MECMAU

ZEVAİD

BUYU (TİCARET)

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Faiz Hakkında

 

6571. Ebu Harra er-Rakaşi, amcasından aktarıyor: Veda haccında, Teşrik günlerinin ortasında, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in devesinin yularım tutuyordum. Yapmış olduğu konuşmada şöyle buyurdu: "Ey insanlar! Her faiz kaldırılmıştır. İlk kaldırılan faiz, Abbas b. Abdilmuttalib'in faizidir. Mallarınızın sermayesi (ana parası) size aittir. Zulmetmeyin ve zulme de maruz kalmayın."

 

*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiş olup ravilerden Ali b. Yezıd zayıftır. Güvenilir kabul edenler de vardır. Ebu Harre'yi Ebu Davud güvenilir kabul etmiş, ibn Main zayıf görmüştür.

 

 

 

6572. Abdullah b. Mes'ud'dan rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Faiz yetmiş çeşittir. Şirk te bunun gibidir. "

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup ravileri Sahıh'in ravileridir. ibn Mace ise "Şirk te bunun gıbidir" ifadesi olmaksızın rivayet etmiştir.

 

 

 

6573. Meleklerin yıkadığı Abdullah b. Hanzala'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Faiz olduğunu bildiği halde kişinin yediği bir dirhemlik faiz, otuz altı kez zina yapmaktan daha kötüdür."

 

*Hadisi Ahmed ve el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiştir. Ahmed'in ravileri Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

6574. Abdullah b. Selam'dan rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kişinin faizden aldığı bir dirhem, Allah katında müslümanken işlemiş olduğu otuz üç zinadan daha büyüktür."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup ravilerden Ata' el-Horasani, ibn Selam'dan hadis işitmemiştir.

 

 

 

6575. Beni b. Azib'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Faiz yetmiş iki kısımdır. En hafifi kişinin annesiyle zina etmesi gibidir. Faizlerin en ağırı ise kişinin, kardeşinin namusuna el uzatmasıdır. "

 

*Hadisi, Taberani el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravilerden Ömer b. Raşid'i, İcli güvenilir kabul ederken, hadis imamlarının çoğunluğu ise zayıf addetmektedir.

 

 

 

6576. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim hakkı iptal etmek için zalime yardım ederse Allah ve Resulü'nün zimmetinden (güvencesinden) uzak olmuş olur. Kim faizden elde edilmiş bir dirhem yerse bu, otuzüç zina gibidir. Kimin eti haramda yetişirse o kişiye Cehennem layıktır."

 

*Hadisi Taberanl, el-Mu'cemu's-Sağır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir. Said b. Rahme zayıftır.

 

 

 

6577. Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Yürütüldüğüm (Mirac) gece(si) yedinci kat semaya ulaşıp yukarıma baktığımda gök gürültüsü, yıldırım ve şimşekler gördüm. Bir topluluğun yanından geçtim. Karınları evler kadar büyük olup bakıldığında dışarıdan içerisindeki yılanlar görülüyordu. ‘‘(Ey Cibril! Bunlar kimlerdir?’‘ diye sordum. ‘‘Bunlar, faiz yiyenlerdir’‘ karşılığını verdi.''

 

*Ben derim ki: Ahmed'in Müsned'inde daha uzun metniyle geçen bu hadis, "Mahlukatın Acaiplikleri" kitabında (bölümünde) geçmektedir. ibn Mace de kısa metniyle rivayet etmiştir. Ravilerden Ali b. Zeyd hakkında bazı tenkitler yapılmıştır. Onun hakkında ağır basan görüş ise zayıf olduğudur.

 

 

 

6578. Ka'bu'l-Ahbar diyor ki: ''Otuz üç kadınla zina etmem, bana (bir şeyi) yediğimde faiz olarak yediğimi Allah'ın bildiği bir dirhem faiz yemekten daha sevimli geliyor.''

 

*Hadisi Ahmed, Hanzale b. er-Rahib kanalıyla Ka'b el-Ahbar'dan rivayet etmiştir.

Hüseynı şöyle demektedir: "Hanzale, meleklerin yıkadığı kişi midir? Eğer öyleyse Hanzale, Uhud savaşında şehit edilmiştir. Nasıl Ka'b'den hadis rivayet etsin ki!? Yok, eğer başka birisi ise o takdirde ben başka bir Hanzale tanımıyorum. Zahir olan şudur ki ravi; Hanzale'nin oğlu olan Abdullah'tır. Orijinal metinden Abdullah ismi düşmüş olmalıdır. Allah en doğrusunu bilir." Hadisin ravileri Hanzale'ye kadar Sahih'in ravileridir.

 

 

 

6579. Abdullah b. Mes'ud diyor ki: ''Faizi yiyen, yediren, yazan, faiz olduğunu bildiği halde şahitlik yapan; güzel görünmek için dövme yaptıran ve yapan kadın, zekatı geciktiren, hicretten sonra dinden dönen Araplar, Muhammed'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) lisanı ile lanet edilmişlerdir.''

 

*Ben derim ki: Sahih'te ve başka kitaplarda bu hadisten bir bölüm bulunmaktadır. *Hadisi Ahmed, Ebu Ya'la ve el-Mu'cemu'l-kebir'de Taberani rivayet etmiş olup ravilerden Haris el-A'var zayıftır, Güvenilir kabul edenler de vardır.

 

 

 

6580. Amr b. el-As diyor ki: Ben, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "İçlerinde faiz uygulamalan aşikar olan toplumlar, gaflet ile cezalandırılırlar. Kendilerinde rüşvet yaygın olan toplumlar ise korku ile cezalandırılırlar. "

 

*Hadisi Ahmed rivayet etmiş olup senedinde tanımadığım bir kişi bulunmaktadır,

 

 

 

6581. İbn Mes'üd'dan rivayet edildiğine göre Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Zina ve faizin apaçık işlendiği hiç bir toplum yoktur ki, Allah'ın azabını hak etmiş olmasınlar."

 

*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiş olup isnadı ceyyiddir.

 

 

 

6582. İbn Mes'üd'dan rivayet edildiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kıyametten önce şarap, zina ve faiz, pek yaygın olacaktır."

 

*Hadisi Taberani el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

6583. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Faiz ve zina, bir beldede yaygınlaştığında o belde kendisine Allah'ın yazdığı (azabı)nı hak etmiş olur."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup ravilerden Haşim b.

MerzOk'un biyografisini zikredene rastlamadım. Diğer ravileri, güvenilir kimselerdir.

 

 

 

6584. Abdullah b. Mes'üd diyor ki: "Bir beldede zina ve faiz yaygınlaşmadıkça, o belde ahalisi asla helak olmaz."

 

*Hadisi Ta bera nı, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup ravilerden Ahmed b.

Yahya el-Kufi el-Ahvel zayıftır.

 

 

 

6585. Semure b. Cündüb'ün bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), faiz yiyene ve yedirene lanet etmiştir.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup ravilerden ibrahım b. ismail b. Yahya b. Seleme b. Küheyl zayıftır.

 

 

 

6586. İbn Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), faiz yiyene, yedirene, (faiz muamelesini) yazana ve bildikleri halde şahitlik yapanlara lanet etmiştir.

 

*Ben derim ki: Bu hadisi Ebu Davud "bildikleri halde" kısmı hariç rivayet etmiştir. *Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup ravilerden isa b. Ebi isa el-Hannat metruk biridir.

 

 

 

6587. Kasım b. Abdilvahid el-Vezzan anlatıyor: Abdullah b. Ebi Evfa'yı çarşıdaki para değiştokuşu yapanlar (dövizci ve tefeciler) arasında gördüm. İnsanlara şöyle diyordu: "Ey dövizciler topluluğu, müjdeler olsun!" Bunun üzerine "Ey Ebu Muhammed! Bizi müjdelediğin şey için Allah da seni cennetle müjdelesin, (nedir o bizi müjdelediğin şey)?" dediler. Abdullah: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Cehennemle müjdelenin’‘ buyurmuştur" karşılığını verdi.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup ravilerden Kasım hakkında Zehebı şöyle demektedir: "Zannediyorum ki Kasım'dan hadis rivayet eden tek kişi Fudayl b. Hüseyn el-Cahderl'dir. Ben derim ki: Kasım'ı zayıf gören kimseye rastlamadım.

 

 

 

6588. Avf b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bağışlanmayan (şu) günahlar benden uzak olsun: Dolandırıcılık yapmaktan sakın. Kim bir şey hususunda hilejdolandırıcılık yaparsa kıyamet günü onu yanında getirir. Faiz yemekten sakın. Kim faiz yerse kıyamet günü o kişicin çarpmış deli olarak diriltilir" Sonra (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu ayeti okudu: "Faiz yiyenler (kabirlerinde) şeytan çarpmış kimselerin cinnet nöbetinden kalktığı gibi kalkarlar."[Bakara, 275]

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup ravilerden Hüseyin b. Abdilevvel zayıftır.

 

 

 

6589. İbn Abbas, Yüce Allah'ın buyurduğu: "Faiz yiyenler (kabirlerinde) şeytan çarpmış kimselerin cinnet nöbetinden kalktığı gibi kalkarlar"[Bakara, 275] ayeti ve devamındaki ayetler hakkında şu açıklamalarda bulunmuştur: Faiz yiyenler bu şekilde tanınırlar. Kalkmaya güç yetiremezler. Kalktıklarında ise boğazlanan cinlinin kalktıkları gibi kalkarlar. "Bu halonların ‘‘Alım-satım, tıpkı faiz gibidir’‘ demeleri yüzündendir": Allah'a iftira ediyorlar "Halbuki Allah, alım-satımı helal, faizi haram kılmıştır. Bundan sonra kime Rabbinden bir öğüt gelir de faizden vazgeçerse, geçmişte olan kendisinindir ve artık onun işi Allah'a kalmıştır. Kim tekrar faize dönerse, işte onlar cehennemliktir, orada devamlı kalırlar. Ey Iman edenler! Allah'tan korkun. Eğer gerçekten inanıyorsanız mevcut faiz alacaklarınızı terk edin. Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız Allah ve Resulü tarafından (faizcilere karşı) açılan harpten haberiniz olsun. Eğer tövbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş, ne de haksızlığa uğramış olursunuz."[Bakara, 278, 279]

 

- Allah en doğrusunu bilir- Bize ulaştığına göre bu ayetler, Sakif kabilesinden Amr b. Umeyr b. Avf, Beni Mahzum'dan Muğire oğulları hakkında inmiştir. Muğire oğulları, Sakif için faiz alıyorlardı. Yüce Allah, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i Mekke (ahalisine) galip kılınca o gün hepsi bütün faizleri kaldırdı. TaH ahalisi ise kendi lehlerine olan faizlerin kalmasını, kendi aleyhlerine olan faizlerin ise kaldırılması yönünde anlaşma yaptı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara gönderdiği mektubun son sayfasında şöyle yazmıştır: "Müslümanlar lehine hangi şeyler varsa onların lehine de aynı şeyler, Müslümanların aleyhine hangi şeyler varsa onların aleyhine de aynı şeyler vardır. Faiz yemeyecekler, karşılıklı faiz muamelesinde bulunarak birbirlerine faiz yedirmeyecekler." Bunun üzerine Amr b. Umeyr oğulları ve Muğıre oğulları Attab b. Esıd'in yanına gittiler. -Attab o zaman Mekke'deydi- Muğıre oğulları:

"İnsanların en bedbahtı bize niçin faiz belirlemedi? Faiz bizden başka insanlar için kaldırıldı" dediler. Muğıre oğulları ise: "Faizlerimizin bize kalması şartıyla bizimle anlaşma yapıldı" dediler. Bunun üzerine Attab b. Esıd bu hususta Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e mektup yazdı. Hemen ardından şu ayet-i kerime indi: "Şayet (faiz hakkında söylenenleri) yapmazsanız Allah ve Resulü tarafından (faizcilere karşı) açılan harpten haberiniz olsun."[Bakara, 279] Amr b. Umeyr oğulları, "Eğer tövbe edip vazgeçerseniz, sermayeniz sizindir; ne haksızlık etmiş (sermayeden daha fazla almış) ne de haksızlığa uğramış olursunuz''[Bakara, 279] mealindeki ayetle Allah ve Resülü tarafından kendilerine harp açıldığını bilmiş oldular. "Eğer (borçlu) darlık içinde ise" alacağınızı (almayıp) bırakmanız sizin için daha hayırlıdır; eğer (gerçekleri) anlarsanız." Eli genişleyinceye kadar ona mühlet vermek (gerekir). Eğer (gerçekleri) anlarsanız bunu sadakaya (veya zekata) saymak, sizin için daha hayırlıdır." Allah'a döndürüleceğiniz, sonra da herkese hak ettiğinin eksiksiz verileceği ve kimsenin haksızlığa uğratılmayacağı bir günden sakının"[Bakara, 280, 281] Onlar, bu ayet (no. 281) ile Nisa suresinin son ayetinin, Kur'an'ın son ayetleri olduğunu söylerler.

 

*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiş olup ravilerden Muhammed b. es-Saib el-Kelbi hadis uyduran biridir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Süslü Kılıcın Satışı