EN’AM 29 |
وَقَالُواْ
إِنْ هِيَ
إِلاَّ
حَيَاتُنَا
الدُّنْيَا
وَمَا
نَحْنُ بِمَبْعُوثِينَ |
29. Onlar: "Bu,
ancak dünya hayatımızdır. Biz, diriltilecekler de değiliz" dediler.
Yüce Allah'ın:
"Onlar, bu ancak dünya hayatımızdır ... dediler" buyruğu mübteda ve
haberdir. (...) ise nefy edatıdır. "Biz ... değiliz" buyruğundaki
(...): Biz zamiri; (-ma-) olumsuzluk edatının ismidir.
"Diriltilecekler" de onun haberidir. Bu da onların dünya hayatında
söylediklerine dair yeni bir mübteda ve haberdir.
İbn Zeyd der ki: Bu,
Yüce Allah'ın: "Eğer geri döndürülürlerse yine kendilerine yasaklanan
şeylere geri dönerler" (el-En'am, 28) buyruğunun kapsamı içerisindedir.
"Ve ... bu ancakdünyahayatımızdır, derler." Yani yine küfre geri
dönerler ve içinde bulundukları halin lezzeti ile meşgul olurlar. Bu da
İblis'in durumunda açıkladığımız gibi, inatçı kafir hakkında yorumlanır, ya da
Yüce Allah'ın hakkı bilmelerinden sonra yine gerçeği bulma imkanı onlara vermez
diye yorumlanır. Bu da akl en uygun bir şeydir,
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN