MÜSNED-İ

ŞAFİİ

TALAK / BOŞAMA

 

İLA HAKKINDA

 

138- (586) Ebu Yahya, İbn Abbas radıyallahu anhuma'dan şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Ila yapan (hanımına yaklaşmayacağına yemin eden) kimse hanımına asla yaklaşamaz."

 

Tahric: Sahih ligayrihi. Ebu Yahya el-A'rec ki ismi Misda'dır. zayıftır. Şahidi: İbn Hazm, el-Muhalla (11/243) 

 

 

 

139- (587) Suleyman b. Yesar dedi ki: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in on küsur sahabesine yetiştim, hepsi de "Ila yapan kimse hanımına yaklaşamaz" diyordu.

 

Şafii rahimehullah dedi ki: "On küsur'un en azı on üç kişidir." Bu sahabelerin Ensar'dan olduklarını da söylüyordu.

 

Sahih.

 

 

 

... (587/1) Suleyman b. Yesar'dan: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in on küsür sahabesine yetiştim, hepsi de Ila yapan kimseyi alıkoyarlardı."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (14915) 

 

 

 

140- (944) Amr b. Seleme'den: "Ali radıyallahu anh'ın Ila yapan kimseyi alıkoyduğuna şahit oldum."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (14916) 

 

 

 

141- (944/1) Mervan b. el-Hakem'den: "Ali radıyallahu anh Ila yapan kimseyi alıkoydu."

 

Tahric: Sahih ligayrihi. Şafii, Sunen (14917) Leys b. Ebi Suleym zayıftır.  

 

 

 

142- (945) Tavus rahimehullah'tan: Osman radıyallahu anh Ila yapan kimseyi alıkoyardı.

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (14918)

 

 

 

143- (946) el-Kasım b. Muhammed'den Aişe radiyallahu anha'ya hanımına yanaşmayacağına yemin eden ve onu beş ay terk eden kimse anlatıldığı

zaman onu alıkoyar ve şöyle derdi: "Bunu nasıl yaparsın? Allah Teala şöyle buyuruyor: "Ya iyilikle tutun yahut güzellikle salıverin," (Bakara 229)"

 

Tahric: Sahİh. Şafii, Sunen (14919) 

 

 

 

144- (947) Nafi rahimehullah'tan: İbn Ömer radıyallahu anhuma dedi ki: "Kişi ila yaptığı zaman hanımını boşamadan dört ay geçerse alıkonulur. Ya boşar, ya da yemininden döner,"

 

Tahric: Sahİh. Şafii, Sunen (14920) 

 

 

 

145- (944/1) Cafer b. Muhammed, babasından rivayet ediyor: "Ali radıyallahu anh ila yapan kimseyi alikoyardı."

 

Tahric: Sahİh. Şafii, Sunen (14921)

 

 

 

Er-Rebi b. Suleymandediki: "Esed b. Musa'nın şöyle anlattığını işittim: "Ebu Hanife iki defa küfürden tevbe ettirildi."

 

Sahİh.

 

 

 

için Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e soruver" dedi. Asım da (bunu) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu suallerden hoşlanmadı ve bu şekilde sorular sormayı ayıpladı. Hatta Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den işittikleri Asım'ın ağırına gitti. Asım evine dönünce Uveymir onun yanına gelip: "Ey Asım! Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sana ne cevap verdi?" dedi. Asım _ da: "Sen bana hayır getirmedin. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sorduğum meseleden hoşlanmadı" deyince Uveymir: "Allah'a yemin olsun ki bunu ona sormaktan vazgeçmeyeceğim" karşılığını verdi. Derken Uveymir kalkıp halk arasında bulunan Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldi ve: "Ey Allah'ın Rasülü! Ne buyurursun, bir adam karısının yanında birini bulursa, onu öldürür siz de kendisini mi öldürürsünüz, yoksa ne yapar?" diye sordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Senin ve hanımın hakkında Kur'an ayeti indirildi git onu getir." buyurdu. Sehl dedi ki: "Ben halk ile birlikte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanında iken onlar da lanetleştiler." Lanetleşmeyi bitirdikleri zaman Uveymir: "Ey Allah'ın Rasulü! Eğer ben onu nikahım altında tutacak olursam, onun hakkında yalan söylemiş duruma düşerim" dedi ve daha Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona hanımını boşaması için emir vermeden önce onu üç talakla boşadı." İbn Şihab: "Artık bu, Han yapanların adeti olmuştur" dedi.

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15064) Ebu Davud (2245)

 

 

 

147- (721/2) Sehl b. Sa'd es-Saidi dedi ki: "Uveymir el-Aclani, Asım b.

Adiyy'e gelerek: "Ey Asim! Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: karısını yabancı bir erkekle yakalayan adamı sor. O, onu öldürür mü yahut ne yapar?" dedi. Asım da bunu Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu suallerden hoşlanmadı ve bu şekilde sorular sormayı ayıpladı. Uveymir onun yanına gelip: "Ey Asım! Ne yaptın?" dedi. Asım da: "Sen bana hayır getirmedin. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sorduğum meseleden hoşlanmadı ve ayıpladı" deyince Uveymir:

"Allah'a yemin olsun, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gidip bunu soracağım." dedi. Uveymir, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gittiğinde Allah ona bu konuda ayet indirmişti. İkisini çağırdı ve lanetleştiler. Uveymir dedi ki: "Eğer ben onu nikahım altında tutacak olursam, onun hakkında yalan söylemiş duruma düşerim" dedi ve daha Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona hanımını boşaması için emir vermeden önce onu boşadı. Sonra Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "O kadına bakın, eğer vücudu siyah, gözlerinin siyahı koyu, kalçaları iri (ve baldırları kaba) bir çocuk doğurursa ben Uveymir'in bu kadına zina isnadında gerçek" ten doğru olduğunu sanırım. Eğer kadın keler nevinden kızılça kurt gibi kızılca bir çocuk doğurur ise ben Uveymir'in yalancı olduğunu sanırım" Sonra kadın hoşlanılmayan (yani zina isnadını doğrulayıcı) surette bir çocuk getirdi" İbn Şihab: 'Artık bu, lian yapanların adeti olmuştur" dedi,

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15064) Buhari (4745) İbn Mace (2066)

 

 

 

148- (721/3) Sehl b. Sa'd es-Saidi dedi ki: "Uveymir, Asım'a gelerek: "Ne dersin, kişi hanımını yabancı bir erkekle yakalasa ve onu öldürse onu öldürür müsünüz? Ey Asım! Bunu benim için Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e soruver" dedi. Asım da bunu Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu suallerden hoşlanmadı ve bu şekilde sorular sormayı ayıpladı. Asım, Uveymir'e gelip Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in sorulardan hoşlanmadığını ve bundan dolayı ayıpladığını haber verdi. Uveymir dedi ki: "Allah'a yemin olsun, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gidip bunu soracağım." dedi. Uveymir Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gittiğinde, Allah, Asım'ın ardından bu konuda ayet indirmişti. Uveymir sorunca, Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İkiniz hakkında ayet indi" dedi. İkisi lanetleştiler. Uveymir dedi ki: "Ey Allah'ın Rasulü! Eğer ben onu nikahım altında tutacak olursam, onun hakkında yalan söylemiş duruma düşerim" dedi ve daha Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona hanımını boşaması için emir vermeden önce onu boşadı. Lanetleşenler hakkındaki adet de bu oldu. Sonra Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:

"O kadına bakın: Eğer kadın keler nevinden kızılca kurt gibi kızıl ca bir çocuk doğurur iseben Uveymir'in yalancı olduğunu sanırım. Eğer vücudu siyah, gözlerinin siyahı koyu, kalçaları iri (ve baldırları kaba) bir çocuk doğurursa ben Uveymir'in bu kadına zina isnadında gerçekten doğru olduğunu sanırım." Sonra kadın hoşlanılmayan (yani zina isnadını doğrulayıcı) surette bir çocuk getirdi.

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15066) 

 

 

 

149- (721/4) Saide oğullarının kardeşi Sehl b. Sa'd radıyallahu anh'den:

"Ensar'dan bir adam Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve dediki: "Ey Allah'ın Rasulü! Kişi hanımını yabancı bir erkekle yakalasa ve onu öldürse sizde onu öldürür müsünüz, yahut ne yapılır?" Allah Azze ve Celle anlatılan konuda lanetleşme ayetini indirdi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona dedi ki: "Senin ve hanımın hakkında hüküm verildi," Bunun üzerine adamla karısı lanetleştiler. Ben de şahit idim. Sonra Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzurunda ayrıldılar. Onlardan sonra lanetleşenlerin sünneti ayrılmak oldu. Kadın hamile idi, adam onu kabul etmedi. Çocuk, annesine nispet edilerek çağırılıyordu."

 

Tahric: Sahih ligayrilıi., Şafii, Sunen (15068) Said b. Salim zayıftır. 

 

 

 

150- (721/5) Sehl b. Sa'd radıyallahu anh'den: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in huzurunda lanetleşenlere şahit olduğumda on beş yaşında idim." Sonra hadisi rivayet etti.

 

Sahih. 

 

 

 

151- (721) Sehl b. Sa'd radıyallahu anh'den: O, lanetleşenler hakkındaki hadisi zikretti ve şöyle dedi: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) buyurdu ki: "Kadını gözetleyin! Eğer vücudu siyah, gözlerinin siyahı koyu, kalçaları iri bir çocuk doğurursa zina isnadında gerçekten doğru olduğunu sanırım. Eğer kadın kızılca bir çocuk doğurursa onun yalancı olduğunu sanırım'' Kadın hoşlanılmayan (zina isnadını doğrulayıcı) bir çocuk doğurdu."

 

Sahih. 

 

 

 

152- Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe dedi ki: liNebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Eğer mavi gözlü ve düz saçlı çocuk doğurursa o kocasınındır. Eğer kıvırcık saçlı bir çocuk doğurursa itham edilen kimsenindir'' Kadın kıvırcık saçlı bir çocuk doğurdu.

 

Tahric: Sahih ligayrilıi, Sunen (15067)

 

 

 

... (722) Ubeydullah b. Abdillah'tan: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Eğer kumral ve düz saçlı çocuk doğurursa o kocasınındır. Eğer kıvırcık saçlı bir çocuk doğurursa itham edilen kimsenindir." Kadın kıvırcık saçlı bir çocuk doğurdu.

 

Tahric: Sahih ligayrihi. Mürseldir. 

 

 

 

153- (963/2) İbn Ömer radıyallahu anhuma'dan: "Bir adam Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in zamanında hanımıyla lanetleşti ve çocuğu reddetti. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların aralarını ayırdı. çocuğu da kadına verdi."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15072) Buhari (5315) Muslim (1494) 

 

 

 

154- (720) İbn Ömer radıyallahu anhuma'dan: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) lanetleşen karı kocayı ayırdı ve çocuğu kadına verdi."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15131) Buhari (5315) Muslim (1494) 

 

 

 

155- (963/1) İbn Ömer radıyallahu anhuma'dan: "RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Aclan oğullarından iki kardeşi (yani iki müslüman karıkocayı) biribirinden ayırdı ve işaret parmağı ile orta parmağını ayırarak gösterdi: "Allah biliyor ki biriniz yalancıdır. İçinizden tevbe edecek biri yok mu?" diye sordu."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sünen (15071) Muslim (1493) Ebu Davud (2258) 

 

 

 

156- (990) İbn Abbas radıyallahu anhuma'dan: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Han yapacak karı-kocaya lian yapmaları emrini verdiğinde sıra beşinci yemine gelince (orada hazır bulunanlardan) bir erkeğe "Bu (Han, yalancı için Allah'ın gazabını) gerektirir" diyerek elini onun ağzına koymasını (yani onu susturup yemin etmekten vazgeçirmesini) emretmiştir."

 

Tahric: Hasen. Ebu Davud (2255) 

 

 

 

157- (961/1) İbn Abbas radıyallahu anhuma'dan: "Bir adam Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldi ve şöyle dedi: "Ey Allah'ın Rasulü! Hurma sulamasından beri hanımımı görmedim." Hurmalar sulandığı zaman ağaç dipleri t0prakla örtülür ve kırk gün. hoyunca bir daha su verilmezdi. Adam şöyle devam etti: ''Ancak eve geldiğimde karımı bir adamla birlikte gördüm." Adam sarı benizli, ince yapılı, düz saçlı birisiydi. Kadının kendisiyle zina ettiği iddia edilen adam ise esmer, kısa kıvırcık saçlı ve etine dolgun biriydi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): 'Allah'ım! Gerçeği ortaya çıkar" diye dua ettikten sonra karı koca arasında lanetleşmeyi yaptı. Ancak kadın zina ettiği adama benzeyen bir çocuk doğurdu."

 

Tahric: Sahih li ğayrihi. Abdurrazzak (12451) 

 

 

 

158- (961) el-Kasım b. Muhammed dedi ki: "İbn Abbas radıyallahu anhuma'nın lanetleşenler hakkında hadis rivayet ettiğine şahit oldum. İbn Şeddad ona dedi ki: "Bu kadın, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Şayet bir kimseyi beyyinesiz olarak recmedecek olsaydım onu recmederdim" dediği kadın mıdır?" İbn Abbas radıyallahu anhuma dedi ki: "Hayır, o kadın ilan edilmişti."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15069) 

 

 

 

159- (962) Ebu Hureyre radıyallahu anh'den: "Lanetleşme ayeti nazil olduğu zaman Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bir kavme o kavimden olmayan bir çocuğu dahil eden bir kadının Allah ile hiçbir alakası yoktur ve Allah onu kesinlikle cennetine koymayacaktır. Bile bile çocuğunu kabul etmeyen bir erkeği de Allah kendisinden uzaklaştıracak (kıyamet gününde) önceki ve sonraki ümmetlerin gözü önünde kepaze edecektir."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15093) Ebu Davud (2263) Nesai (3511) 

 

 

 

160- (963) İbn Ömer radıyallahu anhuma'dan: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) lanetleşenler hakkında şöyle buyurdu: "ikinizin hesabı Allah'a aittir. ikinizden biriniz yalan söylemiştir" (Sonra da erkeğe hitaben); "Sana ona (dönmek için) bir yol yoktur" dedi. (Erkek de): "Ey Allah'ın Rasulü! Benim malım ne olacak?" dedi. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ş'öyle buyurdu: "Sana mal yoktur. Eğer kadın aleyhinde doğru söylemiş isen ona vermiş olduğun mal kadının fercinin sana helal kılınmasının, karşılığı olur. Eğer onun aleyhinde yalan söylediysen bu mala kavuşma imkanı senin için daha da uzaktır."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sunen (15070) Buhari (5311) Muslim (1493)

 

 

 

161- (974) Hişam b. Urve'den: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e kızıl tenli, düz saçlı ve zayıf birisi olan el-Aclani geldi ve dedi ki: "Ey Allah'ın Rasulü! Şerik b. Sahma'yı - yani kara gözlü, şişman yapılı olan amcaoğlunu kastediyor -, filan kadın - yani kendisinin hamile olan hanımını kastediyor - ile ilişkide gördüm. Şu kadar zamandır ona yaklaşmadım." Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Şerik'i çağırdı, o inkar etti. Kadını çağırdı, o da inkar etti. Adam hamile olan karısıyla lanetleşti. Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Bu kadına bakın, eğer kara gözlü, iri yapılı bir çocuk doğurursa bu iddia doğrudur, Eğer kadın keler nevinden kızılca kurt gibi kızıl ca bir çocuk doğurur ise bu iddia yalandır," Kadın, kara gözlü, iri kalçalı bir çocuk doğurdu. Bize ulaştığına göre Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Şayet Allah'ın (Ianetleşme hakkındaki) hükmü infaz edilmemiş olsaydı durum açıktı," Yani çocuk zina eden kimsenindir. Şayet Allah'ın hükmü infaz edilmiş olmasaydı, ikrar etmesi dışında kimseye hükmedilmezdi."

 

Tahric: Sahih ligayrihi. Şafii, Sunen (15123) 

 

 

 

Şafii dedi ki: "Yahut buna delalet eden birçok delilolsaydı bile kendisinin aleyhine itirafta bulunmadığı sürece hükmedilmezdi. Şafii dedi ki: "Şayet Allah'ın hükmü infaz edilmeseydi elbette başka bir hüküm verirdim, kadına ve Şerik'e arz edilmezdi demektir. Allah en iyi bilendir. İkisinden birinin yalancı olduğunu bilmesine rağmen hükmü infaz etti, bundan sonra kadının kocasının doğru söylediği anlaşıldı."

 

Tahric: Şafii, Sunen (15125)

 

 

 

162- (973/1) Amre rahimehallah'tan: "Habibe bt. Sehl, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e alaca karanlıkta geldi ve bedenindeki bazı şeylerden şikayet ederek şöyle dedi: "Sabit b. Kays ile benim evli kalmamıza imkan yoktur." (Sabit b. Kays gelince Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ,"Mehir olarak verdiklerini ondan geri al" buyurdu. Bunun üzerine Sabit verdiklerini ondan aldı, Habibe de kocasından ayrılarak ailesinin yanında kaldı."

 

Tahric: Sahih. Şafii, Sünen (14580) Ebu Davud (2227) 

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

HULU’