MECMAU ZEVAİD |
ZEKAT |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Sadakanın Akrabaya
Verilmesiyle Kadının Kendi Kocasına Sadaka Vermesi
4647. Ebu Eyyub
el-Ensarı dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Sadakanın en üstünü, içindeki öfkeyle yanan akrabaya verilen sadakadır.''
*Hadisi, imam Ahmed ile el-Mu'cemu'l-kebir'de Taberani
rivayet etmiştir. isnadınde yer alan Haccac b. Ertat şaibelidir.
4648. Hakim b. Hizam bildiriyor:
Bir adam, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Hangi sadaka daha
üstündür?1/ diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de şöyle
buyurdu: "Öfkeyle yanan (hırçın) akrabaya verilen sadakadır.''
*Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. Taberani
el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir. isnadı hasendir.
4649. Ebu Talha'nın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Yoksula verilen sadaka,
sadakadır .. Akrabaya verilen sadaka ise hem sadaka, hem de sıla-ı
rahimdir."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebir'de
rivayet etmiştir. isnadında tanımadığım biri var .
4650. Ümmü Külslim binti
Ukbe'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Sadakanın en üstünü, içi öfkeyle yanan (hırçın) akrabaya verilen
sadakadır. "
*Hadisi Taberanl, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir.
Ravileri Sahih ricalidir.
4651-Ebu Umame'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Akrabalara verilen sadakanın (zekatın) sevabı iki kat daha arttırilır.
"
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir.
isnadında yer alan Ubeydulla b. Zahr zayıftır.
4652. Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Beni gerçekle gönderen Allah'a yemin olsun ki, Yüce Allah yetime
merhametli olana, onunla tatlı ve yumuşak konuşana, yetim ve zayıf olduğu için
ona merhamet edene ve kendisindeki birtakım meziyetler sebebiyle komşusuna
büyüklük taslamayan kişiye, kıyamet günü azap etmez.'' Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ayrıca şunları da söyledi:
"Ey Muhammed
ümmeti! Beni gerçekle gönderen Yüce Allah'a yemin olsun ki Allah, kendi
akrabaları onun el uzatıp yardımına muhtaçken başlarına sadaka veren adamın
sadakasını kabul etmez. Canımı elinde tutan Allah'a yemin olsun ki, kıyamet
günü onun yüzüne bakmaz.''
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir.
isnadında yer alan Abdullah b. Amir el-Eslemi zayıftır. Eba Hatim dedi ki:
"Metrak değildir." Bunun dışındaki kişiler güvenilirdir.
4653. Abdullah b. Mes'ud
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kadın ve erkeklerin
arasında ayağa kalkıp erkekleri sadakaya teşvik ettikten sonra bu sefer
kadınlara yönelip onları da sadakaya teşvik etti. (Abdullah'ın eşi) Zeyneb,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e Bilal'i gönderip kendisinin
göndermiş olduğunu fark ettirmeden Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
Muhadrlerden bir kadının selam söylemesini tenbih edip ayrıca şunu sormasını
söyledi: ''Muhadrlerden olan ve hiçbir şeyi olmayan kocası ve bakımını
kendisinin üstlendiği yetimlere -ki bunlar kardeşinin çocukları dır- sadaka /
zekatmı verebilir mi?" Bila!, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
gelip bunu sorduğunda Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu:
''Evet, olur ve
kendisine de iki sevap verilir: Akrabalık bağlarından dolayı aldığı sevap ile
sadakadan dolayı aldığı sevap. ''
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta ve Bezzar rivayet
etmiştir. ibn Hibban ve başkaları, isnadında bulunan Haccac b. Nasr isimli
kişiyi tevsık etmişlerdir. Ancak bu kişi şaibelidir. Bezzar'ın ravileri Sahih
ricalidir.
4654. Ebü Hureyre bildiriyor:
Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir gün sabah namazından sonra
Mescid'deki kadınların yanına gelerek kendilerine şöyle bir hitapta bulundu:
"Ey kadınlar topluluğu! Aklı ve dini noksan olup ta, akıllıları sizlerden
daha çok şaşırtan, çıkmaza sokan başkasını görmedim. Bir de (ne yazık ki)
sizlerin kıyamet günü, cehennemin çoğunluğunu oluşturduğunuzu gördüm. Bundan
dolayı, elinizden geldiğince, gücünüzün yettiğince Allah'a yaklaşınız."
Bu kadınlar arasında
Abdullah b. Mes'üd'un eşi de vardı. Bu kadın, Abdullah b. Mes'üd'un yanına
gelip, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den duyduklarım anlatıp
kendisine ait takı- zinet eşyasını aldığında Abdullah b. Mes'üd ona: "Onu
nereye götürüyorsun?" diye sorunca o da: "Bununla, beni cehennemliklerden
kılmaması ümidiyle Yüce Allah ve Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
yaklaşacağım" dedi.
Bunun üzerine Abdullah
b. Mes'üd dedi ki: "Allah iyiliğini versin.
Onu (başkalarına
vereceğine) bana ve çocuklarıma sadaka olarak versene. çünkü biz, onu
alabiliriz." Eşi: "Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gidip
sormadan Vallahi olmaz" dedikten sonra Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanına gidip kendisiyle görüşmek için izin istedi. Bunun üzerine
oradaki sahabiler Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ya
Resülallah! Zeyneb seninle görüşmek istiyor" dediler. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: "Hangi Zeyneb?" diye sorunca onlar:
"Abdullah b. Mes'ud'un eşi olan" dediler. O da: "Müsaade edin
gelsin" buyurdu. Bunun üzerine o da Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanına gelip şöyle dedi:
"Ya Resulallah!
Ben, senin yapmış olduğun konuşma sonrası dönüp te kocam olan Abdullah b.
Mes'ud'a senin anlattıklarını anlatıp daha sonra da Allah'ın beni bağışlaması
ümidiyle Allah'a ve sana yakınlaşmak için zinet eşyamı başığlamak üzere alınca
kocam Abdullah b. Mes'ud dedi ki: ‘‘Onu bana ve çocuğuma sadaka olarak ver;
zira bizler de onu alabiliriz.’‘ Ben de kendisine: ‘‘Ancak Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den izin aldıktan sonra’‘ dedim."
Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Kocan ve çocuklarına sadaka olarak
ver; çünkü onlar bunu alabilirler" buyurdu. Daha sonra Zeyneb dedi ki:
"Ya Resulallah! Seni dinlerken: ‘‘Ey kadınlar topluluğu! Aklı ve dini
noksan olup ta, akıllıları sizlerden daha çok şaşırtan, çıkmaza sokan başkasını
görmedim’‘ demiştin. Ya Resulallah! Dinimiz ve aklımızın noksanlığı
nedir?"
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Dininizin noksanlığıyla kastettiğim,
müddetini tam olarak Yüce Allah'ın bildiği, sizin namaz kılmanızı ve oruç
tutmanızı engelleyen hayızdır ki bunu dininizin noksanlığı olarak (ifade
ettim). Aklınızın noksanlığı diye ifade ettiğim şeyle ise (herhangi bir olay
karşısında yaptığınız) şahitliğinizdir ki, bunda da bir kadının şahitliği bir
adamın yaptığı şahitliğinin yarısına denk gelmektedir."
Dedi ki: Sahih'te bunun
bir kısmı vardır.
*Hadisi, imam Ahmed ve Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Ahmed'in
ravileri güvenilir kimselerdir.
4655. Abdullah b.
Mes'ud'un kölesiyken eşi olan ve kendinden çocuğu bulunan ve on parmağında on
marifet bulunan Raita isimli kadından rivayet edildiğine göre o, kazancıyla
kocası ve çocuğunun geçimini sağlardı. (O şöyle bildirmiştir:)
(Kocam) Abdullah'a dedim
ki: "Sana ve çocuğuna bakmaktan hiçbir sadaka veremiyorum (bu konuda ne
yapabilirim)?" Bunun üzerıne Abdullah ona: "Şayet bu yaptıklarının
karşılığında bir sevap almıyorsan vallahi bunu yapmandan hoşlanmıyorum (buna
razı değilim) istemiyorum!" karşılığını verdi.
Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına varıp: "Ya Resulallah! Ben, el
emeğimle bir şeyler yapıp satan bir kadınım. Benim çocuğum ve kocamın, bunun
dışında bir gelirimiz yok. Dolayısıyla da onlara yaptığım harcamalardan dolayı
hiç sadaka veremiyorum. Bari onlara yapmış olduğum harcamalardan dolayı sevap
kazanabiliyor muyum?" diye sorunca Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurdu:
"Onlar için
harcamaya (infak etmeye) devam et. Şunu çok iyi bil ki onlara infak ettikçe,
onlar için harcamalarda bulunduğun sürece sevap kazanıyorsun. "
*Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. Taberani
el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir. isnadında yer alan ibn ishak
müdellistir; ancak aynı zamanda da güvenilirdir.
4656. Ebu Said el-Hudri
anlatıyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), kurban veya Ramazan
bayramında çıkıp ta (musallada) namaz kıldıktan sonra insanlara vaaz edip
sadaka vermelerini emrederek: "Ey insanlar! Sadaka / zekat verin!"
buyurdu. Daha sonra kadınlara yönelerek onlara da: "Sadaka / zekat verin,
zira ben sizlerin, ateşe atılacakların çoğunluğunu oluşturacağınızı
gördüm" dedi. Bunun üzerine: "Bunun sebebi ne olabilir, ya
Resulallah?" dediklerinde ise şu karşılığı verdi: "Çünkü sizler çok
lanet ediyor ve iyiliklere nankörlük ediyorsunuz. Aklı ve dini noksan olup ta,
sağlam bir adamın kalbini sizlerden daha çok şaşırtan, çıkmaza sokan başka
birini görmedim, ey kadınlar topluluğu. " Bunun üzerine dediler ki:
"Kadının aklının ve dininin noksanlığı nedir, ya Resulallah?" Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Bir kadının
şahitliği, bir erkeğin şahitliğinin yarısına eşit değil midir? Bu, aklının
noksanlığı sebebiyledir. (Söyleyin bakalım) kadın hayız (aybaşı) olduğunda
namazını bırakmıyor mu?" Kadınlar: "Evet" dediler. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: "İşte bu da dinlerinin yarım
olmasıdır" buyurdu.
Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) daha sonra dönüp evine ulaştığında Abdullah b. Mes'ud'un
hanımı gelerek kendisiyle görüşmek için izin verilmesini istedi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ya Resulallah! . Bu gelen Zeyneb'dir,
seninle görüşmek istiyor" dediler. Bunun üzerine: "Hangi
Zeyneb?" diye sordu. "Abdullah b. Mes'ud'un eşi olan Zeyneb"
cevabını verdiler.
"Kendisine müsaade
edin" buyurdu. Kendisine izin verilince gelerek Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e şöyle dedi:
"Ya Resulallah!
Bugün bizlere sadaka vermemizi emir buyurdun. Benim de yanımda takılarım var ve
bunları sadaka olarak vermek isteyince Abdullah b. Mes'ud, bunları kendisi ve
çocuğuna vermemin başkalarına sadaka olarak vermemden daha yerinde olacağını
iddia etti." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Abdullah b. Mes'ud doğru söylemiş. Kocan ve çocuğu buna
başkalarına sadaka vermenden daha uygun ve layıktırlar. "
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Ravileri güvenilir
kimselerdir.
4657. Cemre binti KuhMe
dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Veda haccında şöyle
buyurduğunu işittim: "Ey kadınlar! Takılarınızdan da olsa sadaka / zekat
verin. Zira sizler ateşe atılacakların çoğunluğunu oluşturacaksınız."
Bunun üzerine Zeyneb gelerek şöyle dedi: "Ya Resulallah! Kocam ihtiyaç
sahibidir. Ona yardımda bulunsam olur mu?" Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) Şöyle buyurdu: " Evet, ve hatta bunun için iki kat sevap
kazanırsın. "
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir.
isnadında yer alan Hüseyn b. Azib'in tercemesini (biyografisini) yazana rastlayamadım.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Kişinin Kendisi,
Ailesi ve Başkasına Harcamada Bulunması