MECMAU

ZEVAİD

İMAN

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Münafıklar Hakkında Bir Bölüm

 

420. Ebü Hureyre anlatmaktadır: Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bir gölgede duran Abdullah b. Übey b. Selül'ün yanından geçti. Abdullah: "Ebü Kebşe'nin oğlu üzerimizi toz etti" deyince onun oğlu: "Seni üstün kılıp kitabı indirene yemin ederim ki, eğer istersen, sana onun başını getiririm" dedi. Ama Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Olmaz! Fakat babana iyi davran ve onunla iyi geçin" buyurdu.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş ve demiştir ki: "Bunu Zeyd b.

Bişr el-Hadramı tek başına rivayet etmiştir."

Ben derim ki: ibn Hibban bu zatı güvenilir kabul etmiştir. Senedin kalan ravileri ise güvenilir kimselerdir.

 

 

 

421. Sıla b. Züfer anlatmaktadır: Huzeyfe'ye: "Resulullah'ın ashabından kimse tanımazken ne Ebu Bekir, ne de Ömer tanımazken sen münafıkları nasıl tanıdın?" diye sorduk.

Dedi ki: Ben, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) arkasından yürürdüm.

Bir gün bineğinin üzerinde uyudu. Bazı kimselerin aralarında: "Şunu bineğinin sırtından atsak da boynu kınlsa. Böylece ondan kurtulmuş oluruz" diye konuştuklarını işittim. Hemen onlarla Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) arasına girerek yüksek sesle Kur'an okumaya başladım. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) uyandı ve: "Kim o?" diye sordu. Ben: "Huzeyfe!" dedim.

"Bunlar kim?" diye sordu.

"Falan, falan ... kimseler" diyerek hepsini saydım. "Söylediklerini işittin mi?" diye sordu.

"Evet. Zaten bu yüzden seninle onlar arasına girdim" dedim.

"Şu falan, falan kimseler -hepsinin isimlerini sayarak- münafıklardır.

Sakın kimseye söyleme!" buyurdu.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup senedinde geçen Mücalid b, Said ihtilat'a düşmüştür. Bir grup bilgin de onu zayıf saymıştır,

 

 

 

422. Huzeyfe anlatmaktadır: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) devesinin dizgininden tutmuş önden çekiyordum. Ammar da arkadan sürüyordu. -veya Ammar önden çekiyor, ben arkadan sürüyordumDerken yüzleri maskeli on iki kişiyle karşılaştık. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bunlar byamete kadar münafıktırlar" buyurdu.

Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Onlardan her birine birini gönderip öldürtsen ya?" deyince, "İnsanların, ''Muhammed kendi arkadaşlarını öldürüyor'' diye konuşmalarını istemem. Belki DÜbeyle onların haklarından gelir?" buyurdu. Biz: "Dübeyle nedir?" diye sorduk. "Onlardan her birinin kalp damarları üzerine konmuş öldürücü bir ateş topudur" buyurdu.

 

*Ben derim ki: Buharlinin Sahih'inde hadisin bir bölümü geçmiştir.

Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup senedinde yer alan Abdullah b. Seleme'yi bir grup bilgin güvenilir kabul ederken Buharı hadisine mutabaat yapılamayacağını söylemiştir.

 

 

 

423. Huzeyfe anlatmaktadır: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Batnü'l-Vadi yoluna girdi. İnsanlar ise Akabe yoluna girdi. Derken yüzleri maskeli yedi kişi geldi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onları görünce ki, o vakit Huzeyfe devesinin yularından çekiyor, Ammar da arkasından sürüyordu, "Aranızı kapatın" buyurdu. Böylece bir şey yapamadılar. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara baktı ve: "Ey Huzeyfe! Bu topluluğun kimler olduğunu biliyor musun?" diye sordu. Ben: "Onlardan sadece kızıl devenin üzerindekini tanıyorum. Onun falan kimse olduğunu biliyorum" dedim.

 

*Ben derim ki: Konuyla ilgili Huzeyfe'nin Sahih-ı Buhari'de başka senetle bir hadisi daha vardır.

Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup senedinde ismi geçen Telid b. Süleyman'ı el-İcli güvenilir kabul etmiş ve: "Sakıncasızdır. Şii'lik taassubuna sahipti ve tedlis yapardı" demiştir. Bir grup bilgin ise onu zayıf görmüşlerdir.

 

 

 

424. Cabir anlatmaktadır: Ammar b. Yasir ile Vedl'a b. Sabit arasında bir münakaşa oldu. Vedl'a, Ammar'a: "Sen zaten Ebu Huzeyfe b. Muğire'nin kölesisin. O henüz seni az at etmedi" dedi. Ammar da: "Akabe grubu kaç kişiydi?" diye sordu. Yedi'a: "Allah bilir" dedi. Bunun üzerine Ammar: "Sen bana bildiğini söyle" dedi. Vedi'a sustu, cevap vermedi. Yanındakiler: "Sana sordu ğu soruya cevap ver!" dediler. Ammar ona, asılonun da Akabe' deki grup arasında olduğunu söylemek istemişti. O da: "Hepsinin 14 erkek olduklarından bahsederdik" deyince Ammar: "Eğer sen de onlar arasında idiysen, sayıları 15'tir" dedi. Bunun üzerine Yedi'a: "Yavaş ol, ey Ebu'l-Yakazan! Allah aşkına bugün beni rezil etme!" dedi. Ammar da buna şöyle cevap verdi: "Vallahi ben kimsenin adını anmadım. Asla kimsenin adını anmam da. Ama şahadet ederim ki, on beş erkekten on ikisi hem dünya hayatında ve hem de şahitlerin şahitlik edeceği günde Allah ve Resulü'nün düşmanlarıdır."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup bir kısmı Sahih-i Buhari'de geçmiştir. Senedinde yer alan Vakıdi zayıftır.

 

 

 

425. Ebu't-Tufeyl anlatmaktadır: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Tebuk gazvesine çıktı ve Akabe'ye varınca münadisine: "Kimse sarp yokuş yolunu almasın! Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o yola girecektir" diye seslenmesini emretti. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o yoldan gidiyor, Huzeyfe önden (bineğini) çekiyor, Ammar da arkadan sürüyordu. Derken develeri üzerinde maskeli bir grup çıka geldi ve Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) etrafını sardılar, Ammar geri dönüp develerin yüzlerine doğru vurdu. Bu durumu gören Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Huzeyfe'ye: "Devam et, devam et!" buyurdu. Sonra Ammar kendisine yetişti. Ona da: "Sür, sür!" dedi. Daha sonra deveyi çöktürdü. Resulallah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ammar'a: "O grubu tanıyor musun?" diye sordu.

Ammar: "Hayır. Maskeli idiler. Ama develerin hepsini tanıdım" dedi. "Sence Allah Resuhi'ne ne yapmak istediler?" dedi.

(Ammar dedi ki): "Allah ve Resulü daha iyi bilir" dedim.

Bunun üzerine Resul-i Ekrem (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Resulullah'ın devesini ÜrkÜtÜp, onu tepeden aşağı atmak istediler" buyurdu.

Daha sonra Ammar ile onlardan biri arasında, herkes arasında yaşanan türden bir tartışma yaşandı. Ammar: "Allah aşkına söyle, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tuzak kurmak isteyen o yokuştaki grup kaç kişi idi?" diye sordu. Onun da: "Biz on dört kişi olduklarını düşünüyoruz" diye cevap vermesi üzerine Ammar: "Eğer sen de onlardan idiysen, sayıları on beştir" dedi. Ammar onlardan on ikisinin hem dünya hayatında ve hem de şahitlerin şahitlik edeceği günde Allah ve Resulü'nün düşmanı olduğuna tanıklık ederdi.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

426. Taberani demiştir ki: Bize Ali b. Abdülaziz bildirdi. Dedi ki: Bize Zübeyr b. Bekkar bildirdi. Dedi ki: Akabede'ki grupta yer alanların isimleri şunlardır: Amr b. Avf oğullarından Mu'tib b. Kuşeyr b. Müleyl. Bu zat Bedir şavaşma katılrmştı. Bu şahıs: "Muhammed bize Kisra ve Kayser'in hazinelerini vaat etmektedir. Oysa ki hiçbirimiz evini / kenefini bile güvende hissetmemektedir" diyen kişidir. Yine "Eğer bu işte bizim bir dahlimiz olsaydı, şimdi burada öldürülmezdik"[Al-i İmran, 154] diyen kişi de budur. Zübeyr (b. Bekkar) demiştir ki: Onun bu sözü söylediğine Zübeyr (b. el-Avvam) tanık olmuştur.

Vedi'a b. Sabit b. Amr b. Avf. "Sadece lafa dalmış, eğleniyorduk"[Tevbe, 65] diyen kişi budur. Yine: "Şu Kur'an okuyucularımız var ya, bunlar karınları en iştahlılarımız, ama savaşta en korkaklarımızdır" diyen de budur.

 

Amr b. Avf oğullarından Ced b. Abdullah b. Nebil b. el-Haris. Bu zat Cebrail'in (aleyhisselam) hakkında şöyle söylediği kişidir: "Ey Muhammed! Bu, uzun saçlı, siyahi adam da kim? Gözleri, adeta bakırdan iki tencere, şeytanın gözleriyle bakıyor. Ciğeri eşek ciğeri gibi. Münafıklara seninle ilgili istihbarat götürüyor." Bu, durumu bildirilmiş olan kişidir.

Amr b. Avf oğullarının müttefiki Harİs b. Yezid et-Tai. Hz.

Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kendisinden önce bir kimsenin gitmesini yasakladığı kuyuya O'ndan önce varıp, suyundan içen kişidir.

Harise oğullarından Evs b. Kayzi. "Cidden evlerimiz korumasızdır"[Ahzab, 13] diyen kişi budur. Bu Yahya b. Said b. Kays'ın dedesidir.

Amr b. Avf oğullarından Cülas b. Süveyd b. es-Samit. Bize ulaşan bilgiye göre bu zat daha sonra tövbe etmiştir.

Malik b. Neccar oğullarından Sa'd b. ZÜrare. Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) karşı kinle dolup taşan kişidir. Grup içerisinde yaşça en küçükleri ve en çirkefleridir.

Süveyd ve Daİs. Bu ikisi Belhubla oğullarından olup Tebük gazvesinde insanları terk edip yardımsız bırakması için İbn Übeyy'i techiz eden kimselerdendirler.

Kays b. Amr b. SehL.

Zeyd b. el-Lasit. Bu zat Kaynuka yahudilerindendi. Dıştan Müslümanlığını ilan etti. Ama içinde Yahudilerin hıyaneti ve münafıkların nifakı eksik olmadı.

Kaynuka oğullarından Selame b. el-Hum am. Dıştan Müslümanlığını ilan etmişti.

 

*Taberani'nin el-Mu'cemu'l-kebir'de naklettiği bu rivayet, gördüğün gibi Zübeyr b.

Bekkar'ın sözüdür.

 

 

 

427. Ebu't-Tufeyl anlatmaktadır: Tebük gazvesi olunca Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) münadisi şöyle seslendi: "Su azdır. Kimse benden önce suya varmasın." Suya ulaştığında bir grup O'dan önce varmıştı; bunun üzerine onları lanetledi.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup senedinde yer alanBekir b. Bekkar ve ravisi Yahya b, Muhammed b. es-Seken'in biyografilerini zikredene rastlamadım,

 

 

 

428. Abdullah b. Osman b. Huseym anlatmaktadır: Ebu't-Tufeyl'in huzuruna girdim. Kendisini iyi gününde buldum. Kendi kendime: "Mutlaka bu fırsatı değerlendireceğim" dedim ve: "Ey Ebu't-Tufeyl! Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) lanet okuduğu grup kimlerden ibaretti? Bunlar kimlerdi? İsimlerini söyle" dedim. Tam bana onları bildirecekti ki hanımı Sevde seslendi: "Yavaş ol, ey Ebu't-Tufeyl! Duymadın mı? Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştu: ''Allahım, ben ancak bir insanım. Müminlerden hangi bir kula beddua etmişsem, bunu onun için bir arınma ve rahmet vesilesi kı!'' "

 

*Hadisi Ahmed b, Hanbel rivayet etmiş olup ravileri güvenilir kimselerdir,

 

 

 

429. Ebu Mes'ud anlatmaktadır: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize bir hutbe irat etti ve Allah'a hamdü senada bulunduktan sonra şöyle buyurdu:

"Muhakkak ki içinizde mÜnafıklar var. Kimin ismini söylersem, ayağa kalksın!" Sonra şöyle devam etti: "Ayağa kalk ey falanca, ayağa kalk ey falanca, ayağa kalk ey falanca!" Bu şekilde otuz altı kişinin ismini saydı.

 

Sonra: "Aranızda (mÜnafık olanlar var) Allah'tan korkun!" buyurdu. Daha sonra Ömer, bu ismini saydıklarından yüzü örtülü birine rastladı ve ona "Neyin var?" diye sordu. O da Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söylediklerini anlatınca: "Öyleyse diğer günlerde benden uzak dur" dedi.

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel ve el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiş olup senedinde yer alan lyaz b. Iyaz'ı ve babasını zikredene rastlamadım.

 

 

 

430. Ümmü Seleme'nin bildirdiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Ashabımdan öyleleri vardır ki, ben öZünce sonsuza dek ne ben onları görÜrÜm, ne de onlar beni görürler."

 

Bu söz Hz. Ömer'in kulağına varınca hızla Ümmü Seleme'nin yanına gitti ve ona: "Allah aşkına şöyle, ben onlardan birimiyim?" diye sordu. Ümmü Seleme: "Hayır. Ama senden sonra asla başka kimseyi temize çıkartmam" dedi.

 

*Hadisi Ahmed b. Hanbel, Ebu Ya'la ve el-Mu'cemu'l-kebır'de Taberani rivayet etmiştir. Ebu Ya'la ve Ahmed b. Hanbel'in bir başka ifadesi ise şöyledir:

Abdurrahman b. Avf, Ümmü Seleme'nin yanına girdi ve: "Ey Anne!

Malımın çokluğunun beni helak etmesinden endişe ettim. Çünkü ben Kureyş halkı arasında en çok mala sahip olanım" dedi. Ümmü Seleme de şöyle dedi: "Oğlum, infak et! Zira ben, Allah Resulü'nü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyururken işittim:

"Ashabım arasında öyleleri vardır ki, ben kendisinden ayrıldıktan sonra bir daha beni göremez." ...

Hadisin senedinde geçen Asım b. Behdele güvenilir olmakla birlikte (bazen) hata ederdi.

 

 

 

431. Abdullah b. Amr anlatmaktadır: Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında oturuyorduk. (Babam) Amr b. el-As da bana yetişmek üzere elbiselerini giymeye gitmişti. Bizler, Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında iken: "Birazdan yanınıza melun bir adam girecektir" buyurdu. Bunun üzerine ürpermeye başladım. Merakla girip çıkıp etrafı gözetliyordum. Derken falan kimse girdi. -Yani el-Hakem b. Ebi'l-As- *Hadisi Ahmed b. Hanbel rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

432. Yine Abdullah b. Amr bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Birazdan yanınıza öyle bir adam girecektir ki, kendisi kıyamet gÜnÜ benim dinimden başka bir din Üzere diriltilecektir" buyurdu. Ben, babamı evde bırakmıştım. Bu kişinin o olmasından korktum. Derken başka bir adam çıka geldi ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O budur" buyurdu.

 

*Hadisi Taberanl, el-Mu'cemu'l-kebır'de rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir. Bununla beraber senedinde ismi zikredilmeyen bir ravi vardır.

 

 

 

433. Yine Abdullah b. Amr anlatmaktadır: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

"Birazdan yanınıza şu taraftan cehennemliklerden bir adam çıkıp gelecektir" buyurdu. Babamı evde abdest alırken bırakmıştım. Bunun o olmasından korktum. Derken başka biri çıka geldi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: "O budur" buyurdu.

 

*Hadisin ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

434. İbnü'z-Zübeyr anlatmaktadır: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem); "Bu kapıdan ilk girecek olan cehennemliklerdendir" buyurdu. Derken falan kimse girdi.

*'Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup senedinde zayıf biri olan ibn Lehia vardır.

 

 

 

435. İbn Abbas demiştir ki: Onlardan biri: "Babam Resulullah'a sahabi olmuştur" deyip övünür. Gerçekten de babası Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber olmuştur. Ama yırtık bir papuç, onun babasından daha hayırlıdır.

 

*Hadisi Bezzar rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir.

 

 

 

436. Rivayete göre Hasan b. Ali, Ebu'l-A'ver es-Sülemi'ye: "Kahrolası!

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ri'l ve Zekvan kabileleri ile Amr b. Süfyan'a lanet okumadı mı?" dedi.

Rivayeti Ebu Ya'la nakletmiş olup, Abdurrahman b. Ebi Avf hariç, ravileri Sahih'in ravileridir. Abdurrahman da güvenilir kimsedir.

Hasan'a kadar ulaşan başka bir senetle şöyle nakledilmiştir: Hasan demiştir ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Fatıma'nın evinde yanımıza girdi. ..... ila ahir.

 

 

 

437. Sefille'nin bildirdiğine göre Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) oturuyordu. Derken yanından deve üzerinde bir adam geçti. Önünde bir rehber, arkasında da sürücü vardı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allah, rehbere de, sürücüye de, biniciye de lanet etsin" diye beddua etti.

 

*Hadisİ Bezzar rivayet etmiş olup ravileri güvenilir kimselerdir.

 

 

 

438. Muhacir b. Kunfuz bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir deve üzerinde üç kişi gördü ve: "Üçüncüsü melundur" buyurdu.

 

*Hadisi Taberani. el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup ravileri güvenilir kimselerdir .

 

 

 

439. Sa'd b. Huzeyfe anlatmaktadır: Ammar b. Yasir, Sıffin günü insanların halini ve sulh meselesini anlatırken dedi ki: "Vallahi onlar Müslüman olmamış; fakat dıştan teslim olup küfrü gizlemişlerdi. Sonra küfür için destekçiler görünce de bu hallerini açığa vurdular."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup senedinde geçen Sa'd b.

Huzeyfe'nin biyografisini zikredene rastlamadım.

 

 

 

440. Abdullah b. Amr demiştir ki: "Müezzin ezanı okur ve bazı kimseler mümin olmadıkları halde namaz kılariar."

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-kebir'de rivayet etmiş olup senedinde ısmı zikredilmeyen biri vardır.

 

 

 

441. Abdurrahman b. Avi anlatmaktadır: Hz. Ömer'in yanına girdim. Bana: "Abdurrahman b. Avi! Sen insanların İslam'ı terk edip ondan çıkmalarından endişe ediyor musun?" diye sordu. "Hayır, inşallah. Aralarında Allah'ın kitabı ve Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sünnetleri varken onu nasıl terk ederler ki?" dedim. Bunun üzerine: "Eğer böyle bir şeyolursa, muhakkak bunu Falan oğulları yapar" dedi.

 

*Hadisi Taberani, el-Mu'cemu'l-evsat'ta rivayet etmiş olup ravileri Sahih'in ravileridir.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Her Nefis Kendi Arzusuna Göre Haşrolunacaktır