ŞURA 28 |
وَهُوَ
الَّذِي
يُنَزِّلُ
الْغَيْثَ
مِن بَعْدِ
مَا
قَنَطُوا وَيَنشُرُ
رَحْمَتَهُ
وَهُوَ
الْوَلِيُّ الْحَمِيدُ |
28. O ümitsizliğe
düşmelerinden sonra yağmuru indiren ve rahmetini yayandır. O, gerçek dost ve
yardımcıdır. Hamde layık olandır.
İbn Kesir, İbn Muhaysın,
Humeyd, Mücahid, Ebu Amr, Ya'kub, İbn Vessab, el-A'meş Ve başkaları ile el-Kisai
"indiren" anlamındaki buyruğu; (...) şeklinde şeddesiz olarak
okumuşlardır. Diğerleri ise şeddeli okumuşlardır. Yine İbn Vessab, el-A'meş ve
başkaları "ümitsizliğe düşmeleri" anlamındaki buyruğu "nun"
harfini esreli olarak; (iM) diye okumuşlardır.
Bütün bunlara dair
açıklamalar daha önceden (Hicr, 55. ayetin; Nahl, 2. ayetin; Rum, 36. ayetin
tefsirlerinde) geçmiş bul unmaktadır.
(...) "Yağmur"
demektir. Ona bu ismin veriliş sebebi. insanların imdadına yetişmesinden ötürüdür.
''Yağmur yere isabet etti" demektir. (...): Allah ülkeye yağmur yağdırdı,
yağdırır" denilir. "Yere yaamur yağdırıldı, vağdırılır"
demektir. Yağmur yağdırılan yere de: (...) denilir. el-Esmai'den şöyle dediği
nakledilmektedir: Ben Arap kabilelerinden birisine uğradım. önceden onlara
yağımır yağdırılmıştı. Aralarından yaşlı birisine: Size matar (yağmur) geldi mi
(yağdı mı), diye sordum. O yaşlı kadın şöyle dedi: "Bize istediğimiz kadar
yağmur yağdırıldı" dedi.
Zu'r-Rimme de şöyle
demiştir: Yüce Allah filanuğullarının cariyesini kahretsin. Ne kadar da
fasihtir. Ben ona sizin bulunduğunuz yerde yağmur (matar) nasıldı, diye sordum,
o bana: ''Bize istediğimiz kadar yağmur yağdı" dedi. Bu rivayetlerin
birincisini es-Sa'lebi. ikincisini de el-Cevherı nakletmiştir. Kimi zaman
buluta ve bitkiye de: (...) adı verildiği de olur.
(...) "ümit
kesmek" demektir. Bu açıklamayı Katade ve başkaları yapmıştır. Katade dedi
ki: Nakledildiğine göre bir adam ömer b. el-Hattab'a şöyle demiş: Ey
mü'minlerin emiril Yağmurun damlası yağmadı Bulut çok az ve insanlar artık ümit
kestiler. Bunun üzerine: İnşaallah size yağmur yağdırılması yakındır dedi,
sonra da: "O ümitsizliğe düşmelerinden sonra yağmuru indiren ... dir"
buyruğunu okudu.
"(Gays)
Yağmur" vaktinde ve faydalı olana denir. .. (...): (Matar) yağmur"
ise kimi zaman faydalı olabilir, kimi zaman da zararlı olabilir. Vaktinde de
yağabilir, vakitsiz de yağabilir. Bu açıklamayı da el-Maverdı yapmıştır.
"Ve rahmetini yayandır." Bir görüşe göre bundan kasıt yağmurdur. es-Süddi'nin
görüşü de budur. Yağmurdan sonra güneşin çıkmasıdır, diye de açıklanmıştır.
Bunu da el-Mehdevi zikretmektedir.
Mukatil dedi ki: Bu
buyruk, Mekke ehline sonunda ümit kesinceye kadar yedi yıl süre ile yağmur
yağmaması, sonra da Yüce Allah'ın yağmuru yağdırması üzerine inmiştir.
Bir başka görüşe göre
ayet-i kerime Rasülullah (s.a.v.)'dan -istiska ile ilgili rivayette geldiği
gibi- cuma gününde yağmur yağdırılması için peygamberden dua etmesini istemesi
üzerine inmiştir. Bunu da el-Kuşeyrl zikretmiştir. Doğrusunu en iyi bilen
Allah'tır.
"O gerçek dost ve
yardımcıdır" buyruğundaki "el-Veli" dostlarımı yardım eden
demektir. "Hamde layık olandır" anlamı verilen "el-Hamid"
de her dil ile öğülen demektir.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN