NAHL 52 |
وَلَهُ
مَا فِي
الْسَّمَاوَاتِ وَالأَرْضِ
وَلَهُ
الدِّينُ
وَاصِباً
أَفَغَيْرَ
اللّهِ
تَتَّقُونَ |
52. Göklerde ve yerde
ne varsa hepsi O'nundur. Din de daima ve yalnız O'nadır. Buna rağmen hala
Allah'dan başkasından mı korkuyorsunuz?
"Göklerde ve yerde
ne varsa O'nundur. Din de daima O'nadır" Din: itaat ve ihlas demektir.
"Daima her zaman" anlamındadır. Bu açıklamayı el-Ferra yapmıştır.
el-Cevheri de nakletmiştir. "Devam etti, eder" anlamındadır. Bir
kimse bir işe devam eder ve onu sürekli yaparsa; "Adam işe devam
etti" denilir.
Buyruk, Allah'a her zaman
ebediyyen itaat gereklidir, anlamındadır. Bu kelimenin "daima"
anlamında olduğunu söyleyenler arasında el-Hasen, Mücahid, Katade ve ed-Dahhak
da vardır. Yüce Allah'ın: "On lar için sürekli bir azab da
vardır"(es-Saffat, 9) buyruğunda da aynı kelime kullanılmıştır. ed-Düeli
der ki: "Ben hiçbir zaman ebediyen, zaman boyu devam edecek bir kan
karşılığında, Kalıcılığı az olan bir övgüyü kabul edemem."
el-Gaznevi, es-Sa'lebi
ve başkaları ise (aynı beyiti) şöylece nakletmişlerdir: "Ebediyen zaman
boyunca yergi karşılığında Kalıcılığı bir gün olabilen azıcık övgüye razı
olamam."
(...)'in, yorgunluk ve
bitkinlik anlamında olduğu da söylenmiştir. Yani kul itaatinde yorgun düşse
dahi, Allah'a itaat icab eder, demektir. Şairin şu beyitinde de bu anlamda
kullanılmıştır. "Bitkinlik ve yorgunluktan dolayı o tutmaz bacağı. Açlık
(tan dolayı) da onun değersiz kemikleri dahi dişlenmez."
İbn Abbas; (...) ın;
vacib ve kaçınılmaz olarak, anlamında olduğunu söylemiştir. el-Ferra ile
el-Kelbi ise halis ve katıksız olarak açıklamışlardır.
"Buna rağmen hala
Allah'dan başkasından mı korkuyorsunuz?" Yani Allah'dan başkasından
korkmamalısınız. Buradaki; "Başka" kelimesi;
"Korkuyorsunuz" ile nasb edilmiştir.
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN