MÜSNED-İ ŞAFİİ |
NAMAZ KAZASI |
Namazların Kazası |
553- (102) Ebu Said
el-Hudrı radıyallahu anh'den: "Hendek Savaşında, geceden uzun bir zaman
geçinceye kadar (namaz kılmaktan) alıkonulduk. Nihayet bize kifayet edildi, (bize
elverildi, savaştan kurtarıldık). Bu, yüce Allah'ın şu sözünde (açıklanan
durumdadır): ''Allah savaşta (yardımıyla) müminlere yetti. Allah güçlüdür,
üstündür'' (Ahzab 25) Bunun üzerine Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Bilal'i
çağırdı ve O'na emretti de, O kamet getirdi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
de öğle namazını kıldırdı ve onu, (daha önce) vaktinde kıldırdığı gibi güzelce
eda etti. Sonra O'na emretti de ikindi namazı için kamet getirdi, O da onu
kıldırdı. Sonra O'na emretti de akşam namazı için kamet getirdi, O da onu
kıldırdı. Sonra ona emretti de yatsı namazı için kamet getirdi, O da onu
kıldırdı. Bu ( olay); "Fakat (bir tehlikeden) korkarsanız, yaya yahut
(bineğe) binmiş olarak kılın!" (Bakara 239) ayetinin inmesinden önce olmuştu."
Tahric: Hasen. Şafii
Sunen (2529)
554- (642) Nafi b.
Cubeyr, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in ashabından birinden rivayet
ediyor: "Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir yolculuktayken gece
le di. Şöyle buyurdu: "Salih bir kimse var mı bize bu gece bekçilik yapsın
da, uyku bizi namazdan alıkoymasm'' Bilal radıyallahu anh: "Ben ey
Allah'ın Rasulü!" dedi. Bilal radıyallahu anh bineğine dayandı ve fecir
doğuncaya kadar uyuyakaldı. Ancak yüzlerine vuran güneşin sıcağı ile uyandılar.
Rasulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ey Hilal!
Verdiğin söz nerede kaldı?" Bilal radıyallahu anh dedi ki: "Ey
Allah'ın Resulü! Senin nefsini tutan, benim de nefsimi tuttu." Rasulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) abdest aldı, sonra iki rekat sabah namazının
sünnetini kıldı. Sonra bir miktar ilerledi ve sabah namazının (farzını)
kıldırdı."
Tahric: Sahih. Şafii,
Sunen (5156)
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
|