MÜSNED-İ ŞAFİİ |
KİRAD – İSTİKRAD |
Kirad (Borçlanma) – İstikrad (Borçlandırma) |
594- (954) Zeyd b.
Eslem, babasından rivayet ediyor: "Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh'ın oğulları
Abdullah ve Ubeydullah radıyallahu anhuma bir ordu ile Irak seferine çıktılar.
Dönüşlerinde Basra valisi (Ebu Musa el-Eş'arı radıyallahu anh)'e uğradılar. Ebu
Musa el-Eş'ari radıyallahu anh onları çok iyi karşıladı ve: "Size faydalı
olabileceğim bir iş gelse elimden mutlaka yapardım" dedi. Sonra da:
"Evet, burada hazineye ait biraz mal var. Ben onu Emirul-Mü'minine
(halifeye) göndermek istiyorum. Size borç olarak vereyim, onunla Irak'tan biraz
mal alır, Medine'de satarsınız, ana parayı Halifeye
teslim edersiniz. Yapacağınız kar da ikinize ait olur." dedi. Onlar da
kabul ettiler. Ebu Musa el-Eş'arı radıyallahu anh böyle yaptı ve Ömer b. Hattab
radıyallahu anh'e malı onlardan almasını yazdı. Abdullah ve Ubeydullah
radıyallahu anhuma Medine'ye gelince aldıkları malı sattılar ve kar sağladılar.
O malı Ömer radıyallahu arth'e verdiklerinde o: "Bütün ordu sizin gibi
borç aldı mı?" diye sordu. Onlar da: "Hayır" dediler. Bunun
üzerine Ömer b. Hattab radıyallahu anh: "Ey Emirul-Müminin'in oğulları,
demek siz borç aldınız, hem malı ve hem de karı ödeyiniz" dediğinde
Abdullah sustu. Ubeydullah ise:
"Ey müminlerin
emiri! Bu kar sana ait değil, çünkü bu maL, noksanlaşsa veya helak olsaydı biz
yine onu ödeyecektik" dedi. Ömer radıyallahu anh tekrar:
"Ödeyiniz" dediğinde,
Abdullah yine sustu, Ubeydullah ise aynı şekilde karşı çıktı. Bunun üzerine
Ömer radıyallahu anh'ın meclisinde bulunanlardan biri: "O malı kırad
(mudabere) yapsanız ey müminlerin emiri" diye fikir beyan etti. Ömer
radıyallahu anh de: "Onu kırad (mudabere) yaptım" dedi ve ana para ilekarının yarısını aldı. Oğulları Abdullah ve
Ubeydullah radıyallahu anhuma da karın diğer yarısını aldılar."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (12065)
İSTİKRAD
595- (326) Ebu Rafi
radıyallahu anh'den: "RasUluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bekr
oğullarından birinden ödünç almıştı. Ona zekat
develerinden bir deve getirildi ve bana bunu ona vermemi emretti."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (8067) Muslim (1600)
596- (326/1) Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in azatlısı Ebu Rafi radıyallahu anh dedi ki:
"RasuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adamdan ödünç olarak genç
bir deve aldı. Sonra kendisine sadaka malı bir takım develer geldi. Ebu Rati'
radıyallahu anh dedi ki: "RasUluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana o
zatın devesini ödememi emretti. Dedim ki: "Develerin içinde altı yaşındaki
seçkinden başkasını bulamadım." Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Ona onu ver; zira insanların en hayırlısı borcunu en
iyi ödeyenlerdir" buyurdu."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (11595) Muslim (1600)
597- (540) Ebu Hureyre
radıyallahu anh, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den aynı anlamda rivayet
etmiştir.
Tahric: Sahih
ligayrilıi. Şafii, Sünen (11596) Muslim (1601)
598- (531) İbn Abbas radıyallahu
anhuma'dan: "Şahitlik ederim ki, selef, belli bir vadeye borçlandırmaktır.
Nitekim Allah Teala kitabında buna izin vermiştir. Sonra şöyle buyurmuştur:
"Ey iman edenler! Belirli bir vadeye kadar borçlandığınız zaman"
(Bakara 282)
Tahric: Hasen. Şafii,
Sunen (11568)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: