ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

SEBE

21

وَمَا كَانَ لَهُ عَلَيْهِم مِّن سُلْطَانٍ إِلَّا لِنَعْلَمَ مَن يُؤْمِنُ بِالْآخِرَةِ مِمَّنْ هُوَ مِنْهَا فِي شَكٍّ وَرَبُّكَ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ حَفِيظٌ

 

21. Halbuki onun onlar üzerinde bir hakimiyeti yoktu. Ancak Biz, ahirete iman eden kimse ile ondan yana şüphede olanları ayırdetmek için böyle yaptık. Rabbin herşeyin üzerinde görüp gözetendir.

 

"Halbuki onun onlar üzerinde bir hakimiyeti yoktu." Yani İblis onları küfre zorlamamıştı. Onun bütün yaptığı çağırmak ve süslü göstermekten ibarettir. Buradaki "hakimiyet (sulta)" güç demektir. Delil olduğu da söylenmiştir, yani İblis'in elinde onları kendisine uymaya itecek herhangi bir delil yoktu. Onlar ancak arzu, şehvet, taklid ve nefsin hevası dolayısıyla ona uydular. Bu hususta herhangi bir belge ve delile dayanarak ona uymuş değillerdir.

 

"Ancak Biz, ahirete iman eden kimse ile ... ayırdetmek için böyle yaptık" buyruğunda geçen "ve ayırdetmek" diye anlamı verilen "ilim"den kasıt, kendisi sebebiyle mükafat ve cezanın sözkonusu edildiği şehadet (varlık alemindeki bilgisi) kastedilmektedir. Gaybi bilgi ise zaten Yüce Allah tarafından bilinen bir şeydir.

 

el-Ferra'nın kanaatine göre anlam: Bunu sizin tarafınızdan bilelim (ortaya çıkartalım) diye yaptık, şeklindedir. Nitekim Yüce Allah'ın: "Ortaklarım nerede?" (en-Nahl, 28) buyruğu da, sizin iddianıza ve sizin kanaatinize göre (Bana ortak kabul ettiğiniz ortaklarım nerede) demektir. Yoksa buradaki: "Ayırdetmek için (bilelim diye)" buyruğu "halbuki onun onlar üzerinde bir hakimiyeti yoktu" buyruğunun zahiri itibariyle cevabı değildir. Burada ifade manaya göre yorumlanmalıdır. Yani Biz ona herhangi bir hakimiyet vermedik, ancak bilelim (ayırdedelim) istedik. Buna göre buradaki istisna munkatı'dır, yani Biz İblis'e onlar üzerinde bir hakimiyet vermedik ama Biz ... bilelim (ayırdedelim) diye onları İblis'in vesvesesi ile sınadık. Buna göre buradaki istisna edatı: "Ama" anlamındadır.

 

Bu istisnanın muttasıl olduğu da söylenmiştir: Yani İblis'in onlar üzerinde bir hakimiyeti yoktu. Şu kadar var ki, Biz onu sınamanın gerçekleşmesi için onlara musallat kıldık.

Buradaki "İdi"nin zaid olduğu da söylenmiştir. Yani onun onlar üzerinde bir otoritesi yoktur demektir. Bu da Yüce Allah'ın: "Siz en hayırlı bir ümmetsiniz" (Al-i İmran, 110) buyruğuna benzemektedir.

 

Şöyle de açıklanmıştır: Buradan sözün bir bölümü Sebe' kıssası ile bitişik geldiğinden şöyle buyurulmuştur: İblis'in o kafirler üzerinde herhangi bir hakimiyeti yoktu. Bir başka açıklamaya göre de: Bizim ezeli takdirimizde İblis'in onlar üzerinde bir hakimiyeti yoktur, şeklindedir.

 

Bir açıklamaya göre de; "Ancak .. böyle yaptık" buyruğu, ancak .. ortaya çıkartalım diye böyle yaptık, demektir. Bu da: Ateş odunu yakar, demeye benzer. Bir başkasının ise: Hayır, odun ateşi yakar der. Birincisi ise: Gel de hangisinin diğerini yaktığını görelim (bilelim) diye ateşi ve odunu deneyelim, der. Bu da; her ikisi de bu hususu bilmekle birlikte bunu ortaya çıkaralım, anlamındadır.

 

Siz bunu bilesiniz diye de açıklanmıştır. Bir başka açıklama da: Bizim dostlarımız ve melekler bunu böylece bilsinler demektir. Yüce Allah'ın: "Allah'a ve Resulüne karşı savaşanların ... cezası ancak" (el-Maide, 33) buyruğunun Allah'ın ve Resulünün dostlarına karşı savaşanların ... anlamında olması gibidir.

 

Allah'ın ayırdetmesi içindir, anlamında olduğu da söylenmiştir. Yüce Allah'ın: "Allah murdarı, temizden ayırdetsin. "(el-Enfal, 37) buyruğunda olduğu gibi. Bu anlamdaki açıklamalar daha önceden el-Bakara Suresi'nde (143. ayet, 4. başlıkta) ve başka yerlerde geçmiş bulunmaktadır. ez-Zührı ise meçhul bir fiil olarak: "Ancak .. bilinsin diye" diye okumuştur.

 

"Rabbin herşeyin üzerinde görüp gözetendir." O, herşeyi bilendir. Kul hakkında yaptığı herşeyi muhafaza altına alır ki, onun karşılığını versin diye ... anlamında olduğu da söylenmiştir.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Sebe 22

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR