METALİBU’L-ALİYE İBN HACER el-Askalani |
NEBİLER |
13- İsrailoğullarında Yaşanan Olaylar |
3475. Abdullah b. Mes'ud
anlatmaktadır: "İsrailoğullarında veya bir kırallıkta yaşayan bir adam
vardı. Bir gün Bu gün benden daha güçlü kimse bilmiyorum> dedi. Bunun
üzerine Allah en zayıf yaratığını ona gönderdi. Bu yaratık burnuna girdi. Adam:
<Vurun, vurun!> demeye başladı. Yayla başına vurdular ve sonunda başını
kırdılar."
Tahric bilgisi: (İshak)
3476. İbn Mes'ud
anlatmaktadır: Bir adam 99 cana kıydı. Sonra tövbe etmek istedi ve açık arazide
/ çölde yaşayan bir rahibe gitti. Dedi ki: "Ey Rahib! Ben 99 cana kıydım.
Tövbe etme imkanım var mıdır?" Rahip: "Hayır" dedi. Adam:
"Önemli değil. Vallahi seninle onların sayısını yüze tamamlayacağım"
dedi. Sonra bir rahibe daha gitti ve; "Ben 99 cana kıymıştım. Sayılarını
bir rahip öldürerek yüze tamamladım. Tövbe etmem mümkün mü?" dedi. Rahip:
"Sen kendine zulmetmiş, büyük bir işe bulaşmışsın. Kim tövbe ederse Allah
tövbesini kabul eder" dedi. Bunun üzerine adam kılıcını attı ve:
"Vallahi ölüm aramızı ayırana dek ben sana hizmet edeceğim" dedi ve
ona karşı gelmeyeceğine dair söz verdi. Derken rahibe yolculuk eden ya da
kıtlık çeken bir topluluk geldi. Rahip tıpla ilgilenirdi. Adam: "Bir
emriniz var mı?" diye sordu. O da: "Git, fırını yak" dedi. Gidip
fırını yaktı. Fırın iyice kızınca: "Fırın kızdı. Başka emriniz var
mı?" diye sordu. Rahip; "Git içine gir!" dedi. Adam gidip, içine
girdi. Sonra rahip hatırladı ve kalktı. Yanındakiler de kalktılar. Birde
baktılar ki adam fırında ter akıtıyor. Ateş kendisine hiç zarar vermemiş. Bunu
gören rahip: "Bildim ki, senin tövben kabul olunmuş. Benden ayrılıncaya
dek şimdi ben sana hizmet edeceğim" dedi.
İbn Mes'ud demiştir ki:
"İsrail oğullarında biri günah işlediği zaman, sabah günahının kefaretini
kapısının eşiğine yazılmış olarak bulurdu. Allah sizi onlara üstün kıldı da
size istiğfar emredildi. Bu yüzden Allah'tan bağışlanmak diliyorsunuz. Bu
ümmete öyle bir ayet verildi ki, ona karşılık kendilerine dünya ve içindekilerin
verilmesini arzu etmem: "Onlar çirkin bir şey yaptıklarında veya
kendilerine zulmettiklerinde Allah'ı anarlar, günahlarının bağışlanmasını
dilerler.''(Al-i İmran, 135)
Tahric bilgisi: Senedi
sahihtir. (İshak)
3477. Abdullah b. Mes'ud
anlatmaktadır: "Sizden öncekilerden kafir bir millet içinde yaşayan bir
adam vardı. Aralarında salih bir millet de vardı. Bir gün bu adam: "Uzun
süre küfür içinde kaldım. Mutlaka şu salihler köyüne gideceğim ve onlardan biri
olacağım" dedi. Ama yolda onu eceli yakaladı. Melek ile şeytan tartıştı.
Biri: "Ben ona daha layığım" dedi. Diğeri: "Ben ona daha
layığım" dedi. Bunun üzerine Allah onlara askerlerinden birini gönderdi.
Onlara: "İki köy arasını ölçün. Hangisine yakınsa o, o köye aittir"
dedi. İki köyün arasını ölçtüler; salihler köyüne daha yakın olduğunu gördüler
ve adam onlardan oldu."
Tahric bilgisi: (İshak)
Senedi sahihtir. Sahih-i Buhari'de şahidi vardır.
3478. Abdurrahman b.
Sabit'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "israil
oğullarından haberler nakledebilirsiniz, Bunda bir sakınca yoktur. Zira onlarda
olağanüstülükler vardı" buyurmuştur.
Tahric bilgisi: (Ahmed
b. Meni') Hadis mürseldir.
3479. Abdullah (b.
Mes'ud) der ki: "Bir rahip Allah'a altmış sene ibadet etti. Bir gün yanına
bir kadın indi ve onunla beraber oldu. Altı gece kadınla birlikte oldu. Sonra
pişmanlık duydu ve kaçarak bir mescide geldi. Orada hiçbir şey yemeden üç gün
kaldı. Sonra bir çörek geldi. Çöreği ikiye parçalayarak yarısını sağındaki bir
yoksula, diğer yarısını da solundaki bir yoksula verdi. Sonra Allah ruhunu
kabzetti. 60 yılı bir kefeye, altı geceyi bir kefeye koyarak tarttı. Altı gece
ağır bastı. Sonra altı geceyi çörekle tarttı. Çörek ağır bastı.
Tahric bilgisi: (İshak)
3480. Ebu Vail'in
naklettiğine göre Abdullah (b. Mes'ud) dedi ki: "Bir adam altmış sene
ibadet etti...."
Tahric bilgisi: Bu, sahih ve mevkuftur. {İshak)
3481. Mücahid demiştir
ki: "Bir narın yarısına İsrail oğullarından beş kişi girerdi."
Tahric bilgisi: (Ahmed
b. Meni')
3482. Hz. Ali demiştir
ki: Bir peygamber ümmetine beddua etti. Kendisine: "Onlara açlık vermemi
ister misin?" diye sorulduğunda "Hayır" dedi. "Aralarını
bozup onları birbirlerine düşürmemi ister misin?" diye soruldu. Yine: "Hayır"
dedi. Sonra: "Onlara veba hastalığını gönder. Zira bu hızlı bir ölümdür;
kalpleri dağlar, sayıları / nüfusu azaltır" dedi.
Tahric bilgisi: (İshak)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: