MECMAU

ZEVAİD

- -

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Cenazeye Eşlik Ederek Beraber Yürümek ve Namazını Kılmak

 

4132. Ebu Said el-Hudrl'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hastayı ziyaret edin. Cenazeyle birlikte yÜrÜyÜn (cenazeyi kabre kadar götÜrÜn) Zira bu, sizlere ahireti hatırlatır. "

 

*Hadisi Bezzar ve imam Ahmed rivayet etmiştir. Rivayet etmiştir. Ricali güvenilir kimselerdir.

 

 

 

4133. Osman b. Affan dedi ki: Bizler, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile hem yolculuk, hem de bunun dışındaki zamanlarda birlikteydik. O, Müslümanların hastalarını ziyaret eder, cenazelerine de katılır ve mezarlığa kadar eşlik ederdi.

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Ricali güvenilir kimselerdir.

 

 

 

4134. İbn Abbas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kişiye öldÜkten sonra ilk verilecek ödÜL, cenazesine katıldığı kişilerin haklarının kendisine bağışlanmasıdır. "

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. isnadında yer alan Şamlı Mervan b. Salim zayıftır.

 

 

 

4135. Ebu Said'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim bir cenaze namazı kılarsa ona bir kırat (sevap) vardır. Kim ona tabi olup (namazIa yetinmeyip bir de) onu örterse (gömerse) iki kırat vardır. Her kıratın büyüklüğü Uhud dağı kadardır."

 

*Hadisi imam Ahmed, Bezzar ve Ebu Ya'la rivayet etmiştir. isnadı hasendir.

 

 

 

4136. Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim cenazeye katılır; onu taşır; kabrine toprak döker ve kendisine müsaade verilinceye kadar beklerse iki kıratedeğerinde) mükafat (sevapla) döner. Her kırat Uhud dağı gibidir. '' 

 

*Ebu Hureyre'nin Sahih'te bunun dışında kısa metinli bir hadisi vardır.

Hadisi, İmam Ahmed rivayet etmiştir. Ayrıca senedinde yer alan ibn Lehia hakkında kelam var.

 

 

 

4137. İbn Ömer'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim cenaze namazı kılınıncaya kadar tabi olur (o ortamda bulunursa) ve namazını da kılarsa ona iki kırat vardır." Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kıratın ne kadar olduğu sorulunca: " "Uhud kadar" buyurdu.

 

 

 

4138. Bir rivayette ise dediler ki: "Ya Resulallah! Bizim kullandığımız bu kırat (ölçeği) kadar mı?" O da: "Hayır, bilakis tam Uhud kadar ve hatta daha da büyük" buyurdu.

 

*Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. Taberani de el-Mu'cemu'l-kebir ve elMu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiştir. el-Mu'cemu'l-kebir'de Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den şöyle rivayet etmiştir:

"Kim cenazeye, namaz kılınıncaya kadar katılır, ancak namaz kılmadan dönerse ona bir kırat vardır. Namazı da kılar ve onunla defnetmek üzere giderse kendisine iki kırat vardır. "O'na: Ey Allah'ın Resulü! Kırat nedir?" diye sorulunca O: "Uhud kadardır" diye cevap verdi.

Hadisi Bezzar benzerini rivayet etmiştir. Ricali güvenilir kimselerdir.

 

 

 

4139. Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bir Müslüman herhangi bir Müslüman kişinin cenazesine eşlik ederse kendisine bir kırat mükafat (sevap) verilir. Şayet gömülmesine katılarak üzerine toprak serpilinceye kadar beklerse kendisine her biri Uhud gibi iki kırat verilir. "

Başka bir rivayette ise şöyle geçer: "Kim cenaze namazını kılarsa kendisi için bir kırat sevap yazılır. "

 

*Hadisi, Ebu Ya'la rivayet etmiştir. Taberani el-Mu'cemu'l-evsat'ta şu latızla rivayet etmiştir: "Kim cenazenin peşinden gider, namazım da kılarsa ... " Dediler ki: "Ya Resulallah! Kırat nedir?" Buyurdu ki: "Uhud kadardır. "

Birisinin rivayet zincirinde Muhtesib, diğerininkinde ise Ravh b. Ata adlı raviler vardır ki her ikisi de zayıftır.

 

 

 

4140. Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Cenaze sahibinin yanına kim (taziye için) gelirse ona bir kırat vardır. Şayet cenazeye eşlik ederse ona bir kırat vardır. Şayet namaz kılarsa ona bir kırat vardır. Şayet gömülmesini beklerse ona bir kırat vardır."

 

*Derim ki: Ebu Hureyre'nin Sahıh'de bundan başka hadisi de vardır.

Hadisi Bezzar rivayet etmiştir. Tirmizi, isnadında yer alan Ma'dı b. Süleyman'ın bir rivayetine Tirmizı sahih hükmü vermiş ve onu Ebu Hatim ve başkaları güvenilir kabul ederken; Nesai ve Ebu Zür'a zayıf addetmişlerdir. Bunun dışındaki ravileri Sahıh ricalidir.

 

 

 

4141. İbn Abbas der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işittim: "Onun terazisine (Mizan'ına) iki kırat konulur ki, her kırat Uhud kadardır. "(Cenazeye eşlik olan kastedilmektedir.)

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir. isnadında yer alan Nafi Ebu Hurmuz metruktur.

 

 

 

4142. Abdullah b. Yesar anlatıyor: Amr b. Hureys, Hz. Ali'nin oğlu Hasan'ı hasta olduğu için ziyarete gitti. Bunun üzerine Hz. Ali ona: "Hasan'a karşı içindekilere (kalbindekilere) rağmen onu ziyaret mi ediyorsun?" diye sordu. Amr da ona: "Sen kalbimde istediğin tasarrufta bulunacak Rabbim değilsin" dedi. Ali de: "Ancak onlar, sana yapmamız gereken nasihat için bir engel değildir. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu duymuştum:

"Her kim Müslüman bir hasta kardeşini ziyaret ederse Yüce Allah onun için yetmiş bin melek yaratır. İşte bu melekler (bu yapılan ziyaret) gündüzün hangi saatinde olursa olsun akşama kadar o kişiye dua ederler. Bu ziyaret gecenin hangi saatinde olursa olsun sabaha kadar ona dua ederler."

Amr ona: "Peki ya cenazenin arkasından veya önünden yürünmesi konusunda ne dersin?" diye sorunca Hz. Ali: "Cenazenin arkasında yürümek, önünde yürümekten, farz namazın cemaatle kılınmasının tek başına kılınan namaza olan üstünlüğü gibi üstünlüğü vardır" dedi.

Bunun üzerine Amr: "Ama ben, Ebu Bekr ile Ömer'in cenazenin önünden yürüdüklerini gördüm" deyince Hz. Ali: "Onlar insanların sıkıntıya düşmelerini istemedikleri için böyle yaptılar" karşılığını verdi.

 

*Ebu Davud bu hadisin sadece Hasta Ziyareti bölümünü rivayet etmiştir. Ancak onun rivayetinde ziyaret eden Ebu Musa'dır; burada ise Amr b. el-Haris'tir.

Bu hadisi, imam Ahmed ve kısa metinle Bezzar rivayet etmiştir. imam Ahmed'in Ricali Sahih ravileridir.

Ölünün kabre sokulması esnasında söylenen sözlere dair Hz. Ali'ye ait daha açık ifadeler gelecektir.

 

 

 

4143. İbrahim b. Müslim el-Beceri bildiriyor: Abdullah b. Ebi Evfa'nın kızının cenazesi için çiktım. Kendisi siyahımsı bir katıra binmişti. Kadınlar onun bineğini çeken kişiye onu öne geçirmesini söyleyince o da bineğini cenazenin önüne geçirdi. Bunun üzerine onun bineğini götüren kişiye şöyle dediğini işittim: "Cenaze nerede? O da: " Arkanda deyince" (ki bu olay bir veya iki defa tekrar etti) bu defa: "Ben seni, beni cenazenin önüne geçirmekten sakındırmamış mıydım?'' dedi.

 

(Ravi şöyle devam ediyor) karısının kendi yüzünü tokatladığı sesini işitince veya onun mersiye sesini işitince dedi ki: "Dur bakalım. Ben sizlere bunu yasaklamamış mıydım? Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizleri mersiye ve ağıtlardan sakındırmıştı. Sizlerden her biriniz ağlamak suretiyle istediği kadar göğsündekini boşaltırsa boşal tsın."

 

*Derim ki: ibn Mace bu hadisin sadece mersiyenin menedilmesi kısmını rivayet etmiştir. Hadisi, imam Ahmed rivayet etmiştir. ibrahım el-Heceri hakkında kelam var.

 

 

 

4144. Sehl b. Sa'd der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in cenazenin arkasında yürüdüğünü gördüm.

 

*Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir. isnadında yer alan Süleyman b.

Seleme el-Habairi zayıftır.

 

 

 

4145. Derrac anlatıyor: Abdullah b. Amr b. el-As'ı mezarlığa varıncaya kadar binek üzerinde, cenazenin önünde gördüm. Daha cenaze gelmeden mezarlığa gelerek bineğinden inip çömeldi.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir. Ayrıca senedinde yer alan ibn Lehia hakkında kelam var.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Cenaze Namazı