AHZAB 70 / 71 |
يَا
أَيُّهَا
الَّذِينَ
آمَنُوا
اتَّقُوا اللَّهَ
وَقُولُوا
قَوْلاً
سَدِيداً {70} يُصْلِحْ لَكُمْ
أَعْمَالَكُمْ
وَيَغْفِرْ
لَكُمْ ذُنُوبَكُمْ
وَمَن
يُطِعْ
اللَّهَ
وَرَسُولَهُ فَقَدْ
فَازَ
فَوْزاً
عَظِيماً {71} |
70. Ey
iman edenler! Allah'tan korkun ve dosdoğru söz söyleyin.
71. O da
amellerinizi, lehinize olmak üzere, düzeltsin. Günahlarınıza da mağfiret etsin.
Kim Allah'a ve Rasulüne itaat ederse, büyük bir kurtuluşla kurtulmuş olur.
"Ey iman edenler!
Allah'tan korkun ve dosdoğru" adaletli ve hakka uygun "söz
söyleyin." İbn Abbas: Doğru söz söyleyin, diye açıklamıştır. Katade ve Mukatil
de şöyle demişlerdir: Yani Zeyneb ile Zeyd hakkında dosdoğru söz söyleyin.
Peygamber (s.a.v.)'e da helal olmayan şeyleri nisbet etmeyin.
İkrime ve yine İbn Abbas
da şöyle demişlerdir: Dosdoğru söz la ilahe ilallah, demektir. Bunun, dışı
içine uygun düşen söz olduğu söylendiği gibi, başkası bir tarafa sadece
Allah'ın rızası gözetilerek söylenen sözdür, diye de açıklanmıştır.
Birbirleriyle anlaşamayıp tartışan kimselerin arasını düzeltmek olduğu da
söylenmiştir.
Bu ifade, kendisi ile
hedefi isabet ettirmek maksadı ile okun düzeltilmesini anlatan: (...)'den
alınmıştır. Dosdoğru söz (kavl-i sedid) bütün hayırları kapsar. O halde
dosdoğru söz, sözü edilen bütün bu hususlar hakkında ve başkaları hakkında
genel bir ifadedir.
Ayetin zahiri şunu
göstermektedir: Bu buyruk ile Resulullah (s.a.v.) ile mü'minler hakkında
söylenen eziyet verici, rahatsız edici sözlerin dışında kalan, onlara muhalif
olan sözlere işaret edilmektedir.
Daha sonra Yüce Allah,
dosdoğru söz söylemeyi amelleri düzeltmek ve günahları bağışlamak ile
mükafatlandıracağını vaadetmektedir. Böyle bir derece ve böyle yüksek bir mevki
ise, mükafat olarak çok üstün ve yeterlidir.
"Kim Allah'a ve
Resulüne" verdikleri emirlerinde ve yasaklarında "itaat ederse, büyük
bir kurtuluşla kurtulmuş olur."
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN