini adama okudu. Adam tekrar sordu. Adam her sorduğunda Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ayeti okuyordu. O kadar çok oldu ki bu, en sonunda adam gürültü yapmaya etmeye başladı. Adamın, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in kendisine bu şekilde açıklamada bulunmasına olan hırsından dolayı şamatası arttı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), adama yine ayeti okuduktan sonra şöyle buyurdu: "Vallahi ben, bana verilenden fazlasını sana söyleyemem. Vallahi ben, bana verilenden fazlasını sana söyleyemem. Bu konuda olan bilgim artıncaya kadar (fazlasını söyleyemem)." Bunun üzerine adam o anda oturdu ve sustu.

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiştir. Hadisin isnadı zayıftır.

 

 

 

****************

Birinin Annesi Bir Olan Iki Amcaoğlu Hakkında

****************

 

7165. Haris'in bildirdiğine göre Hz. Ali, birisi anne bir amcaoğlu olan iki amcaoğlunun payını tayin etti. İnsanlar: "İbn Mes'üd ona malın tamamını verdi" deyince Hz. Ali şöyle cevap verdi: "Eğer İbn Mes'ud fakih (dinde anlayış sahibi) ise Allah ona rahmet etsin. Lakin ben ona annesinden dolayı, anne bir kardeşin payını veriyordum." Ali bunun üzerine malı, ikisi (anne bir amcaoğlu, anne-baba bir amcaoğlu) arasında paylaştırdı.

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup ravilerinden Haris zayıftır. Güvenilir kabul edenlerde olmuştur.

 

 

 

*****************

Koca ve Anne-Baba Bir Kız Kardeş

*****************

 

7166. Zeyd b. Sabit'ten rivayet edildiğine göre kendisine kocanın ve baba-anne bir kız kardeşin payı soruldu. Kocaya yarım pay, kız kardeşe ise yarım pay verdi. Bu hususta konuşulunca kendini savundu: "Ben Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzurunda bulundum. O da böyle bir hüküm vermişti."

 

*Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup ravilerinden Ebu Bekr b. Ebi Meryem ahir ömründe ihtilat'a düşmüştür. Diğer ravileri, Sahih'in ravileridir.

 

 

 

*****************

Anne, Kız Kardeş ve Dede

*****************

 

7167. Şa'bı anlatıyor: Bağlı olarak Haccac'a götürüldüm. Sarayın kapısına getirildiğimde Yezıd b. Ebi Müslim'le karşılaştım. Bana "Senin iki yanındaki ilimden dolayı biz Allah'a aitiz, ey Şa'bı! Bu günde aracılık geçmez; bu nedenle valiye müşrik olduğunu ve içinde nifak bulunduğunu itiraf et. O zaman belki kurtulursun" dedi. Bana telkinde bulundu. Daha sonra Muhammed b. el-Haccac da telkinde bulunup Yezıd'in dediklerine benzer şeyler söyledi. Haccac'ın huzuruna götürüldüğümde Haccac bana "Ey Şa'bı! Sen de bize karşı çıkanlardan mısın?" diye sorup tekbir getirince şu karşılığı verdim: "Allah, valiyi ıslah etsin. Evimiz hüzün doldu. Üzerimizden yağmur kesildi. Yol daraldı. Uykusuzluğu gözümüze sürme yaptık. Korku üzerimize yerleşti. Öyle bir belaya ve utanç verici bir duruma düştük ki (düştüğümüz bu durumda), ne takva sahibi olduk, ne de kuvvetli facirler."

 

Bunun üzerine Haccac şöyle dedi: "Vallahi doğru söyledi. Bize karşı çıkmakla ne takva sahibi oldular, ne de facir olduklarında güç kazandılar, onu serbest bırakın."

(Daha sonraları) miras hususunda Haccac bana muhtaç oldu. Bana bir adam gönderip: "Anne kız kardeş ve de de hakkındaki hüküm nedir?" diye sordu. Ben de: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in beş sahabisi bu konuda ihtilaf etti; Abdullah b. Mes'ud, Ali, Osman, Zeyd b.

Sabit ve Abdullah b. Abbas" diye cevap verdim. Haccac: "İbn Abbas bu konuda ne diyor? Eğer mükemmel bir şekilde biliyorsan söyle" dedi. Ben: "İbn Abbas, dedeyi baba olarak kabul etmiş, kız kardeşe hiçbir pay vermemiş, anneye de üçte bir pay vermiştir" dedim. Haccac: "İbn Mes'ud bu konuda ne diyor?" deyince, "İbn Mes'ud altı payın üçünü kız kardeşe, ikisini dedeye, birini de anneye vermiştir" dedim. Haccac: "Emirü'l-Mü'minin (Osman) bu konuda ne diyor?" diye sordu. Ben: "Onların her birine üçte bir vermiştir" dedim. Haccac: "Ebu Turab (Hz. Ali) bu konuda ne diyor?" diye sorunca ben: "Altı payın, üçünü kız kardeşe, ikisini anneye ve birini ise dedeye vermiştir" dedim. Haccac: "Zeyd b. Sabit bu konuda ne diyor?" deyince ben: "Yedi payın üçünü anneye, ikisini dedeye, ikisini de kızkardeşe verdi" dedim. Haccac bunun üzerine bana: "Kadıya emir ver, miras hakkında Emirü'l-Mü'minin'in (Hz. Osman'ın) verdiği hükmü uygulasınlar" dedi.

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup ravileri güvenilir kimselerdir. Şa'bi'nin ravisi Abbad b. Musa'dır. Bu kişi kendisiyle Buharİ ve Müslim'in miras konusunda delil getirdiği el-Hutulli değildir. Bu kişi el-Ukli'dir. Zehebi, Mizan'da şöyle demektedir. Ondan tek rivayette bulunan, oğlu Muhammed b. Abbad b. Musa b. Raşid'dir. Lakabı Sendul'dur. Beyhaki bu hadisi, oğlu Muhammed kanalıyla Abbad'dan rivayet eder: Şa'bi ile Abbad'ın arasına Ebu Bekr el-Hüzeli'yi koyar kı, onun ismi Selma b. Abdillahtır. Ahmed, ibn Main, Ebu Zür'a ve başkaları bu zatı zayıf görmüşlerdir. Gundar bu zatı hadis uydurmakla itham etmiştir. Ancak Abbad'dan rivayette bulunan tek kişi oğlu Muhammed değildir. Çünkü Bezzar ve Beyhaki'nin rivayetinde hadis, İsa b. Yunus kanalıyla Abbad'dan gelmektedir. Beyhaki'nin bir rivayeti de şöyledir: (Beyhaki der ki) Bize Musa b. Abbad bildirdi. (Musa der ki): Bize Şa'bi bildirdi. Buna göre hadisin isnadı muzdaribtir.

 

 

 

*****************

Erkek Kardeşler Hakkında

*****************

 

7168. Ali b. Ebi Talib'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kişi, anne baba bir erkek kardeşine varis olur, ;'aba bir erkek kardeşlerine varis olamaz."

 

*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Hadisin manasını bilmiyorum. Ravilerden Haris Zayıftır. Güvenilir kabul edildiği de olmuştur.

 

 

 

7169. Hz. Ali diyor ki: "Anne bir erkek kardeşler, öldürüldükleri zaman da anne bir erkek kardeşinin diyetine varis olamazlar."

 

*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

***************

Hala ve Teyze

***************

 

7170. Ebu Said el-Hudri'nin naklettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kuba'ya gitmek üzere bir merkebe bindi. O esnada hala ve teyzenin miras durumu soruldu. Yüce Allah şu hükmü O'na inzal buyurdu: "Onlara miras yoktur. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu's-sağır'de rivayet etmiş olup ravilerden Yakub b. Muhammed ez-Zührı zayıftır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Lian Yapılan Kadının Oğlunun Mirası