ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

RUM

51

 

وَلَئِنْ أَرْسَلْنَا رِيحاً فَرَأَوْهُ مُصْفَرّاً لَّظَلُّوا مِن بَعْدِهِ يَكْفُرُونَ

 

51. Eğer Biz, bir rüzgar göndersek, onlar da ardından onu (ekini) sararmış görürlerse, bundan sonra onlar muhakkak inkara saparlar.

 

"Eğer Biz, bir rüzgar göndersek, onlar da ardından onu (ekini) sararmış görürlerse" buyruğunda "onu" zamiri ile rüzgarı kastetmektedir. Rüzgar anlamındaki; (...)'in ise müzekker olarak gelmesi caizdir.  Muhammed b. Yezid der ki: Hakiki olmayan herbir müennesin müzekker kabul edilmesi kural dışı değildir. Mesela (...): Ev hoşuma gitti" ve benzerleri gibi. 

 

Onu yani bulutu sararmış görürlerse diye de açıklanmıştır. İbn Abbas da ekini ... demiştir. Eserden kasıt da odur. Onlar eseri sararmış görürlerse demek olur. Ekinin yeşermesinden sonra sararması kurumuşluğuna delalet eder. Bulutun sararması ise onun yağmur yağdırmayacağına delildir. Rüzgarın sararması ise onun (bulutları) aşılayıcı olmadığını gösterir.

 

"Bundan sonra onlar muhakkak inkara saparlar." Burada "saparlar" anlamı verilen; (...) mazi fiili muzari olarak; (...) demektir. Mazi fiilin müstakbel (müzari)'nin yerinde kullanılmasının uygun düşmesi, ifadedeki müca zat anlamı dolayısıyladır. Mücazat ise, ancak müstakbel fiil ile olur. Bu açıklamayı el-Halil ve başkaları yapmıştır.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Rum 52-53

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR