MÜSNED-İ

ŞAFİİ

ALIŞVERİŞ

 

FAİZ HAKKINDA

 

538- (530) Malik b. Evs b. El-Hadesan'dan: O, yüz dinar bozdurmak istiyordu. Dedi ki. "Beni Talha b. Ubeydillah çağırdı. Dinarı bozduruncaya kadar pazarlık yaptık, altını alıp elinde çevirdi, sonra şöyle dedi: "Hazinedarım gelinceye kadar veya Gabe'den hazinem gelinceye kadar bekle."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11016) 

 

 

 

Şafii dedi ki: "Ben şüpheye düştüm. Ömer radıyallahu anh bunu işitince dedi ki: "Allah'a yemin olsun ondan alıncaya kadar ayrılamaz." Sonra şöyle dedi: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Altını altın ile satma ve değiştirme ribadır. Ancak iki tarafın birbirine 'Ha al, ha ver' diyerek, elden ele peşin verip almış olmaları hali müstesnadır. Buğdayı buğdayla tebdil de ribadır. Ancak iki taraf birbirine "Ha al, ha ver" diye peşin alıp vermeleri müstesnadır. Hurmayı hurma ile satmak da ribadır. Ancak "Ha al, ha ver" denilmesi hali müstesnadır. Arpayı arpa ile satmak da ribadır; ancak "Ha al, ha ver" denilmesi müstesnadır:'

 

Tahric: Sahih. Buhari (2134) 

 

 

 

Şafii dedi ki: "Malik rahimehullah'a bunu sahih olarak okudum ve onda şüpheye düşmedim. Sonra uzun zaman geçti, ezberimde kalmadı ve "Hazinedarım veya hazinem" sözünde şüpheye düştüm. Benden başkaları: "Hazinedarım" diye rivayet etti,

 

Tahric: Şafii Sunen (11017) 

 

 

 

... (530/2) Malik b. Evs b. el-Hadesan en-Nasri radıyallahu anh, yüz dinarını bozdurmak istiyordu. Dedi ki: ""Beni Talha b. Ubeydillah çağırdı. Dinarı bozduruncaya kadar pazarlık yaptık, altını alıp elinde çevirdi, sonra şöyle dedi: "Hazinedarım gelinceye kadar veya Gabe'den hazinem gelinceye kadar bekle."1717

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11016)

 

 

 

Şafii dedi ki: "Ben şüpheye düştüm. Ömer radıyallahu anh bunu işitince dedi ki: "Allah'a yemin olsun ondan alıncaya kadar ayrılamaz." Sonra şöyle dedi: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Altının gümüşle değiştirilmesi ancak faizdir. Ancak iki tarafın birbirine "Ha al, ha ver" diyerek, elden ele peşin verip almış olmaları hali müstesnadır. Hur" mayı hurma ile satmak da ribadır. Ancak "Ha al, ha ver" denilmesi hali müstesnadır. Arpayı arpa ile satmak da ribadır; ancak "Ha al, ha ver" denilmesi müstesnadır,"171S

 

Tahric: Sahih. Buhari (2134)

 

 

 

Şafii dedi ki: "Malik rahimehullah'a bunu sahih olarak okudum ve onda şüpheye düşmedim. Sonra uzun zaman geçti, ezberimde kalmadı ve "Hazinedarım veya hazinem" sözünde şüpheye düştüm. Benden başkaları: "Hazinedarım" diye rivayet etti.

 

Tahric: Şafii, Sunen (11017) 

 

 

 

539- (530/1) Ömer b. El-Hattab radıyallahu anh: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynı mariada rivayet etti. Malik'in rivayetinde: "Hazinedarım gelinceye kadar" dedi. Bunu ezberledim ve bunda şüphe etmiyorum.

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11018) Buhari (2174) Muslim (1586)

 

 

 

540- (530/3) Malik b. Evs b. el-Hadesan radıyallahu anh, Ömer b. elHattab radıyallahu anh'den rivayet ediyor: RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Altının gümüşle değiştirilmesi ancak faizdir. Ancak iki tarafın birbirine "Ha al, ha ver" diyerek, elden ele peşin verip almış olmaları hali müstesnadır. Buğdayı buğday ile satılması faizdir. Ancak iki tarafın birbirine "Ha al, ha ver" diyerek, elden ele peşin verip almış olmaları hali müstesnadır. Hurmayı hurma ile satmak da ribadır. Ancak "Ha al, ha ver" denilmesi hali müstesnadır. Arpayı arpa ile satmak da ribadır; ancak "Ha al, ha ver" denilmesi müstesnadır."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sünen (11018) 

 

 

 

541- (538) Ebu Said el-Hudri radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Altını altın ile misli misline olmadıkça satmayın. Bunları birbirinden fazla yapmayın. Gümüşü gümüşle misli misline, elden ele olmadıkça satmayın. Bunları birbirinden fazla yapmayın. Elde olmayanı, elde olanla satmayın."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11019) Muslim (1584) Buhar! (2177) 

 

 

 

542- (542/1) Ebu Said el-Hudrı radıyallahu anh'den: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Altını altın ile ancak misli misline satın. Birini diğerinden fazla yapmayın. Gümüşü gümüş ile ancak misli misline satın, birini diğeri üzerine fazla yapmayın. Elde olanı, elde olmayan karşılığında satmayın."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11019) 

 

 

 

543- (697) Osman radıyallahu anh'den: RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bir dinarı iki dinar karşılığında ve bir dirhemi iki dirhem karşılığında satmayın."

 

Tahric: Sahih ligayrihi. Şafii, Sunen (11033) Malik ile dedesi Malik b. Ebi Amir arası da kopukluk vardır. 

 

 

 

544- (696) Ebu Hureyre radıyallahu anh'den: RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Dinar (altın) dinar ile ve dirhem (gümüş) dirhem ile aralarında fazlalık olmaksızın satılır."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11031)

 

 

 

545- (572/1) Ubade b. Es-Samit radıyallahu anh'den: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Altın ile altını, gümüş ile gümüşü, buğday ile buğdayı, arpa ile arpayı, hurma ile hurmayı, tuz ile tuzu ancak eşit miktarda, misli misline, elden ele (peşin olarak) olmadıkça satmayın. Lakin altına karşılık gümüşü, gümüşe karşılık altını, buğdaya karşılık arpayı, arpaya karşılık buğdayı, hurmaya karşı tuzu, tuza karşı hurmayı, elden ele (peşin olarak) dilediğiniz gibi satın'' Bunlardan birinde hurmayı veya tuzu eksiltir veya artırırsa: "Kim fazlalık alır veya verirse faize girmiştir.''

 

Tahric: Sahih ligayrihi. Şafii, Sünen (11021) 

 

 

 

546- (572) Ubade b. Samit radıyallahu anh'den: Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Altın altınla, gümüş gümüşle, buğday buğdayla, arpa arpa ile, tuz, tuz ile ancak aynı, eşit ve peşin olarak değiştirilip satılır. Lakin altını gümüş karşılığında, gümüşü altın karşılığında, buğdayı arpa karşılığında, arpayı buğday karşılığında, hurmayı tuz karşılığında, tuzu hurma karşılığında elden ele (peşin olarak) nasıl isterseniz öyle satınız.''

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11021) Muslim (1587) Ebu Davud (3349) Tirmizı (1240) Nesai (4562) İbn Mace (2254). 

 

 

 

İki raviden biri, "hurma veya tuz" şeklinde zikretti. Ebu'l-Abbas el-Asam dedi ki: "Yazılı rivayetimde; Eyyub, İbn Sirin'den, şeklindedir. Sonra onu kapattı ve şeyhinin yani er-Rebi'nin kitabına baktı.

 

 

 

547- (929) Ata b. Yesar'dan: "Muaviye b. Ebi Sufyan radıyallahu anh altın veya gümüşten yapılmış su kabını kendi ağırlığından daha fazlası ile satınca Ebu'd-Derda radıyallahu anh: "Ben Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den işittim, o böyle yapılmasını yasakladı. Ancak misli misline satılmasına izin verdi" dedi. Bunun üzerine Muaviye radıyallahu anh: "Bunda bir mahzur olduğunu sanmıyorum" deyince, Ebu'd-Derda radıyallahu anh: "Muaviye'nin yaptığını kınayıp beni destekleyecek yok mu? Ben ona Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in söylediğini naklediyorum: O ise bana kendi görüşünü söylüyor. Ben senin bulunduğun yerde kalamam" dedi."

 

Tahric: Sahih. Malik, Muvatta (2/634) 

 

 

 

548- (908) İbn Ömer radıyallahu anhuma'dan: "Altın, altına karşı ve gümüş gümüşe karşı aralarında fazlalık olmaksızın takas edilir. Nebimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bizden aldığı ahit budurve bu bizim size ahdimizdir."

 

Hasen.

 

 

 

549- (835) İbn Ömer radıyallahu anhuma'dan: "Ömer radıyallahu anh dedi ki: 'Altına karşılık altını ancak misliyle satınız. Birbirine fazlalıkla satmayınız. Gümüşe karşılık gümüşü ancak misliyle satınız. Birbirine fazlalıkla satmayınız."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11 119) Buhari (2177)

 

 

 

550- (695) Usame b. Zeyd radıyallahu anh'den: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Faiz ancak vadeli satıştadır."

 

Tahric: Sahih Şafii, Sunen (11045) 

 

 

 

551- (573) el-Esved b. Sufyan'ın azatlısı Abdullah b. Yezid'den: O, Ebu Ayyaş Zeyd'in" Sad b. Ebi Vakkas radıyallahu anh'e: buğdayı süt karşılığında, satmanın hükmünü sorduğunu haber verdi. Sa'd radıyallahu anh kendisine:

"Bunlarınhangisi üstün?" dedi. O da: "Buğday" dedi. Bunun üzerine Sa'd, Zeyd'i bundan men edip şöyle dedi: RasUlullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e kuru hurmayı taze hurma karşılığında satmanın hükmü sorulurken işittim; Rastilullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Taze hurma kuruduğu zaman eksilir mi?" buyurdu. "Evet" dediler. Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu satıştan yasakladı."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11 120) İbn Hibban (5003) Ebu Davud (3359) 

 

 

 

552- (541) "Cabir radıyallahu anh'den: Bir köle gelip Rastilullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e hicret üzerine ona biat etti. Rastilullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun köle olduğunu anlayamadı. Derken sahibi onu aramaya geldi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: "Bu köleyi bana sat" buyurdu ve onu iki siyah köle karşılığında satın aldı. Bundan sonra da köle mi, yoksa hür mü olduğunu sormadan kimseden biat almadı."

 

Tahric: Hasen. Muslim (1602) 

 

 

 

553- (953) Şebib b. Garkade bir topluluğun Urve b. Ebi'I-Ca'd'den şöyle rivayet ettiklerini işitmiş: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona kendisi için kurbanlık koyun almak üzere bir dinar vermiş. O da iki koyun almış. Birini bir dinara satmış ve Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e bir dinar ile birlikte bir koyun getirmiş. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onun alışverişinde bereket görmesi için dua etmiş. Toprak satın alsa bile kazanıyordu."

 

Tahric: Sahih li gayrilıi. Şafii, Sünen (12072) 

 

 

Nitekim bunu Sufyan b. Uyeyne, Şebib b. Garkade'den mevsul olarak ve Urve b. Ebi'l-Ca'd'dan aynı manada bir kıssa olarak rivayet etmiştir.

 

Tahric: Şafii, Sunen (12072) 

 

 

 

554- (542) Osman b. Affan radıyallahu anh'den: tiNebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir zekat memuru göndermişti. O, iki yaşındaki develerin üzerinde geldi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu görünce: "Helak oldun, helak oldun" buyurdu. Adam dedi ki: tlEy Allah'ın Rasulü! Ben iki veya üç genç deveyi satıp elden ele iki yaşında deve aldım. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bunlara binmeye ihtiyacı olduğunu biliyordum." Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Tamam o zaman" buyurdu."

 

Tahric: Zayıf. Şafii, Sunen (11605) Said b. Salim zayıftır. 

 

 

 

555- (543) Tavus rahimehullah'tan: İbn Abbas radıyallahu anhuma'ya bir deve karşılığında iki deve satılması hakkında sorulunca şöyle dedi: tlBir deve, iki deveden daha iyi olabilir."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sünen (11076)

 

 

 

 

556- (1307) Urve rahimehullah'tan: ''Abdullah b. Cafer bir satış yaptı. Ali radıyallahu anh dedi ki: "Osman (radıyallahu anh)'e gideceğim ve sana hacir uygulatacağım." İbn Cafer bunu ez-Zubeyr'e bildirdi ve şöyle dedi: "Ben sana bu satışında ortağım. Ali, Osman'a gidip buna hacir koydurmasını söyledi." EzZubeyr radıyallahu anh dedi ki: "Ben onun ortağıyım." Bunun üzerine Osman radıyallahu anh: "Ortağı ez-Zubeyr olan kişiye mi hacir uygulayacağım?"

 

Tahric: Zayıf. Şafii, Sunen (11896) 

 

 

 

557- (545) Nafi rahimehullah'tan: "İbn Ömer radıyallahu anhuma Rebeze'de teslim edeceği dört deve karşılığında bir yük devesi satın aldı."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (11078) Buhari muallak olarak (2228) Malik, Muvatta (2403) 

 

 

 

... (545/1) İbn Ömer radıyallahu anhuma Rebeze'de dört deve karşılığında bir yük devesi satın aldı.

 

Sahih.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

SELEM