MECMAU ZEVAİD |
İLİM |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Hadis Dinlemek ve
(Başkalarına) Ulaştırmak
581. Sabit b. Kays b.
Şemmas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur: "Sizler (sözlerimi) dinliyorsunuz. Sonra aynı şekilde bunlar
sizden ve sizden işitenlerden de dinlenecektir. Daha sonra öyle bir topluluk
gelecektir ki, kendilerinden şahitlik etmeleri istenmeden onlar şahitlik
edeceklerdir"
*Hadisi Bezzar ve el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiş
olup senedinde geçen Abdurrahman b. Ebi Leyla, Sabit b. Kays'dan hadis
işitmemiştir.
582. Ebu Said el-Hudri
bildiriyor: Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Veda haccında şunları
söyledi: "Allah, sözÜmÜ işitip belleyen kişinin yÜzÜnÜ ağartsın. Nice
fıkıh taşıyıcısı vardır ki, fakih değildir. Şu Üç şeyde mümin bir kişinin kalbi
hıyanet etmez: Allah'a samimi kulluk, Müslümanların önderlerine nasihat görevi
ve bir de (Müslüman) topluluktan ayrılmamak; çünkü onların duası, arkalarından
gelenleri de kuşatır"
*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup Süleyman b. Seyf'in hocası
Said b. Büzey' hariç, ravileri güvenilir kabul edilmişlerdir. Said'i ise
zikredeni görmedim. Eğer bu zat Said b. er-Rabı' ise Sahlh'in ravilerindendir.
Çünkü ikisinden de rivayette bulunulmuştur. Doğrusunu Allah bilir.
583. Ebu'd-Derda
anlatmaktadır: Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize hutbe irat
ederek şöyle buyurdu: "Allah bu sözlerimi işitip tebliğ eden kişinin yÜzÜnÜ
ağartsın. Nice fıkıhlbilgi taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha fakih /
anlayışlı olana nakleder. Şu üç hususta MÜslÜman kişinin kalbi ihanet etmez:
Allah'a samimi kulluk, her Müslüman'a nasihat görevi ve bir de MÜslÜmanlar
topluluğundan ayrılmamak; zira MÜslümanların duaları arkalarından gelenleri de
kuşatır."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup merkezinde
Abdurrahman b. Zübeyd
vardır ki, Buhari'nin belirttiğine göre hadisi münker biridir.
584. Ubeyd b. Umeyr'lli,
babası kanalıyla dedesinden naklen bildirdiğine göre Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) onlara bir hutbe irat ederek şöyle buyurmuş:
"Allah, sözlerimi
işitip belleyen kimsenin yüzünü ağartsın. Nice fıkıh taşıyıcısı vardır ki,
fıkhı idraki yoktur. Nice fıkıh taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha
fakih / anlayışlı olana nakleder."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup
ravileri güvenilir olarak değerlendirilmiştir. Ancak ben Taberani'nin
el-Mu'cemu'l-evsat'ta ismi geçen hocası Muhammed b. Nasr'ı zikredene
rastlamadım.
585. Muaz b. Cebel'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Allah sözlerimi
işittikten sonra ona ilavede bulunmayan kimsenin yÜzÜnÜ ağartsın. Nice fıkıh
taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha anlayışlı olana nakleder. Şu Üç
hususta müminin kalbi ihanet etmez: Allah'a samimi kulluk, yöneticilere nasihat
görevi ve bir de MÜslümanlar topluluğundan ayrılmamak; zira onların duaları
arkalarından gelenleri de kuşatır."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır ve el-Mu'cemu'l-evsat'ta
rivayet etmiştir. Ancak el-Mu'cemu'l-evsat'ta "Nice fıkıh taşıyıcısı"
yerine "Nice sözlbilgi taşıyıcısı" ifadesini zikretmiş ve senedinde
yer alan Amr b. Vakıd da yalancılıkla itham edilmiş hadisi münker biridir.
586. Rivayet edildiğine
göre Nu'man b. Beşir bir hutbesinde şöyle demiştir: Bize Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayf mescidinde hutbe irat ederek şunları
söyledi: "Allah, sözlerimi işitip onu başkalarına nakleden kulun yÜzÜnÜ
ağartsın.
Nice fıkıhlbilgi
taşıyıcısı vardır ki, kendisi fakihlanlayış sahibi değildir. Nice fıkıhlbilgi
taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha fakihlanlayışlı birine nakleder. Şu
Üç hususta mÜminin kalbi ihanet etmez: Allah'a samimi kulluk, yöneticilere
nasihat görevi ve bir de MÜslÜmanlar topluluğundan ayrılmamak; zira onların
duaları arkalarından gelenleri de kuşatır. "
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup
senedinde ismi geçen isa el-Hayyat hadisi metruk biridir.
587. Nu'man b. Beşir
babası kanalıyla Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şu sözünü
nakletmiştir: "Allah, sözlerimi işitip belleyen kulu esirgesin. Nice
fıkıhlbilgi taşıyıcısı vardır ki, kendisi fakihlanlayış sahibi değildir. Nice
fıkıhlbilgi taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha fakihlanlayışlı birine
nakleder. Şu Üç hususta mÜminin kalbi ihanet etmez: Allah'a samimi kulluk,
MÜslümanların yöneticilerine nasihat görevi ve bir de MÜslÜmanlar topluluğundan
ayrılmamak. "
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup
senedinde ismi geçen Muhammed b. Kesir el-Kufi'yi Buharı ve başkaları zayıf
sayarken ibn Main güvenilir görmüştür.
588, Ebu Kırsafe Cendere
b, Hayşene'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Allah, sözlerimi işitip belleyerek ezberleyen kimsenin yÜzÜnÜ ağarts ın ,
Nice bilgi taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha bilgili olana naldeder,
Şu Üç hususta kalp ihanet etmez: İhlaslı amel, yöneticilere nasihat ve bir de
topluluktan ayrılmamale"
Ravi demiştir ki: Bana
ulaşan habere göre Ebu Kirsafe'nin bir oğlunu Rumlar (Bizanslılar) esir
almışlardı. Ebu Kırsafe her namaz vaktinde Askalan surlarının arkasından
"Ey Falanca, namaz!" diye seslenir, o da bunu duyup karşılık verirdi.
Aralarında deniz genişliği kadar mesafe vardı.
*Hadisi Taberani. el-Mu'cemu'l-evsat ve el-Mu'cemu's-sağir'de
rivayet etmiş olup ravilerinden hiçbirini zikredeni görmedim.
589. Cabir'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah
sözlerimi işitip belleyen ve sonra da onu başkalarına nakleden kişinin yÜzÜnÜ
ağartsın. Nice kendisine tebliğ yapılan vardır ki, sözÜ bizzat dinleyenden daha
anlayışlıdır. Şu Üç hususta mÜmin kişinin kalbi ihanet etmez:
Allah'a samimi kulluk,
MÜslümanların yöneticilerine nasihat ve bir de MÜslÜmanlar topluluğundan
ayrılmamak; zira onların duaları arkalarından gelenleri de kuşatır"
buyurmuştur.
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup
senedinde geçen Muhammed b. Musa el-Serberi hakkında Darekutni "Güçlü
değildir" açıklamasını yapmıştır.
590. Sa'd b. Ebi
Vakkas'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Allah, sözlerimi
işitip belleyen kulun yÜzÜnÜ ağartsın. Nice fıkıhlbilgi taşıyıcısı vardır ki,
kendisi fakihlanlayış sahibi değildir. Nice fıkıhlbilgi taşıyıcısı vardır ki,
onu kendisinden daha fakih birine nakleder. "
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup
senedinde yer alan Said b. Abdullah'ı zikredeni görmedim ..
591. Enes b. Malik
anlatmaktadır: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Mina'daki Hayf
mescidinde bize bir hutbe irat ederek şunları söyledi: "Allah, sözlerimi
işitip ezberleyen, sonra da onları, işitmeyenlere nakleden kimsenin yÜzÜnÜ
ağartsın. Zira nice fıkıhibilgi taşıyıcısı vardır ki, kendisi fakihlanlayış
sahibi değildir. Nice fıkıhlbilgi taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha
fakihlanlayışlı birine nakleder. Şu Üç hususta mÜmin bir kişinin kalbi ihanet
etmez: Allah'a samimi kulluk, Allah'ın başınıza yönetici yaptığı kişilere
nasihat ve bir de MÜslümanlar topluluğundan ayrılmamak; zira onların duaları
arkalarından gelenleri de kuşatır. "
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup
senedinde yer alan Abdurrahman b. Zeyd b. Eslem zayıftır.
592. Ubade b.
es-Samit'in naklettiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Ben size bazı sözler söyleyeceğim. Onları burada hazır bulunanlar,
bulunmayanlara nakletsin" buyururdu.
*Taberani el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup ravileri
güvenilir kabul edilmişlerdir.
593. Cübeyr b. Mut'im
anlatmaktadır: Mina'da Hayf mescidinde Allah Resulü'nü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyururken işittim: "Allah, sözlerimi işitip ezberleyen ve
onları iyice belleyip işitmeyenlere nakleden kulun yÜzÜnÜ ağartsın. Zira nice
fıkıhlbilgi taşıyıcısı vardır ki, kendisinin idrak kabiliyeti yoktur. Nice
fıkıh taşıyıcısı vardır ki, onu kendisinden daha fakih birine nakleder. Şu üç
hususta mÜminin kalbi ihanet etmez: Allah'a samimi kulluk, MÜslÜmanların liderlerine
/ yöneticilere nasihat ve bir de MÜslÜmanlar topluluğundan ayrılmamak; zira
onların duaları arkalarından gelenleri de kuşatır. "
*Ben derim ki: ibn Mace bu hadisi kısa metinle nakletmiştir.
Hadisin tamamını
Taberani el-Mu'cemu'l-kebır'de ve ayrıca Ahmed b. Hanbel rivayet etmiş olup
senedinde Zühri'den rivayette bulunan ibn ishak'ın ismi geçmiştir ki.
müdellistir. Fakat Salih b. Keysan kanalıyla Zühri'ye dayanan bir tariki daha
vardır ki, ravileri güvenilir olarak değerlendirilmiştir.
594. Vabısa
anlatmaktadır: Allah Resulü'nü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Veda haccında:
''Burada hazır bulunan, bulunmayana (anlattıklarımı) tebliğ etsin" diye
hitab ederken işittim.
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup
senedinde ismi geçen Talha b. Zeyd hadis uydurmakla itham edilmiştir. Hadisi
Bezzar ise uzun şekliyle buradakinden daha sağlam bir senetle rivayet etmiştir
ki, ileride gelecektir.
595. Rivayete göre
Vabısa, Rakka şehrinde Ramazan ve kurban bayramlarında büyük mescitte halka
nasihat ederdi. Bir defasında şöyle dedi: Ben, Veda haccında Allah Resulü'nün
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) halka hitab ettiğine tanık oldum. Buyurdular ki:
''Ey insanlar! Hangi ay
daha kutsaldır?" ''Bu ay" dediler.
''Ey insanlar! Hangi
belde daha kutsaldır?" diye sordu. ''Bu belde'' dediler.
Bunun üzerine:
''Şüphesiz ki, sizin kanlarınız, mallarınız ve ırzlarınız, Rabbinizin huzuruna
çıkacağınız gÜne kadar bu beldenizde, bu ayınızda bu gÜnÜnÜzÜn kutsallığı gibi
size haram kılınmıştır. Tebliğ ettim mi?" buyurdu.
İnsanlar: ''Evet, tebliğ
ettin" diye karşılık verince ellerini semaya kaldırarak: ''Şahit ol
Allahım!" dedi. Sonra: "Ey insanlar! Sizden burada bulunanlar,
(söylediklerimi) bulunmayanlara tebliğ etsin" buyurdu.
Haydi Allah Resulü'nün
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurduğu gibi yaklaşın da size tebliğ edelim.
*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup ravileri güvenilir olarak
değerlendirilmişlerdir.
596, Mekhul anlatmaktadır:
Ben, Ebu Zekeriya'nın oğlu ve Süleyman b. Habib, Humus'ta Ebu Umame'nin yanına
girdik, selam verdik. Bize dedi ki: "Bu meclisiniz Allah'ın size sunduğu
ve sizin mazeretinizi ortadan kaldırdığı bir meclistir, Kuşkusuz ki Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) tebliğ görevini yapmıştır. Siz de tebliğ
ediniz."
*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiştir.
597. Süleym b. Amir'den
gelen bir rivayete göre o demiştir ki: Biz, Ebu Umame'nin yanında otururduk ve
o bize Allah Resulü'nden (Sallallahu aleyhi ve Sellem) pek çok hadisi
naklederdi. Susunca da: "Anladınız mı? Haydi, bunların size tebliğ
edildiği gibi siz de (başkalarına) tebliğ ediniz" derdi.
*iki rivayeti de Taberani el-Mu'cemu'l-kebır'de nakletmiş
olup senetleri hasendir.
598. İbn Abbas demiştir
ki: "Bu ümmetin ilk devrinde küçükleri büyüklerinden hadis dinlerler /
ilim öğrenirlerken, son devrinde büyükleri küçüklerinden ilim öğreneceklerdir.
"
Ona: "Bu neden
böyledir?" diye sorulduğunda "Çünkü küçükler hadis dinlemişler,
büyükler dinlememişlerdir" diye cevap verdi.
*Bunu Taberani. el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiştir;
ravilerinden Ebu Ömer en-Nadr metruktur.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Hadisi Güvenilir
Ravilerden Almak