METALİBU’L-ALİYE

İBN HACER el-Askalani

NEBİLER

 

6- Hz. Yakub İle Yusuf

 

3461. Abdullah (b. Mes'ud): "Hz. Yusuf ile annesine güzelliğin üçte biri verildi" demiştir.

 

Tahric bilgisi: (İshak) Hadis sahih olup mevkuftur?

 

 

 

3462. Ebu Musa anlatmaktadır: Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir bedevi geldi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona ikramda bulundu ve: "Bize gel!" dedi. Gelince de: "İhtiyacını söyle!" buyurdu. O da: "Bineceğim bir dişi deve, ailemin sağacağı bir kaç keçi" dedi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de: "İsrail oğullarının ihtiyar kadını kadar olmaktan aciz misiniz?!" buyurdu. Ashabı bunun ne olduğunu kendisine sorunca şöyle anlattı: "Hz. Musa, israil oğullarıyla birlikte Mısır'dan çıkıp, yola düştüklerinde, yollarını şaşırdılar. Bu nedir? diye sordu. Bilginleri: Hz. Yusuf ölüm döşeğindeyken, onun kemiklerini de yanımıza almadan Mısır'dan çıkmamamız yönünde Allah adına bizden bir söz almıştı dediler. Kabrinin yerini kim biliyor? diye sordu. İsrail oğullarından yaşlı bir nine dediler. Bunun üzerine ona birini gönderdi. Kadın geldi. Ona: Bize Yusuf'un kabrini göster dedi. Kadın: Sen benim isteğimi kabul etmedikçe olmaz dedi İsteğin nedir? diye sorunca Cennette seninle birlikte olmak dedi. Musa kadının isteğini kabul etmek istemedi. Hemen Allah kendisine vahyederek Onun isteğini kabul et buyurdu. Bunun üzerine kadın onlarla birlikte bataklıkta bir göle gitti ve Bu suyu çekin dedi. Suyu çektiler. Sonra Kazın dedi. Kazdılar ve Hz. Yusuf'un kemiklerini çıkardılar. Onları yere indirdiklerinde birden yolları, gündüz aydınlığı gibi önlerinde belirdi."

 

Tahric bilgisi: (Ebu Ya'la)

 

 

 

3463. Enes'in bildirdiğine göre bir adam Hz. Yakub'a: "Senin görme hissini ne giderdi ve belini ne eğriltti?" diye sordu. O da şöyle cevap verdi: "Görme duyumu gideren, Yusufa ağlamaktır. Belimi eğen ise kardeşi Bünyamin'e üzülmemdir" Derken Cebrail geldi ve: "Ey Yakub! Allah'tan mı yakınıyorsun?" diye sordu. O da: "Ben gam ve kederimi sadece Allah'a arz ediyorum" dedi. Cebrail: "Allah senin söylediğini senden daha iyi bilir" deyip oradan ayrıldı. Sonra Hz. Yakub evine girdi ve: "Ey Rabbim, görme hissimi giderdin, belimi eğdin. Bari iki reyhanımı / güzel kokulu çiçeğimi bana iade et de, onları bir kere koklayayım. Sonra bana dilediğini yap" diye yalvarıp yakardı. Cebrail tekrar geldi ve: "Ey Yakub! Allah sana selam söylüyor ve buyuruyor ki: Sevin. Onlar ölmüş bile olsalar ben onları senin için diriltir, onlarla gözünü aydın kılarım. Sana "Ey Yakub! Görme hissini neden giderdiğimi, belini neden eğdiğimi, Yusufun kardeşlerinin o yaptıklarını niçin yaptıklarını, biliyor musun? diye soruyor. "Hayır" deyince şöyle buyurdu: "Çünkü sana, oruçlu ve aç olarak yetim bir yoksul gelmişti. Sen ve ailen bir koyun kestiniz. Siz yediniz ona yedirmediniz. Şu bir gerçektir ki, ben yarattıklarım içerisinde yetimleri ve yoksulları sevdiğim kadar hiç kimseyi sevmedim."

 

Enes'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle anlatmıştır: "Hz. Yakub, her akşamladığında, münadİsi: Kim oruçlu ise, Yakub'un ziyafetine buyursun diye nida ederdi. Her sabaha erdiğinde de münadİsi Kim oruçsuz ise, Yakub'un yemeğine buyursun diye nida ederdi."

 

Tahric bilgisi: (İbn Ebi Ömer)

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

7- Hz. Musa İle Harun Kıssası