ANA SAYFA             SURELER    KONULAR

 

AL-İ İMRAN

102

 

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اتَّقُواْ اللّهَ حَقَّ تُقَاتِهِ وَلاَ تَمُوتُنَّ إِلاَّ وَأَنتُم مُّسْلِمُونَ

 

102. Ey iman edenler! Allah'tan nasıl korkmak gerekiyorsa öylece korkun ve ancak müslümanlar olarak can verin.

 

Bu buyruğa dair açıklamalarımızı tek başlık halinde sunacağız;

 

Buhari'nin Murre'den, onun da Abdullah'tan rivayetine göre, Abdullah şöyle demiş: Resulullah (s.a.v.) buyurdu ki; "Allah'tan gereği gibi korkmak, O'na itaat edilmesi ve asi olunmaması, anılıp unutulmaması, O'na şükredilip, nankörlük edilmemesi şeklinde olur."

 

İbn Abbas der ki: Bu, bir göz açıp kırpacak kadar bir zaman dahi Allah'a asi olmamaktır.

Müfessirlerin açıkladıklarına göre, bu ayet-i kerime nazil olunca, Ashab-ı Kiram, buyruğun ağırlığını hissederek: Ey Allah'ın Resulü, buna kim güç yetirebilir? diye sordular. Bunun üzerine Yüce Allah: "O halde gücünüzün yettiği kadar Allah'tan korkun" (Teğabün, 16) buyruğunu indirdi ve bu ayet-i kerimeyi nesh etti.

 

Bu açıklama Katade, er-Rabi' ve İbn Zeyd'den nakledilmektedir. Mukatil der ki: Al-i İmran'da bu ayetin dışında neshedilmiş bir buyruk da yoktur.

 

Bir diğer görüşe göre Yüce Allah'ın: "O halde gücünüzün yettiği kadar Allah'tan korkun" buyruğu bu ayet -i kerimeyi açıklamaktadır,

 

Yani, siz gücünüz yettiğince ve nasıl korkmak gerekiyorsa öylece Allah'tan korkun.

Bu, daha doğru bir açıklamadır. Çünkü nesih, ancak iki ayet-i kerimenin bir arada anlaşılmasına (cem'a) imkan olmadığı halde sözkonusu olur. Bir arada bunları anlamak mümkün olduğundan dolayı, neshe gitmemek daha uygundur.

 

Ali b. Ebi Talha'nın rivayetine göre İbn Abbas şöyle demiş: Yüce Allah'ın:

"Ey iman edenler, Allah'tan nasıl korkmak gerekiyorsa öylece korkun" ayet-i kerimesi nesholmuş değildir. "Nasıl korkmak gerekiyorsa öylece korkun" buyruğunun anlamı ise, Allah yolunda nasıl cihad etmek gerekiyorsa öylece cihad etmeleri, Allah yolunda hiçbir kınayıcının kınamasından etkilenmemeleri ve kendilerinin de çocuklarının da aleyhine dahi olsa, adaleti uygulamaları demektir.

 

en-Nehhas der ki: Müslümanların ayet-i kerimede sözü edilen her bir şeyi yerine getirmeleri bir farzdır ve bunda nesh vaki olmamıştır.

 

Yüce Allah'ın: "Ve ancak müslümanlar olarak can verin" buyruğunun anlamı ise, daha önce Bakara Suresi'nde (132. ayetin tefsirinde) geçmiş bulunmaktadır.

 

SONRAKİ SAYFA İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNK’E TIKLAYIN

 

Al-i İmran 103

 

 

 

ANA SAYFA             SURELER    KONULAR