METALİBU’L-ALİYE İBN HACER el-Askalani |
MENKIBELER |
32- Hz. Hasan ve Hüseyin'in Faziletleri |
3987. Abdullah b.
Mes'ud)'un rivayetine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki:
"Şüphesiz Fatıma iffetini korudu; bu nedenle Allah onun Zürriyetini ateşe
haram kıldı. "
Tahric bilgisi: (Ebu
Ya'la ve Bezzar) Bezzar der ki: Bunu Amr'dan başkasının rivayet ettiğini
bilmiyoruz; o da Kufe'li zayıf bir ravidir. Asim kanalıyla Zirr'den mürsel
olarak rivayet olunmuştur.
3988. Said b. Zeyd der
ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hasan'ı kucağına alıp:
"Ey Allahım! Ben onu seviyorum, sen de onu sev}" buyurdu.
Tahric bilgisi: (Ebu
Bekir b. Ebi Şeybe ve Ebu Ya'la)
3989. İlba b. Ahmer'e
göre Hz. Ali b. Ebi Talib şöyle dedi: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kızı Fatıma'ya evlilik teklifinde bulundum. Zırhımı ve bazı eşyalarımı
sattım, parası dört yüz seksen dirheme ulaştı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bu paranın üçte ikisinin kokuya, üçte birinin elbiseye harcanmasını
emretti. Sonra Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir küpe su
doldurdu ve onunla yıkanmalarını emretti. Fatıma'ya da çocuğunu emzirmede acele
etmemesini emir buyurdu. Fatima der ki: "Ben, Hüseyin'i emzirmede acele
ettim, ama Hasan'a gelince; Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun
ağzına ne olduğunu bilmediğim birşey koydu ve böylece Hasan iki kişinin en
bilgilisi (yani Hüseyin'den daha bilgili) oldu."
Tahric bilgisi: (Ebu Ya'la)
3990. Cabir şöyle dedi:
"Kim cennet ehlinden bir adama bakmak istiyorsa Hz. Ali'nin oğlu Hüseyin'e
baksın; çünkü ben, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in böyle
buyurduğunu işittim."
Tahric bilgisi: (Ebu
Ya'la)
3991. Ammar, Ümmü Seleme'nin
şöyle dediğini söyledi: "Cinlerin Hüseyin'in ölümüne ağladıklarını
işittim."
Tahric bilgisi: (Ahmed
b. Meni' ve Abd b. Humeyd)
3992. Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hasan ve Hüseyin hakkında şöyle
buyurdu: "Kim beni seviyorsa bu ikisini de sevsin!"
Tahric bilgisi: (Ebu
Davud et-Tayalisi)
3993. Hz. Ali der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Hasan ile
Hüseyin, cennet ehli gençlerinin efendisidirler."
Tahric bilgisi: (Ebu
Bekir b. Ebi Şeybe}
3994. Muhammed b. Ali
bildiriyor: Hasan ve Hüseyin, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in
yanında güreşe tutuştular; Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hadi
Hasan!" demeğe başladı. Fatıma: "Ya Resulallah! Sanki sen Hasan'ı Hüseyin'den
daha çok sever gibi onun yenmesini istiyorsun" dedi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Çünkü Cebrail Hüseyin'e yardım ediyor. Ben
de Hasan'a yardım etmeyi seviyorum" dedi.
Tahric bilgisi:
(el-Haris)
3995. Ebu Hureyre der ki:
Bu gözlerim gördü ve bu kulaklarım işitti ki Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Hasan'ın -veya Hüseyin'in (büyük ölçüde Hüseyin olduğunu zannediyorum)-
elinden tuttu ve onun ayaklarını ayakları üstüne koydu...
Tahric bilgisi: (Ebu
Ya'la)
3996. Hz. Ömer der ki:
Hasan ve Hüseyin'i Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) omuzları
üzerinde gördüm ve: "Altınızdaki at ne güzelmiş!" dedim. Allah'ın
Resulü de (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Üstümdeki iki süvari de ne
güzel!" buyurdu.
Tahric bilgisi: (Ebu
Ya'la)
3997. Hz. Fatıma'nın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
"Her annenin çocuklarının bağlı oldukları bir nesebi vardır; ancak
Fatıma'nın çocuklarının nesebi hariç. Onların velisi benim, o ikisinin asabesi
benim."
Tahric bilgisi: (Ebu
Ya'la)
3998. Enes bildiriyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) secde ederken Hasan veya Hüseyin gelip
sırtına binerdi. Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de bu nedenle
secdeyi uzatırdı. "Ya Resulallah! Secdeyi uzattın!" denilince
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Oğullarım beni binekleri
yaptılar; onları indirmek hoşuma gitmedi" derdi.
Tahric bilgisi: (Ebu
Ya'la)
3999. Ümmü Seleme
bildiriyor: Hz. Hüseyin, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına
girdi, ben de kapının yanında oturuyordum. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in avucu ile bir şeyler çevirdiğini gördüm, çocuk ise karnı üzerine
uyuyordu. Ben: "Ya Resulallah! Avucunla bir şeyler çevirdiğini gördüm, çocuk
ta karnın üzerinde uyuyordu. Bu arada gözyaşların akıyordu?" dedim.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cebrail az. önce bana bu
çocuğun öldürüleceği topraktan bir parça getirdi ve ''ümmetin onu öldürecek''
diye haber verdi" buyurdu.
Tahric bilgisi: (İshak)
4000. Hasan, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu söyledi: "Benim bu
çocuğum (yani Hasan b. Ali) öyle bir efendidir ki Allah onunla Müslüman iki
grubun arasını düzeltecektir. "
Tahric bilgisi: (İshak)
Bu hadis, Buhari'de
başka bir tarikten, Hasan an Ebi Bekre tarikiyle verilmiştir.
4001. Cabir anlatıyor:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birkaç gün geçtiği halde hiç yemek
yemedi. Bu kendisine ağır gelince hanımlarının evini dolaştı ve hiç birinin
yanında yiyecek bir şey bulamadı. Sonunda Fatıma'nın yanına geldi ve: "Ey
kızım, yanında yiyecek bir şey var mıdır? Ben açım" dedi. Fatıma:
"Hayır ya Resulullah! Anam babam sana feda olsun, yok" dedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun evinden çıkıp gidince
komşularından biri Fatıma'ya iki ekmek ve bir parça et gönderdi. Fatıma gelen
ekmek ve eti aldı, onu bir kaba koydu ve üzerini örttü. Sonra da şöyle dedi:
"Allah'a yemin olsun ki ben bunu kendime ve yanımdakilere vermeyip
Resulullah'ı tercih edeceğim." Aslında hepsi bir lokma ekmeğe muhtaçtı.
Hasan'ı veya Hüseyin'i Resulullah'a gönderdi ve kendilerine gelmesini istedi.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tekrar geldi. Fatıma ona: "Anam
babam sana feda olsun, Allah Teala bize bir şey gönderdi, onu sana
sakladım" dedi. Resulullah: "Getir bakalım!" dedi. Fatıma gelen
şeyi getirdi, kabın üzerini açtı ve kabın ekmek ve et ile dolu olduğunu gördü.
Fatıma bunu görünce şaşırıp kaldı. Nihayet bunun Allah'tan bir bereket olduğunu
anladı. Allah'a hamd etti ve Resulüne salatu selam getirdi. Sonra da onu
Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) takdim etti. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) yemeği görünce: "Kızım bu sana nereden geldi?"
dedi. Fatıma: "Ey babacığım! O, Allah'tandır. Allah dilediğini hesapsız
şekilde rızıklandırır" dedi ve Allah'a hamd etti. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Allah'a hamd olsun ki ey kızım, Allah seni
israiloğulları kadınlarının hanımefendisine (Meryem'e) benzetti. Ona Allah bir
rızık verdiğinde: ''Bu sana nereden geliyor?'' diye sorulunca: ''Allah
katındandır. Allah dilediğini hesapsız şekilde rızıklandırır'' demişti."
Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ali'ye haber gönderdi. Hz. Ali
de geldi. Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ali, Fatıma, Hasan,
Hüseyin, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bütün zevceleri ve bütün
ev halkı gelip ondan yediler. Hepsi de doydular. Kap ise olduğu gibi duruyordu.
Fatıma der ki: "Bizden arta kalanı bütün komşularıma dağıttım. Allah o yemekte
bereket ve birçok hayır yaratmıştı."
Tahric bilgisi: (Ebu
Ya'la)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
33- Ehl-i Beyt'in
(Salavatullahi Aleyhim) Fazileti