METALİBU’L-ALİYE

İBN HACER el-Askalani

SİYER VE GAZVELER

 

32- Hayber Savaşı

 

4351. Ebu Umame anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayber savaşında: "Kim zayıf ve zor durumda ise, devesi asi ise geri dönsün" dedi. Ve bir münadinin böyle seslenmesini emretti. Bunun üzerine zayıf ve zor durumda olanlar geri döndü. Ancak birisi geri dönmedi. Geceleyin siyah bir devenin üzerinde yürüyordu. Deve onu yere attı ve kaçtı. Adamın boynu kırıldı. Onu alıp Resulullah {Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına getirdiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Arkadaşınıza ne oldu?" dedi. Onlar: "Onun durumu böyle böyleydi" dediler. "Ey Bilal, sen insanlara, zayıf ve devesi asi olanların geri dönmesini söylemedin mi?" dedi. Bilal: "Evet" dedi. Bunun üzerine Resulullah adamın üzerine cenaze namazı kılmaktan kaçındı,

 

Tahric bilgisi: (el-Haris) Bişr oldukça zayıf bir ravidir.

 

 

 

4352. Ümmü'l-Muta' el-Eslemiyye, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Hayber savaşında bulunmuştu. O anlatıyor: "Eslem'liler Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) içinde bulundukları sıkıntıdan dolayı şikayet ettiler. Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) insanlara seslendi ve hep birlikte kalktılar. Kaleye ilk saldıranlardan biri de Eslem'di. O gün Güneş batmadan Allah Teala bize Hayber'in fethini nasip etti."

 

Tahric bilgisi: (el-Haris) Hayber, es-Sa'b b. Muaz'ın Netat'taki kalesiydi.

 

 

 

4353. İbn Abbas der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayber günü ganimetlerden atlılara üç pay, yayalara bir pay dağıttı.

 

Tahric bilgisi: (İbn Ebi Şeybe)

 

 

 

4354. Seleme b. el-Ekva der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Bekir'i kendi sancağı ile Hayber'deki bazı kalelerin üzerine gönderdi. Ebu Bekir savaştı ve döndü; ancak fetih gerçekleşmedi. Bunda bayağı zorluklar da çekti. Ertesi günü Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ömer b. el-Hattab'ı gönderdi, o da savaştı ve döndü; ancak fetih gerçekleşmedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Yarın bu sancağı öyle birisine vereceğim ki o, Allah ve Resulünü sever. Allah Teala, Hayber'in fethini onun eliyle gerçekleştirecektir" buyurdu. Sonra Hz. Ali'yi çağırdı. Ali'nin gözlerinde ağrı vardı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun gözlerine tükürüğünü sürdü, sonra da: "Bu sancağı al ve Allah sana fethi müyesser kılıncaya kadar onu koru" dedi. Seleme der ki: Hz. Ali sancağı aldı ve çıktı. Öyle bir koşuyordu ki! Biz de onun arkasından koşuyor, izini takip ediyorduk. Sonra sancağını kalenin altında büyük bir taşa yerleştirdi. Kalenin başında duran bir yahudi onu gördü ve: "Sen kimsin?" dedi. Hz. Ali: "Ben, Ali b. Ebi Talib'im" dedi. Yahudi arkadaşlarına: "Musa'ya inene yemin olsun ki sizler mağlup oldunuz!" dedi. Hz. Ali, Hayber'i fethedinceye kadar dönmedi.

 

Tahric bilgisi: (el-Haris)

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

33- Mute Savaşı