METALİBU’L-ALİYE

İBN HACER el-Askalani

TIB

 

15- Hasta Ziyaretinin Fazileti

 

2431. Abdullah b. Şeddad naklediyor: Amr b. Hureys, el-Hasan b. Ali'yi ziyaret etti. Hz. Ali ona: "İçinde ona karşı beslediğin şeylere rağmen Hasan'ı ziyaret mi ediyorsun?" dedi. Amr da ona şu karşılığı verdi: "Sen Rabbim değilsin ki, kalbimi dilediğin gibi evirip çeviresin. O söylediğin meseleye gelince onun, bizim sana nasihatte bulunmamıza engel olmadığım düşünüyorum. Zira Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'ın şöyle buyurduğunu işittim; "Hastalandığı zaman kardeşini ziyaret eden hiçbir müslüman yoktur ki, Allah Teala onun için yetmiş bin melek göndermesin."

 

(Ahmed b. Meni' ve el-Haris)

 

 

 

2432. Ebud-Derda, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den şunu nakletmiştir: "Kişi mü'min bir kardeşini ziyaret etmek üzere yola çıkarsa, dizlerine kadar Allah'ın rahmetine gark olur. Hastanın yanında oturduğu zaman ise, rahmet onu tümüyle kaplar."

 

Tahric bilgisi: (el-Haris)

 

 

 

2433. el-Velid b. Kays, Ebu Said el-Hudri'nin kendisine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Kimin orucu Cuma gününe denk gelir, hasta ziyaretinde bulunur, (kardeşinin) cenazesine iştirak eder ve bir köle azad ederse cennet ona vacib olur. "

 

Tahric bilgisi: (el-Haris)

 

 

 

2434. Kays Ebu Umare naklediyor: Ebu Bekir b. Hazm, babasından, o da dedesinden Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu işitmiştir: "Hasta ziyaretinde bulunmak üzere yola çıkan kimse ilahi rahmetin sağanağına mazhar olur, hastanın yanında oturduğunda o rahmete gark olur. "

 

Tahric bilgisi: (Ebu Bekir ve Abd b. Humeyd)

 

Abd b. Humeyd rivayetinde şu ilaveye yer vermiştir: "Döndüğünde de (geldiği yere varıncaya kadar) ilahi rahmetin sağnağıyla baş başa kalır."

 

 

 

2435. Ebu Hureyre ve.ibn Abbas naklediyorlar: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize bir hutbe irad ettiler (Konuşması içerisinde şu ifadelere de yer verdi): "Kim bir hastayı ziyaret ederse, evine dönünceye kadar attığı her adım için kendisine yetmiş bin hasene yazılır ve yetmiş bin günah silinir. O kişi yetmiş bin derece yükseltilir ve kıyamet gününe kadar onu ziyaret eden ve ona istiğfarda bulunan yetmiş bin melek verilir. Kim de bir hastanın bir gün ve bir gece hizmetini görürse Allah Teala onu Halil İbrahim ile haşreder ve sıratı şimşek hızında geçmesini bahşeder. Kim de bir hastanın ihtiyacı için koşuşturursa annesinden doğduğu günkü gibi bütün günahlarından sıyrılır." Ensar'dan bir zat şöyle dedi: "Şayet hasta, yakını ya da ailesinden biri ise?" Şöyle buyurdu: "Yakınının ihtiyacını görmek üzere koşuşturan kimseden daha büyük ecir sahibi kim olabilir?!"

 

Tahric bilgisi: (el-Haris) Bu hadis uydurmadır!

 

 

 

2436. Enes naklediyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) mü'min kardeşlerinden (ashabından) bir kişiyi üç gün göremezse onu sorar; şayet şehir dışına çıkmış ise ona dua eder, yok eğer orada ise onu ziyaret eder, hasta ise ona hasta ziyaretinde bulunurdu. Bir gün Ensar'dan bir kişiyi görmediğini fark edince onu üçüncü gün sormuş ve ashabı da: "Ya Resulallah! Kendisi öyle bir halde ki, tıpkı civciv misali: Ağzına aldığı her şey hemen dübüründen / bağırsaklarından çıkıveriyor" cevabını verdi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bazı ashabına: "Kardeşinizi ziyaret edin" buyurdu.

 

Enes anlatıyor: Onu ziyaret etmek üzere Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile çıktık, topluluk içerisinde Ebu Bekir ve Ömer de vardı. Huzuruna girdiğimizde onu ifade edildiği gibi gördük. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Nasılsın?" diye sordu. O da: "Ağzıma giren her şey anında bağırsaklarımdan çıkıvermektedir" karşılığını verdi. Bu defa Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Neden böyle oldu?" diye sorduğunda adam şu karşılığı verdi: "Ya Resulallah! Sen akşam namazı kılarken cemaatinize iştirak edip namaz kıldım. Sen, "el-Kariatu me'l-karia" ("Kıyamet, nedir o kıyamet!?") suresini sonuna kadar okudun. Ben bunun üzerine şöyle demiştim: Allahım! Herhangi bir günahımdan dolayı beni ahirette bir azaba uğratacaksan, o cezayı bana dünyada çektir'' İşte bundan dolayı böyle oldum." Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ne kadar kötü söylemişsin! Allah Teala'nın sana hem dünyada iyilik, hem de ahirette iyilik vermesini ve seni cehennem azabından korumasını dileseydin ya!" buyurdu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona emredip bu duayı yapmasını istedi ve onun için dua etti. Hemen peşinden adam bağından kurtulmuşcasına ayağa kalktı. Çıktığımızda Ömer: "Ya Resulallah! Sen biraz önce bizi hasta ziyareti konusunda teşvik ettin, bunun bize ne faydası var?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de şu karşılığı verdi: "Müslüman kişi, müslüman kardeşini ziyaret etmek üzere evinden çıkarsa dizlerine kadar Allah'ın rahmeti içerisinde yüzer. Hastasının yanında oturduğu zaman ise Allah'ın rahmetine gark olur, hasta da ilahi rahmet içerisinde yüzer. Hasta Arş'ın gölgesinde, ziyaret eden ise Allah Teala'nın kudsünün gölgesinde olur. Allah Teala meleklerine: Hasta ziyaretçileri, hastaların yanında ne kadar kaldılar? diye sorar. Onlar da: Çok az bir süre / saniyeler kadar kaldılar karşılığını verirler.Bunun üzerine Allah Teala meleklerine: Bu kulum için bin yıllık ibadet sevabı yazın der. Şayet daha uzun bir müddet gibi kaldılarsa: Onlara bir dehir (on bin yıl) sevabını yazın buyurur. Şayet o ziyaretçi bundan önce ölürse cennete girer, yaşaması durumunda ise ona hiç günah yazılmaz. Bu ziyaret sabah vakti gerçekleşmiş olsa yetmiş bin melek akşam oluncaya kadar ona dua eder ve o kişi cennet bağları İçerisinde hayat sürmekle mükafatlandırılır. Şayet akşam vakti gerçekleşirse yine yetmiş bin melek sabah oluncaya kadar o kişi için dua eder ve o kişi cennet bağlarında bir hayat sürmekle mükafatlandırılır."

 

Tahric bilgisi: (Ebu Ya'la}

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

16- Veba Hastalığının Bulunduğu Bölgeye Girmemek, Orada Bulunanların da O Bölgeden Dışarıya Çıkmalarını Engellemek (Karantina)