METALİBU’L-ALİYE

İBN HACER el-Askalani

SİYER VE GAZVELER

 

29- Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'İn -Ebu Süfyan'a Suikast Düzenlemek İçin- Amr B. Ümeyye Ed-Damri'yi Göndermesi

 

4343. Amr b. Ümeyye ed-Damri anlatıyor: [Hubeyb ve arkadaşları şehid edildikten sonra] ResUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ensar'dan bir adamla birlikte beni gönderdi ve: "Gidip Ebu Süfyan'ı bahçesinde öldürün!" dedi. Onlar durumdan haberdar olunca biz dağa çıktık. Temimoğullarından bir adam gelince onu öldürdüm, sonra mağaraya girdim. Benu Dil b. Bekir'den bir adam geldi, bizimle birlikte mağaraya girdi. Ona: "Kimsin?" dedim. "Benu Bekir'den birisi" dedi. Ben: "Ben de Benu Bekir'denim" dedim. Yanımıza uzandı ve yüksek sesle şarkı söylemeye başladı. Şöyle diyordu:

 

Yaşa müslüman olmayacağım kabul etmeyeceğim. İçimden ona: "Sen uyu, göreceksin" dedim. Adam uyuyunca onu Öldürdüm. Sonra dışarı çıktım Kureyş'in gönderdiği iki adamla karşılaştım. Onlara "teslim olun" dedim. Birisi kabul etmeyince onu öldürdüm. Diğerini de esir alıp ResUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına getirdim.

 

Tahric bilgisi: (İshak)

 

 

 

4344A. Amr b. Ümeyye ed-Damri anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hubeyb ve arkadaşları öldürüldükten sonra Ensar'dan bir adamla birlikte beni göndererek: "Ebu Süfyan'ı bahçesinde öldürün!" buyurdu. Ben arkadaşımla birlikte yola çıktım. Şi'b tarafındaki Ye'cec vadisine yaklaşınca -ovalarda yaşamış ve dağ yolculuğuna çıkmamış olan- arkadaşıma: "Eğer bir şeyden korkarsan gidip devene bin ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına git" dedim. Arkadaşım bana: "Kabe'yi tavaf edecek misin?" dedi. Ben: "Mekke halkını iyi bilirim. Karanlık gelince onlar avlularında akşam yemeği yeyip otururlar ve onlar beni alaca attan daha iyi tanırlar" dedim. Fakat o beni Kabe'yi tavaf etmeye teşvik etti. Tavaftan sonra oradan çıktık. Onların oturdukları yerden geçtik. Hemen şöyle dediler: "Bu Amr'dır! Allah'a yemin olsun ki iyi bir şey için gelmemiştir o!" -Amr çevik bir insandı. Anlatmaya devam ediyor-: Onlardan kaçtık ve dağa sığındık. Bir mağaraya gireceğimiz esnada Osman b. Malik'i -veya Abdullah b. Malik et-Teymi'yi- gördüm. Kureyş'in gözcülüğünü yapıyordu. Mağaraya yaklaşınca arkadaşıma: "Allah'a yemin olsun ki eğer bu adam bizi görürse Kureyş'lilere yerimizi söyler" dedim. Yavaşça yanına sızdım ve onu memesinin altından hançerle yaraladım, sonra da öldürücü bir darbeyle onu öldürdüm. Adam öyle bir bağırdı ki bütün Mekke halkı onun bu sesini işitti. Mekkeliler gelmeye başladılar. Ben de hemen yerime döndüm, mağaraya girdim. Mekke'liler onun yanına gelince onun son nefesini verdiğini gördüler. Ona: "Seni kim yaraladı?" diye sordular. "Amr b. Ümeyye yaraladı" dedi, sonra da öldü. Onlara yerimizi bildirecek kadar yaşamadı; sonra biz çıktık ve Hubeyb'in ağaçta asılı olduğunu gördük. Arkadaşım bana: "Hubeyb'i ağaçtan indirip defnedebilir misin?" dedi. Ben: "Evet, benden biraz geride kal eğer yanına geç gelirsem sen yoluna devam edip Medine'ye dön" dedim. Sonra Hubeyb'in yanına sokuldum, onu ağaçtan indirdim ve sırtımda taşıyıp yürümeye başladım. Daha yirmi adım atmamıştım ki bekçiler beni gördü. Başına bekçiler dikmişlerdi. Onu hemen yere attım ve kaçmaya başladım. Hubeyb'i attığımda alnı üzerine yere düştüğünü hiç unutmam. Sonra Alil-i Dacnan mevkiine geldim. Onlar hemen benim peşime düştüler; ancak bir mağaraya girmekle onlardan kurtuldum. Sonra mağaradan çıkıp tanıdığım bir memlekete gittim. Sonra bir bineğe atladım. Orada Kureyş'in haber almak için gönderdiği iki casusu gördüm. Onlardan birine: "Teslim ol" dedim; fakat kabul etmeyince onu yere yatırıp öldürdüm. Diğerini de esir alıp Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına getirdim.

 

Tahric bilgisi: (İshak)

 

 

 

4344b. Amr b. Ümeyye anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hubeyb'in şehid edilişinden sonra beni yalnız olarak Kureyş'e gönderdi. Ben asılı duran Hubeyb'in yanına vardım. Gözcülerin beni görmesinden korkuyordum. Tırmandım ve Hubeyb'in iplerini çözdüm. Hubeyb yere düşünce onu göremez oldum. Sanki yer onu yutmuştu. Bugüne kadar Hubeyb'in çürümüş kemikleri görülmedi.

 

Tahric bilgisi: (İshak)

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

30- Hudeybiye Anlaşması