MECMAU

ZEVAİD

TAHARE

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Abdestin Fazileti

 

1123. Ebu Umame el-Bahili'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Sizden biriniz ağzına su verip çalkaladığında ağzıyla kazandığı günahları silinirı yüzünü yıkadığında yüzüyle kazandığı günahları silinir, ellerini yıkadığında elleriyle kazandığı günahları silinir, başını mesh ettiğinde saç diplerinden günahları saçılıp gider. Ayaklarını yıkadığında ayaklarıyla kazandığı günahları silinir."

 

*Bunu Taberani el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir.

Ben derim ki: Konuyla ilgili Osman hadisi Abdeste Dair Rivayetler bölümünde gelecektir.

 

 

 

1124. Şehr b. Havşeb bildiriyor: Bana Ebu Umame'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:

"Her kim namaz kılmak amacıyla abdeste kalkar, sonra ellerini yıkarsa, daha ilk damlayla birlikte elleriyle kazandığı bütün günahlar dökülür. Ağzına su alıp çalkaladığı ve burnuna su çekip temizlediği zaman, ilk damlayla birlikte dili ve dudaklarıyla kazandığı her günah dökülür. Yüzünü yıkadığı zaman ilk damlayla birlikte kulağı ve gözüyle kazandığı her günah gider. Dirseklere kadar kollarını ve topuklara kadar ayaklarını yıkadığında annesinin kendisini doğurduğu günkü gibi bütün günahlardan kurtulmuş olur. Namaza gittiği zaman Allah derecesini artırır. Oturduğunda, günahlardan arınmış olarak oturur. "

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve el-Mu'cemu'l-kebır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani rivayet etmiş olup Ahmed'in senedinde yer alan Abdülhamıd b. Behram ve kendisinden rivayette bulunduğu Şehr'le ihticac konusu ihtilaflı olsa da doğrusu ikisi de güvenilir kimselerdir. Haklarındaki tenkidin zararı yoktur.

 

 

 

1125. Ebu Müslim bildiriyor: Ebu Umame'nin yanına girdim. Mescitte bitlerini ayıklayıp kuma gömüyordu. Ona dedim ki: "Ebu Umame! Bir adam bana senden şu sözü nakletti: Demişsin ki: Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyururken işittim: "Kim abdest alır ve abdestini eksiksiz yaparsa; ellerini ve yüzünü yıkar, başını ve kulaklarını mesh eder ve sonra farz bir namazı kılmaya kalkarsa, Allah o gün ayaklarıyla yürüyerek, elleriyle tutarak, kulaklarıyla işiterek, gözleriyle bakarak ve kalbine kötü düşünceler fisıldayarak işlediği bütün günahlarını affeder."

 

Ebu Umame de: "Vallahi ben, Allah'ın Peygamberi'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sayısız şeyler işittim" diye cevap verdi.

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve benzerini el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiş olup senedinde yer alan Ebu Müslim'in güvenilir ya da mecruh olarak biyografisini yazanı görmedim. Yalnız Hakim onu el-Kuna'da zikretmiş ve kendisinden Ebu Hazım'ın rivayette bulunduğunu belirtmiştir. Burada ise kendisinden Eban b. Abdillah rivayette bulunmuştur. Ayrıca onu ibn Ebi Hatim de eserinde zikretmiştir ..

 

 

 

1126. Ebu Galib'in bildirdiğine göre o, Humus'ta Ebu Umame'yle karşılaşmış ve ona, insanlara rivayet ettiği bazı şeyleri sormuş. Dediğine göre Peygamber'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyururken işitmiş: "Hangi Müslüman bir kul, bir namaz için ezan işitir de abdest almaya kalkarsa, mutlaka daha eline dokunan ilk su damlasıyla birlikte günahları bağışlanır. Abdestini bitirinceye kadar (vücuduna dokunan) o damlarların sayısınca mutlaka geçmiş bütün günahları bağışlanır. Sonra namaza kalkar ve bu (onun için) artı olur."

 

Ebu Galib demiştir ki: Ebu Umame'ye: "Sen bunu Hz. Peygamber'den işittin mi?" diye sordum. "Onu uyarıcı ve müjdeci olarak hakikatle gönderene yemin ederim ki, ben bunu ne bir kere, ne iki kere, ne üç kere, ne dört kere, ne beş kere, ne altı kere, ne yedi kere, ne sekiz kere, ne dokuz kere, ne de on kere işittim. -Ellerini çırparak- yirmi kere işittim" dedi.

 

*Bunu Ahmed b. Hanbel ve el-Mu'cemu'l-kebir'de Taberani rivayet etmiştir.

 

 

 

1127. Yine el-Mu'cemu's-sağır'de ondan gelen bir rivayete göre Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Müslüman abdest alıp ellerini yıkadığı zaman bununla elleriyle işlediği günahları affedilir. Yüzünü yıkadığı zaman gözleriyle baktıkları bağışlanır. Başını mesh ettiği zaman, kulaklarının işittikleri bağışlanır. Ayaklarını yıkadığı zaman ayaklarıyla yürüdüğü günahları bağışlanır. Sonra namaza kalkar ve bu artı fazilet olur."

 

*'Ebu Galib'le ihticac konusu tartışmalıdır. Kalan raviler ise güvenilir kimselerdir.

Tirmizı, Ebu Gillib'in hadislerini kah hasen, kah sahih kabul etmiştir. Hadisi Ahmed b. Hanbel şu ilaveyle sahih bir tarikle rivayet etmiştir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Abdest öncesinde işlenen gÜnahlara kefaret olur. Sonra namaz da artı fazilet olarak kalır."

 

 

 

1128. Ebu Umame'nin bildirdiğine göre ResuluHalı (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Müslüman bir adam abdest aldığı zaman kulakları ve gözlerinden, elleri ve ayaklarından günahları çıkar. Oturduğunda ise günahları bağışlanmış olarak oturur."

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve benzerini el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiş olup senedi hasendir.

 

 

 

1129. Yine Ebu Umame'nin naklettiği bir hadise göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hangi Müslüman abdest alarak ellerini yıkar, ağzına su alıp çalkalarsa, aynen emredildiği gibi abdest alırsa, Allah ondan o gün ağzıyla konuşarak, eliyle dokunarak ve (ayağıyla) yürüyerek kazandığı günahlarını siler. Öyle ki günahları azalarından aşağı dökülüp gider. Sonra mescide yürüdüğünde, bir ayağı kendisine bir hasene kazandırırken diğeri bir seyyie / günahını siler."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup senedinde yer alan Lakıt Ebu'I-Meşşa Ebu Umame'den rivayette bulunmuş, kendisinden de Cureyrı ve Kurre b. Halid rivayette bulunmuştur. ibn Hibban kendisini es-Sikat'ta zikrederek (güvenilir kimseler içinde) hakkında "Hata etmek suretiyle (diğer ravilere) muhalefet ederdi" demiştir.

 

 

 

1130. Yine Ebü Umame'nin bildirdiğine göre Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Müslüman abdest aldığı zaman kulak ve gözlerinden, el ve ayaklarından günahlar gider." Sonra o bize bunu naklederken Ebü Zaybe çıkageldi ve "Bu size ne anlatıyor?" diye sordu. Biz de onun bize naklettiği şeyi söyledik. Bunun üzerine bir adam: "Ben, Amr b. Abese'nin Resülullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle naklettiğini işittim" dedi ve ekledi: Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Bir Müslüman abdestli olarak geceler, sonra gece sağa sola dönerek uyumayıp sonra uyanıp Allah'ı anar ve ondan dünya ve ahiretin hayrını dilerse, mutlaka Allah dilediği şeyi ona verir."

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve benzerini el-Mu'cemu'l-kebır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani rivayet etmiştir. Taberani'nin ifadesi "Kim Allah'! anarak abdestli olarak gecelerse" şeklinde olup senedi hasendir.

Ben derim ki: Abdestli olarak gecelemeye dair ibn Ömer hadisi bundan sonra gelecektir.

 

 

 

1131. Yine Ebü Umame demiştir ki: "Abdest ibriğini yerine bıraktığında günahların bağışlanmış olarak oturursun. Eğer namaz kılacak olursan, bu senin için artı fazilet ve ecir olur. Oturduğunda günahların bağışlanmış olarak oturursun." Bir adam: "Ey Ebü Umame! Eğer insan namaz kılmaya kalkarsa, bu onun için nafile (ziyade ecir) olur mu?" diye sordu. O da: "Hayır! Nafile yalnız Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mahsustur. Günahlar ve hatalar işlemeye devam ederken nasıl bu onun için nafile olur? Nasıl artı fazilet ve ecir olur?" diye karşılık verdi.

 

*Hadisi Taberani rivayet etmiş olup ravileri güvenilir olarak değerlendirilmişlerdir.

Hadisin Ahmed b. Hanbel tarafından rivayet edilen bir varyantı daha vardır ki, onu Peygamberlik Alametleri kitabının Hasais bölümünde zikredeceğim.

 

 

 

1132. Medine halkından bir adamın bildirdiğine göre müezzin ikindi namazı için ezan okuduğunda Hz. Osman abdest suyu isteyerek abdest aldı. Sonra: "Ben, Peygamber'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ‘‘Kim emredildiği gibi abdest alıp, emredildiği gibi namaz kılarsa, günahları bağışlanır’‘ buyururken işittim" dedi. Buna Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından dört kişiyi de şahit tuttu. Hepsi Peygamber'le (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilgili bu hadisinde ona şahitlik ettiler.

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel rivayet etmiştir. -Osman hadisinin manaca benzeri Sahih'de de geçmiştir.- Buradaki rivayetin senedinde ismi zikredilmeyen bir ravi vardır.

 

 

 

1133. Humran'ın bildirdiğine göre Osman b. Affan su istedi. Onunla ağzına su verip çalkaladı, burnuna su çekip temizledi. Sonra üç kere yüzünü, üç kere de kollarını yıkadı. Başını ve ayaklarının üstünü mesh etti. Sonra güldü ve arkadaşlarına: "Niçin güldüğümü sormayacak mısınız?" dedi. Onlar da: "Seni gül dür en nedir, ey Müminlerin emiri?" diye sordular. Bunun üzerine Osman şöyle anlattı: Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gördüm.[Bu bölgeye yakın bir yerde su istedi] Sonra benim abdest aldığım gibi abdest aldı. Sonra güldü. Ashabına: ‘‘Niçin güldüğümü sormayacak mısınız?’‘ buyurdu. Onlar da: "Seni güldüren şey nedir, ya Resulallah?" diye sordular. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"Kul abdest suyu isteyip yüzünü yıkadığı zaman, Allah ondan yüzüyle kazandığı her günahı siler. Kollarını yıkadığı zaman aynı şekilde yapar. Başını mesh ettiği zaman aynı şekilde yapar. Ayaklarını temizlediği / yıkadığı zaman yine aynı şekilde yapar."

 

*Ben derim ki: Bu hadis Sahih'de kısa metinle geçmiştir.

Hadisi Ahmed b. Hanbel ve Ebu Ya'la rivayet etmiş olup ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

1134. Sa'lebe b. Abbad, babasından şu sözünü nakletmiştir: Bilmem Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kaç kere tek tek ya da çifter çifter şöyle buyurmuştur:

"Hangi kul abdest alır, abdestini tam ve güzel olarak, su çenesine kadar akacak şekilde yüzünü yıkarsa, sonra su dirseklerine kadar akacak şekilde kollarını yıkarsa, sonra su topuklarından aşağı akacak şekilde ayaklarını yıkarsa, sonra da kalkıp namaz kılarsa, mutlaka Allah onun geçmiş günahlarını bağışlar. "

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir. Aynı hadisi başka bir senetle daha rivayet ederek ravinin ismini Sa'lebe b. Umare olarak vermiştir. Sonra demiştir ki: Hadisi ishak ed-Deberi, Abdürrezzak'tan bu şekilde nakletmiş ve ravinin isminde yanıimıştır. Doğrusu, Sa'lebe b. Abbad olacaktır. Senedin ravileri ise güvenilir kabul edilmişlerdir.

 

 

 

1135. Ebu Uşşane el-Me'afirı'den nakledildiğine göre o, Ukbe b. Amir'i şöyle derken işitmiş: Bugün Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) adına, onun söylemediği bir şeyi söylemeyeceğim. Ben, Allah Resulü'nü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyururken işittim:

"Ümmetimden iki adam vardır ki, bunlardan biri gece kalkarak nefsini abdest almaya zorlar. Fakat üzerinde bir takım düğümler vardır. Sonra abdest alır. Eline abdest aldırdığında bir düğüm çözülür. Yüzüne abdest aldırdığında, bir düğüm daha çözülür. Başına meshettiği zaman bir dÜğÜm daha çözülür. Ayaklarına abdest aldırdığında bir düğüm daha çözülür. O vakit aziz ve celil olan Rab perde arkasındakilere ‘‘Şu kuluma bakın. Nefsini terbiye ediyor. Kulum benden ne dilerse, o kendisine verilecektir’‘ buyurur."

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve el-Mu'cemu'l-kebır'de şu ilaveyle Taberani nakletmişlerdir: Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle işittim: "Kim benim söylemediğim bir şeyi benim adıma söylerse, cehennemdeki yerine hazırlansın." Yine şu ilaveyi zikretmiştir: "Ümmetimden öyle adamlar vardır ki onlardan biri gece kalkar" ... Hadisin iki ayrı senedi vardır. Birinin ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

1136. Murre b. Ka'b veya Ka'b b. Murre bildiriyor: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Gecenin hangi dilimi duanın kabulüne daha uygundur?" diye sordum. "Son gece yarısı" buyurdu ... "Kul abdest alıp ellerini yıkadığında ellerinden hatalar dökülür. Yüzünü yıkadığında yüzünden hatalar dökülür. Kollarını yıkadığında, kollarından günahlar dökülür. Ayaklarını yıkadığında ayaklarından günahlar dökülür." Şu'be demiştir ki: "Başa meshi zikretmedi."

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel rivayet etmiş olup ravileri Sahıh'in ravileridir.

 

 

 

1137. Ebu Umame'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ümmetimden hiç kimse yoktur ki, kıyamet günü ben onu tanımayayım" buyurdu. Ashabı: "Ya Resulallah! Gördüğün ve görmediğin herkesi tanır mısın?" diye sorduklarında şöyle buyurdu. "Gördüğüm ve görmediğim herkesi tanırım. Onları abdestin etkisiyle alınlarının ve ayaklarının parlaklığıyla tanırım."

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiş olup ravileri güvenilir olarak değerlendirilmişlerdir.

 

 

 

1138. Enes'in bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Ümmetimin misali, içinde beş defa yıkanılan bir nehre benzer. Bu yıkanmalar kişinin üzerinde kirden eser bırakır mı!? Aynen bunun gibi, kişi abdeste kalkıp ellerini yıkarsa elleriyle dokunarak işlediği her günahı dökülür. Ağzına su alıp çalkalarsa diliyle konuştuğu her günah dökülür. Sonra yüzünü yıkarsa gözleriyle bakarak işlediği her günah dökülür. Sonra başını mesh ederse kulaklarıyla işiterek işlediği her günah dökülür. Sonra ayaklarını yıkarsa ayaklarıyla yürüyerek işlediği her günah dökülür."

 

*Hadisi Ebu Ya'la rivayet etmiş olup alimler senedinde yer alan Mubarek b. Suhaym'ın zayıflığı konusunda icma etmişlerdir.

 

 

 

1139. Enes'in naklettiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Güzel haslet kişinin içinde olur ve Allah onun sayesinde o kişinin bütün davranışlarını ıslah eder. Namaz abdestiyle Allah kişinin günahlarını bağışlar. Namazı da onun için artı fazilet olarak kalır."

 

*Hadisi Ebu Ya'la, Bezzar ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta Taberani rivayet etmiş olup senedinde yer alan Beşşar b. el-Hakem'i Ebu Zür'a ve ibn Hibban zayıf görürlerken ibn Adı: "Umarım sakıncasızdır" demiştir.

 

 

 

1140. Ebu'd-Derda'nın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Ben kıyamet günü kendisine secde için ilk izin verilecek olanım. Ben başını secdeden ilk kaldıracak olanım. O zaman önüme bakar, bütün ümmetler içinde kendi ümmetimi tanırım. Arkamda da aynı şekilde tanırım. Sağımda da aynı şekilde tanırım. Solumda da aynı şekilde tanırım."

Bir adam: "Ya Resulallah! Nuh'tan senin ümmetine kadar geçen dönemdeki ümmetler arasında kendi ümmetini nasıl tanırsın?" diye sordu. Şöyle cevap verdi:

"Abdestin iziyle onların ayakları ve alınları parlayacaktır. Bu özellik onlardan başkasında yoktur. Yine onları amel defterlerinin sağ ellerinden verilmesinden tanırım. Yine onları çocuklarının / nesillerinin önleri sıra koşmalarından tanırım."

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve el-Mu'cemu'l-kebir'de daha kısa bir metinle Taberani rivayet etmiş olup senedinde yer alan ibn Lehia zayıftır. Hadisin bir tariki daha vardır ki, ileride Yeniden Dirilme bölümünde gelecektir.

 

 

 

1141. Ebu Said el-Hudri bildiriyor: İnsanlar: "Ya Resulallah! Ümmetinden görmediklerini nasıl tanırsın?" diye sordular. "Abdestin iziyle onların alınları ve ayakları parlak olacaktır" buyurdu.

 

*Bunu Taberani el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup senedinde yer alan Hasan b. Hüseyin el-Uranı son derece zayıf biridir.

 

 

 

1142. Cabir bildiriyor: "Ya Resulallah! Ümmetinden görmediklerini nasıl tanırsm?" diye soruldu. "Abdestin iziyle onların alınları -sanırım- ve ayakları parlak olacaktır" buyurdu.

 

*Bunu Bezdır rivayet etmiş olup senedi hasendir.

 

 

 

1143. Ukbe b. Amir bildiriyor: On iki binekliyle birlikte yola çıktık ve Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına vardık. Arkadaşlarım: "Develerimize kim bakar? Biz de gidip Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ilim alalım. Sonra Peygamber gidince, biz işittiklerimizi kendisine öğretiriz" dediler. Ben: "Ben bakarım" dedim. Sonra kendi kendime:

"Belki de zarar ettim. Arkadaşlarım Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) işitmediğim şeyleri işitecekler" diye söylendim ve bir gün meclise katıldım. Bir adamın şöyle dediğini işittim:

Allah'ın Peygamber'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Kim eksiksiz biçimde abdest alıp namaza kalkarsa, annesinin onu doğurduğu günkü gibi günahlarından arınmış olur.''

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup tamamı iman bölümünde geçmiş ve orada değerlendirilmişti.

 

 

 

1144. Ebu Lubabe b. Abdilmünzir bildiriyor: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) abdesti sordum. Şöyle buyurdu: "Hangi bir Müslüman ağzına su alıp çalkalarsa, mutlaka Allah onun o gün diliyle kazandığı her günahı bağışlar. Ellerini yıkarsa, mutlaka Allah onun o gün ellerinin kazandığı günahları bağışlar. Başını mesh ederse, muhakkak annesinin onu doğurduğu gün gibi günahsız olur."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup alimler, senedinde yer alan Yusuf b. Halid es-Simti'nin zayıflığı konusunda görüş birliği etmişlerdir.

 

 

 

1145. Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Hangi Müslüman namaz için abdest alır da ağzına su verip çalkalarsa, muhakkak diliyle konuştuğu her kötülüklgünah su damlalarıyla birlikte çıkar gider. Burnuna su çekip temizlerse, muhakkak burnuyla koklayarak kazandığı her günah su damlalarıyla çıkar gider. Yüzünü yıkarsa, gözleriyle bakarak kazandığı her günah su damlarıyla beraber gözlerinden akıp gider. Ellerinden bir yerini yıkarsa, muhakkak onunla tutarak kazandığı her günah su damlalarıyla akıp gider. Ayaklarının bir yerini yıkarsa, muhakkak onlarla yürüyerek kazandığı her günah su damlalarıyla akıp gider. Sonra mescide çıktığı zaman, attığı her adıma karşılık kendisine bir sevap / iyilik yazılır ve ondan bir günah silinir. Oturduğu yere dönünceye kadar bu hal böyle devam eder gider."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravileri güvenilir olarak değerlendirilmişlerdir. Hadis muhtasar olarak Sahih'de de yer almıştır.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Abdestli Olarak Uyumak