ZUHRUF 65 / 66 |
فَاخْتَلَفَ
الْأَحْزَابُ
مِن
بَيْنِهِمْ
فَوَيْلٌ
لِّلَّذِينَ
ظَلَمُوا مِنْ
عَذَابِ
يَوْمٍ
أَلِيمٍ {65}
هَلْ يَنظُرُونَ
إِلَّا
السَّاعَةَ
أَن
تَأْتِيَهُم
بَغْتَةً
وَهُمْ لَا
يَشْعُرُونَ
{66} |
65.
Sonra fırkalar kendi aralarında anlaşmazlığa düştüler. Pek acıklı bir günün
azabından dolayı zulmedenlerin vay haline!
66.
Onlar kendileri farkında olmayarak saatin ansızın kendilerine gelmesinden başka
bir şey mi bekliyorlar?
"Sonra fırkalar
kendi aralarında anlaşmazlığa düştüler."
Katade dedi ki: (...)
buyruğu: "Kendi aralarında" demektir. Bunların kim oldukları hakkında
da iki görüş vardır: Birincisine göre bunlar yahudi ve hristiyanların meydana
getirdiği kitab ehlidir. Birbirlerine muhalefet etmişlerdir. Bu açıklamayı
Mücahid ve es-Süddi yapmıştır.
ikincisine göre ise
bunlar Nasturi, Melkani ve Yakubilerin meydana getirdiği hristiyan
fırkalarıdır. isa hakkında ihtilaf etmişlerdir. Nasturiler o Allah'ın oğludur
derken, Yakubiler o Allah'ın kendisidir, Melkaniler de birileri Allah olan üçün
üçüncüsüdür, demişlerdir. Bu açıklamayı el-Kelbi ve Mukatil yapmıştır, bu husus
daha önce Meryem Süresi'nde (34-40. ayetlerin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır.
"Pek acıklı"
azabı çok acıklı ve can yakıcı demektir. Tıpkı uyku ile geçirilen bir gece
hakkında: "Uyuyan gece" tabirini kullanmaya benzer. "Azabından
dolayı zulmedenlerin" Meryem Süresi'nde (az önce belirtilen yerde) geçtiği
gibi kafir olup şirk koşanların "vay haline!"
"Onlar" yani
fırkalar "kendileri farkında olmayarak" hissetmeksizin
"saatin" kıyametin "ansızın kendilerine gelmesinden başka bir
şey mi bekliyorlar?" Yani bu fırkalar bundan başkasını beklemiyorlar.
''Şuuruna varmak,
farkında olmak" ifadelerine dair açıklamalar daha önce başka yerde
(el-Bakara, 9. ayetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır.
Anlamın Arap müşrikleri
kıyametin kopmasından başkasını beklemiyorlar, şeklinde olduğu da söylenmiştir.
Bu açıklamaya göre "fırkalar" ile Peygamber (s.a.v.)'in aleyhine
fırkalara ayrılan ve onu yalanlayan müşrikler kastedilmiş olur. Bu da Allah'ın
daha önce geçen: "Bunu sana ancak tartışmak üzere örnek gösterdiler"
(ez-Zuhruf, 58) buyruğu ile ilişkili olmaktadır.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN