METALİBU’L-ALİYE İBN HACER el-Askalani |
HİLAFET VE İDARECİLİK |
16- Vatandaşların Malından İdareciye Helal Olan Kısım |
2077. Ebu Osman
naklediyor; Utbe b. Farkad, Ömer b. el-Hattab'a güzel yapılmış hurma helvası gönderdi.
Onu kefelere doldurup üzerini yün keçelerle örttü. Hurma Hz. Ömer'e ulaşınca
üzerini açıp: "Yolculuk halinde olan müslümanların karınları bundan
doyuyor mu?" diye sordu. Getiren: "Hayır" dedi. Bunun üzerine
Ömer: "O zaman istemiyorum" dedi ve Utbe'ye şu fermanı yazdı:
"Şimdi bilesin ki, bu şey ne senin, ne de babanın alın teri değildir, sen
yolculuk halinde iken karnını doyurduğun şeyden sefer halinde olan
müslümanların karınlarını doyur."
Tahric bilgisi: (İshak
ve Ebu Ya'la)
2078. Ebu Osman
naklediyor: Utbe b. Farkad ile Azerbaycan diyarında beraberdim. Utbe, Suhaym ve
kardeşini Ömer'e üç binek ile gönderdi. Beraberlerinde iki küfe hurma helvası
koydu. Hurmanın üzerini de deri muşamba ile örttü. Üzerine de yün bir keçe
yerleştirdi. Medine'ye geldiğinde insanlar: "Utbe'nin azadlı kölesi ve
kardeşi Suheym üç binek üzerinde geldi" dediler. Ömer onlara izin verip
içeri girdiklerinde kendilerine: "Bu getirdiğiniz altın mı, yoksa para
mı?" diye sordu. Onlar: "Hayır, öyle bir şey değil" dediler. Bunun
üzerine Ömer: "Peki ne getirdiniz?" diye sorunca onlar:
"Yiyecek" dediler. Bu defa Ömer: "İki kişinin yiyeceğini üç
binek üzerinde mi getirdiniz?!" dedi ve:
"Getirin bakayım şuna" dedi. Bineklerin üzerindeki yün keçe ve deri
muşamba açıldı. Hz. Ömer elini üzerinde gezdirip onun yumuşak bir şey olduğunu
görünce: "Bütün Muhacirler bununla karınlarını doyuruyorlar mı?" diye
sordu. Onlar: "Hayır, bu Emiru'l-Mü'minin'e has bir şeydir" dediler.
Bunun üzerine Ömer: "Ey falanca, getir okkayı ve yaz!" dedi ve şunları
yazdırdı: "Allah'ın kulu Emiru'l-Mü'minin'den, Utbe b. Farkad ve
beraberindeki mü'minlere.... Allah'ın selamı üzerinize
olsun. Kendisinden başka ilah olmayan Allah'a hamd ederim. İyi bilesin ki bu ne
senin, ne de babanın, ne de annenin alın teriyle kazandığı bir şey (mal)
değildir. Ey Utbe b. Farkad...."
Ravi der ki: Ömer'in
yazdığı mektupta şunlara da yer veriliyordu: "Develere binmeyi bırakın,
atlarınıza sıçrayarak binin." Ebu Osman der ki: "Bundan sonra ben ata
sıçrayarak binmeyi deneyen, yüzü koyun düşen, sonra bir daha atlayıp tekrar
yüzü koyun düşen, nihayet delikanlı gibi sıçrayıp ata binmeyi başarabilen
yaşlılar gördüm."
Tahric bilgisi:
(el-Haris ve Ebu Ya'la)
2079. Abdullah b.
Büreyde babasından naklediyor: Kıptilerin komutanı Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e iki kardeş cariye ve bir katır hediye etti. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) katıra Medine'de binerdi. Cariyelerden birini de
kendine edinmiş ve ondan oğlu Hz. İbrahim doğmuştu. Diğerini de Hassan b.
Sabit'e hibe etmişti.
Tahric bilgisi:
(el-Haris)
2080. el-Hasan der ki:
Cahiliye döneminde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gidip
gelen ve adı İyad olan bir zat vardı. Bu zat Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e
hediye takdim etmişti. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Müslüman oldun mu?" diye sordu. O kişi de: "Hayır" dedi.
Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Müşriklerin
İhsanı bize helal değildir'' buyurdu.
Tahric bilgisi:
(el-Haris) Bu mürsel bir rivayettir. Bizzat İyad b. Himar rivayet etmiştir ki
bu, sahih bir isnadla Ebu Davud'un sünen'inde yer almıştır.
2081. Mücemmi'
naklediyor: Hz. Ali, Beytul-Mali / hazineyi süpürür, sonra içinde namaz kılar,
sonra içeride Müslümanların mallarına ait herhangi bir şey olmadığına (mal ve
para namına bir şey kalmadığına) dair İki şahit tutardı.
Tahric bilgisi:
(Müsedded) Zekat memurlarına verilen hediyeler haramdır" hadisi Adil
İdarecinin Fazileti bölümünde gelecektir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: