TA-HA 46 |
قَالَ
لَا
تَخَافَا
إِنَّنِي
مَعَكُمَا
أَسْمَعُ
وَأَرَى |
46. Buyurdu ki:
"Korkmayın! çünkü Ben sizinle beraberim. İşitir ve görürüm."
Bu buyruğa dair
açıklamalarımızı iki başlık halinde sunacağız:
1- Korkmak Fıtridir:
2- Allah'ın Beraberliği:
1- Korkmak Fıtridir:
ilim adamları dedi ki:
Onların da sair insanlarda olduğu gibi kendileri adına korkmaları üzerine, Yüce
Allah kendilerine Firavun'un da, kavminin de onlara eziyet verme imkanı
bulamayacağını haber verdi, öğretti.
Bu ayet-i kerime, ben
korkmam diyenlerin kanaatlerini reddetmektedir.
Düşmanlardan korkmak
Yüce Allah'ın peygamberlerinin, velilerinin -kendisini bilip ona güvenmelerine
rağmen- bir sünnetidir.
Hasan-ı Basri'nin
-Allah'ın rahmeti üzerine olsun- kendisine Amir b. Abdullah hakkında haber
verene söylediği sözleri gerçekten güzeldir. Bu kişiye göre Amir b. Abdullah
arkadaşları ile birlikte Şam yolunda bir suyun kenarında konaklamışlar. Arslan
gelip onlarla suyun arasında durmuş. Amir suya kadar gitmiş, ihtiyacı olan suyu
almış. Kendisine: Kendini tehlikeye attın, denilince şöyle demiş: Kılıç ve
mızrakların karnıma teker teker saplanmaları Yüce Allah'ın benim kendisinden
başka bir şeyden korktuğumu bilmesinden daha sevdiğim bir iştir. Bunu duyan
Hasan-ı Basri şöyle demiş: Amir'den daha hayırlı olanlar korkmuş, Musa (a.s)
haber getiren kişi kendisine: "İleri gelenler seni öldürmek için hakkında
danışıyorlar. Çık git, muhakkak ben sana öğüt verenlerdenim" deyince korku
ile etrafı gözeterek o şehirden çıkıp: "Rabbim, beni zalimler topluluğundan
kurtar. "(el-Kasas, 20) demişti. Yine onun hakkında şöyle buyurulmaktadır:
''Nihayet şehirde korku ile gözetleyerek sabahı etti. "(el-Kasas, 18) Bu
buyruklarda korktuğunu gördüğümüz gibi; sihirbazlar da iplerini ve sopalarını
yere bıraktıkları hali anlatırken: "Musa içten içe bir korkuya kapıldı.
Biz ona: Korkma dedik, çünkü üstüngelecek olan sensin. "(Ta-Ha, 67-68)
diye buyurmaktadır.
Derim ki: Peygamber
(s.a.v.)ın Medine çevresinde müslümanları ve mallarını korumak maksadıyla Hendeği
kazması da bu kabildendir. Halbuki o hiçbir kimsenin ulaşamayacağı seviyede
Rabbine tevekkül eden ve O'na güvenen kimse idi. Diğer taraftan herkesin de
bildiği gibi; onun ashabı kendi yurtlarını bırakıp bir sefer Habeşistan'a, bir
başka sefer Medine'ye göç ettiler. Çünkü Mekke müşriklerinin kendilerine zarar
vereceğinden korkuyorlardı. Kendilerine yapacakları işkencelerle dinleri
sebebiyle azaba uğratılmaktan korktukları için kaçıyorlardı.
Ömer (r.a.) da Esma
binti Umeys'e: Biz sizden önce hicret ettik. O bakımdan sizden daha çok
Resulullah (s.a.v.)a yakın olmaya hak sahibiyiz deyince, Esma binti Umeys şu
cevabı vermişti: Doğruyu söylemedin ey Ömer, asla. Allah'a yemin ederiz, sizler
Resulullah (s.a.v.) ile birlikte idiniz. O aranızdaki açları yedirir,
cahillerinize öğüt verirdi. Biz ise Habeşistan'da bizimle akrabalıkları
bulunmayan, bize uzak, (dinlerini) buğz ettiğimiz bir diyarda -yahut bir yerde-
bulunuyorduk. Bu ise Allah ve Rasülü uğrunda idi. Allah'a yemin ederim, senin
bu söylediklerini Rasülullah'a nakletmedikçe ne bir yemek yiyeceğim, ne de bir
şey içeceğim. Biz orada eziyetler görüyorduk ve korkuyor idik. .. Hadisi uzun
uzadıya Müslim rivayet etmektedir.
İlim adamları der ki:
Yüce Allah'ın Ademoğullarının nefislerinde yaratmış olduğu tabiatın dışında,
kendisi hakkında haber veren kimseler yalancıdırlar. Yüce Allah insanın
tabiatına kendisine zarar ve acı verecek yahut telef edecek şeylerden kaçmayı
yerleştirmiştir.
Yine dediler ki: Düz bir
arazide saldırgan ve yırtıcı bir hayvandan kendisini savunacak kılıç, mızrak,
ok, yay ve buna benzer hiçbir silahı bulunmayan kimseye bu halinden daha
zararlı hiçbir şey yoktur.
2- Allah'ın
Beraberliği:
"Çünkü Ben sizinle
beraberim" yardımım, desteğim ve Firavun'a kadir oluşumla beraberim
demektir. Bu bir kimsenin emir tarafından himaye edilişini anlatmak istediği
zaman: Emir filan kişi ile birliktedir, demeye benzer.
"İşitir ve
görürüm" yani hiçbir gizli şeyin dahi kendisinden gizli ve saklı
kalmayacağını ve herşeyi bilip, idrak ettiğini anlatmaktan ibarettir. Alemlerin
Rabbi Allah'ın Şanı ne yücedir!
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN