METALİBU’L-ALİYE İBN HACER el-Askalani |
İLİM |
27- Öğrencinin Riayet Etmesi Gereken Edep Kuralları |
Konuyla ilgili Ebu Zer
hadisi "Peygamberlerle İlgili Hadisler'in başında geçmiştir.
(Mahir: Bahsi geçen
hadis muhtemelen şu:)
3023. Ebu Zer
anlatmaktadır: Mescid'e girdim. Baktım Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) tek başına oturuyor. Ona bakmaya başladım. Ama o beni görmüyordu. Kendi
kendime: "Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şekilde hiç yalnız
kalmazdı. Ya bir işi vardır. Ya da kendisine vahiy iniyordur" dedim. Sonra
yanına gidip gitmeme konusunda gönlüme danıştım. Gönlüm gitmek dışında bir
seçeneğe razı olmadı. Sonra yanına kadar gidip kendisine selam verdim. Sonra
oturdum. Uzun müddet oturduğum halde ne bana dönüyor, ne de benimle
konuşuyordu. Bunun üzerine kendi kendime herhalde Resuhıllah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) yanına oturmamdan memnun kalmadı" dedim. Sonra bana dönerek:
"Ebu Zer!" diye seslendi. "Buyur ya Resulallah. Emrine hazırım"
dedim. "Bugün namaz kıldın mı?" diye sordu. "Hayır" dedim.
"Öyleyse kalk, namaz kıl" buyurdu. Kalkıp Allah'ın dilediği kadar
namaz kıldım. Sonra dönüp oturdum. Yine uzun müddet benimle konuşmadı. Ben yine
"Herhalde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) benim yanına oturmamdan
memnun kalmadı" dedim. Sonra bana dönerek: "Ebu Zer!" diye
seslendi. Ben: "Buyur ya Resulallah, emrine hazırım" dedim.
"İnsanlar ve cinlerden olan şeytanların şerrinden Allah'a sığın "
buyurdu. "Anam babam sana feda olsun insanların da şeytanları mı
vardır?" diye sordum. "Aziz ve Celil olan Allah Aldatmak için
birbirlerine cazip sözler fısıldayan cin ve insan şeytanlarını her peygambere
düşman yaptık'' (En'am, 112) buyurmuyor mu?" dedi. Sonra bana dönerek:
"Ebu Zer!" diye seslendi. Ben yine: "Buyur ya Resulallah"
dedim. "Sana cennet hazinelerinden bir hazine olan bir söz Öğreteyim, mi?
buyurdu. Ben de: "Anam babam sana feda olsun" dedim. Sonra şöyle
buyurdu: "De ki: Güç ve kuvvet ancak Allah'a aittir (la havle ve la kuvvete
illa billlah}" Sonra Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sustu, hiç
konuşmuyordu. Suskunluğu uzun sürünce ben söze başladım: "Ya Resulallah!
Sen bana namazı emrettin. Namaz nedir?" "En hayırlı iştir. Dileyen az
yapar, dileyen çok" buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Oruç nedir?"
diye sordum. "Karşılığı (Allah tarafından) takdir edilen bir farzdır"
buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Sadaka nedir?" diye sordum. "Kat
kat sevabı bulunan ve Allah katında daha fazlasını kazandıran bir ameldir"
buyurdu. "Ya Resulallah! Hangi amel daha faziletlidir?" diye sordum.
"Allah'a iman etmek ve O'nun yolunda cihat etmek" buyurdu. "Ya
Resulallah! Hangi şehit daha üstündür?" diye sordum. "Kanı akıtılan
ve atı dahi öldürülen şehit" buyurdu. "Ya Resulallah! Hangi köleyi
azat etmek daha faziletlidir?" diye sordum. "En pahalısını ve
sahipleri nezdinde en değerlisini" buyurdu. "Ya Resulallah! Hangi
sadaka daha faziletlidir?" diye sordum. "Güç yetirilen ve fakire
gizlice verilen" buyurdu. "Eğer sadaka verecek bir şey bulamazsam?"
diye sordum. "İş bilene yardım edersin, ya da elinden bir şey gelmeyenin
işini görürsün" buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Eğer bunu da
yapamazsam?" diye sordum. Diline işaret ederek: "Bunu korursun. Zira
bu, kişinin kendisine vereceği güzel bir sadakadır" buyurdu. "Ey
Allah'ın Resulü! Sana Kur'an'da indirilen ayetlerin hangisi daha üstündür /
yücedir?" diye sordum. "Sen Kürsiye göre göklerin ve yerin nispetini
bilir misin?" buyurdu. "Hayır. Ancak Allah'ın sana öğrettiğinden bana
öğretirsen bilirim" dedim. Bunun üzerine: "Kürsi'ye göre göklerin ve
yerin misali engin çöle atılmış bir halkaya benzer. İşte Kürsi'nin gökler ve
yere üstünlüğü çölün o halkaya üstünlüğü gibidir" buyurdu. "Ey
Allah'ın Resulü! Peygamberlerin sayısı kaçtı?" diye sordum. "124
bin" buyurdu. "Ya Resulallah! Hepsi resul müydü?" diye sordum.
"Hayır. Onlardan yalnız 315'i resuldü" buyurdu. "Ya Resulallah!
İlki hangisi İdi" diye sordum. "İlkleri Adem idi" buyurdu.
"Adem nebi miydi?" diye sordum. "Evet. Allah onun toprağını hazırladı.
Sonra onu kendi eliyle yarattı. Ona kendi ruhundan üfürdü ve onunla aleni
olarak konuştu" uyurdu. Sonra etrafında insanlar kalabalıklaşınca Allah
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Size insanların en cimrisini haber
vereyim mi?" buyurdu. İnsanlar "Evet, ya Resulallah!" dediler.
"Yanında ismim anıldığı halde bana salat okumayan" buyurdu.
Tahric bilgisi:
(Muhammed b. Ebi Ömer)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: