İSRA 100 |
قُل
لَّوْ
أَنتُمْ
تَمْلِكُونَ
خَزَآئِنَ رَحْمَةِ
رَبِّي
إِذاً
لَّأَمْسَكْتُمْ
خَشْيَةَ الإِنفَاقِ
وَكَانَ
الإنسَانُ
قَتُوراً |
100. De ki: "Eğer
siz, Rabbimin rahmet hazinelerine sahip olsaydınız, o zaman tükenir korkusuyla
muhakkak cimrilik ederdiniz." Zaten insan çok cimridir.
"De ki: Eğer siz,
Rabbimin rahmet hazinelerine" rızık hazinelerine, nimet hazineleri diye de
açıklanmıştır ve bu daha genel bir açıklamadır. "Sahip olsaydınız, o zaman
tükenir korkusuyla muhakkak cimrilik ederdiniz." Bu buyruk onların:
Maişetimizin darlığı genişlesin diye "bize yer yüzünden bir pınar fişkırtmadıkça
asla sana inanmayacağız'' (el-İsra, 90)
sözlerinin bir cevabıdır.
Yani eğer sizin
maişetiniz genişleyecek, rahatlayacak olursa, yine de cimrilik edersiniz.
Anlamın şöyle olduğu da söylenmiştir:
Yaratıklardan herhangi bir kimse, Allah'ın hazinelerine sahip olursa, Yüce
Allah'ın bunlardan cömertçe infakta bulunduğu gibi, bu mahluk harcamada
bulunmayacaktır. Bunun da iki sebebi var: Birincisi o, mutlaka bunun bir
bölümünü kendi nafakası ve kendisine fayda sağlayacak şeyler için ayrı tutar,
ikincisi ise o, fakirlikten korkar ve yokluktan çekinir. Yüce Allah ise varlığı
itibariyle bu iki halden de Yüce ve münezzehtir. Bu ayet-i kerimede
"infak" kelimesi; fakirlik anlamındadır, İbn Abbas ve Katade de böyle
demişlerdir. Dilcilerin naklettiklerine göre, (...) ifadeleri, kişinin malı
azaldı, anlamınadır.
"Zaten insan çok
cimridir." Oldukça eli sıkıdır, cimridir, manasınadır, "Aile halkının
nafakasını daralttı, cimrilik etti" demektir. (...) ile, (...) de aynı
anlamdadır.
Bu ayet-i kerime ile
ilgili olarak iki görüş ileri sürülmüştür. Birincisine göre bu ayet özel olarak
müşrikler hakkında inmiştir, bu görüş el-Hasen'e aittir. İkincisine göre de
umumidir, bu da cumhurun görüşüdür, bunu da elMaverdi nakletmektedir.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN