MECMAU ZEVAİD |
ZEKAT |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Dilencilikle ilgili
Rivayetler
4502. İbn Ebi Muleyke
bildiriyor: Hz. Ebu Bekr'in elinden yular dahi düşecek olsa, devesinin ön
baldırma vurmak suretiyle onu çökertip düşen yular! bizzat kendisi alırdı. Ona:
"Bize emretseydin de biz onu sana uzatsaydık" deyince derdi ki:
Habibim (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana, kimseden bir şey istemememi
emretti.
*Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. ibn Ebi Muleyke, Ebu Bekr'e
yetişmemiştir. isnadında yer alan Abdullah b. el-Mu'emmel şaibelidir; ancak
diğer bir yandan da güvenilir sayılmıştır.
4503. Ebu Zer anlatıyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benden beş şey konusunda söz, yedi şey
konusunda güven ve dokuz şey konusunda da yemin aldı. Ben, Allah'ın dininin
korunması konusunda hiçbir kınayanın kınamasından korkmam.
Ebu'l-Musenna
bildiriyor: Ebu Zer dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beni
çağırarak şöyle buyurdu: "Karşılığı cennet olan bir anlaşmaya ne
dersin?" Ben de kendisine: "Tabii ki olur derim" deyip elimi
uzatınca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) insanlardan hiçbir şey
istemememi şart koştu. Ben de kabul ettim. O da ekledi: "Hatta kırbacın
dahi yere düşerse onu inip sen alacaksın. "
4504. Başka bir
rivayette ise Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Alh gün sonra ise
ey Ebu Zer! Sana söylenecek olan şeyleri iyi düşün!"
Yedinci günde ise şöyle
buyurdu: "Gizli açık her halükarda Allah'dan sakınmanı tavsiye ediyorum.
Bir kötülük yaparsan mutlaka hemen iyilik te yap, ayrıca düşen kırbacın dahi
olsa sakın kimseden bir şey isteme. Emanet alma ve iki kişinin arasında da
hakemlik yapma. "
*Hepsini, imam Ahmed rivayet etmiştir. Ravileri güvenilir
kimselerdir.
4505. Ebu Umame
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim
benimle anlaşma yapacak?" Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
azatlısı olan Sevban: "Ne üzerine biat edeceğiz? Bir defa sana söz verip
anlaşmadık mı ki, ya Resülallah?" deyince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) buyurdu ki: "Hiç kimseden bir şey istememe üzerine (anlaşma
yapacağız)" Sevban: "Neye karşılık, ya Resulallah?" diye sorunca
o: "Cennete karşılık" dedi. Bunun üzerine Sevban ona biat etti.
Ebu Umame konuşmasına
şöyle devam ediyor: Onu Mekke'de insanların hınca hınç, son derece kalabalık
oldukları bir ortamda gördüm. Elindeki kamçı bir adamın boynuna düşse ve bu
adam onu uzatacak dahi olsa devesinden inip onu o şekilde kendisi alırdı.
4506. Ebu Ümame'den
nakledilen başka bir rivayet ise şöyledir:
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bir gün ashabdan küçük bir grubun yanına oturarak ellerini
kaldırıp üç kez: "Kim bana söz verir?" diye sordu. Sevban'dan başka
kimse ona cevap vermedi. Hadisin geri kalam yukarıdakinin aymsıdır.
*Her iki hadisi de Taberan'l, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet
etmiştir. isnadında yer alan Ali b. Yezid zayıftır.
4507. Ebu Zer dedi ki:
Can dostum (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana yedi şeyi tavsiye etti:
Miskinleri sevmemi, onlara yakın olmayı; benden daha düşük olanlara bakmayı;
benden daha yüksek olanlara bakmamayı; bana kötülük yapsalar da akrabalarımla
bağlarımı koparmamayı; "La havle vela kuvvete illa billah" sözünü
bolca tekrar etmemi; acı da olsa doğruyu söylememi; Allah'ın diniyle ilgili
açıklama, hüküm ve savunmalarda hiçbir kınayanın kınamasından korkmamamı ve
insanlardan hiçbir şey istemememi emretti.
*Hadisi Taberani', el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu's-sağır'de
ve imam Ahmed rivayet etmiştir. inşallah bu konudaki hadisler ilgili bölümlerde
gelecektir. Ravileri güvenilir kimselerdir. Ancak Şa'bi"nin Ebu Zer'den
duyduğu bilgisine rastlayamadım.
4508. İbn Abbas dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Başkasından bir
şey isteyen kişi, bunun tam mahiyetini idrak etseydi, istemezdi. "
*Hadisi Taberani', el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir.
isnadında yer alan Kabus şaibelidir; ancak diğer bir yandan da güvenilir sayılmıştır.
4509. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile biat (anlaşma) yapanlardan olan Ümmü Sinan
el-Eslemiyye bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına
gidip kendisine şöyle dedim: "Ya Resulallah! Sana utana sıkıla geldim. Ancak
beni içerisinde bulunduğum şartlar buraya getirdi." Bunun üzerine şöyle
buyurdu: "Şayet bunsuzluğa razı olsaydın, senin için daha hayırlı olurdu.
"
*Hadisi Taberani', el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir.
isnadında yer alan Muhammed b. Ömer b. Salih zayıftır.
4510. İbn Abbas dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Küçücük bir
misvak dahi olsa insanlardan istemekten sakının. "1
*Hadisi Bezzar ve el-Mu'cemu'l-kebir'de Taberani rivayet
etmiştir. Ricali Sahih ricalidir.
4511. Hz. Aişe dedi ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Sizlerin herhangi
birinizin bir ip alıp (hamallık veya başka bir şeyle geçimini sağlayacak bir iş
yaparak kazandığı parayı) yemesi ve onu tasadduk etmesi, insanlar versinler
veya vermesinler fark etmez dilenmesinden daha hayırlıdır. "2
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Ravileri güvenilir
kimselerdir.
4512. Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre iki kişi, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek
ondan dilendiler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
onlara: ''Şu ağaçlıkbölgeye gidip odun toplayın .. Daha sonra da onla"
satın" buyurması üzerine bu iki adam gidip odun toplayıp, bu odunları
sattıktan sonra parasıyla yiyecek aldılar. Daha sonra tekrar odun toplayıp
satınca bu defa da kendilerine elbise; daha sonra da iki eşek alınca dediler
ki: "Yüce Allah, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'İn tavsiye
ettiği işte bizlere bereket ihsaneyledi."
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. isnadında yer alan Bişr b.
Harb şaibelidir; ancak diğer bir yandan da güvenilir sayılmıştır.
4513. Ebu Seleme b.
Abdirrahman, babasından bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
bana birtakım vaatleri olmuştu. Kurayza fethedilince vaatlerini gerçekleştirmesi
için Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gelmiştim. Onun şöyle
buyurduğunu duydum: "Her kim ihtiyacı olduğu halde bundan elini çekerse
Allah da onun bu eksiğini giderir. Kim kanaatkar davranırsa Allah da onu
takviye eder." Bunun üzerine ben de kendi kendime: "Zararı yok.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den hiçbir şey istemeyeceğim"
dedim.
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Denildiğine göre isnadında
yer alan Ebu Seleme, abasından hadis duymamıştır.
4514. Hz. Ali'nin bildirdiğine
göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Her kim
ihtiyacı olmadığı halde dilenirse, bu sebeple cehennemin közlerini
arttırır." Ashab: "Peki ihtiyacın miktarı nedir?" diye sorunca
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle cevap verdi: "Akşam yemeğ
olan kişi ihtiyaç sahibi değildir. "
*Hadisi, Abdullah b. Ahmed ile Taberani el-Mu'cemu'l-evsat'ta
rivayet etmiştir. Bu hadis, Hasan b. Zekvan'ın Habıb b. Ebi Sabit'ten
rivayetiyle gelmiştir. Hasan'ın hadislerini Buharı de rivayet etmişse de onun
dışında birden fazla kişi bu şahsın zayıf olduğunu belirtmişlerdir. Üstelik bu
hadisi Habıb'den duyması da söz konusu değildir. Zira ibn Adiy, el-Kamil'de ibn
Said'den naklen bu iki ravi arasında Amr b. Halid isimli bir ravinin bulunduğunu
belirtmiştir ki, Ahmed, ibn Main ve Darekutnı de Amr'ın yalancı olduğunu
söylemişlerdir.
4515. Ebu Said el-Hudri
anlatıyor: Hz. Ömer: "Ya Resulallah! Falanca ve falancaya iki dinar
verdiğin için övgü ve minnettarlıklarım ifade ettiklerini işittim" deyince
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Doğrudur ancak bu
falancanın dediği gibi değildir. Kendisine on ila yüz dinar arasında bir miktar
verdim; ama demek ki bunu söylemiyor! Şunu iyı bilin ki ve buna yemin de ediyorum;
sizden biriniz istediği bir dünyalığı koltuklayıp ta (onu benden tahsil ederek)
yanımdan ayrılıyorsa o, aslında ateşi koltuklamıştır. "
Bunun üzerine Hz. Ömer:
"Ya Resulallah! O halde onu onlara ne diye veriyorsun ki?'' deyince
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Ne yapabilirim? İlla
da istiyorlar. Allah benim cömert olmamı murad ediyor. "
Başka bir rivayette ise
şöyle buyurmuştur: "Kendisine on ila yüz dinar veya iki yüz dinar arasında
bir miktar verdim. Ne yapabilirim? İlle de istiyorlar. Allah da benim cömert
olmamı murad ediyor. "
*Hadisi, imam Ahmed, Ebu Ya'la ve Bezzar rivayet etmiştir.
Ahmed'in ravileri Sahih ricalidir
.
4516. Hz. Ömer
anlatıyor: İki adam Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gelip
bir takım ihtiyaçlarını kendisine bildirince onlara yardım olarak iki dinar
verdi. Bunun üzerine bu ikisi dışarıya çıktıklarında övgülerde bulunmaya
başlayınca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gelerek: "Ya
Resulallah! Falanca ve filancayı gördüm. Senin yanından ayrıldıktan sonra
övgülerde bulunuyorlardı" dedim. Bunun üzerine buyurdu ki: "Ancak
falanca benden aldığı on ila yüz dinar arası miktar için bir şey demiyor. Onun
hakkında ne diyor bakalım? Bir kişi sadakasınıl zekatını alıp ta onu koltuklayıp
çıkarsa ateşi koltuklamış demektir." Hz. Ömer: "Ya Resulallah! Madem
ki bunları biliyorsun, o halde ne diye onlara veriyorsun?" diye sorunca
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ne yapabilirim?
Israrla istiyorlar. Allah da benim cömert olmamı istiyor. "ı
*Derim ki: Sahih'te bir bölümü vardır.
Hadisi Ebu Ya'la,
el-Müsnedu'l-kebir'de rivayet etmiştir. Ravileri güvenilir kimselerdir
4517. Abdülhamid b.
Cafer, babasından, o da Muzeyne'den bir adamdan bildiriyor: Bu adamın annesi
ona şöyle demiştir: "Hadi bakalım, biz de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in yanına gidip insanların istediği / dilendiği gibi (ihtiyacımız olan
bazı şeyleri) isteyelim." Bunun üzerine ben de O'ndan bir takım isteklerde
bulunmak üzere gidince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ayakta
durmuş şöyle bir hutbe okuduğunu gördüm / işittim: "Her kim ihtiyacını
arzetmezse Allah da ona bu konuda yardımcı olur. Kim tok gözlü olursa Allah da
onu doyurur. Kim isterse ona beş ukiyye verilir. Ancak bu kişi bunu haksız yere
almıştır." Bunları duyunca kendi kendime dedim ki: "Benim bir devem
(var ve bununla yetinmem haksız yere almış olabileceğim) beş ukiyyeden daha
hayırlıdır. Annemin de aynı şekilde bir devesi (var ve bununla yetinmesi haksız
yere almış olabileceği) beş ukiyyeden daha hayırlıdır." Böylece hiçbir şey
istemeden geri döndüm.
*Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. Ravileri Sahih
ricalidir.
4518. Ebu Hureyre dedi
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hiçbiriniz kendisine
dilencilik kapısını açmasın; yoksa Allah da ona fakirlik kapısını açar. "
*Hadisi Ebu Ya 'la, Muhammed b. Abdirrahman kanalıyla Süheyl
ve Ala tarikiyle rivayet etmiştir. Ancak Ala'nın kim olduğunu bilmiyorum.
4519. Abdullah b. Ömer,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den şöyle rivayet etmiştir: "Bir
şeyi ısrarla istemeyiniz. Israr sonucu eline bir şeyler geçiren kişi onun
bereketini göremez."1
*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Ravileri Sahih ricalidir.
4520. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in ashabından Ensar'dan Sehl b. el-Hanzala'dan rivayet
edildiğine göre Uyeyne ve Akra', Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den
bir şey istediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de Muaviye'ye
onların isteklerini yazmasını emretti. Kendisi de bu yazıyı mühürledi.
Muaviye'ye bu fermanı o iki kişiye (gidip beytulmaldan yazılmış olan
ihtiyaçlarını alabilmeleri için) vermesini emretti. Bunun üzerine Uyeyne:
"Onda ne yazılı?" diye sorunca Muaviye: "Yazmayı emrolunduğum
şey yazılıdır" karşılığını verdi. O da alıp bu yazıyı sarığının arasına
sıkıştırdı. Uyeyne diğerinden daha bilgeydi. Akra' ise şöyle dedi:
"Mütelemmis gibi içinde ne yazıldığını bilmediğim bir yazıyı mı
taşıyacağım (hayır)"
Bunun üzerine Muaviye,
ikisinin de tepkilerini Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e haber verdi.
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir ihtiyacından dolayı giderken
Mescid'in önüne çekilip çökertilmiş bir deve gördü. Daha sonra gün batımında
yine aynı deveyi aynı vaziyette görünce: "Bunun sahibi nerede?" diye
sordu. Devenin sahibi aranmasına rağmen bir türlü bulunamayınca şöyle buyurdu:
"Şu develer konusunda Allah'dan sakının. Onlara sağlıklıyken binin.
Onlara semizken binin.
-Kızgın bir tavırla:- Şunu da iyi bilin ki, kendine yetecek şeye sahip olanın,
bunun üzerine bir şey istemesi cehennem közlerini çoğaltmasıdır. " Dediler
ki: "Ya Resulallah! Yetecek şey nedir?" Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Kişiyi öğle veya akşam yemeğinde doyuracak / yetecek
şeydir" buyurdu.
*Derim ki: Ebu Davud bunu kısa metinle rivayet etmiştir.
Ancak onun rivayetinde "Mütelemmis gibi, içinde ne yazıldığını bilmediğim
bir yazıyı mı taşıyacağım?" sözünü Akra' değil de Uyeyne söylemiştir.
Hadisi, imam Ahmed
rivayet etmiştir. Ravileri Sahıh ricalidir.
4521. Mutarrif b.
Abdillah b. eş-Şıhhir'in, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in Kufe'de
vali olan ashabından birinden bildirdiğine göre bu kişi hutbede: "Şu çok
iyi bilinmelidir ki bu malın (zekatının) verilmesi de, verilmeyip tutulması da
fitnedir; zor bir imtihandır. İşte bundan dolayı vefat edinceye kadar bunu
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ifa etmiştir" dedikten sonra
hutbesini bitirdi ve aşağı indi.
*Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. Ravileri Sahıh
ricalidir.
4522. Sevban'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Her
kim ihtiyacı olmadığı halde bir şey isterse o şey, kıyamet günü onun için bir
utanç vesilesi olacaktır."
*Hadisi, imam Ahmed ve Bezzar ile el-Mu'cemu'l-kebir'de
Taberani rivayet etmiştir.
Ahmed'in Ravileri Sahih
ricalidir.
4523. İmran b. Husayn
dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''İhtiyacı
olmayanın istemesi / dilenmesi, kıyamet günü yüzünde leke (olmasına sebep)
olacaktır."
*Hadisi, imam Ahmed ve Bezzar rivayet etmiştir. Ancak Bezzar
şunu ilave etmiştir: "ihtiyacı olmayanm istemesi / dilenmesi, ateşe eş
değerdir. Kendisine verilen şey az ise ateşi de az, çok ise ateşi de çok
olacaktır. "
Taberani,
el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir. Ahmed'in ricali
Sahih ricalidir.
4524. Abdullah b. Ömer
dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle derken işittim:
''Dilenmek, kıyamet günü, dilenenin yüzünde yara izi olarak kendini
gösterecektir. Kim, bunun yüzünde kalmasını ister ki?! Şayet gerçekten ihtiyaç
varsa en dogru olan bunun akrabadan istenmesidir. Kişinin yapacagı en güzel
yardım da minnetsiz olarak ve kendi ihtiyacının fazlasından yapılandır.
Yardıma, en yakın akrabalarınızdan başlayın.''
*Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. Ricali Sahıh ricalidir.
4525. Cabir'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
''İhtiyacı olmadıgı halde isteyen, dilenen kişi, kıyamet günü yüzü tırmalanmış
/ yaralanmış olarak diriltilir.''
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir.
Ravileri güvenilir kimselerdir.
4526. Habeşi b. Cunade
dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i şöyle derken işittim:
''Fakir / muhtaç olmadıgı halde isteyen kişi, ateş koru yemiş gibidir.''
4527. Başka bir
rivayette ise: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle dediğini
işittim: "Kahredici bir felaket (kıtlık vs.) olmaksızın insanlardan bir
şey isteyen ateş közü yutmuş gibidir. "
*Bu ikisini Taberani el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir.
Birince rivayetin ricali, Sahıh ricalidir. ikinci rivayetin isnadında bulunan
Cafer şaibelidir; ancak Sevrı ve Şu'be tarafından güvenilir sayılmıştır.
4528. Mes'ud b. Amr,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den şöyle rivayet etmiştir:
"İhtiyacı olmadığı halde dilenmeye devam eden kul, yeniden yaratılınca
Allah katında yüzü bulunmayacaktır (yüzsüz yaratılacaktır.)"
*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Taberani de
el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir. isnadında yer alan Muhammed b. Ebi
Leyla şaibelidir.
4529. Semure b.
Cundub'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Zenginin, yakın akraba veya validen başkasından istemesi uygun
değildir."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir.
isnadında yer alan Abdullah b. Hiraş, ibn Hibban tarafından güvenilir
addedilmiştir. Ancak bir grup ise onun hakkında zayıftır demiştir. Bunun, Ebu
Davud, Tirmizı ve Nesai'de Zeyd b. Ukbe kanalıyla gelen bir hadisi vardır ki
ibaresi şöyledir: "istemek / dilenmek yıpranmadır. Kişi, bundan dolayı
yüzünü yıpratır. Ancak sultandan veya mutlaka gerekli olan bir şeyden dolayı
istemek bunun dışındadır. "
4530. Ümmü'd-Derda,
kocası Ebu'd-Derda'yı kasd ederek: Kocama dedim ki: "Neden sen de
falancalar gibi istekte bulunmuyorsun?" Cevaben şöyle söyledi: Ben,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim:
"Arkanızda, yükü ağır olanların aşamayacağı sarp bir tümsek var. Ben onu aşabilmek
için hafiflemeyi yeğliyorum. "
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir.
Ravileri güvenilir kimselerdir
4531. Hakım b. Hizam
anlatıyor: Bahreyn'den birtakım mallar gelince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Abbas'ı çağırdı ve o maldan avuçlayıp ona verdikten sonra:
"Fazlasını ister misin?" diye sordu. O da: "Evet" deyince
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tekrar avucunu doldurup:
"Fazlasını ister
misin?" diye sordu. O da tekrar: "Evet" deyince, Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu defa: "Kendinden sonrakilere bırak"
buyurdu. Daha sonra da beni çağırıp bu sefer benim için avuçladı ve:
"Fazlasını ister
misin?" diye sordu. Bunun üzerine ben de kendisine: "Ya Resulallah!
Bu benim için hayırlı mıdır, hayırsız mıdır?" diye sorunca buyurdu ki:
"Bilakis hayırsızdır." Bunun üzerine ben de bana verdiklerini
kendisine iade edip dedim ki: "Hayır, istemiyorum ve canımı elinde tutan
Allah'a yemin olsun ki bundan sonra hiç kimseden ihsan kabul etmeyeceğim."
Muhammed (b. Sirin)
ekledi: Hakim dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ya
Resulallah! Allah'abenim için dua buyursanız da bana bereket ihsan eylese"
deyince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: " Ya Rab!
Sen onun emeğini bereketli eyle. "
*Derim ki: Sahih'te, Hakım'e ait bu konuda bundan başka bir
hadis vardır.
*Hadisi Taberani,
el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir.
4532. Taberani'nin M.
el-kebir'de aynı kişiden naklettiği başka bir rivayette ise:
Hakim, Huneyn savaşında
iki at yardımında bulunmuş; ancak her iki at ta telef olmuştu. Bunun üzerine
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gelerek: "Ya Resulallah! İki
abm da telef oldu; bunların yerine bana bir şey ver" deyince Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) de ona birşeyler verdi. O da daha fazlasını
isteyince verdi. Yine daha fazlasını istedi; O da verdi.
*Birince rivayette İsmail b. Müslim vardır ki çok şaibelidir.
Ancak aynı zamanda "Doğru sözlü olması yanında yanılırdı"
denilmiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Üstün (Veren) El
ve Akrabalık Bağlarında Gözetilmeye Daha Layık Olanlar