MAİDE 85 / 86 |
فَأَثَابَهُمُ اللّهُ
بِمَا
قَالُواْ
جَنَّاتٍ
تَجْرِي مِن
تَحْتِهَا
الأَنْهَارُ
خَالِدِينَ
فِيهَا وَذَلِكَ
جَزَاء
الْمُحْسِنِينَ
{85} وَالَّذِينَ
كَفَرُواْ
وَكَذَّبُواْ بِآيَاتِنَا
أُوْلَـئِكَ
أَصْحَابُ
الْجَحِيمِ {86} |
85.
Allah da onları söylediklerinden dolayı, altından nehirler akan cennetleri,
orada ebedi kalmak üzere onlara mükafat olarak ihsan etti. İşte ihsan edenlerin
mükafatı budur.
86. Kafir
olup ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar o çılgın ateşin
arkadaşlarıdırlar.
Yüce Allah'ın:
"Allah da onları söylediklerinden dolayı ... cennetleri ... onlara mükafat
olarak ihsan etti" buyruğu, onların imanlarının ihlasına ve sözlerinin
doğruluğuna bir delildir. Yüce Allah, onların dileklerini kabul etti,
umduklarını gerçekleştirdi. İşte ihlaslı bir şekilde iman edip, doğru samimi
bir yakine sahip olan herkesin mükafatı cennet olur.
"Kafir olup"
yahudi, hıristiyan ve müşrikler arasından küfürde kalıp, "ayetlerimizi
yalanlayanlara gelince, onlar o çılgın ateşin arkadaşlarıdırlar." Çılgın
ateş (el-Cahim) oldukça şiddetli yanan ateş demektir. Ateşi şiddetle yakmayı
ifade etmek üzere (...): Filan kişi ateşi kızıştırdı, denilir. Aynı şekilde
aşırı derecede parıldadığından dolayı arslanın gözüne de; (...) denilir. Aynı
tabir, savaş hakkında da kullanılır. Şair der ki: "Savaş öyle bir şey ki,
onun alevli ateşi içerisinde kalanın Ne hayal kurması olur, ne de sevinip
coşması, Ancak tehlikeli hallerde çok dirençli yiğitler ile Tırnağı sağlam at
kalır."
SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E
TIKLAYIN